GÜNDEM - 31 Ekim 2024 Perşembe 13:35

Araç alımında ‘gizli ayıba’ dikkat

A
A
A

Kayseri Barosu Avukatlarından Seyit Yağmur; araç alımlarında satıcının alıcıya söylemediği gizli ayıpların sonradan ortaya çıkması halinde, alıcının haklarını kullanabilmesi için zaman kaybetmeden bildirimde bulunması gerektiğini söyledi.

Araç alım satımlarında alıcı ve satıcının birbirine karşı yükümlülükleri bulunduğunu söyleyen Avukat Seyit Yağmur, “Sıfır ya da ikinci el araç alım satımlarında hem alıcının hem de satıcının satış sonrasında bir takım yükümlülükleri söz konusu olabilmektedir. Bu yükümlülüklerin temel kaynaklarından biri de açık ayıp ya da gizli ayıp olarak nitelendirilen araçta birtakım kusurların bulunması durumudur. Açık ayıp olarak nitelendirdiğimiz kusurlar, alıcının basit bir gözden geçirmeyle tespit edebileceği araçta bulunan eksikliklerdir. Buna örnek vermek gerekirse aracın kaportasında çizik olması, göçük olması ya da döşemesinde yırtık deforme olması gibi durumlardır. Eğer satıcı satış öncesinde bu tür eksiklikleri de üstlenmemişse herhangi bir yükümlülüğü söz konusu değildir. Gizli ayıp olarak nitelendirdiğimiz kusurlar ise alıcının basit bir gözden geçirmeyle tespit edemeyeceği nitelikli bir şekilde araçta inceleme yapılmasını gerektiren kusurlardır. Bu kusurlar alıcının beklentilerini faydasal manada karşılamamalı ya da tamamen ortadan kaldırmalıdır. Kusurlar maddi, ekonomik ya da hukuki olabilir. Örnek vermek gerekirse aracın tramerinde ağır hasar kaydının olması, aracın kilometresiyle oynanmış olması, aracın bildirilenden alıcıya daha fazla değişen ya da boyalı parçasının bulunması, mekaniğinde arıza bulunması gibi durumlardır” dedi.

Araç alımında ‘gizli ayıba’ dikkat

Yağmur, tespiti zor olan ya da söylenenden fazla çıkan kusurların gizli ayıp olarak nitelendirileceğini söyleyerek; "Bu gibi durumlar söz konusu olduğu takdirde gizli ayıp olarak nitelendirilecektir. Alıcının satış sonrasında böyle bir tespit olduğu durumda bu tespit yapılan eksiklikleri, kusurları satıcıya vakit geçirmeksizin bildirmesi gerekmektedir. Bu bildirim yapılmadığı takdirde satış tarihinden itibaren alıcının hakları zaman aşımına uğramış olacak. Bu bildirim, süresinde yapıldığı takdirde de alıcının birtakım haklarını talep etme durumu söz konusu olacaktır. Satışın ticari ya da normal yapılması durumuna göre alıcının haklarını arama durumları farklılık arz etmektedir. Eğer satış ticari nitelikte bir satışsa alıcı haklarını 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında arayacak. Eğer normal bir satışsa da 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 219 ve devamı maddeleri uyarınca alıcı haklarını arayacak. Burada tabii alıcının haklarını arayabilmesi için de birtakım şartların mevcut olması gerekli. Bu şartlar neler diye soracak olursak da alıcının satış esnasında araçta böyle bir kusur olduğunu bilmemesi, aracı kusuruyla birlikte kabul etmemiş olması gerekmekte. Bu bildirim yapıldıktan sonra alıcının kanunda öngörülen bir takım hakları söz konusudur” ifadelerini kullandı. Kusurların ekspertiz raporunda belirlenemese dahi sonradan bulunması halinde satıcının sorumluluğunun söz konusu olacağını söyleyen Yağmur, sözlerine şu şekilde devam etti;

Araç alımında ‘gizli ayıba’ dikkat

“Bu haklara değinecek olursak da aracı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, araçta eğer hasarsız, kusursuz haliyle arada bariz bir maddi fark varsa bu tazminatı satıcıdan isteme, eğer aşırı bir onarım gerektirmiyorsa aracı satıcının tamir ettirmesini talep etme ya da aracın ayıpsız bir benzeriyle satıcı tarafından değiştirilmesini talep etme gibi hakları var. Bu ayıbı defide bulunduğu takdirde de bu haklardan yararlanabilecektir. Burada 2 yıllık bir zaman aşımı söz konusu. Şayet Türk Borçlar Kanunu 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 231. maddesinde öngörüldüğü üzere, satıcı daha uzun süreli bir kusur çıkma durumunu teminat altına almamışsa, alıcı satıştan itibaren yani 2 sene içerisinde öğrendiği takdirde eğer satıcının ağır kusuru ya da hileli davranışı söz konusu değilse bu haklarını ileri sürebilecektir. Bu 2 yıllık sürenin içerisinde de eğer alıcı kusur bulunduğunu satıcıya bildirmişse 2 yıllık süre geçtikten sonra da bu haklarını kullanabilecektir. Alıcı, aracı satın alırken de tramere SMS atıp tramer kayıtlarını sorgulama, aracın sigorta kayıtlarını sorgulama trafik tescil kayıtlarını sorgulama ya da tramer kayıtlarını sorgulama gibi bir yükümlülüğü de konusu değildir. Yani aracın tramer kayıtlarını bilmediği takdirde, satıcı alış esnasında sen bu kayıtları sorgulayabilirdin, öğrenebilirdin gibi bir savunma içerisinde bulunamayacaktır. Ayrıca ekspertiz raporunda da belirlenemeyen, tespit edilemeyen kusurlar sonradan çıkmışsa ve alıcı bunun satıştan öncesinde araçta mevcut olduğunu ispat ederse yine satıcının sorumluluğu söz konusu olacaktır.”

Eren Kan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş: "İslam insanlığa nasip olmuş, verilmiş olan en büyük nimettir” Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, “Hz. Adem Peygamberimizden Hz. Muhammed aleyhiselatu vesselam Efendimize kadar bütün peygamberler İslam peygamberidir. İslam insanlığa nasip olmuş, verilmiş olan en büyük nimettir” dedi. Mübarek üç ayların habercisi olan Regaib Gecesi dolayısıyla yurdun tüm camilerinde programlar düzenlendi. Vatandaşların camilere akın ettiği gece, ibadet ve dualarla idrak edildi. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Eskişehir’in Sivrihisar ilçesindeki tarihi Ulu Camii’nde düzenlenen "Regaib Gecesi Özel Programı"na katıldı. Başkan Erbaş’ın kıldırdığı yatsı namazının ardından başlayan programda, Kur’an-ı Kerim tilavetleri yapıldı, salavatlar getirildi, ülkemiz ve İslam alemi için dualar edildi. Programda konuşan Başkan Erbaş, Recep, Şaban ve Ramazan aylarının mukkaddes aylar olduğunu belirterek, “Bu üç ay içerisinde mübarek geceler vardır. İşte bu gece idrak ettiğimiz Regaib Gecesi, daha sonra Miraç Gecesi, yine Recep ayının 27’nci gecesine denk geliyor. Ardından Şaban ayının yarısında yani 15’inde idrak edeceğimiz Berat Gecesi. Sonra Ramazan ayı başlı başına bir mukaddes ay; Kur’an ayı, bereket ayı, zekat ayı, hayır hasenat ayı Ramazan ayını daha da mukaddes hale getiren Kadir Gecesi ve sonra Ramazan Bayramı. Görüyorsunuz üç ay içinde her günü neredeyse her gecesi mübarek olan bu ayları idrak etmemizi sağlayan yüce Rabbimize sonsuz hamdüsenalar olsun” dedi. “Yaratılış gayemiz imtihan olmak” Başkan Erbaş, dünyada daha iyi Müslüman ve insan olmak, iyiliği yeryüzünde yayarak ve sonucunda bunlarla imtihan olmak için yaratıldıklarını dile getirerek, şöyle konuştu: “Allah ölümü de hayatı da bakalım ‘Hanginiz daha güzel amel işliyorsunuz, hanginiz en iyi işi yapıyorsunuz? Allah’ın hoşuna gidecek, Resulünün çizmiş olduğu sınırlar içerisinde kalacak. En güzel işleri yapıyorsunuz?’ diye sizi imtihan etmek için yarattı. Yaratılış gayemiz demek ki imtihan olmak. Bütün peygamberler bu hakikati gönderildikleri topluma anlatmak için vazifelendirilmişlerdir. Onlar Cenab-ı Hakkın kendilerine vermiş olduğu İslam’ı tebliğ görevini yerine getirmişlerdir. Hz. Adem Peygamberimizden Hz. Muhammed aleyhisselatu vesselam Efendimize kadar bütün peygamberler İslam peygamberidir. İslam insanlığa nasip olmuş, verilmiş olan en büyük nimettir. İslam’ı kabul eden insana ‘Müslim’ deniliyor. Peygamber Efendimiz insanlığa gönderilen en büyük nimet olan İslam’ı kabul eden Müslüman’ı şöyle tarif ediyor; ‘Müslüman, diğer Müslümanların, insanların elinden ve dilinden emin olduğu kimsedir.’” “İbadetler, daha güzel bir Müslüman olabilmemize vesiledir” Peygamber Efendimizin tarif ettiği gibi bir Müslüman olabilmek için bazı vesilelere ihtiyaç olduğunu kaydeden Başkan Erbaş, “İbadetler, hayır hasenat, Kur’an-ı Kerim’de bize emredilen o emirleri yerine getirmek, bizim daha güzel bir Müslüman olabilmemiz için bir vesiledir. Mübarek günler, geceler, Regaib, Miraç, Berat, Kadir ve Mevlid Gecesi, cuma ile bayram günleri bu mukaddes zamanlar bir vesiledir” diye konuştu. Başkan Erbaş, “Biz insanı en güzel bir surette yarattık, sonra aşağıların aşağısına çevirdik” ayet-i kerimesini hatırlatarak, “Esasında biz yaratılış olarak en güzel bir surette yaratılmışız. Bu şerefimizi inancımızla, ibadetlerimizle, iyiliklerimizle, hayır hasenatımızla vesilelere sarılarak muhafaza etmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı. “Gençlerimizi peygamber ve Kur’an ahlakıyla yetiştirmek zorundayız” Gençlerin, çocukların peygamber ahlakıyla yetiştirilmesi gerektiğini söyleyen Başkan Erbaş, “Ahlaki ilkeler dediğimiz konuları hem kendimiz üzerimizde taşıyacağız hem de çocuklarımıza öğreteceğiz. Gençlerimizi Peygamber ahlakı, Kur’an ahlakıyla yetiştirmek zorundayız” şeklinde konuştu. İslam aleminin güçlerini birleştirerek özellikle Gazze’de, Filistin’de çocuk, bebek, kadın demeden masum insanların üzerine bombalar yağdıran zalimlerin birbirine düşmesi için dua eden Başkan Erbaş, “Zalimleri ve onlara yardım edenleri kahruperişan eylesin inşallah. Bütün Müslümanlara birlik, beraberlik, kardeşlik ve uyanıklık nasip eylesin. Bu şekilde Ramazan ayına ulaşmayı hepimize nasip eylesin” dedi. Program, Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürü Dr. Şaban Kondi’nin yaptığı dua ile sona erdi.
Kırıkkale Sürücüsünün ehliyeti olmayan tır, park halindeki kamyona çarptı Kırıkkale’de sürücüsünün ehliyeti olmayan tır, park halindeki kamyona çarptı. Kazada araçlar hurdaya döndü. Kamyon sürücüsü, "Telefon ışığıyla ikaz verdim ama fark etmedi, arkadan bodoslama girdi" diyerek kazayı anlattı. Kaza, gece saatlerinde Kırıkkale-Kayseri D765 karayolunun 35. kilometresinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Nazmi İnan, mazotu biten Isuzu marka 06 CUA 778 plakalı kamyonunu yolun banket kısmına park etti. O sırada, iş makinesi taşıyan Y.Ö. yönetimindeki 06 DST 778 plakalı MAN marka tır, park halindeki kamyona arkadan çarptı. Çarpmanın şiddetiyle savrulan tır, orta refüje devrildi. 112 Acil Çağrı Merkezi’ne yapılan ihbarla olay yerine sağlık, polis ve jandarma ekipleri sevk edildi. Kazada yaralanan tır sürücüsü, sağlık görevlilerince olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından ambulansla hastaneye kaldırıldı. Tedavi altına alınan sürücünün sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi. Kazada, her iki araçta da büyük çapta maddi hasar meydana geldi. Trafik ekiplerince yapılan kontrollerde tır sürücüsü Y.Ö.’nün ehliyetinin olmadığı tespit edildi. Tır sürücüsüne ve araç sahibine toplamda 37 bin 412 lira para cezası uygulandı. Yapılan işlemlerin ardından araçlar vinç ve çekici yardımıyla otoparka kaldırıldı. "Bodoslama girdi" Kaza anını anlatan kamyon sürücüsü Nazmi İnan, "Keskin yolundaydım. O sırada aracımın mazotu bitti. Dörtlüleri yaktım, bekliyordum. Kendim de arkadaydım. Telefon ışığıyla araçlara ikaz veriyordum. Bu amca (tır sürücüsü) beni fark etmedi, aracı da fark etmedi. Telefonla uzun süre ikaz vermeme rağmen arkadan bodoslama girdi. Daha sonra bu şekilde kaza oluştu. Amcaya koştum, sağlık durumunu sordum" ifadelerini kullandı.
Antalya Ferdi Tayfur, şarkılarıyla uğurlandı Antalya’da tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden sanatçı Ferdi Tayfur’un cenazesi hastaneden alındı. Hastane önünde toplanan yüzlerce kişi, usta sanatçıyı gözyaşları ve şarkılarıyla uğurladı. Muğla’nın Marmaris ilçesinde yaşamını sürdüren arabesk müzik sanatçısı ve bestekar 79 yaşındaki Ferdi Tayfur, 15 Aralık’ta tansiyon rahatsızlığı sebebi ile ambulansla hastaneye kaldırılmıştı. Yoğun bakım ünitesinde tedavi altına alınan Tayfur, 17 Aralık’ta ailesinin isteği ve uzman doktorların tavsiyesiyle ilk olarak ambulans helikopterle havalimanına, ardından ambulans uçak ile Antalya’ya sevk edilmişti. Usta sanatçı, organ yetmezliği sebebiyle tedavi gördüğü hastanede akşam saatlerinde hayatını kaybetti Ferdi Tayfur’un vefatının ardından sevenleri hastane önünde toplandı. Sık sık "Ferdi baba" sloganları atan sevenleri, zaman zaman gözyaşlarına hakim olamadı. Klasik bir minibüsle hastaneye gelenler de, açtığı duygu yüklü şarkıları sevenlerine dinletti. Şarkılarıyla gözyaşları içinde uğurlandı Tayfur’un cenazesi 23.30 sıralarına hastanenin morgundan cenaze aracına koyulup kalabalığın bulunduğu alana getirildi. İzdihamın yaşandığı alanda Antalya Valisi Hulusi Şahin ve İlker Arslan da alana gelerek Tayfur’un ailesine baş sağlığı diledi. Bu sırada Tayfur’un yakınları ve sevenleri uzun süre gözyaşı döktü, helallik alınması ve duaların ardından Ferdi Tayfur’un cenazesi şarkıları eşliğinde hastane alanından götürüldü. Yine sevenlerine bir esnaf tarafından lokma ikramı yapıldı. Aile mezarlığına defnedilecek Öte yandan Tayfur’un cenazesinin, cumartesi günü saat 12.00’de Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenecek anma töreninin ardından Emirgan Çınaraltı Camii’nde kılınacak cenaze namazı sonrası, ikindi namazını müteakiben Yeniköy’de aile mezarlığına defnedileceği belirtildi.