GÜNDEM - 15 Mart 2025 Cumartesi 15:48

Başkan Çolakbayrakdar: "İşçi kardeşlerimin desteklediği aday benim adayımdır"

A
A
A
Başkan Çolakbayrakdar: "İşçi kardeşlerimin desteklediği aday benim adayımdır"

Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar; Hizmet İş Sendikası’nda yapılacak kurulla ilgili görüşlerini; "İşçi kardeşlerimin desteklediği aday benim adayımdır" şeklinde açıkladı.


Gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar; Hizmet-İş Sendikası’nda yapılacak olan kongre ile ilgili olarak "İşçi kardeşlerimin desteklediği aday benim adayımdır" ifadelerini kullandı. Başkan Çolakbayrakdar; "Sendika kendi başına bir kurum. Her zaman şunu söylüyorum; yanımda çalışan bin 500 kardeşimin sendikacısı benim, benim sendikam da vicdanım. Farklı birimlerde, farklı kategorilerde çalışan arkadaşlara hakkaniyetli şekilde maaşları ödenir. ’Biri gölgede biri güneş altında aynı işi yaparken farklılığı ortaya koymamız lazım’ derken buradaki prensibi arkadaşlarımız anlayamadı herhalde. Geldiğimiz noktada bakıyoruz bazı dengesizlikler var. Kanuni süreç olarak sendikayla görüşmelerimizin başlayacağımız zaman dilimi 6. ay, sene sonu itibariyle yapılması gereken sözleşme ve protokollerin yapılması gereken. Bunun yöntemi çıkıp da legal olmayan hakları legalmiş gibi kullanmaya çalışırsanız o zaman da toplum ve kamu vicdanında yönetim seviyesindeki insanların ilişkilerini zedelemeye mahal verirsiniz. Buna gerek yok. Şimdiye kadar hiçbir görüşme yarı yolda kalmadı. Türkiye’de ilk yapılan belediyelerden biri bizdik. İşçi kardeşlerimin desteklediği aday benim adayımdır" dedi.



"Kavga bize yakışmaz"


Farklı düşüncelerin bir zenginlik getireceğini ve bunu da toplumu germeden doğru şekilde yapılması gerektiğini aktaran Başkan Çolakbayrakdar; "Kavga bize yakışmaz, kavga adamı değiliz. Bu şehirde 20 yılı aşkın aktif siyaset yapan birisiyim. Kim neydi, ne yapıyordu, şimdi nerede, ne yapıyor hepsini biliyorum. Ben eleştirilebilirim, eksiklerim de olabilir. Olanları bir tarafa koyup da hiç olmamış gibi çıkıp bir tane eksiği bulup da her gün yapılıyormuş gibi reklamını yapmaya çalışırsan hakkımızı savunuruz. Siyaset yapılırken elbette konuşulacak. Aynı siyasi tarafta olsak bile bazen birimiz, birimizden farklı düşünecek. Bu farklı düşüncelerimiz zaten bir zenginlik getirecek. Bunu da toplumu germeden, doğru şekilde yapmamız lazım" ifadelerini kullandı.



"Sosyal medya ucuzculuğu çıktı"


"Şimdi şöyle bir ucuzculuk çıktı; sosyal medyada birileri beni görsün, alkış tutsun, altında hak etmediğimiz şekilde eleştirilere maruz kalalım diye yorumlar yapılıyor, siyasi söylemler geliştiriliyor" diyen Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar konuşmasını; "Böyle olduğu zaman da bu kavganın içerisine girip girmemek noktasında düşünüyorum; ’o çuvalın içine girmek mi yoksa dışarıda durmak mı doğru’. Hakkımı arama nokrasında zerre kadar alnımız ak, her platformda yaptığımız işleri savunurum. siyaset yapıyoruz diye insanları bu şekilde karalayıp birilerinin altında ucuzculukla yorum yapmasını sağlamanız sosyal manada çöküntüye sebep oluyor, bu da yanlış bir iş oluyor. Bunun içerisinde bulunmak istemiyorum" şeklinde tamamladı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İstanbul Arel Üniversitesi’nden küresel muhasebe kurumuyla iş birliği İstanbul Arel Üniversitesi, ACCA Danışmanlık AŞ ile muhasebe, finans ve denetim alanında iş birliği sözleşmesi imzaladı. İş birliği sözleşmesi kapsamında öğrencilerin nezdinde farkındalığın artması, finansal okuryazarlığının arttırılması, muhasebe, denetim, mali müşavirlik ve finansa yönelik bilgi ve ilgilerinin geliştirilmesi adına taraflarca müfredat, proje, organizasyon, tanıtım çalışmaları yapılabilecek. Ayrıca ACCA sertifikasyon sürecinde akredite olan müfredattaki bazı derslerden İstanbul Arel Üniversitesi öğrencileri muaf sayılacaklar. Küreseldeki ACCA sertifikasyon süreçlerindeki ders ve sınav aşamalarından muafiyet ile öğrenciler süreçteki bazı aşamaları daha hızlı geçmiş olacaklar. İstanbul Arel Üniversitesi Muhasebe ve Finans Bölümü öğrencileri CESIM İş Oyunları, Luca Muhasebe Programı, ve Trademaster Kampüs projesi ile muhasebe paket programlarını, şirket yönetimini ve finansallarını, portföy yönetimini ve yatırım uygulamalarını simülasyon ortamında deneyimleyebiliyor, piyasaları ve ekonomiye dair haberleri canlı takip edebiliyorlar. İş dünyası ile iş birliği kapsamında markalı ders olarak bağımsız denetim şirketi ortaklığında sektör profesyonellerinden dersler alıyorlar. Ayrıca Sermaye Piyasası Lisanslama, Sicil ve Eğitim Kuruluşu işbirliği sözleşmesi kapsamında, İstanbul Arel Üniversitesi öğrencileri SPL lisanslama sınavlarına giriş ücretinde indirim avantajı imkânına sahipler. Muhasebe ve Finans Bölümü Başkanı Dr. Yasemin Acar Uğurlu "Öğrencilerimizin muhasebe, finans ve denetim alanında gelişimi adına sanayi ve iş dünyası ile iş birliklerini arttırmak için sürekli çalışıyoruz" dedi. Muhasebe ve Finans Bölümü Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Cüneyt Dirican ise "Finans merkezinin kalifiye işgücünü ve entelektüel sermayesini yapay zekâ ile rekabet edebilecek müfredatla geliştirmek öncelikli amacımız" dedi. 120 yılı aşkın süredir muhasebe, finans ve denetim alanlarında profesyoneller yetiştiren ve 750 binden fazla öğrenci ve üyesi bulunan ACCA’nın Türkiye Ülke Müdürü Seval Sir, "1904 yılından beri dünyanın en büyük muhasebe topluluğu olan ACCA’nın küresel birikimini Türk Akademisi ile entegre etmek amacı ile çalışmalarını sürdürdüklerini" ifade etti. İstanbul Arel Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Muhasebe ve Finans Bölümü girişimi ile yapılan iş birliği sözleşmesinde, üniversitenin tüm öğrencileri okudukları bölümden bağımsız olarak ACCA’nın sertifikasyon süreçlerinde gerekli olan web sitesi kayıt ücretinde indirim avantajı imkânına sahip olabilecekler.
İstanbul Penta Teknoloji’den, Penta Dijital Platformu ile iş ortaklarına güçlü destek Dünyanın önde gelen teknoloji markalarını Türkiye ile buluşturan Penta Teknoloji, Türkiye’nin ilk B2B e-ticaret sitesi Bayinet üzerinden iş ortaklarına sunduğu katma değerli hizmetleri Penta Dijital’e taşıdı. Türkiye’yi 40’ı aşkın küresel markayla buluşturan ve teknoloji ürünlerinin dağıtımında öncü bir rol üstlenen Penta Teknoloji, dijitalleşme yolculuğunda önemli bir adım daha atarak Penta Dijital (pentadijital.com.tr) platformunu hayata geçirdi. Bu yeni platform, iş ortaklarının dijital dönüşüm süreçlerini daha etkili bir şekilde yönetmelerine ve müşterilerine daha iyi bir deneyim sunmalarına imkan tanıyor. Penta Dijital: Güvenli, kesintisiz ve yüksek performanslı bir deneyim Penta Dijital, kullanıcılarına güvenli ve kesintisiz erişim sunarken, yüksek performansı ve esnek yapısıyla iş ortaklarının en sık kullandıkları uygulamalara hızlı bir şekilde erişmelerini sağlıyor. Bu platform, iş ortaklarının operasyonlarını daha etkin bir şekilde yönetmelerine ve optimize etmelerine katkıda bulunurken, aynı zamanda dijital dönüşüm süreçlerini hızlandırmalarına da yardımcı oluyor. Bayinet’ten Penta Dijital’e: Katma değerli hizmetlerde yeni bir dönem Penta Teknoloji, Türkiye’nin ilk B2B e-ticaret platformu olan bayinet.com.tr üzerinden sunduğu ve yeni dönemde Penta Dijital platformuna taşıdığı Penta Abonelik Yönetimi, Penta Depom, Penta Entegrasyon Servisi, Penta Config Master gibi katma değerli hizmetleri ile iş ortaklarının iş süreçlerini kolaylaştırmaya ve verimliliklerini artırmaya devam ediyor. Bu hizmetler, Penta Dijital’in güçlü altyapısıyla birleşerek iş ortaklarına daha kapsamlı bir destek sunuyor. 2025 yılına dijitalleşme yolculuğunda önemli adımlar atarak başlayan ve Penta Dijital platformu ile sektördeki yenilikçi yaklaşımını bir kez daha ortaya koyan Penta Teknoloji, bu platform ile iş ortaklarının dijital dönüşüm süreçlerini daha etkili bir şekilde yönetmelerine ve kendi müşterilerine daha iyi bir deneyim sunmalarına imkan tanıyor. "Dijitalleşmeye odaklanan yatırımlarımızla sektörü ileri taşıyoruz" Penta Teknoloji Genel Müdürü Fatih Erünsal, sektördeki 35 yıllık tecrübeleri ile 9 bini aşkın iş ortağının satış verimliliğini ve rekabet gücünü artırdıklarını, dağıtımını üstlendikleri markaların pazar paylarını genişlettiklerini belirterek, "Dijitalleşmeye odaklanan yatırımlarımız, iş ortaklarımızın memnuniyetini önceliklendiren hizmet anlayışımız ve uzman kadromuzla paydaşlarımızı ve sektörü ileri taşıyoruz. Bayinet’ten sonraki en büyük projemiz Penta Dijital, operasyonel mükemmelliği hedefleyerek geliştirdiğimiz güvenli altyapısıyla, dijital verimliliği en üst seviyeye çıkardığımız bir platform olarak hizmet verecek. İş ortaklarımıza yönelik sürekli geliştirdiğimiz ve güncellediğimiz katma değerli hizmetlerimizden Penta Dijital, ‘dijital liderlik’ vizyonuyla büyüyerek sektörün öncü uygulamaları arasındaki yerini alacak. Dijitalleşmeye verdiğimiz önemle iş ortaklarımız için değer meydana getirmeye ve güçlü finansal yapımızla Türkiye’nin dijital dönüşümüne katkı sunmaya devam edeceğiz" dedi.
Adana Açan portakal çiçeklerinin mis kokusu Adana’yı sardı Adana’da narenciye ağaçlarının açtığı çiçeklerden yayılan güzel koku, hem Adanalıları hem de kente gelen yerli ve yabancı misafirleri mest ediyor. Türkiye’nin en sıcak illerinden Adana’da havaların ısınması ve ilkbahar mevsiminin kendisini hissettirmesiyle portakal, mandalina ve greyfurt ağaçları çiçek açtı. Çukurova’yı saran ’portakal çiçeği’ kokusu özellikle sabahları daha yaygın hissediliyor. Kentte yaşayanlar ve geziye gelen yerli yabacı turistler de mis gibi çevreyi saran portakal çiçeği kokusunun doğal güzelliğini yaşıyor. Bu sene 4-13 Nisan tarihleri arasında düzenlenecek 13. Uluslararası Adana Portakal Çiçeği Karnavalı’na esin kaynağı olan narenciye çiçeklerinin kentin havasını değiştirdiği ifade edildi. "Herkesi Adana’ya bekliyoruz" Adana’da yaşayan Gökhan Karacaoğlan, portakal çiçeklerinin kokusunun şehri kapladığını belirterek, "Bu sene çok geniş kapsamlı bir festival olacak. Adana için çok iyi olacak. Adana’da cadde ve sokak aralarında bu ağaçlardan var. Çok güzel bir koku yayıyor bu ağaçlar. Ayrıca bu ağaçlardaki çiçeklerden elde edilen özlerle kolonyalar da yapılıyor. Çok güzel bir kokusu var. Herkesi Adana’yı bekliyoruz" diye konuştu. "Adana’yı çok beğendim" Hollanda’dan Adana’ya gezmeye gelen Analisa Folden, "Arkadaşım ile Adana’ya geldim ve burayı çok beğendim. Şimdi geri gideceğim ve tekrar gelmeyi istiyorum. Bir daha Adana’ya sonbaharda gelmeyi istiyorum. Yazın çok sıcak" fadelerini kullandı.
Mersin Kazada eli bileğinden koptu, hayattan kopmadı Mersin’de 17 yaşında geçirdiği talihsiz bir kaza sonucu sağ elini bilekten aşağıya kaybeden Hasan Önal, müziğe olan tutkusu sayesinde hayata sımsıkı tutundu. Engelleri aşarak sahnede yerini alan genç sanatçı, azmi ve kararlılığıyla ilham kaynağı oldu. Tarsus ilçesinde yaşayan 28 yaşındaki Hasan Önal, müziğe olan ilgisini küçük yaşlarda keşfetti. İlk sahne deneyimini ilkokulda 23 Nisan etkinliklerinde yaşayan Önal’ın o günden sonra müzik hayatının vazgeçilmezi oldu. Ortaokulda, okullar arası türkü yarışmasında birinci olarak yeteneğini sergileyen Önal, müziği bir tutku haline getirdi. Ancak 17 yaşında kasapta çalışırken talihsiz bir kaza geçiren Önal, sağ elini kıyma makinesine kaptırarak bilekten aşağısını kaybetti. Onun için bir dönüm noktası bu olay Önal’ın hayatını derinden etkiledi. O dönemde müziğin kendisi için bir anlamı kalmadığına inanan Önal’ın sevgisi ve tutkusu zamanla yeniden canlandı. Şarkılar yazmaya, besteler yapmaya, türküler söylemeye başlayan Önal, duygularını müzikle ifade etmeye başladıkça, çevresindekiler de onun şarkılarına ilgi gösterdi. Yazdığı şarkılar, kısa sürede dinleyicilerinden olumlu tepkiler almaya başlayınca, bu durum Önal’ı daha da motive etti. Tarsus Kent Orkestrası’nda solist olarak sahne almaya başlayan Önal, bugüne kadar dijital platformda yayımladığı 3 eseriyle müzikseverlerle buluştu. Önal’ın ’Aşk Dediğin’, ’Adı Sen Oldun’ ve ’Vefasız Yarim’ gibi eserleri büyük beğeni topladı. "Müziğe sarıldım ve çok güzel besteler çıktı" Müzikle ilkokulda öğretmeninin motive etmesiyle tanıştığını belirten Önal, daha sonra lise yıllarında talihsiz bir kaza sonucunda dönüm noktası yaşadığını ifade etti. Müzikle ilkokul öğretmeni sayesinde tanıştığını dile getiren Önal, "Müziğe öğretmenimin 23 Nisan etkinliklerinde beni motive etmesiyle başladım. 17 yaşındayken kasapta çalışıyordum. Bir gün çalışırken kolumu kıyma makinesine kaptırdım. Kaza sonucunda sağ elimi bilek itibariyle kaybettim. Ondan sonra hayatın benim için bittiğini düşündüm. Müzik bile o zamanlar beni mutlu etmiyordu. Sanki her şey üst üste gelmişti. Düşünüp taşınıp bir karar vermem ve bu durumu kabullenmem gerekiyordu. Neticede müziğe sarıldım ve çok güzel besteler çıktı. Bu bestelerin ilerlemesindeki en büyük nedenlerden biri de insanlar tarafından şarkılarının sevilmesi, dinlenmesi oldu. Çünkü onlar dinledikçe, sevdikçe, ben daha çok motive oldum" dedi. "İnandıktan sonra her şeyi başarabilirsiniz" Klip çekimlerini profesyonel ortamda yapamadığını belirten Önal, "Şu ana kadar sözü ve bestesi kendime ait 3 eserim var. Dördüncüsü de çıkmak üzere. Sözü ve bestesi bitti, araştırma ve geliştirme aşamasındaydı, o da bitti. Klip çekimini de yaptık, fakat profesyonel bir ortamda yapamadık. Arkadaşımın home stüdyosu var; evinin bir odasını müzik aletleriyle çalışma odası haline getirmiş. Ama belki bundan sonraki süreçte çok daha profesyonel, güzel imkanlar gelirse, şarkılarımız çok daha güzel yerlerde seslendirilir. Bunu yürekten isterim" diye konuştu. Genç ve engelli sanatçılara seslenen Önal, "Engel yüreğinizde değilse, başarılar kaçınılmazdır. O yüzden bir şey istiyorsanız, inanın. İnandıktan sonra her şeyi başarabilirsiniz" ifadelerini kullandı.
Artvin Artvin’de minikler tarih yazdı Artvin’in Hopa ilçesinde Tarih Yazan Çocuklar Projesi kapsamında, minikler sahneye çıkarak tarihî kahramanları canlandırdı. Hopa Kaymakamlığı ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü öncülüğünde organize edilen Tarih Yazan Çocuklar etkinliği Atatürk Ortaokulu konferans salonunda yapıldı. Fatih Sultan Mehmet’ten Aziz Sancar’a, Yunus Emre’den Naim Süleymanoğlu’na kadar kültürel mirasımıza iz bırakan 100 isim, öğrenciler tarafından canlandırıldı. Türk medeniyetinin önemli kahramanlarını tanıyan çocuklar, aylar süren hazırlıkların ardından sahneye çıkmanın heyecanını yaşadı. Proje, çocukların tarih bilincini güçlendirmek, sanal kahramanlar yerine gerçek tarihî figürleri rol model almalarını sağlamak amacıyla hayata geçirildi. Tarih Yazan Çocuklar Projesi Bölge Koordinatörü Şaban Korkmaz, projenin amacı ile ilgili olarak "Bu proje, geçmişteki kahramanlarımızı çocuklarımıza sevdirerek onları rol model edinmelerini sağlamayı amaçlıyor. Günümüz çocukları, dijital çağın etkisiyle sanal kahramanlara ilgi duyuyor. Bu durumu nasıl değiştirebiliriz diye araştırma yaparken böyle bir boşluk olduğunu fark ettik. İlk başladığında, şimdiki Ticaret Bakanımız Sayın Ömer Bolat, projenin manevi hamisi oldu. Zamanla proje büyüdü ve şu an 9 ilde devam ediyor. Bugüne kadar yaklaşık 300 bin öğrenci projeden faydalandı. Amacımız, geleceğin kahramanlarıyla geçmişin kahramanlarını buluşturmak" ifadelerini kullandı. Etkinliğe katılan Hüsnü Ciner İlkokulu Müdürü Yaşar Kemal Üçüncü, öğrencilerin özverili çalışmalarıyla başarılı bir sahne performansı sergilediklerini belirterek "Tarih Yazan Çocuklar Projesi’ne okul olarak katıldık. Öğrencilerimizle beraber yaklaşık iki ay süren yoğun bir çalışma yaptık. Bu süreç, çocuklar için çok olumlu ve unutulmaz bir deneyim oldu. Emeği geçen herkese teşekkür ederiz. Bu projeyle geçmişimizi ve Türk kültürünü tanıtma fırsatı bulduk" dedi. Sahneye çıkan miniklerden Doruk Emre Karataş, Atatürk rolünü canlandırarak Kurtuluş Savaşı’nın zorluklarını anlatırken, Sütçü İmam rolünü üstlenen Sedat Ali Koyuncu, tarihî figürleri araştırmaktan büyük keyif aldığını, Seyit Onbaşı’yı canlandıran Eğmen Kaya ise Çanakkale Savaşı’ndaki unutulmaz anı sahneye taşıdıklarını söyledi.
Hakkari Çiftçiler 3 bin rakımdan kızak ve brandayla otları indiriyor Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde çiftçilikle geçimlerini sağlayan köylüler, yaz aylarında dağlarda istifledikleri otları çığ tehlikesine rağmen kızak ve branda üzerinde dik yamaçtan köye indiriyorlar. YEKDASDER Kulübü Başkan Yardımcısı Hakan Zanyar Aykut ve kulüp yöneticisi Rahmi İyinç, köylülerin zorlu kış sürecindeki anlarını kayıt altına aldılar. İlçenin Yeşiltaş köyü sakinleri, hayvanlarını beslemek için yaz aylarında 3 bin rakımlı dağlardan biçip biriktirdikleri ot yığınlarını karlı dağlardan kızak ve brandaya yükleyip 4 kilometrelik dik yamaçtan köylerine indiriyorlar. Arazilerinin sınırlı olması sebebiyle hayvanlara yem sağlamak için dağların yüksek kesimlerinde ot muhafaza ettiklerini belirten çiftçiler, kış aylarında tüm zorluklara rağmen ot indirme işlemini gerçekleştirdiklerini ifade ettiler. Başkan Suat Öztekin, YEKDASDER olarak kenti tanıtacaklarını belirterek, "Bu çalışma önceden planlanmış bir programdı. Çalışmada emek harcayan Kulüp Başkan Yardımcısı Hakan Aykut ve değerli hocamız Rahmi İyinç’e teşekkürlerimi iletiyorum. Benzer çalışmalarımız devam edecek" dedi. YEKDAS Spor Kulübü Başkan Yardımcısı Hazan Zanyar Aykut ise Rahmi İyinç ile birlikte Yeşiltaş köyünde kış şartlarında köylülerin yaşam mücadelesini belgelediklerini belirtti. Köy halkının kış aylarında hayvanlarını beslemekte zorluk yaşadığını ifade eden Aykut, "Çığ tehlikesinin olduğu derin vadilerde ot toplama işlemi gerçekten çok zordur. Bu mücadeleyi Rahmi İyinç ile belgeledik ve herkesin yaşam şartlarını görmesini istedik" diye konuştu.