ASAYİŞ - 03 Şubat 2023 Cuma 17:00

36 kişiye mezar olan apartman davasında belediye görevlileri hakim karşısında

A
A
A
36 kişiye mezar olan apartman davasında belediye görevlileri hakim karşısında

İzmir’de meydana gelen 6,6 büyüklüğündeki depremde 36 kişinin hayatını kaybettiği, 17 kişinin de yaralandığı Rıza Bey Apartmanı davasında 2’si tutuklu 15 sanığın yargılanmalarına devam edilirken, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 23.

İzmir’de meydana gelen 6,6 büyüklüğündeki depremde 36 kişinin hayatını kaybettiği, 17 kişinin de yaralandığı Rıza Bey Apartmanı davasında 2’si tutuklu 15 sanığın yargılanmalarına devam edilirken, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 23. Ceza Dairesi tarafından verilen birleştirme kararının ardından binanın inşası döneminde belediyede görev yapan sanıklar da ilk kez ağır ceza mahkemesinde savunma yaptı.


Ege Denizi Seferihisar açıklarında 30 Ekim 2020’de meydana gelen, 117 kişinin hayatını kaybettiği 6,6 büyüklüğündeki depremde, Bayraklı ilçesindeki 8 katlı Rıza Bey Apartmanı’nda 36 kişi yaşamını yitirdi, 17 kişi de yaralandı. Depremin ardından başlatılan soruşturmada 4’ü tutuklu 9 kişi hakkında, İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesinde, "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olmak" suçundan 20 yıla kadar hapis cezası talebiyle dava açıldı. Yargılama sırasında 2 sanık daha tahliye edildi. Sanık avukatlarının şikayetiyle açılan soruşturmanın ardından,"bilinçli taksirle 6 kişinin ölümüne ve 2 kişinin yaralanmasına neden olma" suçlamasıyla haklarında iddianame hazırlanan Rıza Bey Apartmanı’ndaki diş hekimi polikliniği sahipleri Arda Hacarlıoğlu ve Onur Yedikara ile daire sahipleri Selma ve Ender Ensari’nin dosyaları da mevcut davayla birleştirildi ve sanık sayısı 13’e yükseldi.


Öte yandan, o dönem Bayraklı Belediyesinde Fen İşleri Müdür Vekili sıfatıyla imzası bulunan Gamze E. (52) ve Mehmet Ali U. (69) hakkında "görevi kötüye kullanma" suçundan İzmir 13. Asliye Ceza Mahkemesinde dava açılırken, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 23. Ceza Dairesi, her iki dosyanın birleştirilmesine oy birliğiyle karar verdi. Böylelikle Rıza Bey Apartmanı davasında sanık sayısı 15’e yükseldi.



Dönemin belediye görevlileri savunmalarını yaptı


Sanıkların yargılanmalarına bugün İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesinde devam edildi. Duruşmaya tutuklu sanıklar Ali Serdar Bayram ve Hasan Hüseyin Özkan SEGBİS ile katılırken, bazı tutuksuz sanıklar, avukatlar ve mağdurlar salonda hazır bulundu. İzmir 13. Asliye Ceza Mahkemesinde "görevi kötüye kullanma" suçundan yargılanan, ancak birleştirme kararının ardından asıl dosyaya sanık olarak dahil edilen dönemin belediye görevlileri Gamze E. ve Mehmet Ali U. duruşmada savunma yaptı. Bayraklı Belediyesine ait etüt merkezi tarafından Rıza Bey Apartmanı’nın risk kategorisinde yer aldığı ve performans analizi yapılarak güçlendirme yapılması tavsiyesinde bulunduğu raporda imzası olan Gamze E., söz konusu raporun tavsiye niteliğinde olduğunu savunarak, "Yasal bağlayıcılığı yoktur. Raporun sonuç kısmında bu belirtiliyor. Performans analizi yapılmasını tavsiye edip kararı vatandaşa bırakmışız. Biz vatandaşa sadece kılavuzluk yaparız. Performans analizi sonucu olmadan belediyeler binayı yıkamazlar. Zemin etüdü ardından performans analizi yaptırmanızı tavsiye ediyoruz diyoruz. Biz binaya hasar tespit analizi yapmadık" dedi.



"Evrak olarak eksiği yoktu"


Diğer tutuksuz sanık Mehmet Ali U. da üzerine isnat edilen suçlamayı kabul etmediğini ifade ederek, "Ben hata yapmadım ve içim rahat. İmar müdürünün görevlerinden biri yapıya inşaat ruhsatı vermesidir. O dönem için 1975 yılı yönetmeliğine göre her şeyin hazır olup olmadığına baktım. Evrak olarak eksiği yoktu. Bana gelene kadar 6-7 imzadan geçiyor. Dosyada eksiklik yoktu. Kimse eksik olduğu halde izin verdiğimi söyleyemez" ifadelerini kullandı.


Duruşmada söz verilen tutuklu sanık Hasan Hüseyin Özkan, "Ben sadece bir inşaat yapmadım. 1977’den beri bina yapıyorum. Hep aynı şeyleri anlatıyorum. Diğerlerinde eksik malzeme kullanmamışım da bunda mı kullanmışım? Binaya çok kez dokunmuşlar. Tahliyemi talep ediyorum" dedi. Diğer tutuklu sanık Ali Serdar Bayram da tahliyesini talep etti.


Gamze E. ve Mehmet Ali U.’nun tutuksuz yargılanmalarının devamına karar veren mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına ve dosyadaki eksikliklerin giderilmesine karar verip duruşmayı erteledi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Thomas Reis: "Muasaba antrenmana gelmedi, son haftalarda olanlar saygısızcaydı" SAMSUN (İHA) – Samsunspor Teknik Direktörü Thomas Reis, adı Fenerbahçe ile anılan Anthony Musaba’nın sabah antrenmanına katılmadığını ve son dönemde hem kalp olarak hem de kafasının Samsunspor’da olmadığından performansının düştüğünü söyledi. Ziraat Türkiye Kupası B Grubu ilk hafta maçında Eyüpspor’u konuk eden Samsunspor, müsabakadan 2-1 galip ayrıldı. Maç sonu basın toplantısında açıklamalarda bulunan Thomas Reis, "Burada oturmak bugün kolay çünkü galip geldik. 8 maçtan sonra galip geldiğimiz için burada daha kolay oturuyoruz. Yılı galibiyetle bitirdik. Bugün en iyi performansımızı gösteremedik. Özgüven açısından galibiyetle ayrılmak çok önemliydi" dedi. "Muasaba antrenmana gelmedi, bu saygısızcaydı" Transfer konusundaki sorulara da cevap veren Reis, Musaba’nın Fenerbahçe ile adı geçtikten sonraki tavırları nedeniyle hayal kırıklığına uğradığını belirterek, "Fenerbahçe’nin Musaba ile ilgilendiği haberlerini okumuştum. Bu işin doğasında bunlar var. Eğer sözleşmenizde serbest kalma opsiyonunuz varsa bunu kullanma hakkına sahipsiniz. Ama son haftalarda olanlar açıkçası beni bir hayal kırıklığına uğrattı diyebilirim. Eğer bir futbolcu hem kafa olarak hem kalbiyle burada değilse doğal olarak performansı aşağıya doğru gidiyor ki son haftalarda gözlemlediğimizde açıkçası buydu. Bugün kendisiyle bir toplantı yaptım ve kendisine burada kalıp kalmayacağını sordum. Ben hoca olarak da bunu bilmek zorundayım. Eğer bizimle kalmayacaksan doğru bir şekilde açık yüreklilikle bunu bana söylemesini isterim. Çünkü aksi takdirde yeni bir transfer yapmamız gerekiyor diye kendisine belirttim. Kendisi ise bugün takımla olmamasının daha iyi olacağını söyledi. Tabii bugün kadroda olmadığı için kendisine sabah saatlerinde bir antrenman saati vermiştik, antrenmana gelmedi. Sonuç olarak şu an hala Samsunspor’un oyuncusu kendisi. Sonuç olarak Musaba’da bu toplanmaya katılmak zorunda. Eğer imza atacaksa başka bir takıma ocak ayında imza atabilir. Tekrardan o toplanma tarihinde takımla birlikte olmak zorunda. Eğer gelmezse kendisi zaten kulüp bu anlamda bir aksiyon almak zorunda kalacak. Açıkçası bir hayal kırıklığı yaşıyorum diyebilirim bu konuda. Çünkü kendisine biz kulüp olarak buraya gelmek gibi bir fırsat verdik ve kendisini geliştirmek anlamında da tüm desteğimizi gösterdik. Ama dediğim gibi son haftalarda olanlar açıkçası saygısızcaydı diyebilirim bu davranış şekliyle alakalı. Tabii bu durumdan nefret etsem de bu işin doğasında olan bir şey. Her zaman kendisiyle dürüst bir şekilde iletişim kurmaya çalıştık aynı şeyi kendisinden de beklerdim ve bugün kendisine kadroda olup olmak isteyip istemediğini sordum. Bana kadroda olmak istemediğini söyledi" diye konuştu.
İstanbul Fenerbahçe Yönetim Kurulu Üyesi Torunoğulları: "Başkanımız çok rahat" Fenerbahçe Başkanı Saadettin Saran’ın uyuşturucu operasyonu kapsamında gözaltına alınmasının ardından Kulübün Yönetim Kurulu Üyesi Ertan Torunoğulları yaptığı açıklamada, "Yüce Türk adaletine inanıyoruz. Sadettin Saran başkanımızla sürekli iletişim halindeyiz. Başkanımız çok rahat" dedi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen uyuşturucu soruşturması kapsamında Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Sadettin Saran, "uyuşturucu madde temin etme, uyuşturucu kullanımını kolaylaştırmak ve uyuşturucu kullanma" suçlarından gözaltına alındı. Saran’ı ziyaret eden Fenerbahçe Yönetim Kurulu Başkanı Üyesi Ertan Torunoğulları, İstanbul İl Jandarma Komutanlığı önünde açıklama yaptı. Torunoğulları, "Sadettin Saran başkanımızla sürekli iletişim halindeyiz. Başkanımız çok rahat. Bize de işlerimize devam etmemizi, taraftarlarımızla sürekli kontak halinde olmamızı, taraftarlarımızın sakin ve rahat olmalarını istiyor. Başkanımızda herhangi bir sıkıntı yok. Yüce Türk adaletine inanıyoruz. Yarın da hep birlikte bunu göreceğiz" diye konuştu. Ali Koç ziyarette bulundu Fenerbahçe’nin eski Başkanı Ali Koç’un da ziyarette bulunduğunu söyleyen Torunoğulları, "Ali Koç, nezaket ziyaretinde bulundu. Başkanımızla sohbet ettiler. Fenerbahçe camiasında herkes ayaklanmış durumda. Herkes birlikte. Taraftarlarımıza teşekkür ediyoruz" dedi. Yönetim Kurulu üyesi Adem Öz ise, "Buradan kulübe geçip Yönetim Kurulu toplantısı yapacağız. Görevimizin başındayız. Süreci yakından takip ediyoruz. Yarın da bir savcılık süreci olacak. İnşallah güzel sonuçlar alacağız" şeklinde konuştu.
İstanbul Sultangazi’de 75 yaşındaki diyaliz hastası kadının, araçtan inerken düşürüldüğü iddiası İstanbul’un Sultangazi ilçesinde özel bir diyaliz merkezinde tedavi gören 75 yaşındaki diyaliz hastası kadının, araçtan iniş sırasında düşürüldüğü iddia edildi. Bilinç kaybı yaşadığı belirtilen yaşlı kadının yoğun bakım ünitesinde tedavisi devam ederken oğlu, "Annem bilinç kaybı yaşıyor, bir iyileşme söz konusu değil. Servis, hastanenin bir parçasıdır. Sorumluluğun onlarda olduğunu düşünmekteyiz" dedi. İddiaya göre, 11 Aralık günü Sultangazi’de bulunan bir diyaliz merkezinde tedavi gören 75 yaşındaki Deste Maşa, araçtan inişi sırasında düşürüldü. Yaşlı kadın hemen ambulansla hastaneye kaldırıldı. Bilinç kaybı yaşadığı belirtilen kadının yoğun bakım ünitesinde tedavisine devam edildiği ifade edildi. "Annemizin düştüğü bize telefonla aranarak haber verildi" Annesi düştükten sonra kendisinin telefonla arandığını söyleyen Serdar Maşa, "Bize annemizin düştüğü söylendi. Annemiz düştükten sonra da acile kaldırıldı. Şu anda yaklaşık 13-14 gündür bilinç kaybıyla yoğun bakımda tedavisi devam ediyor" dedi. "Şahsi fikrimiz hastanenin bir sorumsuzluğunun olduğu yönündedir" Hastanenin sorumsuzluğunun olduğunu savunan Serdar Maşa, "’Anneniz düştü, acile sevk ediyoruz’ gibi bir bilgi verildi, bize detay verilmedi. Birkaç defa arama dışında herhangi bir iletişim söz konusu olmadı. Kasıt olduğunu söylemek için daha erken olayı takip ediyoruz. Ama deliller ışığında, şahsi fikrimiz hastanenin bir sorumsuzluğunun olduğu yönündedir. Hastane tarafından bize her seferinde refakatçi olacağına dair bir bilgi verilmedi. Servis, hastanenin bir parçasıdır. Sorumluluğun onlarda olduğunu düşünmekteyiz. Söylediğim gibi birkaç defa arandık, durumumuz onun haricinde bir iletişime geçilmedi" dedi. Konu hakkında şikayette bulunduklarını anlatan Maşa, "Son durum annem bilinç kaybı yaşıyor, bir iyileşme söz konusu değil" ifadelerini kullandı.