GÜNDEM - 30 Eylül 2024 Pazartesi 15:16

Başkan Büyükkılıç: "Ulu çınarların her zaman yanındayız"

A
A
A
Başkan Büyükkılıç: "Ulu çınarların her zaman yanındayız"

Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, 1 Ekim Dünya Yaşlılar Günü dolayısıyla yayımladığı mesajında; "Değerli büyüklerimiz, hayatınız boyunca bizlere kattığınız tecrübeler ve sevgiler için minnettarız. Siz büyüklerimizin bilgeliği ve sevgisi, her zaman yolumuzu aydınlatıyor. Ulu çınarlarımızın her zaman yanındayız" dedi.


1 Ekim Dünya Yaşlılar Günü dolayısıyla mesaj yayımlayan Başkan Büyükkılıç, “Yaşlı çınarlarımızı kucaklayan bir belediyecilik anlayışı ile ‘insanı yaşat ki devlet yaşasın’ felsefesiyle gönül belediyeciliğinin en güzel örneklerini vermeye gayret ettiğimiz yerel yönetim faaliyetlerimizde kimseyi ayırmadan, ayrıştırmadan, ötekileştirmeden ‘hep birlikte, Kayseri’yiz’ anlayışı ile bu birliğin ve beraberliğin şükürler olsun bereketini yaşıyoruz” diye konuştu. Büyükkılıç, uyum içerisinde, ortak akla ve istişareye önem vererek çalışmaları yürüttüklerini ve projeleri bir bir hayata geçirdiklerini vurgulayarak, “Şehrimizin dua kaynağı olan ulu çınarlarımızın da duaları ile muvaffak oluyor, Allah’ın yardımı ile de yolumuza devam ediyoruz. Mustafa Kumlu Ulu Çınarlar Yaşlı Yaşam ve Dayanışma Merkezimiz, Hacı Rukiye Gazioğlu Huzurevimiz, Hasta ve Hasta Yakınları Misafirhanemiz, Hospis merkezimiz, Engelli Yaşam Merkezimiz gibi bu alanlarda da ‘insan’a dair gönül belediyeciliğinin en güzel örneğini sergilemeye çalışıyoruz. Son süreçte Alzheimer Merkezi’nin de temellerini attık, inşaatı tüm hızıyla sürüyor. Türkiye’nin en modern ve donanımlı Alzheimer Merkezi olacak Naciye-Ramazan Büyükkılıç ve Kızları Alzheimer Gündüz Bakım Evi, yaşlılarımız başta olmak üzere bu rahatsızlıkla mücadele eden vatandaşlarımızın ve ailelerinin yanında olacak” ifadelerini kullandı. Mustafa Kumlu Ulu Çınarlar Yaşlı Yaşam ve Dayanışma Merkezi’nde ulu çınarların çok verimli vakit geçirdiğini hatırlatan Başkan Büyükkılıç, sözlerini şöyle sürdürdü;


“Bu projelerimiz arasında en önemlisi olan Kayseri Büyükşehir Belediyemizin yaşlılar için önemli bir hizmeti olan Mustafa Kumlu Ulu Çınarlar Yaşlı Yaşam ve Dayanışma Merkezi’nde yaşlı çınarlarımızı en güzel şekilde ağırlamaya gayret gösteriyoruz. Merkezimiz içerisinde uğraş terapileri, kültürel, sosyal ve eğitsel faaliyetlerin gerçekleştirildiği aktivite odaları, destekleyici fizik tedavi hizmetlerinin sunulduğu fizik tedavi ünitesi, okuma faaliyetlerinin gerçekleştirildiği okuma salonları, müzik eğitimi ve koro faaliyetlerinin gerçekleştirildiği müzik odası, resim dersleri ve yağlı boya çalışmalarının yapıldığı resim odası, psikolojik destek hizmetinin sağlandığı, yaşlılara rehberlik ve yönlendirme faaliyetlerinin sunulduğu sosyal servis bulunuyor. Siz büyüklerimizin rahatı, konforu için güzel şehrimizi her geçen gün bir önceki günden daha iyi bir kent oluşturmak adına gecemizi gündüzümüze katıyoruz.”


Başkan Büyükkılıç mesajını, “Bu duygu ve düşüncelerle 1 Ekim Dünya Yaşlılar Günü’nüzü kutluyor, daha nicelerine ulaşmanızı Mevla’mdan niyaz ediyorum. Bir de dualarınızı bizden esirgemeyin, eksik etmeyin diye ricada bulunuyor hepinizi sevgi ve saygılarımla selamlıyorum” diyerek sonlandırdı.



Başkan Büyükkılıç: "Ulu çınarların her zaman yanındayız"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Bildirici’den Doğum Haftası açıklaması Eskişehir İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Yaşar Bildirici, "1-7 Ekim Normal Doğum Haftası" kapsamında yaptığı açıklamada, normal doğumun 38-42. gebelik haftaları arasında, kasılmaların başlaması ve rahim ağzının açılması ile bebeğin ve plasentanın vajinal yolla doğması olarak tanımlandığını belirtti. Normal doğumun hem anne hem de bebek için en doğal ve fizyolojik yöntem olduğunun altını çizen Bildirici, bu doğum şeklinin birçok avantaj sunduğunu vurguladı. Normal doğum yapan kadınların daha kısa sürede eski vücut şekillerine kavuşarak normal aktivitelerine dönebildiğini, aynı zamanda bebeklerini hemen kucaklayıp daha erken emzirmeye başladıklarını ifade etti. Ayrıca, anne ile bebek arasındaki duygusal bağın bu süreçte daha hızlı kurulduğunu belirtti. Vajinal doğum sırasında bebeğin göğüs kafesine uygulanan baskı sayesinde akciğerlerindeki sıvının boşaldığını ve bunun da bebeğin daha rahat nefes almasını sağladığını açıkladı. Buna karşın, zamanından önce yapılan isteğe bağlı sezaryen doğumlarda bebeklerde solunum sıkıntılarının daha sık görüldüğünü ifade etti. Ayrıca, hastanede kalış süresi ile annede hastalık, sakatlık ve ölüm riskinin normal doğumda daha az olduğunu da ekledi. Bildirici, normal doğumun riskli olduğu veya anne ve bebeğin hayatını tehlikeye atabilecek durumlarda sezaryenin yapılması gerektiğini, ancak tıbbi bir gerekçe yoksa gebelerin normal doğuma yönlendirilmesi gerektiğini belirtti.
Eskişehir İklim izcileri kış dönemi programı başladı Eskişehir Tepebaşı Belediyesi tarafından gerçekleştirilen İklim İzcileri kış programı yoğun katılımla başladı. Çocuklara yönelik düzenlenen ve pek çok etkinlik içeren program ile iklim krizine karşı bilinç oluşturulması hedefleniyor. Tepebaşı Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğü ve İklim Spor Kulübü bünyesinde yürütülen Tepebaşı İklim Sözcüleri Programı altında, çocuklara doğa-çevre ve iklim değişikliği bilinci katmak amacıyla “İklim İzcileri” kış programı başladı. Tepebaşı Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğü, Eskişehir İklim Spor Kulübü ve İzcilik Federasyonu iş birliği ile gerçekleştirilen programda, çocuklarda özgüven, sorumluluk duygusu, liderlik, takım çalışması gibi becerileri ve yetenekleri geliştirip güçlendirmek hedefleniyor. Program kapsamında Tepebaşı İklim Sözcüleri önderliğinde düzenlenen iklim ve enerji çalışmaları, iklim ve çevre ile ilgili önemli gün ve haftalara katılım, iklim ve çevre ile ilgili eğitim, proje çalışmaları ve sergiler, dijital bağımlılığı azaltmak amacı ile doğa ile iç içe sosyal ve etkili iletişim atölyeleri gerçekleştirilecek. Ayrıca temel izcilik çalışmaları ile ekip bilincinin kazandırılması ve çocukların yeteneklerini keşfetmek, geliştirmek, geziler ve kamplar ile çocukların yaşayarak öğrenmesini sağlamak da programın amaçları arasında yer alıyor. 10-15 yaş aralığında lisansını alan eski izcilerle birlikte 150 öğrencinin yer aldığı program Vecihi Hürkuş Havacılık Parkı’nda başladı. Etkinlikte, önceki dönem yapılan çalışmaların yer aldığı video gösterimi yapıldı. Video gösteriminin sonunda bu dönem neler yapılacağı, nelere dikkat edilmesi gerektiği konularında bilgiler verildi. Program kapsamında izcilik, iklim ve çevreye yönelik eğitimler, atölyeler, teknik geziler de gerçekleştirilecek.
Eskişehir Minik yüreklerden büyük söz: "Eskişehir’de gıda ve su israfına son" Eskişehir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, ’29 Eylül Uluslararası Gıda Kaybı ve İsrafına Karşı Farkındalık Günü’ etkinlikleri çerçevesinde geleceğin bilinçli bireylerini yetiştirmek amacıyla ilkokul öğrencilerine yönelik anlamlı bir eğitim düzenledi. Tepebaşı ilçesinin Cumhuriyet Mahallesi’nde yer alan Sekiören Köy İlkokulu’nda gerçekleştirilen bu program ile çocukların gıda güvenliği ve israf konularında bilinçlenmeleri hedeflendi. Eskişehir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü personeli gıda mühendisleri Ece Dergi, Zuhal Ünal Canbaz, Ayşe Özden, Müge Çimen ve Sena Gökdağ Kaymak öğrencilere ’Gıda Güvenilirliği’ ve ’Gıda ve Su İsrafı’ üzerine kapsamlı bir eğitim verdi. Eğitimde çocuklara sadece teorik bilgi aktarmak değil, aynı zamanda bu önemli konularla ilgili farkındalık kazanmalarını sağlamaları amaçlandı. Öğrenciler gıda israfını önleyeceklerine ve su gönüllüsü olacaklarına dair söz verdiler Eğitime katılan öğrenciler, gıda israfı maskotu ’Cano’ karakteri ile eğlenceli ve eğitici bir video izledi. Bu video, onlara gıda israfı yapmamanın ve suyu tasarruflu kullanmanın ne kadar önemli olduğunu anlamalarına yardımcı oldu. Eskişehir’de küçük yaşlardan itibaren çevre bilinci ve sorumluluk sahibi bireyler yetiştirme hedefiyle düzenlenen programın sonunda öğrenciler, gıda israfını önleyeceklerine ve su gönüllüsü olacaklarına dair söz vererek bu farkındalık hareketine desteklerini gösterdi.
İstanbul Taksim’de yazar Mehmet Doğan’ın ’Kültür mücadelesi’ konuşuldu Türkiye Yazarlar Birliği kurucusu Mehmet Doğan, Taksim Kitabevi’nde düzenlenen bir programla yad edildi. Programda, Doğan’ın hayatı ve kültürel mücadelesi anlatıldı. Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı tarafından “Bir Kültür Alpereni Mehmet Doğan” başlıklı program Taksim Kitabevi’nde gerçekleştirildi. Yaklaşık 2 saat süren programda Başkan Mahmut Bıyıklı, Doğan’ın hayatını ve kültürel mücadelesini anlattı. İzleyicilerden gelen soruların cevaplandırılmasının ardından program sona ererken, başta Mehmet Doğan olmak üzere kültür ve medeniyete hizmet eden bütün öncü şahsiyetler için dua edildi. “Anadolu’yu İslamlaştıran ve bize vatan kılan bütün kültürel değerlere sahip çıkmıştır” Geçen ay hayatını kaybeden Doğan’ın 77 yıllık ömrünün bir anlamda vatan, memleket ve kültür nöbetiyle geçtiğini belirten TYB İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı, “Ağustos ayında göçünü toplayan Doğan’ın yetmiş yedi yıllık bereketli hayatına baktığımızda, her daim bir nöbet bilinciyle yaşadığını görürüz. Ömrünü, elde kalan mirasın küçük parçalarını muhafaza etmeye ve bu topraklara ait değerleri iç ve dış saldırılara karşı müdafaa etmeye adamış; Anadolu’yu İslamlaştıran ve bize vatan kılan bütün kültürel değerlere sahip çıkmıştır. Atalarımızdan kalan bütün güzelliklerin yok sayılmakla kalmayıp, barbarca tahrip edilmesine isyan etmiştir. Yazdığı her eser, öncülük ettiği her çalışma, ülkesine olan bir vefa borcunun ve mesuliyet duygusunun sonucudur. Mehmet Doğan, Ahmet Yesevi Hazretlerinin günümüzdeki alperenlerindendir. Doğan’a, Kültür Alperen’i dememiz boşuna değildir. Muhterem Sadettin Ökten hocamız Alperen kavramına muhteşem bir mana yüklemektedir. Ökten’e göre ‘Alperen, Anadolu topraklarında hayatını İslam medeniyetini kurmaya adamış adamdır. Anadolu toprağında İslam medeniyetini filizlendiren kişidir’. Çağımızda bu tanıma uygun bir hayat yaşayan müstesna şahsiyetlerdendir Doğan” dedi. “Mehmet Doğan’ın bir idealin peşinden koştuğunu iyi biliyoruz” Doğan’ın Anadolu irfanını yaşayan Müslüman bir Türk ailesinin evladı olduğunu söyleyen Mahmut Bıyıklı, “Annesi korkusuz yiğitler büyüten Anadolu’nun kahraman kadınlarından biridir. Annesini askere gönderirken verdiği bir tavsiyesi Doğan’ın adeta geleceğinin tamamına tesir etmiştir. Safiye Hanım, evladına vatani görevini hakkıyla yapmayı hatta fazladan gönüllü nöbet tutmasını tembihlemiştir. Gerçekten de hayırlı bir evlat olan Mehmet Doğan, anne sözü dinleyerek arkadaşlarının yerine de gönüllü nöbetler tutmuştur. Ve bu nöbet şuuru son nefesine kadar devam etmiştir. Türkiye Yazarlar Birliği de Doğan’ın nöbet yerlerinden birisidir. O, bu muhkem kalede kendi nöbetini sağlam bir şekilde tuttuğu gibi vazife hissine bigane kalan aydınların yerine de nöbet tutmuştur. Mehmet Doğan’ın bir medeniyet perspektifiyle hareket ettiğini, bir idealin peşinden koştuğunu iyi biliyoruz. Onu milletimizin bağrına basması daha çok bu yönüyledir. Her türlü bölücülüğe karşı olan Doğan’ın birlik olunarak rahmete ulaşılacağına dair inancı tamdır. Nasıl ki medeniyetimizin temeli birlikse, Doğan da birliği hayatının merkezine koyan, hayata farklı pencerelerden bakan yazarları bir araya getirmeyi amaç edinen ve nihayetinde birleştirmeyi başaran toplayıcı bir şahsiyettir. Vahdet ahlakına sahiptir. Sağ sol gibi farklı kutuplara savrulan toplumu toparlamak için önce aydınların toplanması gerektiğini görür. Özellikle sağ kesimin bütün seslerini cem ederek müthiş bir ahenk oluşturmayı başarır” ifadelerini kullandı. “Bugün kültür cephemizde gelenekselleşen köklü çalışmalarda onun emeği ve alın teri vardır” Doğan’ın, genç sayılacak yaştayken bile öncü bir bakışa, büyük bir vizyona sahip olduğunu dile getiren Bıyıklı, “Eserleriyle zihin inşasında bulunduğu gibi, kurup büyüttüğü TYB ile ihya faaliyetlerinde bulunmuştur. Cumhuriyet döneminde sistemin imha ettiği tüm değerleri yeniden ayağa kaldırmakla meşgul olmuştur. Kurucusu olduğu ve tüm yükünü omuzladığı Türkiye Yazarlar Birliği vesilesiyle devletin ihmal ettiği kültürel sorumlulukları kendine görev edinip nitelikli ve derinlikli çalışmalara imza atmıştır. Bugün kültür cephemizde gelenekselleşen köklü çalışmalarda onun emeği ve alın teri vardır. Bütün zorluklara rağmen sarsılmaz inanç ve eksilmez azmi sayesinde, adeta kültür devrimi yapmıştır. Efsaneleşen Batılılaşma İhaneti hemen hemen bütün kurumsal ve şahsi kütüphanelerde olan Büyük Türkçe Sözlük ve onlarca kitabı gibi TYB de onun amel defterini açık tutacak eserlerinden biridir. Geride bütün öncüler gibi kalıcı izler bırakmıştır. Yeni nesiller onun izini sürerek yollarını ve yönlerini bulacak menzile ulaşacaklardır. Vefalı yol arkadaşları TYB başta olmak üzere bütün emanetlerine sadakatle sahip çıkacak onu unutmayacak ve unutturmayacaktır. Aziz ruhu şad olsun” diye konuştu.