EĞİTİM - 01 Kasım 2024 Cuma 09:39

Genç tasarımcılardan hayata dokunan projeler

A
A
A
Genç tasarımcılardan hayata dokunan projeler

Her yıl düzenlenen Yaşar Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Endüstriyel Tasarım Bölümü Öğrenci Projeleri Sergisi’nde 2023-2024 akademik yılında tasarlanan projelerden bir seçki sunuldu.


Selçuk Yaşar Kampüsü fuaye alanında gerçekleşen sergide son sınıf öğrencilerinin firma işbirliğiyle yürüttükleri yat tasarımı, soğutucu ürünler, elektrikli küçük ev aletleri, pop-up mağaza vb. ürünleri sergilendi. Aynı zamanda, üçüncü sınıf öğrencilerinin ev tipi spor aletleri, kişisel sağlık için küçük ev aletleri, oyun parkları vb. ürünleri sergide yer aldı. İkinci sınıf öğrencilerinin ise taşınabilir bluetooth hoparlör, dönüştürücülü ve taşınabilir şarj üniteli uzatma kablosu, okul öncesi çocuklar için ahşap ve hareketli oyun nesneleri ve ahşap katlanabilir sandalye projeleri sergilendi.



Ödüllü projeler


Sergilenen projelerden ikisi tasarım yarışmalarında ödül almaya hak kazandı. Buse Kızılkaya, Canan Oktay, Elifsu Celep tarafından hazırlanan “Nüvenest / İncir Arılarının Çoğalmasını Destekleyen Ürün Hizmet Sistemi” projesi Rönesans Holding tarafından düzenlenen “Sürdürülebilir Geleceği Tasarla Yarışması”nın ürün tasarımı kategorisinde Birincilik Ödülü almaya hak kazandı.


Dr. Öğr. Üyesi Ezgi Ozan ve Yarı Zamanlı Öğr. Gör. Egemen Tamcı yürütücülüğünde gerçekleşen proje, Nüvenest incir arılarının çoğalmasını destekleyen bir ürün hizmet sistemi tasarımı olma özelliği taşıyor. İncir ağacı ve incir arıları ortaklığının devamlılığını sağlamak ve gıda atığını değerlendirmek yoluyla ekosistemin korunmasının yanı sıra, proje yerel çiftçilere ve kadınlara ekonomik fayda sunmayı hedefliyor.


Diğer ödül alan tasarım ise Berke Kayranlı, Seçil Karaorman ve Mustafa Yiğit Aksu tarafından tasarlanan, Cycle Seat / Bisikletçiler için katlanabilir sandalye tasarımı. Dr. Öğr. Üyesi Sevi Merter, Yarı Zamanlı Öğr.Gör. Burçin Özkır Aşıcı ve Nermin Sena Özger’in danışmanlığında yürütülen proje, 4. Ezber Bozan Mobilya Tasarım Yarışması’nda birincilik ödülüne layık görüldü.



Pop-Up mağaza


Ayrıca sergide, 4.sınıf stüdyo projesi Türk Kahvesi Kültürünü Yansıtan Pop-up Mağaza Tasarımı Projesi ilgi çeken projelerden biri oldu. Yaşar Üniversitesi Endüstriyel Tasarım 4. sınıf öğrencileri, Türk kahvesi kültürünü modern tüketici beklentilerine yanıt veren bir yaklaşımla ele alan tasarımlar ortaya koydular. Hem iç hem de dış mekânlarda konumlandırılabilecek, kurulumu kolay ve taşınabilir pop-up mağazalar olarak ele alınan tasarımları geliştiren öğrenciler, sadece kahve satış noktası olmanın ötesine geçerek, Türk kahvesinin sembolü haline gelmiş ritüelleri ve kahve kültürünü yaşatan mekânlar oluşturmayı hedeflediler. Projenin danışmanlığını ise; Dr. Öğr. Üyesi Selen Devrim Ülkebaş Tüzen, Yarı Zamanlı Öğr.Gör. Sıdıka Ece Güçer, Yarı Zamanlı Öğr.Gör. Sabri Mert Arık ve Araş. Gör. Açelya Küçükkurt yürüttü.


Yine CEMER Kent Ekipmanları işbirliği ile Dr. Öğr. Üyesi Ezgi Ozan Avcı ve Yarı Zamanlı Öğr. Gör. Egemen Tamcı danışmanlığında yürütülen 3.sınıf stüdyo projesi olarak öğrenciler park ekipmanı tasarladı. Proje, 2-5 veya 5-12 yaş aralığındaki çocukların fiziksel gelişimlerinin yanı sıra sosyal, bilişsel, duygusal gelişimlerine destek olacak, farklı oyun türlerine elverişli bir park- oyun ekipmanı olması özelliği ile beğeni topladı.



Genç tasarımcılardan hayata dokunan projeler

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Başka illerden arıcılar gelmeyip kovan sayısı azalınca, bu yıl çam balı dalda kaldı Türkiye’nin en önemli çam balı üretim merkezi olan Muğla’da bu yıl arıcılar en verimli yıllardan birini yaşadı. Geçen yıllarda çam balında kıtlık yaşandığı için 10 kovan arı sezonda yaklaşık 26 kg (bir teneke) bal toplayabiliyorken, bu yıl 2 kovan arı yaklaşık 26 kg bal topladı. Verimin çok iyi olduğunu ancak arı kolonilerinin azalmasından dolayı bu sezon çam balının ağaçta kaldığını belirten arıcılar geçen yıllarda 6-7 bin ton olan çam balı rekoltesinin bu yıl 20 bin tona yaklaştığını açıkladılar. Arıcılık sektörünün en önemli merkezlerinin başında yer alan Muğla’da 2020 yılında pandeminin etkisi, ardından yaşanan büyük orman yangınları ve sonrasında etkili olan küresel iklim değişikliğinin etkisi ile çam balı rekoltesi yıllık 6-7 bin tonlara düşmüştü. Bu yıl iklim şartlarının uygun gitme4si ile rekoltenin yüzde 300 oranında arttığını belirten belirten arıcılar çam balında son hasadı yaparak bal sağımlarını tamamladı. Çam ağaçlarının bu yıl çok fazla balı olduğunu belirten arıcılar panedemi ve yangınlardan sonra azalan arı kolonileri ve bölgeye fazla arıcı gelmemesinden dolayı balların çam ağaçlarından kovana taşınamadığını belirttiler. "Muğla’ya gelen çam balı üreticileri bereketli bir sezon yaşadı" Verilere göre; Dünya çam balının yüzde 90’ını Türkiye karşılarken, Türkiye’de üretilen çam balının ise yüzde 83’ü Muğla’dan karşılanıyor. 2020, 2021, 2022 ve 2023 yıllarında Muğla’da çam balında yaşanan kıtlık 4 yıl aradan sonra normale döndü. Bu yıl iklim şartlarının çam balı için oldukça uygun gittiğini belirten arıcılar rekolteden oldukça memnun olduklarını açıkladılar. Verimli bir çam balı sezonu geçiren gezgin arıcılar, önümüzdeki yıllarda iklim şartlarının bu şekilde gitmesi durumunda çam balında rekor üretim gerçekleşebileceğini açıkladılar. "Muğla’ya gelen arı kolonisi 5 milyon kovandan 3 milyon kovana düştü" Türkiye genelindeki 8 milyon arı kovanından yaklaşık 5 milyon arı kovanı Ağustos-Kasım arasında çam balı üretimi için Muğla’da konaklıyordu. 2019 yılından sonra yaşanan pandemi, 2021 yılındaki Muğla’da yaşanan büyük orman yangınları ve küresel iklim değişikliği sonucu üretimdeki düşüş sonrası gezgin arıcılar çam balı ormanlarının azalmasını dikkate alarak Muğla’ya daha az gelmeye başladı. Son 4 yılda yıllık Muğla’ya gelen arı kovanı sayısı 5 milyon kovandan 3 milyon kovana kadar düştü. Muğla’ya gelen arı kovanı sayısı azalınca çam balları kovana taşınamadı. "Çam dalları, bal pasıraları ile beyaza büründü" Başta Ordu, Erzurum ve Adana olmak üzere ülkenin dört bir yanından Muğla’ya gelen çam balı üreticilerindeki düşüş sonrası bu yıl toplanamayan ballardan dolayı çam ağaçlarının dalları adeta beyaza büründü. Bu yıl çam balı için iklim şartlarının oldukça elverişli geçtiğini kaydeden gezgin arıcılar "Hava şartlarının çam balı üretimi için elverişli olması nedeniyle çamların dalları çam pamuklu böceği (basra böceği) beyaza büründü. Basralı çamların dallarından yere dökülen beyaz çam pamuklu böceği arı olmaması nedeniyle salgıladığı bal çiçeği çam ağaçlarında kaldı. Yeterli miktarda arı ve arıcı gelmemesinden dolayı bu yıl Muğla’daki çam balı ağaçta kaldı ve ekonomiye dönüştürülemedi" diye konuştular. “Arı olmadığı için bal çamda kaldı” Adana’dan çam balı üretimi için gelen Mehmet Tilki, son 4 yılda çam balı üretimi için iklim şartlarının oluşmaması nedeniyle bu yıl da çok sayıda gezgin arıcının Muğla’ya gelmediğini belirtti. Tilki, Muğla’da çam balı üretimi için son yılların en iyi sezonunun yaşandığını açıkladı. Tilki, “Arısı olan balı yaptırır. Mühim olan arının olması. Kolonilerde kuvvetli arı olacak arı bal toplar, çünkü verim çok fazla. Biraz soğuktan dolayı sıkıntı var. Bal ağaçta donuyor. Arı olmadığından bal hemen alınamıyor alınmayınca da bal ağaçta donuyor" dedi. “Rekolte çok güzel” Ağaçlarda basra böceğinin salgıladığı bal çiçeklerinin arı olmaması nedeniyle ağaç diplerine döküldüğünü belirten Tilki, “Bal çiçekleri yere damladı, çamda da kaldı. Rekolte çok güzel. Biz ikiye bir bal aldık. (iki kovanda yaklaşık 26 kg) Şükür bu sezon güzel geçti. Her zaman geldiğimiz bölgede 10’a bir alıyorduk. (On kovanda yaklaşık 26 kg). Bu sene iki kovanda yaklaşık 26 kg aldık. Hava şartları çok önemli. Bu yıl bal havası da bal da çok iyi" ifadelerini kullandı.
Ankara Milli sporcular, Dünya Okul Sporları Yaz Oyunları’ndan 38 madalya ile döndü Bahreyn’de düzenlenen Dünya Okul Sporları Yaz Oyunları’nda mücadele eden milli sporcular 4’ü altın, 12’si gümüş ve 22’si bronz olmak üzere 38 madalya kazandı. Türkiye, oyunlara katılım gösteren 71 ülke arasında madalya sıralamasında 18’inci olurken, Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Osman Aşkın Bak, milli sporcuları tebrik etti. Bahreyn’in Manama şehrinde 23-31 Ekim tarihleri arasında düzenlenen Dünya Okul Sporları Yaz Oyunları sona erdi. Oyunlarda Türkiye’yi, 2023-2024 eğitim öğretim yılı okul sporlarında artistik cimnastik, atletizm, badminton, güreş, judo, okçuluk, tenis, tekvando, yüzme ve para yüzme branşlarında Türkiye şampiyonu olan sporcular temsil etti. Milli sporcular, Dünya Okul Sporları Yaz Oyunları’nı 4’ü altın, 12’si gümüş ve 22’si bronz olmak üzere 38 madalya ile tamamladı. Türkiye, 71 ülkeden yaklaşık 4 bin sporcunun mücadele ettiği organizasyonu 18. sırada bitirerek en başarılı ülkeler arasında yer aldı. Osman Aşkın Bak: “Okul sporlarında elde edilen başarının perde arkasında büyük bir emek var” Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Dünya Okul Sporları Yaz Oyunları’nda toplam 38 madalya kazanan milli sporcuları kutladı. Bakan Bak, “Bahreyn’de yapılan Dünya Okul Sporları Yaz Oyunları’nda 4’ü altın, 12’si gümüş ve 22’si bronz olmak üzere 38 madalya kazanarak ülkemizi gururlandıran sporcularımızı tebrik ediyorum. Elde edilen başarıda emeği geçenlere teşekkür ediyor, milli sporcularımızın başarılarının devamını diliyorum” dedi. Okul sporlarında kazanılan başarının perde arkasında büyük bir emeğin bulunduğunu vurgulayan Bakan Bak, “Türkiye, spor ülkesi olma yolunda hızla ilerliyor. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın önderliğinde yurdumuzun dört bir yanı ilçelere varıncaya kadar spor tesisleriyle donatıldı. Dünyanın en yeni, en modern spor tesislerine sahibiz. Ancak başarı için sadece tesise sahip olmak yetmiyordu. Uyguladığımız eğitim programlarıyla nitelikli antrenörler yetiştirdik. Milli Eğitim Bakanlığımız ile işbirliği yaparak okullarımızda uzman antrenörler nezaretinde yetenek taraması yaptık. Yetenekli yavrularımızı yatkın oldukları spor branşlarına yönlendirdik. Devrim niteliğinde olan Milli Sporcu Bursu ile okul mu spor mu ikilemini ortadan kaldırdık. Uzun süren sabırlı çalışmalarımızın sonucunu aldığımız için gururluyuz. Aynı azim ve kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz. Dünya Okul Sporları Yaz Oyunları’nda mücadele eden, madalya kazanan tüm sporcularımızın gelecekte ülkemizi Avrupa ve Dünya Şampiyonalarında, Olimpiyat Oyunlarında temsil edeceklerine yürekten inanıyorum” diye konuştu.
Muğla Bodrum FK Teknik Direktörü Volkan Demirel: “Uzun vadede çok büyük işler yapacağımızı düşünüyorum” Trendyol Süper Lig’in 11. haftasında Corendon Alanyaspor’u konuk edecek olan Bodrum FK’da Teknik Direktör Volkan Demirel, “Futbol 3 ihtimali olan bir oyun, bir tanesi olacak ama yenersek çok mutlu olacağız. Sahada ne yaptığımızı görmek isteyenler lütfen maçımıza gelsin, bizi desteklesin. Belki kısa vadede değil ama uzun vadede çok büyük işler yapacağımızı düşünüyorum” dedi. Trendyol Süper Lig 11. haftasında Bodrum FK, pazar günü saat 16.00’da Corendon Alanyaspor’u ağırlayacak. Yalıçiftlik İsmail Altındağ Tesisleri’nde mücadelenin hazırlıklarını sürdüren yeşil-beyazlı ekip, rakibi karşısında evinde gülen taraf olmak istiyor. Bodrum FK, tarihinde ilk kez yer aldığı Süper Lig’de oynadığı 10 maçta 3 galibiyet, 6 mağlubiyet ve 1 beraberlik sonucu topladığı 10 puan ile 13. sırada bulunuyor. "Yıkmadan dökmeden olanın üstüne ek yapmaya çalışacağız" Oyuncularla iki toplantı yaptığını ve taktiksel oyun anlayışını anlattığını söyleyen Bodrum FK Teknik Direktörü Volkan Demirel, “Takımlarla alakalı, rakibimiz Alanyaspor ile alakalı fikirlerimiz var. Şu an daha çok kendi takımımla ilgili ne yapabiliriz, neyi daha iyi sahaya yansıtabiliriz bu kadar kısa zamanda, neyi anlatabiliriz onun planlarını yapıyorum. Kendi istediklerimizi ortaya koymanın yanında Alanya’nın oyununa karşı da bir oyunumuz olacak. Maça kadar kısa zaman olmasına rağmen, maçı kazanmak adına elimizden geleni anlatmaya çalışacağız. Futbolcu arkadaşlarımın gayretini biliyordum, saha dışından çok enerjisi olan bir takım olduğunu biliyordum. İçlerine girdiğimde enerjinin daha farklı olduğunu hissettim. Kulüpte aile ortamı var. Buraya aidiyet duygusu hissediyorum. Bu şehirde mutluluğu da yaşadım, üzüntüyü de yaşadım. 20-25 senedir buraya giden gelen bir misafir gibiyim ama şu an buraya gelmiş, artık buranın çocuğu olarak o aidiyeti hissederek yaşayacak bir hocayım, antrenörüm. Oyuncularımın arkadaşları ve futboldan gelmiş bir ağabeyleriyim. Hep beraber belki kısa vadede değil ama uzun vadede çok büyük işler yapacağımızı düşünüyorum. Fırsat buldukça oyuncularla konuşmaya çalışıyorum. Geldiğimden beri 2 toplantı yaptım. İlki tamamen tanışma odaklıydı ama ikinci toplantıda taktiksel olarak ne yapmak istediğimi anlatmaya çalıştım. Bu tarz şeyler bir anda gerçekleşecek değil. Oturmuş bir düzen var, bir düzeni baştan yıkıp tekrar bir şeyi inşa etmeye çalışmıyoruz. O zaman çünkü farklı boşluklar, farklı yanlışlarla karşılaşabiliyorsunuz. Biz yıkmadan, dökmeden olanın üstüne biraz daha ek yapmaya çalışacağız. Zamanla beraber bunu daha da yukarıya çıkaracağız. Temeli atılmış bir takım var, biz bu katları o sağlam temelle beraber yukarı taşımaya çalışacağız. Ben daha önce statta oynanan maç atmosferini gördüm. Stat içerisinde odaları gördüğümde atmosferin daha da büyük olduğunu gördüm. Tüm Bodrumlu futbolseverleri stadımıza bekliyoruz. Hep beraber yensek de yenilsek de futbol 3 ihtimalli bir oyun, biri gerçekleşecek ama yenersek çok mutlu olacağız. Biz maç maç bakacağız, hedefimiz önümüzdeki maçı kazanmak. Sahada ne yaptığımızı görmek isteyenler lütfen maçımıza gelsin, bizi desteklesin” ifadelerini kullandı.
Mersin Yeşil Gelecek için Liman Şehirler Ortaklığı Projesi tamamlandı Mersin Ticaret ve Sanayi Odası’nın (MTSO) proje ortakları arasında yer aldığı ’Yeşil Gelecek için Liman Şehirleri Ortaklığı Projesi’ tamamlandı. MTSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cem Bucuge, yeşil dönüşümle ilgili tüm kurumların işbirliği içinde mücadele etmesinin şart olduğunu söyledi. Mersin Büyükşehir Belediyesi, Türkiye ile AB Arasında Şehir Eşleştirme-II (Yeşil Bir Gelecek İçin Eşleştirme) Hibe Programı TTGS-II kapsamında ’Yeşil Gelecek için Liman Şehirleri Ortaklığı’ başlıklı projeyle hibe aldı. MTSO, ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü, Litvanya’nın Klaipeda Belediyesi ve Litvanya Klaipeda Üniversitesi ortaklığında gerçekleştirilen ve yaklaşık bir yıl süren proje, kapanış toplantısıyla sona erdi. "Her türlü projeye elimizden gelen katkı ve paydaşlığı yapacağız" Toplantıda söz alan MTSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cem Bucuge, bu tarz projelerin sürekliliğinin olması, biri biterken yenisinin başlaması gerektiğine inandığını söyledi. Yeşil dönüşümün hem iş dünyası hem de uluslararası ticaretin devamlılığı için önemine değinen Bucuge, "Oda olarak en büyük amacımız, yeşil dönüşümün gerekliliği ve önemi konusunda farkındalık oluşturup, sanayicimize çevreyle ilgili dönüşümü sağlamalarında yardımcı olabilmek" dedi. Konunun evrensel olduğunu, bu nedenle de hiçbir ülkenin tek başına mücadelesinin yeterli gelmeyeceğini vurgulayan Bucuge, "Ülkelerin ve tüm kurumların işbirliği içinde mücadele etmesi şart. Ülkeler ve kurumlar arası işbirliğinin güzel bir örneği olması nedeniyle de bu proje oldukça anlamlı. Bir kapanış toplantısındayız ancak yola başka bir projenin açılışıyla devam edeceğimize inanıyorum. MTSO olarak bu alandaki her türlü projeye elimizden gelen katkı ve paydaşlığı yapacağımıza söz veriyoruz" diye konuştu. Projenin çıktılarının paylaşıldığı kapanış toplantısına MTSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cem Bucuge’nin yanı sıra Litvanya’nın Ankara Büyükelçisi Ricardas Degutis, Mersin Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Dr. Bülent Halisdemir, ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Barış Salihoğlu ile proje paydaşları katıldı.