POLİTİKA - 05 Ocak 2025 Pazar 17:36

Bakan Yerlikaya: “Bu Kabine dönemimizde bin 425 teröristi etkisiz hale getirdik, 830 organize suç örgütünü çökerttik, 54 binden fazla zehir tacirini tutuklattık”

A
A
A
Bakan Yerlikaya: “Bu Kabine dönemimizde bin 425 teröristi etkisiz hale getirdik, 830 organize suç örgütünü çökerttik, 54 binden fazla zehir tacirini tutuklattık”

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, “Bu Kabine dönemimizde bin 425 teröristi etkisiz hale getirdik, 830 organize suç örgütünü çökerttik, 54 binden fazla zehir tacirini tutuklattık. Kişilere ve mal varlığına karşı işlenen suçlarda olay sayısını 116 bin azalttık, hırsızlık yarı yarıya azaldı, Asayiş suçları azalırken, aydınlatma oranlarımızı yükselttik” dedi.


İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya AK Parti Kırklareli İl Başkanlığı Kongresine katıldı. Kapalı spor salonunda gerçekleşen kongrede konuşan Yerlikaya, AK Parti’nin her kongreden güçlenerek çıktığını ifade etti.


Dünya siyasi tarihinde görülmemiş bir başarıya imza attıklarını söyleyen Yerlikaya, “Sayın Cumhurbaşkanımızın ifadeleriyle biz, ’14 Ağustos 2001’de, o güne kadar dalga dalga büyüyen bir gönül hareketinin sadece tabelasını astık. Ve dünya siyasi tarihinde görülmemiş bir başarıya, hep birlikte imza attık. Neydi o başarı? Kurulduktan 1 yıl sonra iktidara gelmemiz ve 22 yıldır girdiğimiz her seçimden güçlenerek çıkmamız. Halkımızın teveccühü hamd olsun her daim ’Recep Tayyip Erdoğan’ dedi, ’AK Parti’ dedi. Çünkü AK Parti’miz maziden atiye uzanan kutlu yürüyüşün adıdır. Türkiye’nin gücüne güç katan, hayalleri gerçeğe dönüştüren dava hareketinin ta kendisidir. Umudun adıdır AK Parti, icraatın adıdır, geleceğin adıdır. Ve sevgili kardeşlerim işte bu kutlu dava, sizlerin omuzlarında yükselmiştir, sizlerin omuzlarında yükselmeye de devam edecektir. Milletimizin bağrından doğan, bu büyük davanın neferleri olarak, ilk günkü inançla, ilk günkü azimle ’Büyük ve Güçlü Türkiye’ ideali yolunda kararlılıkla ilerliyoruz. ’Türkiye Yüzyılı’ hedefimize, milletimizle birlikte, omuz omuza yürümeye devam ediyoruz. Çünkü ne diyoruz, sadece sandıklarda kazanan değil, gönüllerde de galip gelen bir dava hareketidir AK Parti. Çelikten iradenin, bitmek bilmeyen sevdanın adıdır. AK Parti, istikrar demektir. AK Parti, huzur demektir. AK Parti, güven demektir. AK Parti, demokrasi demektir” dedi.



“Kimse bu birliği, bu dirliği bozmaya cesaret edemez”


Türkiye’nin Türk, Kürt, Arap, Çerkez, Alevi, Sünni ayırt etmeksizin bin yıldır bütün farklılıkları bir arada yaşatan kardeşlik diyarı olduğunu vurgulayan Yerlikaya, “Kırklareli, kardeşliğimizin, birliğimizin ve dirliğimizin timsalidir. Kimse bu birliği, bu dirliği bozmaya cesaret edemez. Bizim vatanımız Türk, Kürt, Arap, Çerkez, Alevi, Sünni ayırt etmeksizin bin yıldır bütün farklılıkları bir arada yaşatan kardeşlik diyarıdır. AK Parti’miz işte bu birlik ve beraberlikten aldığı güçle, Türkiye’nin her bir karışında izler bırakan, eserler ortaya koyan, ülkemizi çağdaş medeniyetler seviyesinin üstüne çıkarmak için var gücüyle çalışan kalkınma hareketidir. Şöyle bir hatırlayalım, milletçe ne badireler atlattık. Ne darbeler, ne muhtıralarla karşılaştık. 28 Şubat’ta temiz duygularla inancını yaşayan vatandaşlarımızın inanç özgürlüğünü baskı altına almaya çalıştılar. İşte tam o günlerde Türkiye’nin karanlık günlerine son verecek bir lider çıktı. Kimdi o? Evet, Recep Tayyip Erdoğan. Recep Tayyip Erdoğan, milletin umudu oldu, mazlumlara sırdaş, gariplere yoldaş oldu, her adımda halkıyla birlikte yürüdü. ’Dünya beşten büyüktür’ diyerek, haksızlıklar karşısında dimdik durdu. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, mazlumların yanında zalimlerin karşısında durduk, durmaya da devam ediyoruz. Buna Gazze şahittir, buna Şam, Halep, Hama şahittir, buna Sednaya Hapishanesi’nde yıllarca işkencelere maruz kalan kardeşlerimiz şahittir. Bizim için sınırlar hiçbir zaman etrafı çitlerle çevrili, duvarlarla örülü, salt fiziki bir coğrafyadan ibaret olmadı. Yüreğimizin sınırları, fiziksel sınırları hep aştı. Bizim sınırlarımız insanlığın ortak paydasında, vicdanlarda şekillendi. Merhametle, adaletle, hoşgörüyle yol aldık. Nerede bir mazlum, nerede bir yardım eli bekleyen varsa orada hep Türkiye vardı” diye konuştu.



“Suriyeli kardeşlerimiz devrik Esed’in zulmünden kaçarken, kapılarımızı ve gönüllerimizi açtık”


Irkçılık ve ayrımcılık yapanlardan olmadıklarını anlatan Yerlikaya, “Suriyeli kardeşlerimiz devrik Esed’in zulmünden kaçarken, kapılarımızı ve gönüllerimizi açtık. Bizi eleştirenler oldu. Ayrımcılık yapanlar, ırkçılık yapanlar oldu. Yabancı düşmanlığı yapanlar, ötekileştirenler oldu. Oy devşirmek için küçük hesaplar peşinde koştular. Sandılar ki milletimizin binlerce yıllık değerlerini, kardeşlik ve dayanışma duygusunu yok edebilecekler. Sandılar ki tarihi, dini ve kültürel bağlarımızı kolayca silip atabilecekler ama yanıldılar. Peki biz ne yaptık medeniyet değerlimizden asla taviz vermedik, köklü medeniyetimizin mirasına sahip çıktık. Suriye’de yaşanan insanlık dramında, karşı karşıya kaldığımız insanlık sınavını hamd olsun başarıyla geçtik. Bugün Suriye’de rejim çöktü, Esed kaçtı. Suriyeli kardeşlerimiz artık özgürlüğüne kavuştu. Yıllarca süren vatan hasretleri son buldu. Gönüllü geri dönüşler hızla artıyor. Biz de komşumuzdaki gelişmeleri yakından takip ederek, Suriyeli kardeşlerimizin gönüllü, güvenli, onurlu ve düzenli bir şekilde ülkelerine dönebilmeleri için tüm tedbirleri alıyoruz. Çok şükür ki Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliği, hem Türkiye’ye hem de tüm mazlum coğrafyalara, cesaret vermeye ve umut olmaya devam ediyor. Biz de dava arkadaşları olarak, onun yolundan ilerliyoruz. Hep birlikte ’Durmak yok, yola devam’ diyoruz” şeklinde konuştu.



“Milli imkânlarla geliştirdiğimiz İHA’larımızla, SİHA’larımızla, HÜRKUŞ’umuzla dünya pazarında lider konuma yükseldik”


Türkiye’nin yerli ve milli teknolojileri yolunda gücüne güç kattıklarını belirten Yerlikaya, "AK Parti olarak Kırklareli’nin mert insanları gibi, milletimize ne söz verdiysek yerine getirdik. Yaptığımız yatırımlarla kalkınmada dur durak bilmedik. Eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye kadar her alanda güçlü projelerle Türkiye’nin çehresini değiştirdik. Türkiye’nin yerli ve milli teknolojisi yolunda gücümüze güç kattık. Savunma sanayimizde büyük atımlımlar yaptık. Milli imkânlarla geliştirdiğimiz İHA’larımızla, SİHA’larımızla, HÜRKUŞ’umuzla dünya pazarında lider konuma yükseldik. Artık kendi geleceğimizi kendimiz şekillendiriyor, hiç kimsenin ülkemizin yönünü, rotasını belirlemesine müsaade etmiyoruz. Şimdiye kadar aldığımız bütün kararlar ve uyguladığımız politikalarda bizden öncekiler gibi, ’Tek dişi kalmış canavarlar’ ne der diye bakmadık. Her zaman ’milletimiz ne der’ dedik, milletimize ’nasıl hesap veririz’ dedik. Milletimizin onurunu, vakarını birinci önceliğimiz yaptık. Milletimizin çıkarlarını, haklarını politikalarımızın merkezine koyduk" dedi.


Adaletin, kardeşliğin ve barışın yılmaz savunucusu olarak, bu yolda emin adımlarla ilerleyeceklerini söyleyen Yerlikaya, “Sayın Cumhurbaşkanımızın söylediği gibi, ’Bizim siyasetimiz eser ve hizmet siyasetidir. Biz siyasete başkaları gibi makam ve mevki elde etmek için değil, millete ve memlekete hizmet etmek için bulunuyoruz.’ İçişleri Bakanlığı olarak ülkemizin huzur ve güvenliğinin teminatıyız. Biz, aynı sofrada ekmeğini paylaşan, aynı toprağa emek veren, aynı göğe umutla bakan bir milletiz. Bu birlikteliği hiçbir güç bozamaz, hiçbir nifak tohumu bu toprağa tutunamaz. Türkiye Cumhuriyeti, herkesi kucaklayan, herkese eşit mesafede duran, her bir vatandaşını koruyan büyük bir çınardır. Kökleri geçmişin derinliklerinde, dalları geleceğin aydınlık ufuklarında uzanan bu çınar, hepimizin gölgesidir. Ve biz, bu çınarın altında hep birlikte, birlik ve beraberlik içinde yaşamaya devam edeceğiz. Adaletin, kardeşliğin ve barışın yılmaz savunucusu olarak, bu yolda emin adımlarla ilerleyeceğiz” ifadelerini kullandı.



“Bugün terör örgütlerinin inlerine giriyoruz, uyuşturucu baronlarının, organize suç şebekelerinin nefeslerini kesiyoruz, suçta kibirlenenlerin ensesine çöküyoruz”


Terörle, şehir eşkıyalarıyla, zehir tacirleriyle, suç odaklarıyla mücadelelerini sürdürdüklerini aktaran Yerlikaya, “Terörle, şehir eşkıyalarıyla, zehir tacirleriyle, suç odaklarıyla mücadelemizi canla başla sürdüreceğiz. Bugün terör örgütlerinin inlerine giriyoruz, uyuşturucu baronlarının, organize suç şebekelerinin nefeslerini kesiyoruz, suçta kibirlenenlerin ensesine çöküyoruz, çökmeye de devam edeceğiz. Bu Kabine dönemimizde bin 425 teröristi etkisiz hale getirdik, 830 organize suç örgütünü çökerttik, 54 binden fazla zehir tacirini tutuklattık. Kişilere ve mal varlığına karşı işlenen suçlarda olay sayısını 116 bin azalttık, hırsızlık yarı yarıya azaldı. Asayiş suçları azalırken, aydınlatma oranlarımızı yükselttik. Ama ne diyoruz biz durmayacağız, milletimizin en güçlü dayanağı olarak, Türkiye’nin yarınını şekillendiren kadrolar olarak, durmadan, duraksamadan çalışmaya devam edeceğiz” diye konuştu.


Kongrede, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hasan Basri Yalçın, AK Parti Kırklareli Milletvekili Ahmet Gökhan Sarıçam ve İl Başkanı Yunus Ercan Dağtaş da konuşma yaptı. Konuşmaların ardından Yerlikaya’ya hediyeler sunuldu.


Öte yandan Bakan Yerlikaya, Vali Uğur Turan’ı makamında ziyaret ederek bilgi aldı.



Bakan Yerlikaya: “Bu Kabine dönemimizde bin 425 teröristi etkisiz hale getirdik, 830 organize suç örgütünü çökerttik, 54 binden fazla zehir tacirini tutuklattık”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Kağıthane’de uyuşturucu madde etkisindeki oğlunu öldüren babaya 28 yıla kadar hapis talebi Kağıthane’de iddiaya göre uyuşturucu madde etkisi altında olan oğlunu kendisine doğrulttuğu silahla 6 el ateş etmek sureyle öldüren baba hakkında 28 yıla kadar hapis cezası talebiyle dava açıldı. İstanbul Kağıthane’de 3 Ocak 2024’de iddiaya göre uyuşturucu madde etkisi altında olan oğlu Ali Çiftçi’nin (34) kendisine doğrulttuğu silahı elinden alarak 6 el ateş etmek suretiyle ölümüne neden olan baba Erol Çiftçi’ye yönelik yürütülen soruşturma tamamlandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, olay günü uyuşturucu madde etkisi altında olan Ali Çiftçi’nin (34) odasında uyumakta olan babası Erol Çiftçi’nin kapısına tehdit ve hakaretlerle gelerek kapıyı açmaya çalıştığı, bu sırada Erol Çiftçi’nin buna engel olmaya çalıştığı, daha sonra kapı açıldığında Ali Çiftçi’nin elinde silah görmesi üzerine Erol Çiftçi’nin hamle yaparak silahı aldığı ve 6 el ateş ederek oğlunu öldürdüğü anlatıldı. 2023’de de babasını bıçakladığı ortaya çıktı Hazırlanan iddianamede ölen Ali Çiftçi’nin annesi ve kardeşinin beyanlarına göre uzun süredir uyuşturucu madde kullandığı ve madde bağımlısı olduğu, sürekli aile huzurunu bozduğu ve aile üyelerini tehdit ettiği aktarıldı. Ayrıca Ali Çiftçi’nin 13 Eylül 2023’de babası Erol Çiftçi’yi tehdit edip bıçak ile yaraladığı, buna ilişkin İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılama yapılarak Ali Çiftçi’nin mahkumiyetine karar verildiğinin tespit edildiği kaydedildi. "Oğlumu öldürmek istemedim’’ Şüpheli baba Erol Çiftçi’nin ifadesine yer verilen iddianamede, oğlu Ali Çiftçi’nin kendilerini sürekli ölümle tehdit ettiğini, 3 kez hastaneye yatırdığını ancak sonuç alamadığını, olay sırasında oğlunu öldürmek istemediğini ancak bu olay yaşanmasa oğlunun kendisini öldüreceğini söylediği belirtildi. 28 yıla kadar hapis talebi Hazırlanan iddianamede şüpheli Erol Çiftçi’nin haksız tahrik altında ‘altsoya karşı kasten öldürme’ ve ‘ruhsatsız silah bulundurma’ suçlarından toplamda 20 yıldan 28 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Şüphelinin yargılanmasına önümüzdeki günlerde İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlanacak.
İstanbul Eyüpsultan’da eşi tarafından öldürülen kadının cenazesi Adli Tıp Kurumu’na getirildi İstanbul Eyüpsultan’da tartıştığı eşi tarafından araçta öldürülerek, cesedi ormana götürülmeye çalışılan kadının cenazesi Adli Tıp Kurumu’na getirildi. Ölen kadının arkadaşı, “Ayşe bir sene, hatta daha fazla zamandır kocasından sürekli tehditler alıyordu” dedi.Olay, Sultangazi’de saat 16.30 sıralarında meydana gelmişti. İddiaya göre, boşanma aşamasındaki Engin Çelik ile Ayşe Çelik arasında tartışma çıkmıştı. Tartışmada adam eşini araçta silahla vurarak öldürmüştü. Ardından Engin Çelik, cesedi otomobilinin bagajına koyarak ormana götürmeye çalıştığı sırada ihbar üzerine yakalanmıştı. İlk ifadesinin ardından İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Asayiş Şube Müdürlüğü’ne götürülen şüphelinin sorgusu sürerken, Ayşe Çelik’in cansız bedeni ise yapılan incelemenin ardından Adli Tıp Kurumu morguna getirildi. Kadının ailesi ve yakınları Adli Tıp Kurumu morgu önüne gelerek, bilgi aldı. Ayşe Çelik’in cenazesinin yapılacak otopsinin ardından memleketi Şanlıurfa’da toprağa verileceği öğrenildi.“Ayşe bir sene, hatta daha fazla zamandır kocasından sürekli tehditler alıyordu”Ayşe Çelik’in eşinden bir yıldan fazla süredir tehditler aldığını söyleyen yakın arkadaşı Zeliha Çetik, “Bugün İstanbul’da emekçi bir anne, tırnaklarıyla emek vererek, mücadele ederek çocuğuna bakmak isteyen, yaşam mücadelesi veren bir anne, kocası tarafından katledildi. Çok üzgünüz. Acımız çok büyük. Ayşe bir sene, hatta daha fazla zamandır kocasından sürekli tehditler alıyordu. Kocasından kaçıyordu. Aynı evde yaşamıyorlardı gibi bir şey. Dönem dönem barışıp, dönem dönem uzaklaşıyordu. Çaresiz ve yalnızdı. Emin değilim ama şüphelerimiz kocasının ‘madde’ kullandığı yönündeydi Ayşe’nin anlatımlarıyla. Normal olmayan davranışlarından bahsediyordu. Sürekli şiddet uyguluyordu. Ayşe sürekli dayak yiyen bir kadındı. Hiçbir sosyal hayatı olmayan bir anneydi. 5 yaşında bir kızı var. Acımı nasıl anlatabilirim bilemiyorum. Kendisini 10 yıldan beri tanıyorum. Birlikte çalıştık, birlikte emek verdik, aynı sofrada yemek yedik. Kocasından ayrıldığı için aynı bölgede oturuyorduk. Bir dönem de aynı iş yerinde birlikte çalıştık. Sürekli telefonlarını kapalı tutmak durumunda kalıyordu. En son 6 ay önce kendisiyle telefonla görüştüm. Bugün internetten aldığım haberler doğrultusunda ‘İsim benzerliği olabilir. Belki Ayşe değildir’ diye araştırma sonucunda arkadaşımın olduğunu öğrendim. Cenaze Şanlıurfa’ya gidecek. Ayşe’nin ailesi gelecek, cenazeyi alıp Şanlıurfa’ya gidecekler. Kadınlar ölmesin. Kadınlar, anneler yaşamalı. Hiçbir kadın katledilmeyi hak etmiyor, şiddeti hak etmiyor. Daha kaç tane kadın ölecek? Ayşe’nin tek mücadelesi kocasının alkol kullanmasına karşıydı. ‘Alkolü bırak, ben seninle barışırım’ diyordu. Ayşe çalışıp maaş kartını bile görmeyen bir kadındı, eşinin elindeydi. Ekonomik güvencesi elinde değildi” dedi.
Hatay Bomba gibi patlayan trafo alevlere teslim oldu Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde elektrik trafosunun bomba gibi patlaması vatandaşları tedirgin etti. Trafonun patladığı anlar kameraya yansıdı. Reyhanlı Mahallesi Gültepe Mahallesi’nde bölgenin elektriğini sağlayan trafoda patlama yaşandı. Bomba gibi patlayan trafo, kısa sürede alevler içinde kaldı. Mahalledeki vatandaşları tedirgin eden patlama ve kıvılcımlar anbean kameraya yansıdı. Kısa sürede bölgeye gelen itfaiye ekipleri, trafoda çıkan yangını söndürürken elektrik dağıtım şirketi personeli tarafından trafoda yenileme yapıldı. Bir süre elektriksiz kalan mahalle trafonun tamir edilmesiyle yeniden aydınlandı. “Elektrik akımı çok kullanımda olduğu için trafo kaldırmayınca yandı” Trafoda çok fazla akım olduğu için patlayarak alev aldığını dile getiren Gültepe Mahallesi Muhtarı Orhan Altay, “Arkamızdaki trafo çok akım olduğu için yandı. Ekipler sabah 4’e kadar çalışarak trafoyu aktif hale getirdiler. Ekipler öğrendiğim kadarıyla çok elektrik akımı varmış ve çok kullanımda olduğu için trafo kaldırmayınca yandı. Patlama ve alevler çok vardı. Ekipler gelerek trafoyu değiştirdiler” dedi. “Cumartesi günü dükkanda çalışıyorduk ve trafo birdenbire patladı” İş yerinde çalışırken trafonun bomba gibi patladığını ifade eden Şıhlı Canlı, “Cumartesi saat 17.00 civarında dükkanda çalışıyorduk. Dükkan kalabalıktı. Trafo birdenbire patladı sanki bomba gibi patladı. Burada can güvenliğimiz yok. Bunun en kısa zamanda kaldırılmasını talep ediyoruz. Korkuyla çalışıyoruz. Bomba gibi patladı. Kıvılcımlar her yere saçıldı ve patladı” ifadelerini kullandı.
Erzincan Jandarma Tanıtım Günü EBYÜ’de düzenlendi Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesinde (EBYÜ) Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından Jandarma Tanıtım Günü etkinliği düzenlendi. Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezinde düzenlenen etkinliğe Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, Erzincan İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Veysel Yanık, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Adem Başıbüyük, Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Fatih Yavuz Ilgın, protokol üyeleri, akademisyenler ve çok sayıda öğrenci katıldı. Programın açılış konuşmasını yapan Erzincan İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Veysel Yanık, “Öncelikle, programa gösterdiğiniz yoğun ilgi ve yüksek katılımlarınız için siz değerli öğrencilerimize teşekkür ediyorum. 186 yıllık köklü bir geçmişe sahip olan Jandarma Teşkilatı, 1839 yılında kurulmuştur. Bugün burada, teşkilatımızı tanıtmak ve siz gençlerin geleceğine yön verme sürecinde destek olmak amacıyla bir araya geldik. Hayatta insanın ömrünü şekillendiren iki önemli karar vardır: eş seçimi ve meslek tercihi. Biz de sizlere teşkilatımızı tanıtarak bu önemli kararlardan birinde yol gösterici olmayı arzu ediyoruz. Aramıza katılmanızdan memnuniyet duyarız.” dedi. Program jandarmanın tarihçesine ve teşkilata katılmak isteyen genç adaylara dair verilen bilgilerin ardından sona erdi. Programın ardından öğrenciler ve katılımcılar stantları gezerek görevli personellerden bilgi aldı.
Hatay Amatör balıkçı bir metrelik iki dev balığı oltayla tek seferde yakaladı Hatay’da İskenderun Körfezi’nde amatör balıkçı Volkan Suğurtin, 1 metre uzunluğunda ve toplam 50 kilogram ağırlığında iki balığı tek seferde aynı oltayla 1 buçuk saatte yakalamayı başardı. Arsuz ilçesinden balık avlamak için İskenderun Körfezi’ne açılan amatör balıkçı Volkan Suğurtin’in oltası iki balığa takıldı. Uzun uğraşlar sonrası yaklaşık 1 buçuk saat süren mücadeleyle bota çekmeyi başardığı yaklaşık 1 metre boya ve toplam 50 kilo ağırlığa sahip balığı gören Suğurtin, şaşkınlık yaşadı. Sosyal medyada paylaşılan balıkların görüntüleri, görenlerin ilgisini çekti. "İlk defa bir oltaya iki büyük balık vurdu, iki balık toplam 50 kilogram" Balığı yakalama anını ve yaşadığı şaşkınlığı anlatan 37 yaşındaki Volkan Suğurtin, "Balığı Arsuz tarafında Ömer Aydın’la beraber yakaladık. Mesai saatlerinden sonra boş vakitlerimizde amatör balıkçılık yapıyoruz. Balık avlamak için her zaman canlı yem kullanıyoruz ve herkese tavsiye ederiz. Canlı yem kullanarak ve balıkların vuruş saatlerini ayarlayarak bilinçli avcılık yapıyoruz ve herkesin tutabileceği balıklar. Yakaladığımız balığın cinsi Akya. İlk defa bir oltaya iki büyük balık vurdu iki balık toplam 50 kilogram. Oltaya takılan balıklar sanki çiftmiş gibiydi. Balığı almamız yaklaşık bir buçuk saati buldu ve sonrasında video çektik. Tuttuğumuz balığın heyecanını, onun adrenalinini yaşamak çok büyük bir zevkti. İnşallah ilerleyen zamanlarda da aynısını yakalamayı ümit ediyoruz" ifadelerini kullandı.