EKONOMİ - 28 Nisan 2024 Pazar 09:52

Kahramanmaraş’ta tarhana ve firik vakti

A
A
A
Kahramanmaraş’ta tarhana ve firik vakti

Kahramanmaraş’ın adıyla özdeşleşen ve Avrupa Birliği’nden (AB) coğrafi işaret tescili alan ‘Maraş tarhanası’ üretimin başladığı yaz mevsiminde damakları tatlandırıyor.


Kahramanmaraş’ın geleneksel lezzetlerinden biri olan Maraş tarhanasında yaz mevsiminin gelmesiyle üretimi hızlandı. Dört mevsim tüketilen doyurucu özelliği ve sağlığa faydası ile bilinen tarhana ve firik tezgahlardaki yerini aldı.


Firik, çerezlik cips, çorbalık olarak kendine has tadı ve aromasıyla damaklara lezzet katan tarhana, tok tutma ve organik olmasıyla her kesimin damak zevkine hitap ediyor.


Yoğurt, buğday, kekik ve tuz karışımı ile hazırlanan ürün bir günde elde ediliyor. Önce yaş olan tarhana firik olarak, kuruyunca ise tarhana olarak tüketiliyor.


Kentteki iş yerlerinde kilogramı 200 liradan satılan tarhana yıl boyunca tüketiliyor.


Esnaf Muhammed Ali Günalan, “Tarhana yoğurt ve dövme ile karışımından elde ediliyor. Makinalar ile serilir iki üç saat güneş altında kuruduktan sonra firik olur. Daha sonra bir gün boyunca kurumaya bırakılınca tarhana olur” dedi.


Müşteri Serdar Kulaklı, “Kahramanmaraş’ta kolay kolay patates cipslerini sevmez. Hem besleyici hem çok faydalı her yere götürüyoruz” ifadesini kullandı.


Esnaf Harun Reşit Özpınar, “Kentimize özgü yöresel lezzet. Sağlığa faydalı çocuk gelişimine faydalı. 6 Şubat depremleri sonrası insanlar birbirleriyle yardımlaşarak devletimizin de desteği ile yaralar sarılıyor. Buğday cipsi olarak adlandırılıyor. Bademli, fıstıklı, biberli, kuru meyvelisi gibi farklı çeşitlerde hazırlanıyor” dedi.



Kahramanmaraş’ta tarhana ve firik vakti

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Antalyalı hekimlerden Filistin için ‘Sessiz Yürüyüş’ Antalya’da sağlık çalışanları İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto ederek "Sessiz Yürüyüş" gerçekleştirdi. İsrail’in 7 Ekim’den buyana devam eden saldırılarında şu ana kadar 350 binden fazla Filistinli hayatını kaybetti. Sivillerin son sığınak noktalarından birisi olan Refah’a da geçtiğimiz günlerde başlatılan saldırının ardından Hekimlerden Sessiz Yürüyüş İnisiyatifi bir kez daha Türkiye’nin birçok ilinde olduğu gibi Antalya’da da İsrail’i protesto etti. Muratpaşa Camii’nden başlayan, Türkçe ve İngilizce olarak ‘Ben doktorum, hedef değil’ yazılı dövizler taşıyan hekim ve sağlık çalışanları Kapalıyol olarak bilinen Kazım Özalp Caddesi boyunca sessiz bir şekilde yürüyüşlerini gerçekleştirdi. ‘Filistin açık hava hapishanesine döndü’ Yürüyüşün sonunda grup üyeleri adına basın açıklamasını okuyan Doktor Kevser Erdoğan, İsrail’in yıllardır sürdürdüğü sistematik işgal ve zulmün 7 Ekim’den bu yana katlanarak devam ettiğini belirterek, “7 aydır her gün, her dakika Gazze’ye bombalar yağıyor ve şehit haberleri geliyor. Gazze halkı ölümle, açlıkla, hastalıkla boğuşuyor. Adeta bir açık hava hapishanesi olan Filistin’in, dünya ile tek bağı olan Refah’ta da soykırımdan başka kelimeyle anlatılmayacak bir zulüm yaşanıyor” dedi. "Gazze, insani yardım bekliyor" İsrail’in Refah’a başlattığı saldırının ardından 1.3 milyon Filistinlinin Gazze’nin yerle bir edilmiş kuzey kesimlerine doğru ilerlemek zorunda kaldığının altını çizen Erdoğan, “Yerel ve uluslararası sivil toplum kuruluşlarına, devletlere, sağlık ve yardım organizasyonlarına sesleniyoruz. Bombalardan kurtulabilen bir avuç mazluma acilen insani yardım ulaştırılmalıdır. Yaralı ve hastalar bir an önce tahliye edilmelidir. Dünyanın dört bir tarafında aynı hassasiyeti paylaştığımız nice hekim ve sağlık çalışanları adına bizler; her türlü göreve hazır olduğumuzu tekrar dile getiriyoruz” ifadelerini kullandı. Yapılan açıklama bölgeden geçen yabancı turistlerin Gazze’ye dikkatini çekmek amacıyla bir kez de İngilizce olarak okundu.