DÜNYA - 22 Mart 2012 Perşembe 20:55

ZİRAAT TÜRKİYE KUPASI

A
A
A
ZİRAAT TÜRKİYE KUPASI

Ziraat Türkiye Kupası 4. Turun son maçında Kayserispor ile İstanbul Büyükşehir Belediyespor, Kadir Has Stadı`nda karşı karşıya geldi. Karşılaşmanın ilk yarısı golsüz eşitlikle tamamlandı.
MAÇTAN DAKİKALAR (İLK YARI)
Karşılaşma öncesi tüm futbolcular ve taraftar şehitler ve hayırsever Kayserili işadamı Kadir Has`ın ölümünün 5. Yılı için bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.
5. dakikada Umut`un ara pasıyla ceza alanına hareketlenen Kujovic`in vuruşu yandan auta gitti.
10. dakikada Ekrem`in yaklaşık 28 metreden kullandığı serbest atışta meşin yuvarlak üstten auta gitti.
24. dakikada Amrabat, orta alandan aldığı topu ceza yayına kadar sürdüğü topu sol çaprazdaki Kujvic`e verdi. Kujovic`in şutu üst direğe çarptı. Dönen topu savunma uzaklaştırdı.
24. dakikada ceza alan dışından sol kanattan Webo`nun kullandığı şut yandan az farkla auta gitti.
29. dakikada korner atışında topla buluşan Amrabat`ın çaprazdan şutu yandan az farkla auta gitti.
33. dakikada Amrabat`ın 25 metreden sert şutunu kaleci Oğuzhan iki hamlede topun hakimi oldu.
44. dakikada Amrabat ile duvar pası yapan ancak defansın araya girmesiyle tekrar topla buluşan Troisi`nin ceza alanı içinden şutu kaleci Oğuzhan`da kaldı.
STAT: Kadir Has
HAKEMLER: Serkan Çınar xx, Serkan Akal xx, Serhan Malkoç xx
KAYSERİSPOR: Navarro xx, Hasan Ali xx, Eren xxx, Khizanishvili xx, Troisi x, Amrabat xx, Riveros xx, Kujovic xx, Umut xx, Furkan x, Ahmet xx
YEDEKLER: Gökhan İlhan, Sefa, Diego Marvin, Nadir, Okay, Pekarik
TEKNİK DİREKTÖR: Şota Arveladze
İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESPOR: Oğuzhan xx, Can xx, Metin xx, Zeki x, Webo xx, Ekrem x, Doka xx x, Holmen xx, Taner xx, Silva Tom xx, Rızvan xx
YEDEKLER: Bahrem, İskender, Visca, Ömer Can, Marsin Kus, Gökhan Süzen, İbrahim Yılmaz
TEKNİK DİREKTÖR: Arif Erdem
SARI KART: Amabat (Kayserispor)
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Prof. Dr. Şahiner: “Safra kesesi taşı hastalığında belirgin bir artış var” Medical Point Gaziantep Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Tayfun Şahiner, safra kesesi taşıyla ilgili bilgilendirmede bulundu. Medical Point Gaziantep Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Tayfun Şahiner, son yıllarda beslenme alışkanlıklarındaki olumsuz değişiklikler, safra kesesi taşı hastalığında belirgin bir artışa neden olduğunu söyledi. “Hızlı kilo alıp verme, engesiz beslenme ve gebelik safra taşı oluşumuna yatkınlığı artırabilir” Safra kesesinde taş oluşması ile ilgili bilgi veren Prof. Dr. Şahiner, “Safra sıvısı, safra asitleri, kolesterol ve çeşitli minerallerden oluşmaktadır. Safra asitleri veya kolesterol dengesindeki bozukluklar, safra sıvısının kıvamını etkileyerek öncelikle safra çamuru, ardından safra taşının oluşmasına neden olmaktadır. Hızlı kilo alıp verme, şeker hastalığı, dengesiz beslenme ve gebelik safra taşı oluşumuna yatkınlığı artırabilir. Ayrıca, safra kesesinin fizyolojik olarak çalışmasını olumsuz yönde etkileyebilecek mide cerrahisi, yemek borusu cerrahisi, obezite ameliyatları gibi çeşitli cerrahi operasyonlar, safra kesesinde taş oluşumunu kolaylaştırabilir” dedi. “Safra taşının belirtileri çeşitli semptomlar oluşur” Safra taşının belirtileri hakkında konuşan Prof. Dr. Şahiner, “Safra kesesinde taş varlığında, çoğu zaman hastada mide ağrısı, hazımsızlık, yemeklerden sonra şişkinlik, karın sağ üst kısmında ve bazen sırta doğru yansıyan ağrılar gözlemlenebilir. İlerlemiş hastalıklarda ise ateş, bulantı, kusma ve safra yolu tıkanıklığı durumlarında sarılık meydana gelebilir. Bu semptomların bir kısmı, mide ve on iki parmak bağırsağı hastalıklarında da görülebileceğinden, ayırıcı tanı yapmak oldukça önemlidir” ifadelerini kullandı. “Safra kesesi hastalıklarında öncelikle yapılması gereken tetkik, karın ultrasonografisidir” Safra taşı tanısının nasıl konulduğunu anlatan Prof. Dr. Şahiner, “Safra kesesinde taş varlığından şüphelenildiğinde, ilk olarak hekime başvurulmalı ve ayrıntılı bir fizik muayene yapılmalıdır. Safra kesesi hastalıklarında öncelikle yapılması gereken tetkik, karın ultrasonografisidir. Ardından, kan biyokimyası ve tam kan sayımı gibi testlerle mevcut iltihabi durumlar veya varsa safra yollarındaki tıkanıklıklar değerlendirilir. Gerekli görülürse, safra kesesi ve safra yollarını görüntülemek için MR kullanılabilir” şeklinde konuştu. Safra kesesi taşının tedavisi ile ilgili bilgi veren Prof. Dr. Şahiner, “Safra kesesindeki taşın tedavisi, ’kolesistektomi’ adı verilen ameliyatla safra kesesinin alınmasıdır. Günümüzde altın standart olarak kapalı (laparoskopik) yöntemle ameliyat gerçekleştirilmektedir. Ameliyat, yaklaşık 2 cm büyüklüğündeki 3 veya 4 küçük kesiden kamera ve el aletleri yardımıyla yapılır. Safra kesesi, içerisindeki taşlarla birlikte alınır ve patolojik inceleme için gönderilir. Kapalı yöntemle yapılan ameliyat, hastaya birçok avantaj sağlar. Bunlar arasında, ameliyat sonrası ağrının minimal olması, yara yeri enfeksiyonunun çok düşük bir risk taşıması ve hastanın kısa sürede normal yaşantısına dönmesi yer alır. Genellikle, hastalar ameliyat günü takip amacıyla hastanede yatırılır ve ertesi gün taburcu edilir” diye konuştu.