POLİTİKA - 25 Şubat 2023 Cumartesi 12:06

Bakan Akar’dan hem depremle hem terörle mücadele mesajı:

A
A
A
Bakan Akar’dan hem depremle hem terörle mücadele mesajı:

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, depremin yaralarını sarmak için fedakarca çalışan Mehmetçiğin hudut güvenliği ve terörle mücadele faaliyetlerinin de aynı kararlılıkla devam ettiğini belirterek, "1 Ocak’tan itibaren 261 terörist etkisiz hale getirildi.

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, depremin yaralarını sarmak için fedakarca çalışan Mehmetçiğin hudut güvenliği ve terörle mücadele faaliyetlerinin de aynı kararlılıkla devam ettiğini belirterek, "1 Ocak’tan itibaren 261 terörist etkisiz hale getirildi. Terör yuvalarını, inlerini, barınaklarını teröristlerin başına yıktık, yıkmaya devam edeceğiz" dedi.


Merkez üssü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri olan ve 11 ili etkileyen "asrın felaketinin" hemen ardından beraberindeki Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ile geldiği Hatay’da Mehmetçiğin nöbet, devriye, arama kurtarma ve yaşam destek faaliyetlerini yerinde takip eden Akar, Kilis’e giderek incelemelerine devam etti.


Kilis Çıldıroba’daki Müşterek Özel Görev Kuvvet Komutanlığına giden Akar başkanlığında, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Güler, 2. Ordu Komutanı Orgeneral Metin Gürak ile sınır hattı ve sınır ötesindeki birliklerin komutanlarının katılımı ile video telekonferans toplantısı gerçekleştirildi.


Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen ve "asrın felaketi" olarak nitelendirilen depremlerin hemen ardından Türk Silahlı Kuvvetlerinin, Kara, Deniz ve Hava Kuvvetlerinin tüm unsurlarının, karargah ve birliklerinin ilk andan itibaren görevinin başında olduğunu vurgulayan Akar, Mehmetçiğin terörle mücadele ve hudut güvenliğinde olduğu gibi ilk andan itibaren depremle mücadelede de yapılması gereken ne varsa yaptığını ve yapmaya devam ettiğini belirtti.


Deprem bölgesinde 57 tabur ve 100 arama kurtarma timi toplam 40 binden fazla asker, uzman ve teknik personelin görev yaptığını aktaran Akar, 29 arama kurtarma köpeğinin de bulunduğu teknik personel dahil 2 bin 368 arama kurtarma personelinin 326 kişiyi enkaz altından sağ çıkardığını, 2 bin 457 vatandaşın cenazesine ulaştığını belirtti.



Mehmetçik yaraların sarılması için seferber


Tüm bu çalışmaların yanı sıra terörle mücadele, hudut güvenliği, semalarda, denizlerde hak alaka menfaatlerin korunması için gerçekleştirilen faaliyetlerin aynı kararlılıkla sürdüğüne dikkati çeken Akar, yaraların sarılması, acıların hafifletilmesi için Türk Silahlı Kuvvetlerinin tüm imkanlarını seferber ettiğini, gece-gündüz çalıştığını aktardı.


Bunların yanı sıra Türk Silahlı Kuvvetlerinin en son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar mücadelesine artan bir şiddet ve tempoda kararlılıkla devam edeceğini de ifade eden Akar, "Asil milletimizi, 85 milyon vatandaşımızı 40 yıldan beri başımıza musallat olan bu terör belasından kurtarmakta kararlıyız" diye konuştu.


Teröristlerin tek çıkar yolunun "Türk adaletine teslim olmak" olarak açıklayan Akar, "Irak, Suriye başta olmak üzere komşularımızı sınırlarına, egemenlik haklarına saygılıyız. Bizim hiçbir şekilde kimsenin toprağında gözümüz yok. Biz hudutlarımızın ve 85 milyon vatandaşımızın ve hudutlarımızın güvenliğini sağlamak için için çalışıyoruz. Başka da bir amacımız yok" ifadelerini kullandı.


Terörle mücadelede en büyük başarının şehit ve gazilerde olduğunu, şehitlere rahmet, yaralılara şifa dileklerini ileten Akar, "24 Temmuz 2015’te terörle mücadelede yeni dönem başladı. O günden bugüne 37 bin 601 terörist etkisiz hale getirildi. Irak ve Suriye’nin kuzeyinde 1 Ocak’tan itibaren 261 terörist etkisiz hale getirildi. Terör yuvalarını, inlerini, barınaklarını teröristlerin başına yıktık, yıkmaya devam edeceğiz" dedi.



Güvenlik ileriden sağlanıyor


Irak’ın kuzeyindeki Zap bölgesine gerçekleştirilen Pençe Kilit Operasyonu’nda önemli başarılar sağlandığını aktaran Bakan Akar, "Teröristlerin ’girilemez’ dediği alanları Mehmetçik teröristlerden büyük ölçüde temizledi. Irak sınırındaki gözetlemesi ve kontrolü zor olan 302 kilometrelik alan teröristlerden büyük ölçüde temizlenerek kontrol altına alındı, güvenlik ileriden sağlanır hale geldi. Pençe Kilit Operasyonu’nda bugüne kadar 523 terörist etkisiz hale getirildi. Teslim olmalar, çözülmeler artarak devam ediyor" diye konuştu.


Sözlerinin sonunda asrın felaketi olarak nitelendirilen depremlerde hayatını kaybedenlere rahmet, yaralananlara şifa ile tüm millete başsağlığı dileklerini yineleyen Akar, şunları kaydetti:


"Milletimizin bağrından çıkan Türk Silahlı Kuvvetleri bu zor günlerde diğer bakanlık ve kurumlarla birlikte asil milletimizin emrinde, ilk andan itibaren görevinin başındadır. Depremde hayatını kaybeden bütün vatandaşlarımız ile silah ve mesai arkadaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Asil milletimizle birlikte omuz omuza çalışarak tek yumruk, tek yürek olarak inşallah tüm bu sıkıntıların üstesinden gelecek, yaralarımızı saracağız. Binlerce yıllık şanlı tarihimiz boyunca her türlü musibetten birlik ve beraberlik içinde alnının akıyla çıkan devletimiz ve milletimiz tek yumruk, tek yürek olarak bu zor dönemi de atlatacaktır."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Hayırsever işadamından Mersin’e 2 okul Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan’ın himayesinde, hayırsever iş insanı Şeref Aydoğan ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü arasında okul yapım protokolü imzalandı. Protokolle Aydoğan ailesi tarafından Tarsus’un Sucular Mahallesi’nde her biri 24 derslikli toplam 48 derslikten oluşan ilkokul ve ortaokul binası inşa edilecek. Vali Pehlivan, imza töreninde yaptığı konuşmasında, protokol kapsamında Aydoğan Ailesinin, Tarsus’ta 2 okul yaptırarak eğitim öğretim faaliyetlerine tahsis edeceğini söyledi. Şeref Aydoğan ve ailesine, kamu hizmetleri içerisinde müstesna bir yere sahip olan eğitim gibi önemli bir alanda göstermiş oldukları duyarlılıktan dolayı teşekkür eden Vali Pehlivan, "Elbette ki devletimiz yıldan yıla Millî Eğitim Bakanlığımızın yatırım programları çerçevesinde, Cumhurbaşkanımızın himayelerinde her geçen yıl yeni okullar inşa ediyor. Özellikle de 6 Şubat’ta yaşanan deprem ve depremlerden Mersin’de çok sayıda okulumuz etkilendi. Depremden etkilenen okulları boşaltmak ve yıkmak durumunda kaldık. Hızlı bir şekilde okul yapım ve onarım çalışmalarını başlattık. Millî Eğitim Bakanlığımıza tekliflerimizi yaptık. Birçoğu yatırım programına girdi, bazı okullarda güçlendirme, bazılarında da yık yap yöntemiyle yeni okullar inşa ettik, inşa etmeye de devam ediyoruz. Deprem sonrası 1,5 yıl gibi kısa bir süre içerisinde rekor sayılabilecek bir hızda 66 okulumuzun yapımını tamamladık ve eğitim öğretim hizmetleri verilmeye başlandı. Diğer okul inşaatlarımız da hızlı bir şekilde devam etmektedir" dedi. Yeniden okul yapımı ve güçlendirme çalışmalarına devam ederken bir yandan da Mersin Valiliği olarak çeşitli platformlarda hayırseverlere çağrılarda bulunduklarını hatırlan Vali Pehlivan, şöyle devam etti; "Bugün hep birlikte bu konuda güzel bir örneğe tanıklık ediyoruz. Bu sürece çok değerli bir katkı almış oluyoruz. Hayırseverimizin katkıları ile yapılacak olan 2 okulumuzun inşaatlarını da inşallah kısa sürede tamamlayıp eğitim öğretim hizmetlerine kazandıracağız. Hayır alanında, hayır konularında adım atmak hem onu yapanları sevindiriyor hem de içinde yaşamakta olduğumuz toplumumuzu ve ülkemizi sevindiriyor. Bizim medeniyet ve milli geleneklerimizde, inanç yapımızda vakıf kültürü ziyadesiyle yerleşik bir anlayıştır. Yardımlaşma, paylaşma, dayanışma anlayışı aynı şekilde ziyadesiyle yerleşik ve bizi biz yapan değerler arasında yer almaktadır. Bunun somut örneklerini gördükçe diğer insanlara, çocuklarımıza ve gençlerimize örnek olacağına da inanıyoruz. Elbette ki devletimiz, milletimiz adına her alanda gerekli adımları atmaktadır. Özellikle imkanı olan vatandaşlarımızın, eğitim gibi alanlarda doğrudan adım atması, bu konuda devletimizin ilgili birimleriyle iş birliği yapmak suretiyle bu tür güzel yatırımlara vesile olması da ayrı bir önem ve kıymet ifade ediyor, takdire değer bir tablo ortaya çıkıyor. Mersin’de bunun bir örneğini daha yaşamış olmanın mutluluğunu ve gururunu taşıyoruz." İmza töreninde hayırsever iş insanı Şeref Aydoğan da eğitim ve öğretime destek vermekten büyük mutluluk duyduğunu ifade ederek, “Bizler gelecek nesillerimize bir nebze olsun katkıda bulunmak için böyle bir girişimde bulunduk. İnşallah bu bir başlangıç olur ve Rabbim tamamına erdirir. Bundan sonraki süreçte de herkesin desteğini bekliyoruz. Şahsım ve ailem adına Valimiz başta olmak üzere hayra teşvik eden, ilgi gösteren, destek veren herkese çok teşekkür ediyorum" diye konuştu.
Antalya Denize sıfır bedava çardaklar yıkıldı, hurdacılar bölgeye akın etti Antalya’nın Kumköy sahilinde doğal sit alanı içerisinde yer alan 700’e yakın çardak, Aksu Belediyesi tarafından gerçekleştirilen operasyonla yıkıldı. Çardaklardan geriye kalan malzemeleri bölge sakinleri toplarken, hurdacılar da bu materyalleri satın almak için harekete geçti. Kumköy sahilinde doğal sit alanı içerisinde bulunan 700’e yakın çardak, Aksu Belediyesi tarafından yapılan operasyonla yıkıldı. Çardaklardan geriye kalan malzemeleri bölge sakinleri toplarken, hurdacılar da geriye kalan malzemeleri satın almak için harekete geçti. 52 yıldır yazlarını Kumköy’de geçiren Sezgin Gökalp, “Zenginlerin yaylası dağ köylerinde katlı güzel yerlerde derler ya bizim yaylamız da burasıydı. Yazlık keyfimizi mahvettiler” şeklinde sitemde bulunurken, yaklaşık 4 yıldır bölgede konaklayan Mustafa Tabel adlı vatandaş ise, “Buradan taşındıktan sonra burası çok atıl bir duruma geliyordu. O çirkinliği de Antalya gibi bir yerde görmek hoş değil” diyerek yıkım işlemlerine hak verdi. Vatandaşların çardaklarla vedası Kumköy’de çardakta kalan vatandaşlar, yıllardır yaz mevsimini geçirdikleri çardaklarının yıkılmasına karışık duygularla yaklaşıyor. Yaklaşık dört yıldır Kumköy sahilinde çardağında yaşayan Mustafa Tabel, yıkım sürecini şöyle anlattı: "Burası bizim babamızın yeri değildi, bir gün yıkılacağını biliyorduk. Yazları güzel bir ortamımız vardı ama temizlik açısından sorunluydu. Biz yaz mevsiminin bitişinin ardından buradan taşındıktan sonra burası çok atıl bir duruma geliyordu. O çirkinliği de Antalya gibi bir yerde görmek hoş değil. Belediyenin yıkım kararı haklıydı, ama yine de buradaki emeğimizi bırakmak istemedik. Şimdi geriye kalan parçaları kışlık yakacak olarak topluyoruz." 52 yıllık gelenek sona erdi Bölgenin yerlilerinden Sezgin Gökalp, Kumköy sahilinde çocukluğundan beri yaz aylarını geçirdiğini belirterek üzüntüsünü şu şekilde dile getirdi: “Boztepe köyündenim, 59 yaşındayım, 7 yaşından beri 52 yıldır geliyoruz. Zenginlerin yaylası dağ köylerinde katlı güzel yerlerde derler ya bizim yaylamız da burasıydı. Caretta caretta yuvalarına zarar vermedik, aksine sabahın erken saatlerinde kargaları kovalamaya kalkardık ancak karar hep bizi vuruyor. Yazlık keyfimizi mahvettiler, garibanların burada dinlenme şansı ellerinden alındı.” Hurdacılar sahilde malzeme topladı Yıkımın ardından sahilde kalan malzemeler ise hurdacılar tarafından değerlendiriliyor. Erol Gümüşsoy adlı hurdacı, bölgede gerçekleşen yıkımın ardından hurda sahiplerinden malzeme satın aldıklarını belirtti. Gümüşsoy, “Serik’ten geldik, yıkım olduğunu duyduk. Malzemeleri sahiplerinden para karşılığı alıyoruz. Böylece hem onlar bir şey kazanıyor hem de biz malzemeleri değerlendiriyoruz” dedi.
Antalya Denize sıfır bedava çardaklar yıkıldı, hurdacılar bölgeye akın etti Antalya’nın Kumköy sahilinde doğal sit alanı içerisinde yer alan 700’e yakın çardak, Aksu Belediyesi tarafından gerçekleştirilen operasyonla yıkıldı. Çardakların bulunduğu bölgenin deniz kaplumbağalarının üreme alanı olması, yıkım kararının gerekçelerinden biri olarak gösterildi. Çardaklardan geriye kalan malzemeleri bölge sakinleri toplarken, hurdacılar da bu materyalleri satın almak için harekete geçti. 52 yıldır yazlarını Kumköy’de geçiren Sezgin Gökalp, “Zenginlerin yaylası dağ köylerinde katlı güzel yerlerde derler ya bizim yaylamız da burasıydı. Yazlık keyfimizi mahvettiler” şeklinde sitemde bulunurken, yaklaşık 4 yıldır bölgede konaklayan Mustafa Tabel adlı vatandaş ise “Buradan taşındıktan sonra burası çok atıl bir duruma geliyordu. O çirkinliği de Antalya gibi bir yerde görmek hoş değil” diyerek, yıkım işlemlerine hak verdi. Vatandaşların çardaklarla vedası Kumköy’de çardakta kalan vatandaşlar, yıllardır yaz mevsimini geçirdikleri çardaklarının yıkılmasına karışık duygularla yaklaşıyor. Yaklaşık dört yıldır Kumköy sahilinde çardağında yaşayan Mustafa Tabel, yıkım sürecini şöyle anlattı: "Burası bizim babamızın yeri değildi, bir gün yıkılacağını biliyorduk. Yazları güzel bir ortamımız vardı ama temizlik açısından sorunluydu. Biz yaz mevsiminin bitişinin ardından buradan taşındıktan sonra burası çok atıl bir duruma geliyordu. O çirkinliği de Antalya gibi bir yerde görmek hoş değil. Belediyenin yıkım kararı haklıydı, ama yine de buradaki emeğimizi bırakmak istemedik. Şimdi geriye kalan parçaları kışlık yakacak olarak topluyoruz." 52 yıllık gelenek sona erdi Bölgenin yerlilerinden Sezgin Gökalp, Kumköy sahilinde çocukluğundan beri yaz aylarını geçirdiğini belirterek üzüntüsünü şu şekilde dile getirdi: “Boztepe köyündenim, 59 yaşındayım, 7 yaşından beri 52 yıldır geliyoruz. Zenginlerin yaylası dağ köylerinde katlı güzel yerlerde derler ya bizim yaylamız da burasıydı. Caretta yuvalarına zarar vermedik, aksine sabahın erken saatlerinde kargaları kovalamaya kalkardık. Ancak karar hep bizi vuruyor. Yazlık keyfimizi mahvettiler, garibanların burada dinlenme şansı ellerinden alındı.” Hurdacılar sahilde malzeme topladı Yıkımın ardından sahilde kalan malzemeler ise hurdacılar tarafından değerlendiriliyor. Erol Gümüşsoy adlı hurdacı, bölgede gerçekleşen yıkımın ardından hurda sahiplerinden malzeme satın aldıklarını belirtti. Gümüşsoy, “Serik’ten geldik, yıkım olduğunu duyduk. Malzemeleri sahiplerinden para karşılığı alıyoruz. Böylece hem onlar bir şey kazanıyor hem de biz malzemeleri değerlendiriyoruz” dedi.