KÜLTÜR SANAT - 12 Ekim 2022 Çarşamba 10:04

Ölümlük dirimlik: "Maraş burma bileziği"

A
A
A
Ölümlük dirimlik: "Maraş burma bileziği"

Kahramanmaraş’ta kuyum ustaları tarafından ilmek ilmek işlenen ve yapımında inşaat çivilerinin kalıp olarak kullanıldığı Maraş burma bileziği, geçmişten günümüze bozulmadan ustaların maharetli ellerinde şekilleniyor.

Kahramanmaraş’ta kuyum ustaları tarafından ilmek ilmek işlenen ve yapımında inşaat çivilerinin kalıp olarak kullanıldığı Maraş burma bileziği, geçmişten günümüze bozulmadan ustaların maharetli ellerinde şekilleniyor.


Takı tasarım ve altın sektöründe Türkiye’nin önemli şehirlerden biri olan Kahramanmaraş’ta bin 500’e yakın kuyum atölyesinde üretim yapılıyor. Altın ile yapılan ve ‘Maraş burma bileziği’ olarak adlandırılan takı, genellikle 22 ayar altından yapılıyor.


Tamamen elişine dayalı bir teknikle üretilen bileziğin en belirgin özelliklerinden birisi Kahramanmaraş’a özgü bir tasarım olması. Yapımında onlarca evreden geçen altın, eritilip şekil verildikten sonra hiçbir burma bileziğinde uygulanmayan teknikle hazırlanıyor. Bilezik yapımında şekil verilmesi için onlarca inşaat çivisi kullanılıyor.


Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından ‘Maraş burma bileziği’ mahreç işareti tescil belgesi ile 26.09.2012 tarihinde tescillenen ürün, dünyanın en büyük takı tasarım merkezi olarak bilinen kuyumcu kentteki ustaların maharetli ellerinde hazırlanıyor.



Gramına göre 40 bin liradan satılan takının fiyatı 250 bin liraya kadar çıkabiliyor


Kuyum ustası Mehmet Kahveci, “Bileziğin geçmişi, Hititlere dayandığı söyleniyor ve asırlardır günümüze kadar gelmiş durumda. Genellikle yaşlı kadınlar takar ve ölümlük dirimlik denilir. Önce eritme yapıyoruz ve çeşitli makinalardan geçirilip daha sonra çivi yardımıyla kalıplama örme ve kalıplama işlemini yapıyoruz. Kapak sistemi ve parlatma ile kalem sistemi sonrası satışa hazır hale geliyor. Kentteki bin 500 atölyeden bu işi yapan iki ya da üç atölye var. 40 bin liradan 250 bin liraya kadar satılabiliyor. Türkiye’nin farklı illerinin yanı sıra Avrupa’ya da gönderiyoruz. Bu bilezik antika biz de bunu yaşatıyoruz yaşlılar takıyor gençler de takabilirler” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Muğla’da Hz. Mevlana 752. Vuslat Yıldönümünde anıldı Muğla’da Hz. Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin vefatının 752. yıldönümü dolayısıyla ’Şeb-i Arus’ programı düzenlendi. Muğla’da faaliyet gösteren Konya Karamanlılar Derneği’nin organizasyonuyla Gazi Mustafa Kemal Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen anma töreninde protokol üyeleri ve sayıda vatandaş bir araya geldi. Gecede, Mevlana’nın öğretileri ve insanlığa mirası üzerine önemli vurgular yapıldı. Programın açılış konuşmasını yapan Konya Karamanlılar Derneği Başkanı Erol Kütahyalı, Mevlana’nın sadece söz söyleyen değil, söylediklerini bizzat hayatına tatbik eden bir şahsiyet olduğunu vurguladı. Kütahyalı konuşmasında, "İnsan, bildiği için değil, bildiğini yaşadığı zaman insandır. Hz. Mevlana’nın asırlardır gönüllerde diri kalmasının asıl sebebi budur. O, sadece süslü sözler söyleyen biri değil, öğütlerini bizzat yaşayan bir kişi olduğu için hala aramızdadır. Geçmişte olduğu gibi, önümüzdeki asırlarda da hoşgörü timsali Hz. Mevlana’yı anmaya ve onun felsefesini içimizde yaşatmaya devam edeceğiz" dedi. Törene katılan Muğla Vali Yardımcısı İsmail Soykan ise Mevlana’nın evrensel değerlerine dikkat çekti. Soykan, Mevlana’nın 1207 yılında Belh şehrinde doğup 17 Aralık 1273’te Konya’da vuslata erdiğini hatırlatarak şunları söyledi: "Mevlana’nın insan anlayışının temelinde; nefsini arındırarak ilahi aşka ulaşmak vardır. Bu yolun temel taşları aşk, sabır, tevazu ve hoşgörüdür. Bu özellikler o dönemde olduğu gibi bugün de toplum olarak en çok ihtiyaç duyduğumuz değerlerdir. Bu felsefeyi ve Hz. Mevlana’nın ruhunu yaşatan bu güzel geceyi organize eden Konya Karamanlılar Derneği Başkanı’na ve üyelerine teşekkür ediyorum." Konuşmaların ardından programın finalinde gerçekleştirilen ve manevi atmosferin doruğa çıktığı semazen gösterisi, katılımcılar tarafından büyük bir ilgi ve beğeniyle izlendi.