EĞİTİM - 26 Eylül 2022 Pazartesi 15:27

İzmir Kavram Meslek Yüksekokulu’nda akademik yıl başladı

A
A
A
İzmir Kavram Meslek Yüksekokulu’nda akademik yıl başladı

İzmir Kavram Meslek Yüksekokulu (İKMYO) 2022-2023 akademik yılına açılış töreni ile başladı.

İzmir Kavram Meslek Yüksekokulu (İKMYO) 2022-2023 akademik yılına açılış töreni ile başladı. Açılış konuşmasını yapan İKMYO Müdürü Prof. Dr. Derman Küçükaltan, ÖSYM tercihlerinde yüzde 95 doluluk oranına eriştiklerini belirterek, “3 dönemdir İzmir’de mezun verebilmenin gurur ve heyecanını yaşıyoruz” ifadelerini kullandı.


İzmir Kavram Meslek Yüksekokulu (İKMYO) 2022-2023 akademik yılına açılış töreni ile başladı. Törene, akademisyenler ve öğrenciler katıldı. Açılış konuşmasını yapan İKMYO Müdürü Prof. Dr. Derman Küçükaltan, İzmir’de eğitim-öğretim hayatına 2018-2019 akademik yılında başladıklarını hatırlatarak, “3 dönemdir İzmir’de mezun verebilmenin gurur ve heyecanını yaşıyoruz” şeklinde konuştu.



“Yüzde 95 doluluğa eriştik”


İKMYO’nun ÖSYM tercihlerinde yüzde 95 doluluk oranına eriştiğini belirten Küçükaltan, konuşmasını şöyle sürdürdü:


“Meslek Yüksekokulumuzun temel misyonu alanında donanımlı, sektörlere kolayca entegre olabilen, iş arayan değil ‘aranan’, görev yaptığı yerlere literatürdeki tanımıyla ara insan gücü olarak başlayıp, donanım ve birikimiyle ‘ana’ elemana dönüşebilen bireylerini yetiştirmektir. Bunun için öğretimi okulla ve mevcut akademik kadromuzla sınırlı tutmayıp, öğrencilerimizi sektör temsilcileriyle buluşturmak, yani eğitimi sahada vermek olmazsa olmazımızdır. Bu çerçevede 30 kurum ve kuruluş ile eğitim işbirliklerini gerçekleştirmiş bulunmaktayız. Bu işbirliklerimizle öğrencilerimiz bu kurumlarda mesleki eğitim ve stajlarını tamamlamışlardır. Ayrıca Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi (CBİKO) ile özellikle sağlık alanında çok sayıda öğrencimiz stajlarını başarıyla gerçekleştirmiştir. Ayıca, Yüksekokulumuzda 2 gün süren kariyer günleri, geçtiğimiz yıldan bu yana artık Kariyer Dönemine dönüşmüş ve tüm bir yıla yayılmıştır. Böylece öğrencilerimizin daha çok sektör temsilcileri ile daha geniş bir sürede bir araya gelebilmelerinin de önü açılmıştır.”



“DGS başarılarından gurur duyuyoruz”


DGS olarak adlandırılan merkezi Dikey Geçiş Sınavına giren mezunlarının başarılardan da gurur duyduklarını söyleyen Küçükaltan, “Bu mezunlarımızın sürecek lisans eğitimlerinde de başarılı olduklarını görmek mutluluğumuz olacaktır. Tüm mezunlarımız, ‘Kavram Mezunlar Derneği’miz ile mezuniyet sonrasında da Kavram ailemizin birer paydaşı olmayı sürdüreceklerdir. Kendilerini bu vesileyle kutluyorum” dedi.



“Gelecek farklı düşünen ve farklılık oluşturanlarındır”


Meslek Yüksekokuluna yeni başlayacak öğrencilere de seslenen Prof. Dr. Derman Küçükaltan, “Geleceğin aranan elemanı olabilmek için burada aldığınız eğitimin üzerine mutlaka kendiniz de yeni bilgiler eklemelisiniz. Alanınızla ilgili gelişmeleri, etkinlikleri bugünden itibaren kendiniz de yakından izlemelisiniz. Buradan mezun olduğunuzda, diğer binlerce mezundan farklı olabilmeniz ve onlara karşı farklılık oluşturabilmeniz bireysel gayretlerinizin çoğalmasına da bağlıdır. Gelecek farklı düşünen ve farklılık oluşturanlarındır” diye konuştu.


“Meslek Yüksekokulunun bu aşamaya kuşkusuz özveri ve büyük gayretle gelindiğini özellikle belirtmek isterim” diye konuşmasına devam eden Küçültan, sözlerini şöyle tamamladı:


“Yüksekokulumuzun bu düzeye gelmesindeki çok değerli destekleri için Mütevelli Heyet Başkanımız Sayın Dr. Erkan Çelik’e şükranlarımız sonsuzdur. Ayrıca Mütevelli Heyetimizin çok değerli üyelerine, Müdür Yardımcılarımıza, Yüksekokul Sekreterimize, Bölüm ve Program Başkanlarımıza, Koordinatörlerimize, tüm akademik-idari personelimize, İstanbul’dan her daim değerli desteklerini gördüğümüz Beykent ve Doğuş Üniversitelerinin değerli Rektörlerine, İzmir’deki Üniversitelerimizin Rektörlerine, kurum ve kuruluşların yöneticileri ile daha önce Yüksekokulumuz yönetiminde bulunan değerli hocalarımıza, bizimle daha önce İstanbul ve İzmir yerleşkelerimizde görev yapmış tüm akademik-idari personelimize bizlere kattıkları için içten şükranlarımı sunuyorum.”


Meslek Yüksekokulunun açılış dersi ise “Covid-19 Pandemisi - Tamam mı? Devam mı?” başlığında, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğr. Üyesi Prof. Dr. Alper Şener tarafından verildi. Akademik yıl açılışı, oryantasyon programı ile devam etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Eyüpsultan’da eşi tarafından öldürülen kadının cenazesi Adli Tıp Kurumu’na getirildi İstanbul Eyüpsultan’da tartıştığı eşi tarafından araçta öldürülerek, cesedi ormana götürülmeye çalışılan kadının cenazesi Adli Tıp Kurumu’na getirildi. Ölen kadının arkadaşı, “Ayşe bir sene, hatta daha fazla zamandır kocasından sürekli tehditler alıyordu” dedi. Olay, Sultangazi’de saat 16.30 sıralarında meydana gelmişti. İddiaya göre, boşanma aşamasındaki Engin Çelik ile Ayşe Çelik arasında tartışma çıkmıştı. Tartışmada adam eşini araçta silahla vurarak öldürmüştü. Ardından Engin Çelik, cesedi otomobilinin bagajına koyarak ormana götürmeye çalıştığı sırada ihbar üzerine yakalanmıştı. İlk ifadesinin ardından İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Asayiş Şube Müdürlüğü’ne götürülen şüphelinin sorgusu sürerken, Ayşe Çelik’in cansız bedeni ise yapılan incelemenin ardından Adli Tıp Kurumu morguna getirildi. Kadının ailesi ve yakınları Adli Tıp Kurumu morgu önüne gelerek, bilgi aldı. Ayşe Çelik’in cenazesinin yapılacak otopsinin ardından memleketi Şanlıurfa’da toprağa verileceği öğrenildi. “Ayşe bir sene, hatta daha fazla zamandır kocasından sürekli tehditler alıyordu” Ayşe Çelik’in eşinden bir yıldan fazla süredir tehditler aldığını söyleyen yakın arkadaşı Zeliha Çetik, “Bugün İstanbul’da emekçi bir anne, tırnaklarıyla emek vererek, mücadele ederek çocuğuna bakmak isteyen, yaşam mücadelesi veren bir anne, kocası tarafından katledildi. Çok üzgünüz. Acımız çok büyük. Ayşe bir sene, hatta daha fazla zamandır kocasından sürekli tehditler alıyordu. Kocasından kaçıyordu. Aynı evde yaşamıyorlardı gibi bir şey. Dönem dönem barışıp, dönem dönem uzaklaşıyordu. Çaresiz ve yalnızdı. Emin değilim ama şüphelerimiz kocasının ‘madde’ kullandığı yönündeydi Ayşe’nin anlatımlarıyla. Normal olmayan davranışlarından bahsediyordu. Sürekli şiddet uyguluyordu. Ayşe sürekli dayak yiyen bir kadındı. Hiçbir sosyal hayatı olmayan bir anneydi. 5 yaşında bir kızı var. Acımı nasıl anlatabilirim bilemiyorum. Kendisini 10 yıldan beri tanıyorum. Birlikte çalıştık, birlikte emek verdik, aynı sofrada yemek yedik. Kocasından ayrıldığı için aynı bölgede oturuyorduk. Bir dönem de aynı iş yerinde birlikte çalıştık. Sürekli telefonlarını kapalı tutmak durumunda kalıyordu. En son 6 ay önce kendisiyle telefonla görüştüm. Bugün internetten aldığım haberler doğrultusunda ‘İsim benzerliği olabilir. Belki Ayşe değildir’ diye araştırma sonucunda arkadaşımın olduğunu öğrendim. Cenaze Şanlıurfa’ya gidecek. Ayşe’nin ailesi gelecek, cenazeyi alıp Şanlıurfa’ya gidecekler. Kadınlar ölmesin. Kadınlar, anneler yaşamalı. Hiçbir kadın katledilmeyi hak etmiyor, şiddeti hak etmiyor. Daha kaç tane kadın ölecek? Ayşe’nin tek mücadelesi kocasının alkol kullanmasına karşıydı. ‘Alkolü bırak, ben seninle barışırım’ diyordu. Ayşe çalışıp maaş kartını bile görmeyen bir kadındı, eşinin elindeydi. Ekonomik güvencesi elinde değildi” dedi.