EKONOMİ - 14 Nisan 2025 Pazartesi 12:58

Başkan Çolakbayrakdar: "Her ürün ülke ekonomisine katkı sağlayacak"

A
A
A
Başkan Çolakbayrakdar: "Her ürün ülke ekonomisine katkı sağlayacak"

Kocasinan Belediyesi; israfla mücadele, sosyal yardımlaşma ve ekonomik tasarrufu bir araya getiren örnek bir projeye daha imza atmaya hazırlanıyor. Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar, 2017 yılından bu yana sürdürülen ikinci el ürün değerlendirme çalışmalarını yeni bir kampanyayla büyüttüklerini açıklayarak, ‘Sizin fazlanız, başkasının ihtiyacı’ sloganıyla dev bir sosyal ve ekonomik hareket başlatacaklarını duyurdu.


Başkan Çolakbayrakdar, kampanyanın sadece ihtiyaç sahiplerine yardım eli uzatmakla kalmayacağını, aynı zamanda ülke ekonomisine somut katkılar sağlayacağını vurguladı. Başkan Çolakbayrakdar, "Bu proje, yalnızca bir sosyal sorumluluk faaliyeti değil, aynı zamanda yerli kaynakların korunması, ekonomik israfın önlenmesi ve cari açığın azaltılması adına stratejik bir adımdır" dedi. Kocasinan Belediyesi bünyesinde hizmet veren Sosyal Market’in, yıllardır ikinci el tekstil ve çeşitli ev ürünlerini ihtiyaç sahipleriyle buluşturduğunu ifade eden Başkan Çolakbayrakdar, "Sosyal Market’imiz, tekstil, konfeksiyon ve diğer ikinci el ürünlerin ihtiyaç sahiplerine ulaştırıldığı bir yapıdır. Yeni kampanyamızla birlikte evlerde bir kenarda bekleyen, artık kullanılmayan ama işlevini yitirmemiş her ürün aslında ekonomik bir değerdir. Bu doğrultuda 2017 yılında ilçenin dört bir yanına "Kıyafet ve Evsel Tekstil Atık Kutuları" yerleştirildi. Bu kutular aracılığıyla toplanan ürünler özenle ayrıştırılıyor. Kullanılabilir durumdaki ürünler doğrudan ihtiyaç sahiplerine ulaştırılıyor, kullanılamayacak durumda olanlar ise iplik, izolasyon malzemesi gibi ürünlere dönüştürülerek geri dönüşüm sektörüne kazandırılıyor" diye konuştu. "Bu ürünler, milletimizin alın teriyle, yerli kaynakla alınmış ürünler. Çöpe gitmesi milli servetin heba edilmesi demektir" diyen Başkan Çolakbayrakdar, ürünlerin ekonomiye yeniden kazandırılmasının zincirleme şekilde sanayiye, istihdama ve tasarrufa katkı sağlayacağını söyledi. Kampanyanın bir başka önemli etkisine daha dikkat çeken Başkan Çolakbayrakdar, "Geri dönüştürülen her ürün, dışa bağımlılığı azaltır, hammadde ithalatını düşürür. Bu da cari açığın kapanmasına doğrudan katkı demektir. Yerel yönetimler olarak bu anlamda da üzerimize düşeni yapıyoruz" şeklinde konuştu.


Sosyal yardımlaşma bilincinin de bu sayede daha fazla artacağına dikkat çeken Başkan Çolakbayrakdar; "Vatandaşlarımız sadece ihtiyaç sahiplerine destek olmakla kalmayacak, aynı zamanda ülkemizin ekonomik çarklarının dönmesine de katkı verecek. Bu ürünler ekonomik bir değere sahiptir. Çöpe atılırsa bu, milletimizin kaynaklarının heba olması demektir. Biz bu ürünleri yeniden ekonomiye kazandırarak hem ülke ekonomisine hem de sosyal dayanışmaya katkı sunuyoruz. Bu kampanya, tasarrufun, üretimin ve dayanışmanın birleştiği güçlü bir modeldir" ifadelerini kullandı. Kampanya kapsamında AVM’ler, benzin istasyonları, belediye tesisleri ve muhtarlıklara kutularının yerleştirileceğini söyleyen Başkan Çolakbayrakdar, vatandaşları bu konuda duyarlılığa davet etti.



Başkan Çolakbayrakdar: "Her ürün ülke ekonomisine katkı sağlayacak"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Haydar Aliyev, vefatının 22. yılında Üsküdar Üniversitesi’nde anıldı Azerbaycan’ın eski Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev, vefatının 22. yılında Üsküdar Üniversitesi’nde düzenlenen programda anıldı. Etkinlikte, Aliyev’in siyasi mirası ve Türkiye-Azerbaycan kardeşliğine katkıları ele alındı. Üsküdar Üniversitesi Merkez Yerleşkesi Nermin Tarhan Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen "Türkiye-Azerbaycan kardeşliğinin mimarı: Ulu Önder Haydar Aliyev’i Anma Gecesi" programı, saygı duruşu ve Türkiye ile Azerbaycan milli marşlarının okunmasıyla başladı. Açılışın ardından düzenlenen panelde; Yıldız Teknik Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Doğan, İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Celal Erbay, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kerem Karabulut ile Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Okan Yeşilot, Haydar Aliyev’in siyasi mirası ve Türkiye-Azerbaycan ilişkilerine katkılarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Panelin ardından ses sanatçısı Süreyya Eyvazova, Azerbaycan’ın simge eserlerinden "Sarı Gelin" türküsünü seslendirdi. "Tarihimize baktığımızda biz hem kardeşiz hem soydaşız hem de kader ortağıyız" Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nazife Güngör, Haydar Aliyev’in Azerbaycan milleti için taşıdığı önemi vurgulayarak, gerçekleştirdiği anma konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "İki liderimizden, iki ulu önderimizden birini bugün burada anıyoruz. Biri Atatürk, biri Haydar Aliyev. Her ikisi de bizim yolumuzu açtı. Biri Türkiye’nin, biri Azerbaycanlı Türklerin yolunu açtı. Azerbaycan bizim için can, Azerbaycanlı kardeşlerimiz de can kardeşlerimizdir. Uzakta olsak bile gönül bağıyla bağlıydık ve o kültürün, o toplumun içerisine girdikçe aslında ne kadar yakın olduğumuzu; benzerlik de değil ne kadar aynı olduğumuzu fark ettim. Aslında bizim bir olduğumuzu keşfettim. Ortak kültür, ortak dil ayrı bir dil değil, hepimiz aynı dili konuşuyoruz. Ama bir kan birliği kesinlikle var ve bu kan birliğinin, genetik birliğinin, genetik aynılığın ben artık kimyasına çok inanmaya başladım. Çünkü yabancı hissetmiyoruz orada, benim için başka bir ülke değil. Tarihimize baktığımızda aslında biz hem kardeşiz hem soydaşız hem de aslında kader ortağıyız; aynı mücadelelerden geçmişiz. Emperyalist güçler tarafından aynı acılar çektirilmiş, aynı mücadele süreçleri yaşanmış. Dolayısıyla Haydar Aliyev gibi, Mustafa Kemal Atatürk gibi ulu önderler eğer bu kadar güçlü biçimde bizlere ışık tutup bizim yollarımızı açtılar ise, bu üniversitenin çatısı altında da şunu söyleyebilirim ki bizler için en büyük güç bilgi olmalı. Çünkü biz emperyalist güçlerle ancak ve ancak bilgi ile başa çıkabiliriz. Bu iki ulu önderin özelliği, her iki önder de kahramanlık destanını kendi halklarıyla birlikte, kendi milletleriyle birlikte yazdılar. Destanı cephede, meydanlarda birlikte gerçekleştirdiler. Birlikte kahramanlık hikayeleri yazıldı ve tarihe birlikte geçildi; milletiyle bütünleşerek ve büyük millet sevgisiyle. İktidar hırsı değil, millet sevgisi, milleti kurtarmak, bağımsızlık ve özgürlük sevdasıyla gerçekleştirilen büyük bir güç, büyük bir enerji. Dolayısıyla onlara çok şey borçluyuz." "Bilmek ve bilgi yolunda ittifak, her tür emperyal baskıdan kurtaracaktır" Prof. Dr. Güngör, bilginin iki millet arasındaki birleştirici gücü artıracağını ve güçlü bir Türk ittifakının bilgili insanlarla mümkün olabileceğini dile getirerek, "Bugün burada olmanız bizler için çok anlamlı. Ülker Hanım bize "’İyi ki kapılarınızı açtınız’ demişti. Ben de dedim ki; biz kapıları açmadık, kapılar zaten hep açıktı. Biz çünkü kapıları kapatamayız, kapılar hep açık çünkü biz kardeşiz, biz aynı milletiz. Biz birbirimize dayanırsak güçlü oluruz. Yoksa bir tarafta Amerika, bir tarafta Rusya, geleceğin belki emperyal gücü Çin; bunlar için biz hep başkası olacağız, biz hep öteki olacağız. Bizim öteki olmaktan kurtulmamızın tek bir yolu var: Birbirimizi tanımak, birbirimizin farkına varmak ve biz olabilmek. Onun için de bilgi ittifakı yapmalıyız. Biz zaten kardeş ittifakı yapıyoruz, bilgi ittifakı yapmalıyız. Üniversitelerimiz arasında bilgi alışverişi, etkileşimi hızlandırmalıyız. Bunu çok daha güçlü hale getirmeliyiz. Bilmek ve bilgi yolunda ittifak, her tür emperyal baskıdan kurtaracaktır. Dolayısıyla da farkında olmak, dolayısıyla da birbirinin yanında olmak, birbirinin içerisinde olmak, ittifakı güçlü bir Türk ittifakı oluşturabilmek, güçlü bir Türk bloku oluşturabilmek. Bunun yolu da aşkın insan yetiştirebilmek, bilinçli insan yetiştirebilmek ve bilgili insan. O nedenle de eğitim güçlerimizi birleştirmeliyiz. Bu tür topluluklarda da bunun farkını ve bunun farkındalığını sürekli güçlendirmeliyiz. Ben tekrar huzurunuzda Ulu Önderimiz Haydar Aliyev’i saygıyla, minnetle, sevgiyle anıyorum" ifadelerine yer verdi. Program, konuşmacılara ve katkı sunanlara plaket takdim edilmesiyle sona erdi.