GÜNDEM - 25 Aralık 2024 Çarşamba 00:12

Turistik Doğu Ekspresi son durak Kars’a ulaştı

A
A
A
Turistik Doğu Ekspresi son durak Kars’a ulaştı

Ankara’dan yola çıkan Turistik Doğu Ekspresi, yaklaşık 24 saat süren masalsı yolculuğun ardından Kars’a ulaştı.


Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) Taşımacılık AŞ Genel Müdürlüğü Turistik Doğu Ekspresi ile 2024-2025 dönemi ilk seferinin ardından Kars’a ulaşan yolcular, Gar Binası’nda Vali Ziya Polat ve protokol üyeleri tarafından kırmızı karanfil ile karşılandı.


Masalsı bir yolculuğun ardından Kars’a geldiklerini ifade eden TCDD Taşımacılık A.Ş. Müşteri Hizmetleri Daire Başkanı Murat Akçay, “TCDD taşımacılık olarak Turistik Doğu Ekspresi’nin bir seferinde yine Kars’tayız. Tekrar sizlerle birlikte olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bu imkanı bize sunan Cumhurbaşkanımıza ve Ulaştırma Bakanımıza teşekkür ediyoruz. Toplam 60 seferden oluşacak Turistik Doğu Ekspresi’nin ilk seferinde 180 yolcumuzla buraya geldik” dedi.


Daha sonra söz alan Kars Valisi Ziya Polat, “Misafirlerimize Gazi Kars’ımıza hoş geldiniz diyoruz. Bereketli bir sezon olur inşallah, kazasız belasız bir sezon olur inşallah Turistik Doğu Ekspresi ile Gazi Kars’ımız turizmde çok önemli bir destinasyon noktası, destek olan herkes teşekkür ediyoruz. Bugün Balıkesir’deki patlamada vefat eden vatandaşlarımıza rabbimden rahmet diliyoruz” diye konuştu.


Turistik Doğu Ekspresi ile Kars’a gelen misafirlere sıcak çorba, kaşar peyniri ikram edildi. Misafirler daha sonra kendileri için ayrılan otellere gitmek üzere gar binasından ayrıldı.



Turistik Doğu Ekspresi son durak Kars’a ulaştı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Nevşehir Anneannesinin çeyiz sandığı ilham kaynağı oldu Nevşehir’de Ressam Zeliha Bazoğlu’nun yaklaşık 100 yıllık kanaviçe ve danteller ile yaptığı tablolar uluslararası sergilerde ilgi odağı oldu. Nevşehir Şehit Demet Sezen Güzel Sanatlar Lisesi Görsel Sanatlar Öğretmeni ve Ressam Zeliha Bazoğlu, 2012’de anneannesi Bahriye Sarıgül’ün çeyiz sandığını açtığında sanata bakış açışı değişti. Bazoğlu, anneannesinin sandığında kendisine miras kalan yaklaşık 100 yıllık kanaviçeler ve dantellerle kendisine yeni bir tarz oluşturdu. Selanik göçmeni olduklarını söyleyen Bazoğlu, “Yağlı boya fırçanın dışına çıkabilecek malzemeler beni çok cezbetti. Çünkü ben dokunsallığı çok seviyorum. Dokunarak, hissederek daha çok karşı tarafa da yaptığımız işi hissettirebildiğimizi düşünüyorum. Bu dokunsallığın böyle kumaşlarla verilebileceğini düşündüm. Anneannem de köyün terzisiymiş. O da böyle kumaşlarla çok uğraşırmış, çok güzel dikişler yaparmış. Aynı yetenek bana da geçmiş. Ben de böyle kumaşın etkisini çok seviyorum ve bunu resimlerimde kullanmak istedim. Önce düz kumaşlarla başladım, ondan sonra anneannemin çeyiz sandığından çıkan kanepeleri bu kumaşlara dahil ettim. Böylelikle bu tekniği geliştirmiş oldum ve bu tekniğin dünyada ilk olduğunu düşünüyorum. Kumaş kullanan, tekstille yağlı boyayı kullanan sanatçı arkadaşlarım var ama herkesin tarzı çok farklı. Gelecek nesilleri bu eserlerle buluşturarak o dokunsallığı sağlayarak, o hissetmeyi sağlayarak onların da ruhunu besleyeceğini düşünüyorum. Zamanında yapılan bu işler çok yavaş yavaş, böyle hayaller kurularak o gaz lambalarının ışığında çok zor şartlarda ve tek tek yapılan işler. Onları bugüne taşıyıp, bugün bu yağlı boyalarla ve portrelerle birleştirip gelecek nesillere aktarmak beni çok heyecanlandırdığı için yeni eser üretimini de her zaman teşvik ediyor” dedi. Eserlerinin Türkiye dışında da sergilendiğini söyleyen Bazoğlu, “Eserlerim üç yıldır Kapadokya bölgesinde bulunan ve dünyanın ilk yer altı müzesi olan Güray Müze’nin koleksiyonunda sergilenmekte. Aynı zamanda son bir yılda yedi defa Paris’te sergilerim oldu. Paris’e ilk gittiğimde bana şöyle bir cümle kurdular; ‘Eğer sen buraya düz yağlıboya ile yaptığın resimlerle gelseydin bu kadar çok dikkat çekmezdin ama bu yaptığın teknik çok farklı, çok sıra dışı’ dediler. Paris’te çok fazla eserim satıldı ve çok fazla ilgi gördü” ifadelerini kulandı. Savaştaki ülke çocuklarını ve Anadolu kadınlarının portrelerini çalıştığını söyleyen Ressam Zeliha Bazoğlu, “Savaş çocuklarının o gözlerindeki ışık tüm dünyaya yayılsın istiyorum” dedi. 2025 Türkiye Kültür Yolu Festivali için ‘Gelenekten Geleceğe’, ‘Hüzün Çiçekleri’ ve ‘Anadolu Kadınları’ isimleriyle üç ayrı koleksiyon hazırladığını söyleyen Bazoğlu, önümüzdeki yıl içinde Türkiye’de 7 şehirde sergi açmayı hedeflediğini belirtti.
İzmir Altay, ilk yarıda dipten çıkamadı TFF 2. Lig Beyaz Grup ekiplerinden Altay, 17 maç oynanan ilk devrede 9 hafta boyunca düşme hattında yer alarak adeta ligin dip sıralarına abone oldu. TFF 2. Lig Beyaz Grup’ta ilk yarıda aldığı sonuçlarla taraftarlarını hayal kırıklığına uğratan Altay, 17 hafta itibarıyla 3 galibiyet 2 beraberlik 12 mağlubiyete imza attı. Siyah-beyazlılar normalde 11 puan toplamasına rağmen Türkiye Futbol Federasyonu tarafından Ulusal Kulüp Lisansı’nı almaya hak kazanamadığı için 3 puan silme cezasına çarptırıldı. Durum böyle olunca 8 puanı kalan İzmir ekibi ligin ilk devresini 17. sırada noktaladı. Ligin genelinde tehlikeli bölgede gezen İzmir ekibi, ilk haftalarda üst sıralarda yer alıp, yavaş yavaş düşüşe geçti ve 8. haftadan itibaren düşme hattına yerleşti. Bu sezon 9 hafta boyunca ateş hattında kalan siyah-beyazlılar, bu sezon 9 hafta boyunca 17. sırada kaldı. Siyah-beyazlıların bu sezon sıralamada çıktığı en yüksek basamak ise ligin ilk iki haftasında aldığı 24 Erzincanspor beraberliği ve Sincan Belediyespor galibiyeti sonucunda topladığı 4 puan sonrası 10. sırada bulunmak oldu. Böylece Altay, 17 haftalık bölümünde adeta ligin dip sıralarına abone oldu. Teknik direktör Gökhan Karaaslan ve yardımcılarının devre arasını iyi bir şekilde değerlendirip yoğun bir çalışma takvimi oluşturarak bu kötü gidişatı sonlandırmak istediği ifade edildi.