EĞİTİM - 25 Haziran 2022 Cumartesi 11:01

Candaroğulları beylerinin 600 yıllık mektupları kitap olarak yayımlandı

A
A
A
Candaroğulları beylerinin 600 yıllık mektupları kitap olarak yayımlandı

Kastamonu Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Prof.

Kastamonu Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Cevdet Yakupoğlu ve Prof. Dr. Namıg Musalı tarafından 600 yıllık Kastamonu beylerinin mektupları toplanarak kitap haline getirildi.


Kastamonu Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Cevdet Yakupoğlu ve Prof. Dr. Namıg Musalı, ‘Kastamonu Beylerinin Mektupları’ isimli kitap yayımladı. Çobanoğulları ve Candaroğulları hanedanlarına ait resmi yazışmaların yer aldığı 224 sayfadan oluşan kitapta 11 adet Farsça ve Türkçe mektup bulunuyor. Bu belgelerin içlerinde en eskisi 738 yıllık geçmişe sahip olup Çobanoğlu Yavlak Arslan dönemine ait yazışma göze çarpıyor. Diğer mektuplar ise Candaroğulları Beyliği zamanından kalırken, yaklaşık 650 ila 570 yıl öncesine ait oldukları görülüyor.



“Kastamonulu beylerin komşu devlet hükümdarlarına gönderdikleri mektuplar oluşturmakta”


Kastamonu Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cevdet Yakupoğlu, hazırlamış oldukları kitap hakkında bilgiler vererek, “Hazırladığımız bu kitapta Kastamonu ve çevresinde hüküm sürmüş olan Türk beyleri devrine ait mektuplar değerlendirmeye alındı. Bunlardan altı tanesini Kastamonulu beylerin komşu devlet hükümdarlarına gönderdikleri mektuplar oluşturmaktadır. Buna karşılık beş adet mektup ise diğer hükümdarlar ve devlet büyüklerinden Candaroğulları beylerine yollanmıştır. Kastamonulu Beyler tarafından gönderilmiş olan mektuplardan biri Yavlak Arslan tarafından Selçuklu sultanına yollanmıştır. Diğerlerinden bir tanesi Candaroğlu Bayezid Bey, biri İsfendiyar Bey, ikisi İsmail Bey, biri ise Çankırı’da ikamet eden Kasım Bey imzasını taşımaktadırlar. Diğer devlet adamlarından Kastamonulu beylere yazılmış olan mektupların biri Candaroğlu Bayezid Bey’e, biri Kasım Bey’e, üçü ise İsmail Bey’e gönderilmiştir. Candaroğulları beylerinin yazdırdıkları mektuplardan biri Timurlulara, dördü ise Osmanlılara iletilmek üzere kaleme alınmışlardır. Candaroğulları beylerine gönderilmiş olan beş mektuptan dördü Osmanlı padişahlarından Sultan I. Murad ile Sultan Fatih, biri ise Osmanlı sadrazamı Mahmud Paşa adına kaleme alınmışlardır. Mevcut belgelere göre Kastamonu beyleri ile en fazla yazışma yapan devlet adamı Sultan Fatih’tir. Nitekim adı geçen padişah ve onun sadrazamı tarafından Candaroğullarına dört mektup yollanmış iken, Candaroğulları tarafından bu hükümdara üç mektup iletilmiştir” dedi.



“Candaroğlu İsfendiyar Bey’in Timurlu hükümdarı Şahruh’a gönderdiği mektup casusların eline geçmiştir”


Candaroğlu İsfendiyar Bey’in Timurlu hükümdarı Şahruh’a gönderdiği mektupların yerine ulaşamadan Osmanlı casuslarının eline geçtiğini söyleyen Yakupoğlu, “Kastamonu Beylerinin Mektupları başlıklı bu kitaba aldığımız mektuplar sayesinde Candaroğulları ve Osmanlılar hizmetinde bulunmuş bazı devlet adamlarının isimlerini tespit etmek mümkün olmuştur. Osmanlı sarayına gönderilmiş olan mektuplar Candaroğulları devlet adamlarından İnal Bey, Süleyman Bey, Bekir Bey ve İskender Bey tarafından adrese teslim edilmişlerdir. Süleyman Bey haricinde diğer üç elçi sadece Candaroğullarının mektuplarını Osmanlı sarayına iletmekle kalmamış, Osmanlı sultanları tarafından gönderilmiş resmi cevap yazılarını da Candaroğullarına ulaştırmışlardır. Mektuplardan ikisini ise Osmanlı elçileri Candaroğullarına getirmişlerdir. Candaroğlu İsfendiyar Bey’in Timurlu hükümdarı Şahruh’a gönderdiği mektup ise yerine ulaşamadan Osmanlı casuslarının eline geçmiştir. Söz konusu kitaptaki belgelerden en eski tarihlisi Çobanoğlu Beyi Yavlak Arslan’ın 1284 tarihinde Bizans’tan fethettiği Gideros ikiz kalesinin fetih müjdesini Selçuklu sultanına ileten Fetihname türündeki mektuptur. Bu belgeyi daha önce makale olarak da yayımlamıştık” diye konuştu.



“Mektupların sekizi Farsça, üçü Türkçe kaleme alınmıştır”


Kitaba aldıkları belgelerin diline baktıkları zaman mektupların sekizinin Farsça, üçünün Türkçe kaleme alındığını söyleyen Yakupoğlu, “Farsça mektuplarda Arapça ifadelere, Türkçe mektuplarda ise Arapça ve Farsça ibare ve deyimlere rastlıyoruz. Türkçe mektupların her üçü 1450’li yıllarda tertip edilmişlerdir. Bu husus, Candaroğulları saraylarında Türkçenin diplomatik yazı dili olarak revaç bulmaya başladığına işaret etmektedir. Konu itibarıyla mektuplarda dönemin ikili siyasi ilişkileri, zaferler ve fetihler, bağlılık beyanı, bayram tebrikleri, teşekkürler, düğün daveti, askeri tehdit ve uyarılar gibi değişik mevzulara temas edildiğine tanık oluyoruz. Bahse konu mektuplar, Çobanoğullarının Selçuklular ve Bizanslılar, Candaroğullarının ise Timurlular ve Osmanlılarla karşılıklı münasebetlerine ışık tutan bilgileri içermektedirler” şeklinde konuştu.



“738 yıllık geçmişe sahip Çobanoğulları dönemine ait mektup büyük değiş taşıyor”


Beylikler dönemine ait resmi vesikaların pek çoğunun günümüze ulaşamadığını belirten Yakupoğlu, “Bu nedenle kitabımıza aldığımız 738 yıllık geçmişe sahip Çobanoğulları dönemi mektubu ve yaklaşık 650 ila 570 yıl geçmişe sahip diğer 10 adet mektup büyük değer taşımaktadır. Temennimiz bu çeşit belgelerin sayısının artması ve yeni yeni mektupların gün yüzüne çıkarılmasıdır. Türkiye’nin devlet veya özel yazma eser koleksiyonlarındaki münşeat mecmuaları üzerinde yapılacak yeni çalışmalar neticesinde farklı vesikalara ulaşılması ihtimali yüksektir. Bunun yanında İran, Vatikan, Mısır ve benzeri ülke kütüphane ve arşivlerinde Kastamonu tarihini aydınlatacak bu şekil mektuplara ulaşılma ihtimali de her zaman mevcuttur. 13-15. yüzyıllar boyunca neredeyse iki buçuk asırlık bir zaman diliminde Kastamonu ve çevresine hükmetmiş bulunan Çobanoğulları ve Candaroğulları hanedanları, doğuda Türkistan’dan batıda Balkanlara, kuzeyde Deşt-i Kıpçak’tan güneyde Mısır’a kadar Türk ve İslam dünyasının siyasi ilişkiler sisteminde etkin şekilde rol almışlardır. Buna ilaveten adı geçen bu beyliklerin mevcut olduğu asırlarda siyasetin dışında sosyal ve kültürel hayatın renkli bir akışının varlığı da aşikardır. İncelenen mektuplarda da değinilen sünnet şölenleri, bayramlaşmalar, hediyeleşmeler, iyi dilek temennileri, hayır dualar, tehditler, edebî örnekler, imalı sözler, mecazlar, övgüler, dönemin karakteristik şahıs isimleri, unvanlar vs. bu renkli hayatın birer göstergesidirler” ifadelerini kullandı.


Prof. Dr. Yakupoğlu, şöyle devam etti:


“Bütün bunlara ek olarak son noktada şunu belirtmeliyiz ki Kastamonu ve ona hükmeden beyler, bugün zannettiğimizden çok daha yüksek bir siyasi, askeri, sosyal ve kültürel potansiyele sahiplerdi. Özellikle Kastamonu, 5-6 yüzyıl öncesinin büyük cazibe merkezleri olan Roma, İstanbul, Edirne, Bursa, Şam, Kahire, Bağdat, Tebriz ve Semerkant gibi kültür ve siyaset başkentleri ile tahminlerin ötesinde yoğun ve sıcak ilişkiler içerisinde bulunuyordu. Kastamonu, bugünden çok daha yüksek düzeyde dünya gündemini takip eden ilim, kültür ve siyaset merkezlerinden biriydi. Kastamonu Beylerinin Mektupları adlı bu kitabı bir de bu gözle incelemek ve okumakta yarar olacaktır.”



“Mektupların kronolojik anlamda en eskisi 1280’li yıllara aittir”


Kastamonu Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Namıg Musalı ise “Biz bu çalışmamızda 11 adet mektup örneği ele almış olduk, bu örneklerden kronolojik anlamda en eskisi 1280’lere aittir. En son örnekler ise Fatih zamanına aittir. 11 tane yazışma içinde 8’i Farsça olarak yazılmıştır. 3 tane yazışma ise Osmanlıca olarak hazırlanmıştır, bunların da içinde Arapça ve Farsça olarak çok sayıda ifadeler bulunmaktadır. Bunların hangi yerlerden elde edildiğini söyleyecek olursak, bunların büyük çoğunluğu Süleymaniye’deki bir münşeattan elde edilmiş oldu. Ayrıyeten İran’dan bir münşeat elde etmiş olduk ki münşeatı yazmış olan kişi Hüsamettin Hasan El Hoyi’dir ve kendisi 13. yüzyılın sonlarında burada faaliyetlerde bulunuş ve münşi olarak o zamanlarda yürütülmüş olan mektuplaşmaları hazırlamıştır. Daha sonraki yıllarda ise bunları bir münşeat içine almıştır ve oradan da biz faydalanmış olduk. Ayrıyeten de Ankara Üniversitesinde var olan bir münşeattan faydalandık. Bunlardan yararlanmak suretiyle 11 adet mektuplaşmayı yayınlamış olduk ve aynı zamanda yayınlamaktan ziyade de bunların ehemmiyetinin de olduğunu 13-15. yüzyılların incelenmesi, araştırılması anlamında bu mektuplaşmaların ehemmiyetinin de olduğu ile ilgili olarak da araştırmalarımız olmuş oldu” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Iğdır Iğdır FK - Aliağa FK maçının ardından Ziraat Türkiye Kupası B Grubu ilk hafta karşılaşmasında Iğdır FK ile Aliağa FK arasında oynanan mücadelenin ardından iki takımın teknik direktörleri basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Ziraat Türkiye Kupası B Grubu’nun ilk haftasında Iğdır FK, sahasında Aliağa FK ile 2-2 berabere kaldı. Maç sonrası basın toplantısında açıklamalarda bulunan Iğdır FK Teknik Direktör İbrahim Üzülmez, "Gruplara ilk defa kaldığımız, tarihimizde de ilk defa gruplara kaldığımız bir maçta iyi başlamak isterdik tabii. Karşımızda da genç, mücadele eden bir rakibimizin olduğunu biliyorduk ve oyunun başlarına başladığınız zaman iyi başladığımızı söyleyemeyiz. Biraz da hatalarımız oldu. Özellikle geçiş oyunlarında rakibimize pozisyon verdik ve arkasından yediğimiz bir gol var tabii ki. Ondan sonraki süreçte zaten Özder’in müthiş golü ile oyunu dengelediğimizi düşünüyorum. İkinci yarı biraz daha baskılı geçen bir mücadele oldu ve Rotariu’nun müthiş golü, Ahmet İlhan’ın müthiş golüyle maç 2-2 bitti. Tabii bizim öncelikli hedefimiz ligdir ama gruplarda da alabildiğimiz kadar puan alıp, gidebildiğimiz kadar yerlere gitmek istiyoruz. Ama tabii teknik adam olarak, İbrahim Üzülmez olarak bu camiayı hakikaten Süper Lig hedefinden uzaklaştırmamak için o hedefimize daha çok yoğunlaştığımızı düşünüyorum" değerlendirmesinde bulundu. Üzülmez: "Bu camiayı hedeflere ulaştırmak için mücadele edeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın" Oynanan karşılaşmada genç futbolculara şans verdiklerini ifade eden Üzülmez, "Bir rotasyon içerisinde saha içine çıkmaya çalıştık, az süre alan oyuncularımıza fırsat vermeye çalıştık. Oyuncularımız da ellerinden gelen gayreti gösterdiler. Hatalar var mı, var tabii ki. Özellikle ortak dediğimiz ikinci topları kazanma konusunda biraz daha gerideyiz. O toplarda biraz daha agresif olmamız lazım, biraz daha net gitmemiz lazım. 2-1’den sonra girdiğimiz 2-3 tane net pozisyonumuz da var. Biz ligde de bu anlamda sıkıntılar yaşıyoruz. Sivas maçında da 1-1’den sonra 2-3 tane net değerlendiremediğimiz pozisyonlar var. Bugün de 2-1’den sonra üçüncüyü atsak maçı kopartabileceğimiz bir oyundu. Hem Mendes’in, hem Koita’nın, hem Özder’in yakaladığı pozisyonları bir şekilde değerlendirme ve sonuçlandırma konusunda da sıkıntılar yaşıyoruz. Arkasından rakibin de müthiş ortası, Ahmet İlhan’ın da müthiş golüyle maç berabere bitti. Gelişmeye daha çok devam edeceğiz, kendimizi daha çok geliştireceğiz. Şimdi tabii ki önümüzde çok önemli, pazar günü oynayacağımız bir maç var. O maça en iyi şekilde hazırlanacağız ve ondan sonra yapacağımız takviyelerle beraber bu camiayı inşallah hedeflere ulaştırmak için var gücümüzle mücadele edeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın" ifadelerini kullandı. "İzmir’i en iyi şekilde temsil ettiğimizi düşünüyorum" Ziraat Türkiye Kupası’nda İzmir’i temsil eden tek takım olarak müsabakaya büyük bir gururla geldiklerini dile getiren Aliağa Teknik Direktörü Ramazan Altıntepe, "Bunun için de çok mutluyuz. Maça gelirsek de buraya gelirken dedik; güzel futbol, iyi mücadele, birlikte oynama. Sahada futbolcu kardeşlerim elinden geleni yaptılar. Buradan galip de gidebilirdik ama 1 puan da çok iyi. İyi futbol oynadığımızı düşünüyorum bugün. Güzel futbol oynadığımızı düşünüyorum. İzmir’i en iyi şekilde temsil ettiğimizi düşünüyorum" şeklinde konuştu.
Konya Meram’da Aymanas ASM ve Sağlıklı Hayat Merkezi açıldı Konya’nın merkez Meram İlçe Belediyesi ile Konya İl Sağlık Müdürlüğü iş birliğinde yapımı tamamlanan Aymanas Aile Sağlığı Merkezi ve Sağlıklı Hayat Merkezi hizmete açıldı. Aymanas Aile Sağlığı Merkezi ve Sağlıklı Hayat Merkezinin açılış törenine çok sayıda davetli katıldı. Törende ilk konuşmayı, aile sağlığı merkezi çalışanları adına Dr. Cihan Kaya yaptı. Dr. Kaya, Aile Sağlığı Merkezi ve Sağlıklı Hayat Merkezinin vatandaşların sağlık hizmetlerine daha hızlı ve daha etkin ulaşmasına katkı sağlayacağını belirterek, emeği geçen herkese teşekkür etti. Başkan Kavuş: "2025’i yatırımlarla kapatıyor, yeni yılı yeni yatırımlarla karşılıyoruz" Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş ise konuşmasında, insan sağlığının belediyecilik anlayışlarının temelinde yer aldığını vurguladı. "Sağlık, bizim için yalnızca bir hizmet alanı değil; huzurun, güvenin ve yaşam kalitesinin en temel göstergesidir. Meram Belediyesi olarak biz ‘önce insan’ anlayışıyla hareket ediyoruz" diye konuşan Başkan Kavuş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Eğitimden çevreye, spordan sosyal hayata olduğu gibi sağlık yatırımlarını da asli sorumluluklarımızdan biri olarak görüyoruz. Merkezlerimiz bu anlayışla hayat buldu ve burası sadece Aymanas Mahallesine değil tüm Meram’a ve Konya’ya hizmet verecek önemli bir sağlık üssü olacak." Meram’ın 2025 yılını açılışla kapatırken 2026’ya da yeni yatırımlarla gireceğini ifade eden Başkan Kavuş, "Kasım ayı içinde Süleyman Koncagül Aile Sağlığı Merkezimizin açılışını gerçekleştirdik. Alakova Mahallesi’ne kazandırılacak Acil Sağlık Hizmetleri İstasyonu’nun protokolünü imzaladık. İşte bugün önemli bir yatırımın açılışını gerçekleştiriyoruz. 2025’i yatırımlarla kapatırken 2026’yı da yatırımlarla karşılayacağız. Yeni yılın hemen başında Melikşah Mahallemiz için protokol imzalayacak ve Muhacir Pazarı’nın karşısındaki yeni sağlık hizmetinin açılışını gerçekleştireceğiz" ifadelerini kullandı. Konya İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Yusuf Yavuz ise son 25 yılda sağlık alanında büyük bir dönüşüm yaşandığını vurgulayarak, "2000’li yıllardan önce iki basamakta dahi zor hizmet veren bir yapıdan, bugün Aile Sağlığı Merkezleri ve Sağlıklı Hayat Merkezleriyle çok güçlü bir birinci basamak sağlık hizmeti sunan bir noktaya gelmiş bulunuyoruz. Artık vatandaşlarımız sağlık hizmetlerine çok daha kolay, hızlı ve nitelikli şekilde ulaşabiliyor. Sağlıklı Hayat Merkezleri bu anlayışın en somut örneklerinden biridir. Konya, belediyelerimizle kurduğumuz güçlü iş birliği sayesinde bu alanda çok şanslı bir şehir" şeklinde konuştu. AK Parti Konya İl Başkan Vekili Halil İbrahim Yener de konuşmasında, Türkiye’nin son yıllarda sağlık alanında kat ettiği mesafeye dikkat çekti. Yener, "Böylesine modern ve nitelikli bir sağlık yatırımının hayata geçirilmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı. Konya Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Ahmet Murat Koru, açılışta yaptığı konuşmada, Meram için önemli bir sağlık yatırımının hayata geçirilmiş olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Konya Valisi İbrahim Akın da merkezin Konya’nın sağlık altyapısına önemli katkı sunacağını belirterek, Sağlık Bakanlığı tarafından 2010 yılından itibaren hayata geçirilen aile hekimliği uygulamasıyla, koruyucu sağlık hizmetlerinin büyük bir ivme kazandığına vurgu yaptı. O günden bugüne bu sistemin giderek güçlendiğine dikkat çeven Vali Akın, "Vatandaşlarımızın sağlık hizmetlerine erişimi önemli ölçüde kolaylaşmıştır. Bugün açılışını yaptığımız bu merkezler de bu anlayışın güçlü bir yansımasıdır. Bu önemli yatırımın Meramlı hemşehrilerimize ve Konya’mıza hayırlı olmasını temenni ediyor, emeği geçen Meram Belediye Başkanımız Mustafa Kavuş’a ve İl Sağlık Müdürümüz Doç. Dr. Yusuf Yavuz ve ekiplerine teşekkür ediyorum" dedi. Konuşmaların ardından Aymanas Aile Sağlığı Merkezi ve Sağlıklı Hayat Merkezi dualarla resmen hizmete açıldı. Törene katılan protokol açılış sonrasında her iki merkezde incelemelerde bulundu. Meram modern ve kapsamlı bir sağlık kompleksi daha kazandı Aymanas Mahallesi’nde inşa edilen sağlık kompleksi; 8 birimli Aile Sağlığı Merkezi ile Sağlıklı Hayat Merkezini aynı çatı altında buluşturuyor. Yaklaşık 400 metrekarelik Aile Sağlığı Merkezi bölümünde; aile hekimliği muayene odaları, aşı ve gebe izlem alanları, bebek-çocuk sağlığı birimleri ve emzirme odaları yer alıyor. 1060 metrekare kapalı alana sahip Sağlıklı Hayat Merkezi ise; gebe okulu, erken kanser taramaları, sigara bıraktırma polikliniği, psikolojik danışmanlık, egzersiz salonları ile eğitim ve toplantı alanlarından oluşuyor. Açılış programına; Konya Valisi İbrahim Akın, Konya Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Ahmet Murat Koru, Meram Kaymakamı Dr. Bayram Yılmaz, Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca, Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş, Konya İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Yusuf Yavuz, AK Parti İl Başkan Vekili Halil İbrahim Yener, AK Parti Meram İlçe Başkanı Mehmet Munlafalıoğlu, MHP Meram İlçe Başkanı Mahmut Yaman, Ak Parti Meram İlçe Kadın Kolları Başkanı Serpil Yurdaışık, belediye meclis üyeleri, Konya Muhtarlar Derneği Başkanı Başkanı Hamdi Demir, muhtarlar, teşkilat mensupları, sağlık çalışanları ve çok sayıda vatandaş katıldı.