GÜNDEM - 20 Kasım 2024 Çarşamba 15:31

Dünya Çocuk Hakları Günü’nde Filistinli çocuklar unutulmadı

A
A
A
Dünya Çocuk Hakları Günü’nde Filistinli çocuklar unutulmadı

Karabük’te 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü dolayısıyla düzenlenen etkinlikte Filistinli çocuklar unutulmadı.


Aile ve Sosyal Hizmet İl Müdürlüğü tarafından 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü dolayısıyla Karabük’te etkinlik düzenlendi.


Etkinlik çerçevesinde çocuklar pankartlarla birlikte Kemal Güneş Caddesi’nden Güven Kavşağına kadar yürüyüş gerçekleştirdi.


Burada konuşan Karabük Çocuk Hakları İl Çocuk Komitesi Temsilcisi Belinay Özbay, Filistin’de zulme uğrayan ve katledilen çocukları hatırlattı.


“Dünyada en çok ülke tarafından imzalanmış olan Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin kabulünün 35. yılındayız” diyen Özbay, “Ancak 35 yıllık sürecin sonunda bu gün en temel hak olan yaşama hakkımız yalnızca bin 500 kilometre uzaklıktaki Filistin’de çocukların ellerinden alınmakta, binlerce çocuk soykırıma uğramaktadır. Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşmenin taraf ülkeleri dahil olmak üzere, uygulanan bu soykırım engellenmemekte. Her gün kan ve gözyaşı dökülmektedir” ifadelerini kullandı.


Filistin’de 171 bebek dahil 16 bin 795 çocuğun katledildiğini, 9 binin üzerinde çocuk yaralandığını ve sayısız çocuk ebeveynsiz kaldığını kaydeden Özbay, “Çocukların tüm haklarını korumak şöyle dursun, çocuk hastaneleri bombalanmış. Çocuklar tıbbi malzeme ve oksijen yetersizliği sebebiyle hastanede tedavi görmekteyken ölüme mahkum edilmiştir” diye konuştu.


Özbay, “Bizler Türkiye Cumhuriyeti çocukları olarak inancımızdan ve şanlı mazimizden aldığımız güç ve cesaretle, bugün çocukların yaşadığı bu utanç tablosunu asla unutmayacağız. Bütün çocukların hiçbir ayrım gözetmeksizin haklarının tamamını gerçekten kullanmalarını sağlayacak zemini inşa edeceğiz. Bunun için var gücümüzle çalışacağımıza söz veriyoruz. Karabük Çocuk Hakları İl Çocuk Komitesi Temsilcisi olarak sözlerimi burada sonlandırırken dünya üzerindeki tüm çocukların gözlerinin yalnızca sevinçten yaşaracağı bir gelecek temenni ediyorum” dedi.


Konuşmanın ardından AVM içerisinde çocuk haklarını yer aldığı köşenin açılışı yapıldı.


Programa Aile ve Sosyal Hizmet İl Müdürü Abdurrahman Bilgiç, AK Parti Karabük İl Başkanı Ferhat Salt, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.



Dünya Çocuk Hakları Günü’nde Filistinli çocuklar unutulmadı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya SEAH’ta Prematüre Farkındalık Günü etkinliği düzenlendi Neanotoloji Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Caner, her yıl yaklaşık 120 bin prematüre bebeğin dünyaya geldiğini kaydederek, prematüre bebeklerin hayata tutunmasında ailelerin süreçteki aktif rolünün çok önemli olduğunu dile getirdi. Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi (SEAH) Neonatoloji Yoğun Bakım Ünitesi ekibi Prematüre Farkındalık Günü etkinliği düzenledi. Prematüre doğumlara dikkat çekmek amacıyla ilk kez 2008 yılında Avrupa ebeveyn örgütleri tarafından oluşturulan Prematüre Farkındalık Gününde, prematüre bebeklerin hassasiyetini ve özel bakım gereksinimlerini simgeleyen mor renkli süslemelerin ağırlıkta olduğu bir etkinlik düzenlediklerinin dile getiren Prof. Dr. İbrahim Caner, Prematüre doğumun dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de önemli bir sağlık sorunu olarak dikkat çektiğini ifade etti. 37. gebelik haftasını tamamlamadan doğan bebeklerin "prematüre" olarak tanımlandığını kaydeden Caner, dünya genelindeki doğumların yüzde 10’unün bu şekilde gerçekleştiğini ve ülkemizde ise prematüre doğum oranı yüzde 12 civarında olduğunu belirtti. Bu orana bakıldığında da her yıl yaklaşık 120 bin prematüre bebeğin dünyaya geldiğin altını çizen Caner, “Prematüre doğum, beş yaş altındaki çocuk ölümlerinin en önemli nedenlerinden biri. Ayrıca ailelerin yaşadığı endişe ve belirsizlik nedeniyle hem fiziksel hem de duygusal bir mücadeleyi beraberinde getiriyor” dedi. Prematüre doğan bebeklerin sağlıklı bir geleceğe ulaşması için ailelerin ve sağlık çalışanlarının iş birliğinin önemine vurgu yapan Prof. Dr. İbrahim Caner, Neonatoloji Yoğun Bakım Ünitesi ekibinin önemine dikkat çekerek, "Bizim bir sloganımız var ‘Erken doğanlar yenidoğan hekiminin elindeyse kazanır’, prematüre bebeklerin yaşam rolümüz bu anlamda çok önemli. Bunu yanında prematüre bebeklerin bakımında ailelerin aktif rolü, sürecin en kritik parçalarından biri olarak öne çıkıyor. Sağlık çalışanlarının ailelerle kurduğu açık ve güvene dayalı iletişim, bu zorlu süreci daha kolay hale getiriyor. Ailelerin, prematüre bebeklerinin ihtiyaçlarını karşılayabilmeleri için eğitim almaları ve desteklenmeleri büyük önem taşıyor. Her prematüre bebeğin sağlıklı bir geleceğe adım atabilmesi için farkındalık çalışmalarının yapılması da bu anlamda büyük önem taşıyor” ifadelerine yer verdi. SEAH Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Kampüsünde düzenlenen etkinliğe; İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Kayhan Özdemir, SEAH Başhekimi Prof. Dr. Fikret Halis, SEAH Yenidoğan Yoğun Bakım Klinik İdari Sorumlusu Prof. Dr. İbrahim Caner, hastane yöneticileri, servis ekibi ve hastanede tedavi görerek hayata tutunan prematüre bebekler ile aileleri katıldı. Etkinlik Prematüre Farkındalığını simgeleyen mor renkli pastanın kesilmesiyle son buldu.
Düzce Hava kirliliği konuşuldu Düzce Üniversitesi Süs ve Tıbbi Bitkiler Üretim Uygulama ve Araştırma Merkezi ile Kariyer Geliştirme ve Mezun İzleme Uygulama Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen Bağ, Bahçe, Çiçek Konferanslarının 11.’si gerçekleştirildi. Botanik Bahçemiz Müze ve Konferans Salonu’nda programa akademisyenler ve öğrenciler katılım sağladı. Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Pınar Yıldız’ın Düzce ve Hava Kirliliği başlıklı sunumu ile yer aldığı programda açılış konuşması gerçekleştiren Prof. Dr. Necmi Aksoy, Düzce’de var olan hava kirliliğinin artışına ve etkilerine dikkat çekerek Dünya KOAH Gününde bu etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkürlerini sundu. Düzce’nin ‘Yeşil Düzce’ statüsünü geri kazanmasını temenni ederek sözü Doç. Dr. Pınar Yıldız’a bıraktı. Hava kirliliğinin genel tanımı ile sözlerine başlayan Doç. Dr. Pınar Yıldız, hava kirliliğinin insan ve insan sağlığı üzerine etkilerini anlattı. Günümüzde hava kirliliği nedeniyle yılda ortalama 7 milyon insanın hayatını kaybettiğine dikkat çeken Yıldız, bu durumun genellikle salgın hastalıkların yaygın olduğu, sanayinin yoğun olarak kullanıldığı, hava kirliliği parametrelerinin yüksek olduğu ülkelerde daha yaygın görüldüğünü ifade etti. İç ve dış ortamda maruz kaldığımız hava kirliliğini, örnekler vererek açıklayan Yıldız, “Her yıl dış ortam hava kirliliğine bağlı 3,8 milyon kişinin erken ölümle karşı karşıya kalmamaktadır” dedi. Hava kirliliğinin; solunum yolu enfeksiyonları, akciğer kanseri, bronşektazi, nazofarinks kanseri ve kronik akciğer hastalıklarına yol açtığını vurgulayan Yıldız, solunum yolu şikayetiyle hastaneye başvuran hasta sayısı ile hava kirliliği oranı arasında ciddi bir ilişki olduğunu da savundu. İklim ve hava kirliliği faktörlerinin uyku apnesi, egzama gibi farklı hastalıklara da sebep olduğunu ifade eden Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Pınar Yıldız, hava kirliliğini azaltmak için evsel ısınma yöntemlerinin doğalgaza çevrilmesi ve sanayi denetimlerinin arttırılması önerilerinde bulunarak sözlerini sonlandırdı.