GENEL - 01 Mart 2012 Perşembe 09:29

ZAMAN GAZETESİ 25. YILINI KUTLADI

A
A
A
ZAMAN GAZETESİ 25. YILINI KUTLADI

Zaman Gazetesi’nin 25. kuruluş yıl dönümü resepsiyonuna katılan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, "Adalet ve Kalkınma Partisi olarak demokrasi, hukuk, yargı reformu ve kalkınma alanında bizim ilk sıramızda kalkınmayı önce yaptık, adaleti ikinci sırada bıraktık. Adalet tarafına göz atınca tosladık. Oralarda bir tosladık, ondan sonra tekrar millete gittik. Millet işi düzeltti, kalkınmada yetkiyi verdi, düzelttik" dedi. Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay da, bir
toplumun adaletle yönetilebileceğini söyledi.
Zaman Gazetesi’nin kuruluşunun 25. yıl dönümü dolayısıyla Kaya Termal Otel’de düzenlenen resepsiyona Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ile Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’ın yanı sıra İzmir Valisi Cahit Kıraç, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, ilçe belediye başkanları, oda başkanları, sendika, dernek ve eğitim ve medya dünyasının temsilcileri ile çevre illerden gazetenin çok sayıdaki okuyucusu iştirak etti. Gazetenin yayın hayatına başladığı 3 Kasım 1986
yılından 2012 yılına kadar geçen 25 yıllık süreçte manşetine taşıdığı haberlerin sinevizyon gösterimi ile sunulduğu gecede konuşan Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı, gazeteciliğin en büyük krizinin değişen ve gelişen dünya teknolojisine karşı çeşitli iletişim araçlarının yaygın olarak kullanılmaya başlanmasıyla ortaya çıktığını belirterek, "Gazetenin tahtını temelden sarsan iletişim araçları çıktı, gelişti ve büyüyerek yaygınlık kazandı. Bu durumda gazetelerin kendi varlık nedenini
sorgulamaya vesile oldu. Gazeteciliğin en büyük krizi bu olmuştur. O kriz de akıl, mantık, hikmet ve irfanla aşılmıştır" dedi.
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım ise, 28 Şubat sürecinden itibaren medyanın güven sıralamasında erozyona uğradığını söyleyerek, "O dönemlere tekrar gidersek medyanın bu demokrasi dışı Türkiye’deki faaliyetlere alet edildiğini, çok etkin olarak bir kısmının da kullanıldığını, kendilerinin böyle bir iş birliğine girdiklerini biliyoruz. Bundan ülkemiz çok şey kaybetmiştir" diye konuştu.
Türkiye’de son 9 yılda iletişim alanında yapılan yeniliklerle dönemlerin sağduyulu sorgulanmasına kapı açtığını ifade eden Bakan Yıldırım, "İnsanları doğru, hızlı ve güvenilir bilgilendirmenin başında gelen basın kuruluşları ne kadar ilkeli olursa, ne kadar toplumun gerçekleriyle örtüşürse, o kadar güven noktasında mesafe katediyor. Örneğin bugün 28 Şubat sürecini daha sağlıklı, daha sağduyuyla değerlendirme imkanı buluyoruz" dedi.
"ADALET YOLLARINI MİLLETE HAVALE ETTİK"
Hükümet politikaları ile Türkiye’de son 9 yılda yapılan yatırımların 50 yıllık kaybın bir kısmında telafi oluşturduğunu belirten Bakan Yıldırım, şöyle konuştu:
"Adalet ve Kalkınma Partisi olarak demokrasi, hukuk, yargı reformu ve kalkınma alanında bizim ilk sıramızda kalkınmayı önce yaptık, adaleti ikinci sırada bıraktık. Adalet tarafına göz atınca tosladık. Oralarda bir tosladık, ondan sonra tekrar millete gittik. Millet işi düzeltti, kalkınmada yetkiyi verdi, düzelttik. Adalet tarafında sahibine gittik, sahibi kararı verdi Türkiye’nin yollarını biz açtık, biz yaptık. Adalet yollarını da millete havale ettik, millet açtı, o yolda devam ediyoruz."
"TOPLUM SADECE ADALETLE YÖNETİLİR"
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ise, demokraside tek seslilikten ziyade farklı fikirlerin medeni ortamda anlayış çerçevesinde tartışılması gerektiğinin altını çizerek, adaletin önemini vurguladı. Bakan Günay, "Bir toplum sadece adaletle yönetilir. Bugün karşı karşıya bulunduğumuz birçok sorunu, inanç ve etnik köken gibi sorunları bir tek kavram çözebilir: ’adalet ve kalkınma’. Bunu da başaracağız. Demokrasinin köklü ve sarsılmaz olması için basın özgürlüğü ve temel düşünce ve ifade özgürlüğüdür.
Basın özgürlüğü bir milletin boynunun bükük kalmaması, herkese karsı savunmasının teminatıdır" şeklinde konuşu.
Konuşmaların ardından protokol üyeleri birlikte ’25. Yıl’ pastasını kesti.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Minibüsün çarptığı elektrik direği balkona düştü: 3 yaralı Aksaray’da kontrolden çıkan minibüsün çarptığı elektrik direği bir evin balkonuna devrildi. Kazada minibüsteki 3 kişi yaralanırken, olay anında balkonda kimsenin olmaması faciayı önledi. Kaza, Yavuz Sultan Selim Mahallesi Organize Sanayi Caddesinde yaşandı. Edinilen bilgiye göre, şehir merkezi istikametinden organize sanayi istikametine seyreden ve sürücüsü belirlenemeyen 68 EE 940 plakalı minibüs, kontrolden çıkarak yolun kenarında bulunan elektrik direğine çarptı. Çarpmanın etkisiyle direk yolun kenarında bulunan apartmanın 2. katındaki dairenin balkonuna düştü. 2 direk arasındaki yaklaşık 70 metrelik 6 ayrı elektrik telleri 5 metreye kadar düştü. Kaza anında balkonda kimsenin olmaması büyük bir faciayı önlerken kazada minibüste bulunan E.A. (19), E.C.A. (21) ve B.E.Y. (16) yaralandı. Kazayı gören vatandaşlar durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine polis, sağlık ve elektrik arıza ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen elektrik arazı ekipleri elektriği keserken, sağlık ekipleri yaralıları ambulanslarla Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisine kaldırdı. Burada tedavi altına alınan yaralıların sağlık durumunun iyi olduğu öğrenilirken, polis ekiplerinin güvenlik önlemleri aldığı yolda devrilen direk elektrik arıza ekiplerince kaldırıldı. Kaza anında minibüsten inen 2 kişinin de olay yerinden kaçtığı öğrenilirken kazayla ilgili inceleme başlatıldı.
Ankara Dışişleri Sözcüsü Keçeli: “Irak Türkmenlerinin yanında duruyor, hak ve menfaatlerini gözetiyoruz” Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli, Irak’taki nüfus sayımı bağlamında Kerkük’e yönelik gerçekleşen nüfus hareketliliğine ilişkin, “Türkiye olarak, tüm kurumlarımızla, Irak Türkmenlerinin yanında duruyor, hak ve menfaatlerini gözetiyoruz” dedi. Dışişleri Sözcüsü Keçeli, sosyal paylaşım sitesi X hesabından yaptığı paylaşımda, “Türkiye olarak, tüm kurumlarımızla, Irak Türkmenlerinin yanında duruyor, hak ve menfaatlerini gözetiyoruz. Bu çerçevede, Irak’la aramızda dostluk köprüsü teşkil eden ve Kerkük’te yoğun bir nüfusa sahip olan Türkmen soydaşlarımızın huzur ve güvenlikleri, bu ülkeyle ikili ilişkilerimizdeki temel önceliklerimizdendir. Irak’ta uzun yıllar sonra yapılmakta olan nüfus sayımı için IKB’deki Kürtlerin Kerkük’e yoğun şekilde intikallerine dair kamuoyuna da yansıyan gelişmeler yakından takip edilmiştir” ifadesini kullandı. Keçeli, “Söz konusu nüfus sayımında etnik kökene dair veri toplanmamış olsa da yoğun nüfus hareketliliği Iraklı Türkmen ve Arap kesimleri haklı olarak endişeye sevk etmiştir. Bu usulsüzlüğün, aslında Kerküklü olmayan kitlelerin oldubittiyle Kerkük nüfusuna dahil edilmesi sonucunu doğuracağı ve bunun ileride yapılacak seçimlere de etki edeceği açıktır. Irak yetkili makamlarının, son yüzyıldır sayısız katliam ve zulme maruz kalmış Türkmen soydaşlarımızın, nüfus sayımı kapsamında yaşanan bu son gelişmeler nedeniyle bir kez daha mağdur edilmesine müsaade etmemesini bekliyoruz. Kerkük’teki temel beklenti ve hassasiyetimiz, vilayette tarih boyunca oluşan demografik yapıyla oynanmaması ve Kerkük halkının, vilayetin asli bileşenlerinin üzerinde mutabık kaldığı biçimde yaşamaya devam etmesidir” ifadelerine yer verdi.