GÜNDEM - 16 Ocak 2025 Perşembe 10:21

Zihinsel engelli kardeşler milyonda bir görülen hastalığa yakalandı, aile çare arıyor

A
A
A
Zihinsel engelli kardeşler milyonda bir görülen hastalığa yakalandı, aile çare arıyor

İzmir’de yaşayan Şehri Biçici’nin engelli iki çocuğu, milyonda bir görülen genetik hastalığa yakalandı. Hastalık sebebiyle zaman içerisinde beyin ve omuriliği küçülen çocukları için çare arayışına giren anne Biçici, tek isteğinin sesini duyurmak ve çocuklarının sağlığına kavuşması olduğunu söyledi.


İzmir’in Gaziemir ilçesinde engelli 2 çocuğuyla yaşayan Şehri Biçici (42), hem çocuklarına çare arıyor hem de hayatını idame ettirmeye çalışıyor. Biçici’nin 19 yaşındaki kızı Aleyna Biçici, henüz 5 buçuk aylıkken ateşsiz nöbet geçirdi. Ardından bir süre tedavi alan genç kıza teşhis konulamadı. İlerleyen süreçte farklı hastanelere gözüken Aleyna, çeşitli ameliyatlar geçirdi. Anne Biçici, kızını son olarak 2023 yılında Ankara’da bir hastaneye götürdü. Orada yapılan tetkikler sonucu 4 yıldır nöbetler geçiren talihsiz kıza, milyonda bir görülen ve ölümcül olduğu söylenen ‘Spinoserebellar Ataksi’ (SCA) tanısı konuldu. Doktorlar, hastalık sebebiyle ‘beyin ile omuriliğin zaman içerisinde küçüldüğünü, işlevini kaybetmesine sebep olduğunu, zamanla öğrenilen her şeyin unutulduğunu ve hastalığın ilerlemesiyle konuşamaz hale gelinebileceğini’ belirtti.



İki çocuğu da aynı hastalıkla mücadele ediyor


Anne Biçici’nin 10 yaşındaki oğlu Yiğit Hakan Biçici’ye de yapılan tetkikler sonucu aynı hastalığa yakalandığı tanısı konuldu. İki çocuğuna sürekli bakmak zorunda olduğu için çalışamayan anne Biçici ise sesinin duyulup çocuklarının bir an önce sağlığına kavuşmasını istiyor.



“Çocuklarım gün geçtikçe gözümün önünde eriyor”


Çocuklarının hastalık süreçleriyle ilgili bilgiler aktaran anne Şehri Biçici, “Çocuklarım sağlıklı bir şekilde doğdu. 5 buçuk aylıkken ateşsiz nöbet havale geçirdiler. Sonra kısa bir süre tedavisi sürdü. Ama bir teşhis konmamıştı. Aleyna şu anda 19 yaşında. 16 yaşına kadar hiç nöbet geçirmemişti. Okul çağında öğretmenleri gerilik olduğunu söyledi. Özel bir çocuk oldu. Engelli okuluna gidiyordu. 16 yaşında da nöbetleri başladı. 4 yıldır nöbet geçiriyor. Nöbetleri hiçbir şekilde durmuyor. Gitmediğim doktor, hastane kalmadı. En son Gazi Üniversitesine gittik ve orada teşhis konuldu. Beyin ve omuriliğin gün geçtikçe eriyeceği, bütün işlevini kaybedeceği söylendi. Ölümcül bir hastalık olduğunu, dünyada tedavisi olmadığını söylediler. Milyonda bir görülen ve genetik bir hastalıkmış. Ben de bir çaresizliğe kapıldım ve arayış içine girdim. Oğlumda da aynı şeylerin olduğunu söylediler. Onda da sonuç aynı çıktı. Bütün gidişatı aynı şekilde bekliyoruz. Nöbet şeklinde başlayacak. Beyin ile omurilik küçülmeye başlayacak. Aleyna’nın da zaten küçülmeye başladı. 30 kiloya kadar düştü. Mamayla besleniyor, bez bağlandı. Çocuklarım gün geçtikçe gözümün önünde eriyor. Bir anne olarak arayış içine girdim. Sesimi duyurmak istiyorum” diye konuştu.


Çocukları için bitkisel ilaçlara da yöneldiğini ifade eden Biçici, boşlukta ve çaresiz olduğu için ‘kim ne derse’ ona inandığını ve kendisinin de psikolojik olarak etkilendiğini anlattı.



“Devletimizin verdiği bakım parasıyla geçiniyorum”


Doktorların, çocukları için ‘nöbetlerini durduramayız’ dediğini vurgulayan Biçici, şunları kaydetti:


“Devletimizin verdiği bakım parasıyla geçiniyorum. Fakat nereye kadar geçineceğim? İlaç ve tedavi masraflarımız çok. Çocuklarımı en iyi şekilde nasıl yaşatabilirim diye uğraşıyorum. Çocuklarımın gözümün önünde nöbet geçirmesi beni parçalıyor. Dayanamıyorum. Elimden başka bir şey gelmiyor.”



“Düşüp vücudunu çarpıyor”


Kızı Aleyna’nın aniden nöbet geçirdiğini belirten Biçici, “Birden düşüp bir yerlere vücudunu çarptığı oluyor. Sürekli elinden tutuyorum. Tuvalete bile beraber giriyoruz. Ne zaman nöbet geçireceği belli olmuyor. Bazen 7 bazen 9 kez nöbet geçirdiği günler oluyor” şeklinde konuştu. Anne Biçici, önceliğinin ise çocuklarının sağlıklı olması olduğunun altını çizdi.


Anne Biçici, bu hastalığın teşhis konulamadığı için bilinemediğini ve hastalığa çare arayan birçok insanın ‘çocuğuna teşhis konulamadığı gerekçesiyle’ kendisine ulaşmaya çalıştığını ifade etti.



Zihinsel engelli kardeşler milyonda bir görülen hastalığa yakalandı, aile çare arıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Elazığ Elazığ Gençlik ve Spor hentbol takımı iddialı Play-Off müsabakalarına hazırlanan Elazığ Gençlik Spor kadın hentbol takımı, Elazığ Gençlik ve Spor İl Müdürü Abdulsamet Eren’i makamında ziyaret ederek müsabakalara yönelik hedeflerini ve hazırlık süreçlerini paylaştı. Elazığ Gençlik Spor kadın hentbol takımı, Play-Off müsabakalarında Elazığ’ı başarıyla temsil etmeyi hedefliyor. Bölgesel liglerde gösterdiği başarılı performansla dikkat çeken Elazığ Gençlik Spor kadın hentbol takımı özellikle genç yetenekleri bünyesine katarak hentbol sporuna yeni isimler kazandırıyor. Aynı zamanda güçlü takım ruhu ve disiplinli çalışmalarıyla da adından sıkça söz ettiriyor. Takım, bu sezon ligdeki etkili performansıyla Play-Off oynamaya hak kazanarak Elazığ’ı üst ligde temsil etme fırsatı elde etti. İl Müdürü Abdulsamet Eren, Elazığ Gençlik Spor kadın hentbol takımının elde ettiği başarılarla gurur duyduklarını ifade ederek, ’’Müdürlüğümüzde profesyonel takımlarımızdan biri olan kadın hentbol takımımızı ağırladık ve 1. Lig yolunda Play Off maçlarına gönderiyoruz. Gençlik Spor Kulübü birçok alanda faaliyet gösteriyor. 7 profesyonel takımımız var. Özellikle şehrimizde çocuklarımızın gelişimine katkı sunuyoruz şöyle ki biz hem fiziksel gelişimlerine hem de sosyal gelişimlerine katkı sunduğumuz gibi bu kardeşlerimiz tamamen Elazığ’da yetişmiş Elazığ’ın öz sporcuları ve hiçbir transfer yapmadan 1. Lige çıksak ta küme düşsek de Elazığ’ımızın çocuklarıyla mücadele etmek istiyoruz. Amacımız bu gençlerimizi geliştirirken bir yandan da spor fakültelerine hazırlayıp buralardan da meslek sahibi olmalarını istiyoruz. Bu takımımız 5 yıldır kesintisiz 2. Ligde mücadele ediyor. İnşallah Play Off maçlarında da kızlarımız ilimizi temsil ederek mücadele edecekler inşallah şampiyonlukla döneriz. Ben emeği geçen Gençlik Spor Kulübümüze, sporcularımıza, antrenörlerimize ve sporcularımızın kıymetli ailelerine çok teşekkür ediyorum’’ dedi. Takım antrenörü Deniz Aydın Yıldırım ise ’’Öncelikle Abdulsamet Eren’e, şube müdürümüze ekip arkadaşlarına bize yardımlarından dolayı teşekkür ediyorum. Sporcularımız büyük bir fedakarlıkla azimle amatörce çalışıyorlar ben hem sporcularımıza hem de onları yetiştiren ailelerine çok teşekkür ediyorum’’ diye konuştu. Takım kaptan yardımcısı Buse Şahinkaya da ’’5 yıldır gençlik spor adına mücadele etmekteyiz. Başta takım arkadaşlarıma, antrenörümüz Deniz hocaya teşekkür ediyorum bizleri buralara getirdiği için. 2. Lig gurubundan 1 olarak çıktık ve Play Offl’lara katılmaya hak kazandık. İl Müdürümüze ve tüm Gençlik Spor çalışanlarına teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
Ankara Adil Haber-Sen’den öldürülen 2 PTT çalışanı için eylem Ankara’da toplanan Adil Haber-Sen üyeleri, yaptıkları basın açıklamasıyla Rize’de PTT Başmüdürlüğü’nde saldırıya uğrayan 2 çalışanın cenazelerinin defnedildiği gün kurumun çalışmasına tepki gösterdi. Rize’de PTT Başmüdürlüğü’ne düzenlenen silahlı saldırıda PTT çalışanı Selim Okumuş ve Ömer Bayazıt hayatını kaybetmişti. Hayatını kaybeden 2 çalışan için Adil Haber-Sen tarafından Ankara’da bulunan Posta Telgraf Teşkilatı (PTT) Genel Müdürlüğü önünde eylem yapıldı. Görülmeyeni göstermek, duyulmayanı duyurmak ve konuşulmayanı konuşmak için toplandıklarını belirten Adil Haber-Sen Genel Başkanı Kenan Arık, geçtiğimiz hafta Rize PTT Başmüdürlüğü’nde görev yapan iki mesai arkadaşını kaybetmenin üzüntüsünü yaşadığını belirtti. Arık, “Hayatını kaybeden mesai arkadaşlarımız merhum Selim Okumuş ve merhum Ömer Bayazıt’a Yüce Allah’tan rahmet, kederli aileleri, yakınları ve tüm PTT çalışanlarına başsağlığı ve sabırlar diliyoruz. Bu alçak saldırıyı lanetliyoruz ve saldırıyı gerçekleştiren kişinin ağır en cezayı alması için bizler de davaya müdahil olacağız. Temennimiz odur ki o cani bir daha gün yüzü göremeyecek. Ancak bizlerin de üstüne düşen bazı görevler vardır. Her şeyden önce PTT çalışanlarının değerli olduğunu, sahipsiz olmadığını tüm kamuoyuna duyurmamız gerekmektedir. Bunun için bizler bugün tüm ülkede iş bıraktık ve kamuoyunun dikkatini çekmek istedik. Ama maalesef üzülerek gördük ki olayın yaşandığı Rize’de dahi merhumların cenazesinin kaldırıldığı gün bazı yöneticiler talimat vererek, işlerin aksatılmadan devam ettirilmesi istenmiştir. Bu talimatı kim, neden, nasıl verdi bilmiyoruz. Ama o kişiler de senin kardeşin, oğlun veya baban olabilirdi. Rize’de bir gün PTT çalışmayınca dünyanın sonu değildi” diye konuştu.