EĞİTİM - 18 Mayıs 2023 Perşembe 10:26

Kilis’e 2 yeni fakülte müjdesi

A
A
A
Kilis’e 2 yeni fakülte müjdesi

Kilis 7 Aralık Üniversitesi Rektörü Prof.

Kilis 7 Aralık Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Mustafa Doğan Karacoşkun, düzenlediği basın toplantısında hali hazırda 9 fakültenin bulunduğu üniversiteye 2 yeni daha fakülte eklendiğini duyurdu.


Kilis 7 Aralık Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Doğan Karacoşkun, Üniversitenin Kütüphane ve Kongre Merkezi’nde bulunan Senato Salonu’nda, basın mensuplarıyla bir araya gelerek üniversite ile ilgili müjdeler paylaştı. Rektör Karacoşkun, konuşmasının başında göreve geldiği günden itibaren üniversitede gerçekleştirdikleri çalışma ve yenilikleri anlattı. Rektörü Karacoşkun, "Üniversitemizin 16. Kuruluş yıldönümümüze çok kısa bir süre kala hem üniversitemize hem şehrimize yepyeni müjdeler vermek için buradayız. Öncelikle halihazırda dokuz tane olan fakültelerimize iki yeni fakülte daha eklendiğinin müjdesini vermek istiyorum. Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi ile İletişim Fakültesi, Üniversitemize ve şehrimize hayırlı olsun. Bir diğer gelişme ise uzun süredir açılması için gayret gösterdiğimiz Devlet Konservatuvarı. Faaliyetlerine öncelikle Türk Müziği alanında başlayacak olan konservatuvarımız, yakın zaman önce aramızdan ayrılan değerli müzisyen ve Bilim Adamı Prof. Dr. Alaeddin Yavaşca’nın adıyla yaşayacak. Alaeddin Yavaşca Devlet Konservatuvarı, Üniversitemize ve şehrimize hayırlı olsun. Buna ek olarak Mühendislik-Mimarlık Fakültemiz bünyesinde yer alan Elektrik-Elektronik Mühendisliği ile İnşaat Mühendisliği bölümlerimizin önümüzdeki yıl öğrenci alacağının müjdesini paylaşmak istiyorum. Yine yaşadığımız şehrin sanayisi ve sanayicileri ile işbirliği alanlarına yeni bir alan eklemek üzere uzun süredir takipçisi olduğumuz Teknoloji ve Transfer Ofisi kurulmasının müjdesini de çok yakında vereceğiz inşallah. Üniversitemiz ve şehrimiz adına çok önemli olan bu gelişmelerin gerçekleşmesi noktasında başta Sayın Cumhurbaşkanımıza, YÖK Başkanımıza, YÖK Genel Kuruluna ve çabalarımıza destek olarak yanımızda duran Sayın Valimize, siyasetçilerimize, iş insanlarımıza, sesimizi ve projelerimizi duyuran siz değerli basın mensuplarımıza teşekkürü bir borç bilirim. Bundan sonraki süreçte ise kilitlendiğimiz hedef, yıllardır hayalini kurup planlamasını yaptığımız şehrimize Tıp Fakültesi açılması olacaktır. Şehrimizin bütün dinamiklerinin el birliğiyle bu hayalin de gerçekleşeceğine inanıyorum" dedi.


Türkiye’in genç üniversitelerinden birinde rektörlük yaptığını hatırlatan Karacoşkun, “Kilis 7 Aralık Üniversitesi, bir yandan evrensel anlamda bilimin üretilmesi ve yayılması görevini layıkıyla yerine getirmeye çalışırken diğer yandan kurulduğu şehrin tarihi, kültürel ve edebi mirasını ortaya çıkarmayı da anlamlı bir hedef olarak benimsemiştir. Bu hedef çerçevesinde göreve geldiğimiz tarihten bu yana çalışma arkadaşlarımızla, akademik ve idari personelimizin üstün gayretleriyle Üniversitemizi her geçen gün her alanda daha ileri bir noktaya taşımanın çabası içerisindeyiz. Gökkubbede hoş bir seda bırakmayı başarabilirsek bu memleketin bir evladı olarak kendimizi bahtiyar addedeceğiz. 11 Kasım 2022 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan 6404 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı ile Üniversitemiz Fen-Edebiyat Fakültesi bölünerek Üniversitemiz bünyesinde Fen Fakültesi ile İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi ismiyle iki yeni fakülte kurulmasına karar verilmiş; Üniversitemizin 15. kuruluş yıl dönümünde yeni kurulan fakültelerle, Üniversitemizdeki fakülte sayısı da dokuza çıkmıştır" diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Göktaş: "Türkiye’nin hangi köşesinde olursa olsun meydana gelen her olayı bakanlık olarak yakından takip ediyoruz" Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, "Türkiye’nin hangi köşesinde olursa olsun meydana gelen her olayı bakanlık olarak yakından takip ediyoruz. Davalara müdahil oluyoruz. Gerektiğinde ise takipsizlik kararlarına bile biz itiraz ediyoruz. Mağdurların haklarının korunması için tüm hukuki süreçleri titizlikle takip ediyoruz. Milletvekillerimizin bahsettiği tüm davalarda bakanlık olarak biz varız" dedi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda ile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na ilişkin sunum yaptı ve gün sonunda milletvekillerinin sorularını cevapladı. Göktaş, şehir, ilçe ve mahalle bazında sosyal risk haritalarını oluşturmaya yönelik çalışmaların ve sosyal olgulara yönelik çalışmaları tamamladıklarını belirterek, “Paydaş bakanlıklarımızın destekleriyle gerçekleştirdiğimiz veri entegrasyon çalışmalarımızı tamamladığımızda henüz vakalar gerçekleşmeden müdahale kapsamında kapasitemizi önemli ölçüde artırmış olacağız. Bu süreçte ilgili bakanlıklarımız kurum ve kuruluşlarımızla güçlü iş birlikleri geliştirmeye devam edeceğiz. Biz bu çalışmaya öncelikle iki pilot ilçeden başlattık. Akabinde şu anda sosyal risk haritamızı ilk altı ilde başlattık” ifadelerini kullandı. Göktaş, şunları kaydetti: “Türkiye’nin hangi köşesinde olursa olsun meydana gelen her olayı bakanlık olarak yakından takip ediyoruz. Davalara müdahil oluyoruz. Gerektiğinde ise takipsizlik kararlarına bile biz itiraz ediyoruz. Mağdurların haklarının korunması için tüm hukuki süreçleri titizlikle takip ediyoruz. Milletvekillerimizin bahsettiği tüm davalarda bakanlık olarak biz varız. Her aşamada mağdurların yanında oluyor. Onlara gereken her türlü desteği sağlıyoruz. Bakın bu konularda siyaset üstü bir konu olduğu için biz bunlar üzerinde politika veya şov yapmıyoruz. Biz her zaman vatandaşımızın yanındayız. Bunu görsellerle değil eylemle bizzat ailelerin yanında olarak yapıyoruz.” Narin Güran cinayetine yönelik soruya üzerine Bakan Göktaş, “Narin sekiz yaşında bir kız çocuğu. Böylesi elim bir hadisede hayatını kaybetmesi millet olarak hepimizi çok derinden üzdü. Narin tüm Türkiye’nin hepimizin kızı oldu. Şu an dava süreci devam ediyor. Hatta Narin kızımızın mahkemesinde onun hukuki olarak hakkını arayan bizleriz. Avukatlarımızın savunmasını herkes tarafından takdir gördü. Ben burada sizlerin huzurunda müdahil olduğumuz adli süreci takip eden avukatlarımıza ve bu süreçte yer alan tüm ekibimize de ayrıca teşekkür ediyorum. Bakanlık olarak duruşumuzun her zaman çocuğun yanı olduğunu tüm ülkeye gösterdiler” dedi. Şiddete sıfır tolerans ilkesiyle hareket ettiklerini belirten Bakan Göktaş, “Bu ilkeden asla taviz vermeden mücadelemizi sürdürüyoruz. Bugün küresel bir sorun olan şiddet karşısında evet küresel bir sorun gerek hukuki gerekse politika düzeyinde etkili bir mekanizmayı sahibiz. Çok yönlü bir sorun olan kadına yönelik şiddeti sona erdirmek için tüm bakanlıklarımızla, kurumlarımızla, STK’larımızla bu konuda topyekun bir seferberlik anlayışıyla hareket ediyoruz” şeklinde konuştu. "Kadına yönelik şiddetle mücadelemiz tek bir sözleşmeyle başlamadığı gibi onun olmaması durumunda da kesintiye uğraması gibi bir durum söz konusu asla dahil değildir” Kadınlara ilişkin eleştirilere Göktaş, “Kadını evlere hapsettiniz diyorsunuz. Yıllarca kıyafetinden dolayı istihdamdan siz uzaklaştırmadınız mı? Çok yakın bir geçmişten bahsettiğimi de hatırlatmak istiyorum. Değerli milletvekilleri, yıllardır kadınla mücadelemizin İstanbul Sözleşmesi üzerinden dar bir çerçeveyi hapsetmeye çalışan bir yaklaşım görüyoruz. En geniş çerçevede insan hakları mücadelesi olarak görüyoruz ve ülkemiz bu mücadeleyi pek çok ülkeden, uluslararası sözleşmeden çok daha önce başlamış, güçlü ve başarılı bir şekilde sürdürmüştür, sürdürmeye de devam ediyor. Bu anlamda kadına yönelik şiddetle mücadelemiz tek bir sözleşmeyle başlamadığı gibi onun olmaması durumunda da kesintiye uğraması gibi bir durum söz konusu asla dahil değildir” diye konuştu. "Bu konuyu siyaset üstü tartışmamız lazım çünkü bu yazı bütün belediyelere gitti" Belediyelerin açtığı kreşlere yönelik soruya Göktaş, “Şunu özellikle vurgulamak isterim ki bu konuyu yanlış bir zeminde tartışırsak en fazla çocuklarımıza ve ailelerine haksızlık etmiş oluruz. Hangi yaş grubu olursa olsun, hangi adla açılmış olursa olsun içerisinde çocuklarımıza bakım ve eğitim veren her kuruluşun standartlarının, fiziki koşullarının ve müfredatın yasal düzenlemede uygunluğunun denetlenmesini gerekiyor. Ailelerin, annelerin, kadınların ve çocuklarımızın neyine herhangi bir şeye karşı elbette olmayız. Belediyelerin ve özel sektörün belirlediğimiz çerçevede hareket etmek kaydıyla bu tür kuruluşların yaygınlaştırılmasını da elbette isteriz. Hatta sadece kreşler değil kadın konuk evlerin açılması konusunda da yerel yönetimlerin ellerinin taşın altına koymalarını bekliyoruz. Aksine kapatmalarını değil. Ancak maalesef şu anda sahada belediyeler tarafından ruhsat verilen kreş adı altında anaokulu işi yapan kuruluşlar olduğuna dair Milli Eğitim Bakanlığımız bir yazı yazmış. Konu tamamen anaokulu işlemi yapan farklı isimler adı altından kurumlardan bahsediyoruz. Bu konuyu siyaset üstü tartışmamız lazım çünkü bu yazı bütün belediyelere gitti. Bütün belediyelere gitti, bütün belediyelere gitti” ifadelerini kullandı. İzmir Selçuk’ta 5 çocuğun yangında ölmesine yönelik soru üzerine Göktaş, “Bakanlık personeli 18 kere sadece bu sene gitmiş. Anneyle evlatlar arasında yakın bağ görmüş. Anneyi ziyaret ettiğimde, anne personelimizin bizzat ismini biliyordu. Çocuğumuzun üstün yarar, çocuklarımızı düşünerek sadece hareket ettiğini söyledi. Bu minvalde çocukla, bakın çocuğu anneden koparmak gerçekten bir sorumluluk. Yani çok zor bir karar, bu tür kararları verebilmek. Anneyle evlatları arasında yakın bağ görmüş ve annenin girişimlerini görmüş. Annenin defaatle girişimleri ve dilekçeleri var. Anneannenin dilekçeleri var. Ancak ben yine de nerede sorumluluğu var, sorumluluğumuz var, onu araştırmak için bakanlık olarak geliştirme gereken tüm soruşturmalarımı da başlattığımı ifade etmek istiyorum. Her nerede bir ihmal varsa gereğini yerine getireceğimizden hiç kimsenin şüphesi olmasın. Bu çocuklar hepimizin çocuğu. Sizin komşunuzda böyle bir durum olsa bize haber vermez misiniz? Verirsiniz. Dolayısıyla her nerede bir ihvan varsa gereğinin yerine getireceğimizde hiç kimsenin şüphesi olmasın. Ancak ben de herkesin üzerine düşen sorumluluğunu titizlikle yerine getirmesini diliyorum” dedi.