ÇEVRE - 08 Mart 2025 Cumartesi 12:18

Atık deriler kadınların elinde geri dönüşüme kazandırılıyor

A
A
A
Atık deriler kadınların elinde geri dönüşüme kazandırılıyor

İzmir’de deri kursiyeri kadınlar, atık halde bulunan deri parçalarını; çanta, cüzdan, takı ve giysi gibi eşyalara dönüştürüyor. El emeğiyle üretilen eşyalar sayesinde hem derilerin çevreye verdiği zarar azaltılıyor hem de geri dönüşüm bilincinin yaygınlaştırılmasına katkı sağlanıyor.


İzmir’de Bornova Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü tarafından başlatılan ‘Çöpten Sanata Yeşil Dönüşüm’ projesi kapsamında, kullanılmayan ve çöpe atılacak olan deriler, geri dönüşüme kazandırılarak eşya haline getiriliyor. Kadın kursiyerler, atıl durumdaki derileri toplayıp tamamen el emeğiyle; çanta, cüzdan, kemer, takı ve giysi gibi eşyalara dönüştürüyor. Böylece bir yandan sürdürülebilir atık konusunda bilinçlenme sağlanmış bir yandan da atık derilerin çevreye verdiği zarar önlenmiş oluyor. Binbir emekle üretildikten sonra satışa sunulan ürünler ise kadınlara gelir kapısı oluyor.



"Makine kullanmıyoruz"


Kursiyerlere deri konusunda eğitim veren El Sanatları Öğretmeni Hazal Yazıcıoğlu Büyükhatipoğlu, derinin piyasa zor bulunan ve pahalı bir ürün olduğunu belirtti. Küçük parça derilerin sürekli çöpe atıldığına ve dönüşüme kazandırılmadığına dikkat ettiğini vurgulayan Büyükhatipoğlu, "Piyasada, çantacılar ve ayakkabıcılar derinin tabaka halini kullanıyor, küçük parçaları kullanamadıkları için çöpe atıyorlar. Bu çöpler de belirli yerlerde yakıt olarak kullanılıyor. ‘Bunun önüne geçebilmek için ne yapabiliriz?’ ve ‘En ufak deri parçasını nasıl ürüne dönüştürebiliriz?’ diye düşündük. Kolları sıvadık, atık deri parçaları toplamaya başladık. Projemizi gidip anlattık. Atık derileri toplayıp ürünlere dönüştürmeye başladık. Kursa gelen öğrenciler, el sanatları alanında bir şeyler öğrenmiş oluyor. Buradaki ürünler tamamen el emeği ile üretiliyor. Makine kullanmıyoruz. İnsanlar ürettikleri ürünleri satışa sunuyorlar. Kendilerine istihdam sağlıyorlar" diye konuştu.



Derile birbirinden çeşit ürüne dönüşüyor


Kurs yerinde daha çok kadınların kullanabileceği ya da çevrelerine hediye edebilecekleri ürünlerin üretildiğine değinen Büyükhatipoğlu, derilerin; çanta, cüzdan, takı ve giysiye dönüştürüldüğünü kaydetti.



"Ne kadar az çöp o kadar çok hayat demek"


Derinin, doğada tek başına çözülen bir malzeme olmadığını ve yıllarca yaşayabileceğini ifade eden Büyükhatipoğlu, şunları söyledi:


"Biz bunu dönüştürüp, bir ürüne çevirip kullanıma sunmazsak, çöpe gittiği zaman havaya karbonmonoksit yayıyor. Çok büyük tehlike teşkil ediyor. Derinin geri dönüştürülebilir alanı şu an yok. Biz de ne kadar deriyi ürüne dönüştürebilirsek doğaya da o kadar fayda sağlamış oluyoruz. Ne kadar az çöp o kadar çok hayat demek. Eski kemer tokalarımızın ve çantalarımızın parçalarını bile atmıyoruz. Doğaya ne kadar minik bir adım atarsak bize o kadar cevap verir."



"Deri ile hiç ilgisi olmayan biriydim"


Evde oturmaktan sıkıldığı için bir kursa katılmak istediğini ifade eden 67 yaşındaki Gülserer Altıngüzel de "Deri kursu olduğunu öğrendim. Deri ile hiç ilgisi olmayan biriydim. Artık hiçbir eski fermuarı, tokayı, çantayı atmamaları için çevremi uyarıyorum ve bunu öğrendiğim için çok mutluyum. Evde bir odamı ayırdım. Bütün atık ürünleri buraya getirip değerlendiriyoruz. Bir kadının kullanabileceği bir çok ürünü burada dönüştürerek üretiyoruz. Keyifle yapıyoruz" ifadelerine yer verdi.


,,,


Gıda Mühendisi Nebahat Türkyılmaz (51), "Deriden çantaların nasıl dikildiğini merak ederek kursa başladım. Atık derilerden, kolye, cüzdan, küpe, anahtarlık gibi ürünler yaptık. Beğendiğimiz modelin kalıplarını çıkarıyoruz. Daha sonra derinin üzerine kalıpları yatırıp deriyi kesiyoruz. Özel yöntemlerle dikip hazır hale getiriyoruz. Ben derinin üzerine ebru sanatını yapıyorum. Bunlarla defter ve cüzdan oluşturuyorum. Bu sayede sürdürülebilirliği sağlıyorum.



"Atılacak ürünü üretime kazandırmak bana iyi hissettiriyor"


Emekli Öğretmen Naciye Karayaka "Emekli oldum fakat üretimden uzaklaşmak istemedim. Bir hobim olsun istedim. Her şeyin hızla tüketildiği bir dönemde ben o hızlı tüketime dahil olmak istemedim. O yüzden geri dönüştürerek ve tüketmeden hobi edinmek için geri dönüşüm malzemeleriyle çalışıyoruz. Çok keyif alıyorum. Deri tozu alan iflah olmuyor. Dönüştürmek çok keyifli bir şey. Atılacak bir şeyi üretim içine kazandırmak bana iyi hissettiriyor. Dünyanın geleceği için böyle bir kültür edinmek gerekiyor" diye konuştu.



"Kursiyerlerimiz hayal gücüne dayanan eğitimler alıyor"


Halk Eğitim Merkezleri’nin, eğitim ve halkın bir araya geldiği yerler olduğuna dikkat çeken Bornova Halk Eğitim Merkezi Müdürü Yeliz Ünal, "Farklı yaş grubundan kursiyerlerimiz var. Bakanlığımız bünyesinde yaklaşık 3 bin 900 kursumuz var. Birçok insana hitap ediyoruz. Sadece okuma yazma değil aynı zamanda yapay zeka, deri, cenaze gibi kurslarımız da var. Geçen sene Bornova’da 28 bin kursiyere ulaştık. Biraz daha topluma ve geleceğe duyarlı eğitimler vermeyi hedefliyoruz. Atık derilerin çevreye ve topluma nasıl yararlı olabileceğini düşündük. Kursiyerlerimiz sıradan eğitim alıp mezun olmaktansa, hayal gücüne dayanan eğitimler alıyor ve bundan çok mutlular. Çalışmalarımız devam edecek" açıklamalarında bulundu.



"Aile bütçesine katkı sağlıyorlar"


Sözlerini sürdüren Ünal, şöyle konuştu:


"Kursiyerlerimiz ürettiği ürünlerle aile bütçelerine katkıda bulunuyor. Çevreye zarar verecek atıklardan ürettikleri ürünleri, sosyal medyadan ya da çevresindeki vatandaşlara ulaşarak satıyorlar."



Atık deriler kadınların elinde geri dönüşüme kazandırılıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sinop Türkeli’de Çanakkale Zaferi töreni Sinop’un Türkeli ilçesinde, Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 110. yıl dönümü dolayısıyla çelenk sunma töreni gerçekleştirildi. Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen tören, Atatürk Anıtı’na çelenklerin sunulmasıyla başladı. Saygı duruşu yapılması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla devam eden törende, günün anlam ve önemini belirten konuşmayı, Türkeli İlçe Jandarma Komutanlığında görevli Jandarma Astsubay Çavuş Nur Savaş yaptı. Savaş, yaptığı konuşmada, "Bugün, imanın imkânı yendiği gündür. Bugün, tarihe sığmayan kahramanların destan yazdığı gündür. Kanla yazılmış bir destandır Çanakkale. Vatan sevgisini kendinden, anne babasından, sevdiğinden üstün tutmuş, yüzbinlerin zaferidir Çanakkale. Bir ulusun yeniden dirildiği, imanın imkânı yendiği gündür. Bu destanın her sayfasında büyük kahramanlarımızın adı var: Gazi Mustafa Kemal, Yüzbaşı Hakkı Beyler, Seyit Onbaşılar, Niğdeli Aliler ve nice kefensiz yatanlar. 109 yıl önce yedi düvele karşı ’Çanakkale’yi geçilmez’ kılan irade; Dumlupınar’da, Sakarya’da, İstiklal ve İstikbal mücadelemizde en büyük gücümüz oldu. Aynı irade, aynı ruh, aynı inanç bugün de dimdik ayakta, istiklâlden istikbale giden yollarımızı açmaktadır" dedi. Düzenlenen törene, İlçe Kaymakamı Safa Kahraman, Belediye Başkanı Veysel Şahin, gaziler, siyasi parti temsilcileri, daire amirleri, öğretmenler, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.
Kayseri Kayseri’de şehitler mezarları başında anıldı Kayseri’de Çanakkale Deniz Zaferi’nin 110’uncu yıldönümü ve Şehitleri Anma Günü dolayısıyla düzenlenen programda şehitler anıldı. Kartal Şehitliği’nde düzenlenen programa; Kayseri Valisi Gökmen Çiçek, Garnizon Komutanı Hava Pilot Tümgeneral Kadircan Kottaş, Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, İl Jandarma Komutanı Hakan Dedebağı, İl Emniyet Müdürü Atanur Aydın, Türkiye Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Kayseri Şube Başkanı Ali Yavuz, protokol üyeleri ve şehit aileleri katıldı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının valilik, garnizon ve büyükşehir belediyesinin çelenkleri sunuldu. Ardından bir konuşma yapan Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Kayseri Şube Başkanı Ali Yavuz, "Çanakkale bir savaşın çok ötesinde yedi düvele karşı binlerce vatan evladının vatan borcu ve sevdası için çağrıldığı kutlu bir cephedir. Vatan savunması ve hürriyet sevdası ile cepheye koşan kahramanlarımızın yazdığı var oluş destanıdır. Bu destanı anlatmak boynumuzun borcudur. Vatan dediğimiz bu mübarek toprak şehit kanları ile sulanmış, diyeti ağır ödenmiş topraklardır. Çanakkale inancın, fedakarlığın ve vatan sevgisinin en yüce mertebesi olan şehadetle taçlandığı kutlu bir direniştir. Şehitlerimizin kanları ile sulanan bu topraklar bizlere bağımsız bir vatan bırakmanın bedelinin ne kadar ağır olduğunu gösteren en büyük işarettir. Çanakkale’yi 3 kelime ile anlatacak olursak, geldiler, gördüler ve döndüler" dedi. Kayseri Valisi Gökmen Çiçek de, şehitlik özel defterini imzalarken, Kur’an-ı Kerim okundu ve dua edildi. Düzenlenen program, protokol üyelerinin şehit mezarlarını ziyaret ederek karanfil bırakması ve ailelere başsağlığı dilemesinin ardından sona erdi.
Antalya Antalya’da 5 ilçedeki 20 okulda ’Enerji Okuryazarlığı’ eğitimleri başlıyor CK Enerji Akdeniz Elektrik’in "Enerji Okuryazarlığı" Projesi, 2024-2025 Eğitim-Öğretim Yılı’nda da Antalya’da çocuklarla buluştu. 5 ilçede toplam 20 okulda Enerji Okuryazarlığı eğitimlerinin başlaması için CK Enerji Akdeniz Elektrik ile Antalya İl Milli Eğitim Müdürlüğü arasında protokole imza atıldı. Sürdürülebilir bir gelecek için enerjinin verimli ve tasarruflu kullanımı büyük önem taşırken, bu anlayışın daha küçük yaşlarda genç zihinlere yerleşmesi hedefi ile "Enerji Okuryazarlığı" Projesini hayata geçiren CK Enerji Akdeniz Elektrik, 2024-2025 Eğitim-Öğretim Yılı’nda da çocuklarla buluştu. 21 Şubat tarihinde CK Enerji Akdeniz Elektrik ve Antalya İl Milli Eğitim Müdürlüğü arasında imzalanan protokol kapsamında, bu dönemde Antalya’nın 5 ilçesinde, 20 okulda Enerji Okuryazarlığı eğitimlerine başlanacak. Protokol kapsamında Antalya İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından belirlenen ilkokullarda 3. ve 4. sınıf öğrencilerine "elektrik nedir, nasıl üretilir, güvenli elektrik kullanımı, enerji verimliliği, evde ve okulda enerji tasarrufu nasıl yapılır" gibi konular çocukların anlayabileceği dilde anlatılacak. "Daha yaşanabilir bir dünya için önemli" İmza töreninde konuşan Antalya İl Milli Eğitim Müdürü Salih Kaygusuz, "Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik konularında bilinçlenmesi, daha yaşanabilir bir dünya için büyük önem taşıyor. Bu doğrultuda CK Enerji Akdeniz Elektrik ile iş birliği içinde başlattığımız Enerji Okuryazarlığı Projesi, öğrencilerimize enerji kaynaklarını bilinçli kullanma ve tasarruf alışkanlıkları kazandırma noktasında önemli bir fırsat sunuyor. Antalya’nın 5 ilçesinde 20 okulda uygulanacak bu proje ile öğrencilerimiz, günlük hayatlarında enerjiyi nasıl daha verimli kullanabileceklerini öğrenirken aynı zamanda çevresel sorumluluk bilinci kazanacaklar. Eğitim yoluyla kalıcı ve bilinçli davranış değişiklikleri oluşturmanın önemine inanıyor, bu projeye katkı sunan CK Enerji Akdeniz Elektrik’e iş birlikleri için teşekkür ediyorum. Öğrencilerimizin bu eğitimden en iyi şekilde faydalanmalarını diliyor, emeği geçen tüm öğretmenlerimize de teşekkür ediyorum" değerlendirmesinde bulundu. "Başka dünya yok!" Enerji kaynaklarının verimli kullanılması, israfın önlenmesi ve bu alanda bilinçli nesiller yetiştirilmesi için yürütülen çalışmaların önemine dikkat çeken CK Enerji Akdeniz Elektrik Genel Müdürü Fahrettin Tunç da "İl Millî Eğitim Müdürlüğümüz ile yaptığımız iş birliği kapsamında, çocuklarımızı evde ve okulda enerjiyi tasarruflu kullanmak için neler yapılabileceği konusunda bilgilendirmeye çalışacağız. CK Enerji olarak bu yıl çocuklarımıza "Başka Dünya Yok!" projemiz çerçevesinde karbon ayak izinin ne demek olduğunu, sürdürülebilir bir dünya için toplumdaki her kesime görev düştüğünü de anlatacağız. Hedefimiz küçük yaşlarda oluşacak bilinçli enerji kullanım alışkanlığı ile hem bugünümüz hem de geleceğimiz için bir farkındalık sağlamak. Bu amaçla çıktığımız bu yolda, okullarımızda Enerji Okuryazarlığı eğitimleri için bize fırsat veren başta Antalya İl Milli Eğitim Müdürü Salih Kaygusuz’a ve emeği geçen il milli eğitim müdürlüğü ilgili kadrolarına teşekkürlerimizi sunuyorum" dedi. "2018’de başlayan proje, 2019’da okullu oldu" Dünyada enerjinin verimli kullanımının önemi giderek artarken CK Enerji Grubu da 2018 yılında tüketicilerin bilinçli enerji kullanımı için ‘Enerji Okuryazarlığı Projesi’ni devreye aldı. Tüketicilerin elektrik faturasındaki kalemleri tek tek görmesine imkan veren "şeffaf fatura", en çok kullanılan elektrikli ev aletlerinin ne kadar elektrik tükettiğini gösteren ‘"tüketim hesaplama butonu", bilinçli elektrik kullanımını desteklemek üzere "tüketici kitapçığı ve tasarruf önlemleri" gibi çeşitli adımları bulunan proje ile 2019 yılından bu yana Akdeniz bölgesinde ilk ve orta öğretime giden yaklaşık 20 bin öğrenciye ulaşıldı.
Kayseri Bu müzeye gelen Çanakkale Savaşı’nı yaşıyor Çanakkale’de toprak altından çıkarılan savaş malzemelerinin sergilendiği Çanakkale’den Cumhuriyet’e 100. Yıl Müzesi’ne gelen vatandaşlar, savaş yıllarını yaşıyor. Talas Belediyesi tarafından Osmanlı Sokağı içerisinde yaptırılan Çanakkale’den Cumhuriyet’e 100. Yıl Müzesi, Çanakkale Savaşları’nın hatıralarını gün yüzüne çıkardı. Çanakkale’de toprak altından çıkarılan çift ağızlı tıbbi testere, İngiliz çelik tabanlıklı asker postalı ve taban parçası, Osmanlı er çarığı, at nalı, mermiler, boş kovanlar, subay harita çantası, kemer tokalar, kemer parçaları gibi orijinal eserlerin yer aldığı müzede tamamı Çanakkale Savaşlarını ilgilendiren 4 bin 500 eser de yer alıyor. Açıldığından beri 150 bin vatandaşın ziyaret ettiği müze hakkında bilgiler veren Müze Rehberi Yasin Bulut, "Müzemizde 6 bin 500 eser var. Hepsi orijinaldir. Çanakkale Savaşlarının geçtiği Gelibolu Yarımadası’ndan topraktan çıkarılmış malzemelerdir. Buradaki malzemelerin yüzde 95’ini Ahmet Nedim Kilci hocamız topraktan çıkarmıştır, gelen kısmı da babadan, dededen kalıp hocamıza hediye edilen malzemelerdir. Buradaki kütüphanemizde 4 bin 500 yakın eser vardır. Sadece Çanakkale İhtisas Kütüphanesi olarak hazırlanmış bir kütüphanedir. Hepsi tasnif edilmiş şekildedir. Çanakkale’de genel harp tarihi, askerlerin ve komutanların hatıratları, deniz ve kara savaşları yer almaktadır. Çanakkale savaşında askerler ’Rabbim beni sahra hastanesine düşürmeden canımı al’ diye dua ederler. Çünkü Çanakkale Savaşı narkozun olmadığı, ellerin ve kolların diri diri kesildiği bir savaştır. Burada da bir öğrencinin Çanakkale tezini hazırlayacak kadar kitabımız var" ifadelerini kullandı. Müzede askerlerin kişisel eşyalarının da yer aldığını kaydeden Bulut, "Analarımızın cephede katkısı çok fazladır. Erler cephede savaşıyor ama analar da arkada bir savaş içerisinde. Tarlayı eken ve biçen, askerin yarasını tedavi eden ve siperde askerin ayağı üşümesin diye patik ören hep analardır. Burada da 110 yıl önce örülmüş bir patik var. Analarımızdan birinin bununla ilgili bir mektubu da vardır. Mektubunda ’Komutan, evladımın küçülen kazağından patik örmek istedim ama patik tek çıktı. Komutan patik tektir diye atmayınız, an azından ayağı kopmuş askerimizin tek ayağını ısıtırsınız’ diyor. Devlet de analarımızı unutmamış. Devletimizin imkanı olmadığı için esir edilen İngiliz ve Fransızların tüfeklerinin uçları kesilip hurdalardan yüzükler yapılmış. Bu yüzüklerin üzerine de ’cihadiye’ yazılmış. Çünkü cihat erkeklerin, cihadiye de kadınların yaptığı savaştır. Devamına da savaşın bittiği tarih yazdırılıp analarımıza hediye edilen bir yüzük de burada var. Açıldığımızdan beri müzemize 150 bin ziyaretçi geldi. 200’e yakın okuldan öğrencilerimiz geldi. Amacımız da öğrencilerimize ecdadımızı unutturmamak. Buraya gelen öğrencilerimize müzemizi rehberlik yaparak gezdiriyoruz. Müzedeki malzemelerin her birinin hatıratı var. Bunları teker teker anlatıyoruz. O yüzden okullarımızdan yoğun bir ilgi var" diye konuştu.