SAĞLIK - 05 Mayıs 2018 Cumartesi 10:16

Annesini ve teyzesini kanserden kaybetti, kendisi gen testi sayesinde kurtuldu

A
A
A
Annesini ve teyzesini kanserden kaybetti, kendisi gen testi sayesinde kurtuldu

İzmir Bayraklı’da yaşayan 43 yaşındaki ev hanımı Aysel Karataş, hem annesini hem de teyzesini birer yıl arayla kanserden kaybetti.

İzmir Bayraklı’da yaşayan 43 yaşındaki ev hanımı Aysel Karataş, hem annesini hem de teyzesini birer yıl arayla kanserden kaybetti. Kendisinin de kansere yakalanma ihtimali üzerine endişe dolu günler geçiren Karataş, BRCA Gen Testi yaptırarak yüzde 80 oranında kanser mutasyonu taşıdığını öğrendi. Medical Park İzmir Hastanesi uzmanlarının kombine operasyonu sayesinde kanser riskinden kurtulan Karataş, BRCA Gen Testi sayesinde hayata bağlandığını söyledi.


2003 ve 2004 yıllarında annesini ve teyzesini birer yıl arayla kanser nedeniyle kaybeden Aysel Karataş, kanser tetkikleri yaptırmak üzere Medical Park İzmir Hastanesi Onkoloji Kliniğinden Doç. Dr. Çağatay Arslan’dan randevu aldı. Doç. Dr. Çağatay Arslan, hastanın ailesinde yoğun kanser öyküsü olduğu için Karataş’tan gen testi yaptırmasını istedi. Gen testi sonuçlarında yüksek risk çıkması üzerine Doç. Dr. Çağatay Arslan ile sonucu değerlendiren Karataş, üç doktorun girdiği, 6 saat süren önleyici cerrahi ameliyatı ile kanser riskinden kurtulmayı başardı.


Medical Park İzmir Hastanesi Genel Cerrahi Kliniğinden Op. Dr. Mutlu Ünver önderliğinde gerçekleşen kombine ameliyatta, Dr. Ünver hastanın memelerini aldıktan sonra Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Kliniğinden Op. Dr. Onu Evren Yılmaz da aynı dokuya silikon implant yerleştirdi. Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliğininden Op. Dr. Volkan Emirdar ise yumurta ve rahim ameliyatlarını gerçekleştirerek hastayı bu organlardan köken alabilecek kanser riskine karşı önleyici cerrahi uyguladı.


Erken müdahale ile hastayı kanser riskinden kurtardıklarını belirten Op. Dr. Mutlu Ünver, “Meme kanserine ve yumurtalık kanserine bağlı erken yaşta ölümler gen testi sayesinde öngörülebilmektedir. Hastamız da ilk önce bize gelerek ailede yumurtalık ve meme kanseri öyküsünü bize anlattı. Biz de bunun üzerine bir risk değerlendirmesi yaparak hastamızı gen testine yönlendirdik ve kanser riski değerlendirmesinde hastamız yüksek risk gurubunda çıktı. Biz de önleyiciyi cerrahi müdahale ile hastamızı meme kanseri ve yumurtalık kanseri riskinden kurtardık” dedi.



“Ben de kanserden ölmek istemiyordum”


Ameliyat sonrası kanser riskinden kurtulan Aysel Karataş ise “Ben kanserden hem annemi hem teyzemi kaybettim ve bu hastalıktan dolayı hayatımı kaybetmek istemiyordum. Doktorumun yönlendirmesi ile gen testi yaptırdım ve yüksek oranda kanser riski taşıdığımı öğrendim. Daha sonra üç doktorun birlikte gerçekleştirdiği bir ameliyata girdim. Beni kanser riskinden kurtardıkları için ameliyatıma giren üç doktoruma da ayrı ayrı teşekkür ediyorum” diye konuştu.


Aysel Karataş’ın kız kardeşi 45 yaşındaki Dilek Karataş da “Kardeşimin bu süreçlerden geçerek kanser riskinden kurtulması bize ışık tuttu. Biz dört kız kardeşiz. Ben de kan verdim şimdi ve diğer kardeşlerim de kan verecek. Eğer bizde de kanser mutasyonu yüksek oranda çıkarsa, doktorlarımıza danışarak kanser riskinden kurtulmak için mücadele edeceğiz” dedi.


Kanser tedavilerinde genetik testlerin önemli rol oynadığını kaydeden Doç. Dr. Çağatay Arslan, “Kanserin gelişiminde az bir oranda sorumlu olan genetik nedenleri saptamak hastalara ve 1. derece yakınlarına önleyici tedaviler ile önemli oranda avantaj sağlamaktadır. Tanımlanmış genetik mutasyon testlerini riski normal nüfusa göre artmış bireylerde bakılması çok önemlidir. Kanser tedavisinin yanında koruyucu hekimliğin bir parçası olan genetik risk analizinin rutin tababetin içinde ihmal edilmemesi gerektiği her geçen gün biraz daha iyi anlaşılmaktadır” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Büyükçekmece Adliye soygunu, Yenidoğan soruşturması savcısı Yavuz Engin’in sürpriz denetiminde ortaya çıktı Büyükçekmece Adliyesi Emanet Bürosu’nda yaşanan soygunun, Yenidoğan soruşturması savcısı Yavuz Engin, sürpriz denetimiyle ortaya çıktığı anlaşıldı. Yenidoğan çetesi lideri Fırat Sarı’nın avukatı, soygunun zanlılarından Kemal D.’nin avukatlığını üstlendi. Büyükçekmece Adliyesi Emanet Bürosu’nda yaşanan soygununda yaklaşık 147 milyon TL değerinde 25 kilgoram altın, 50 kilogram gümüş çalınmıştı. Olayla ilgili Emanet Bürosu çalışanları Erdal T. ve Kemal D. hakkında gözaltı kararı verildi. Yapılan araştırmada, Erdal T.’nin eşi Esma T. ve çocuklarıyla 19 Kasım 2025’te saat 08.22’de Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan İngiltere’ye gittiği belirlendi. Şüpheli Kemal D. ise gözaltına alındı. Soruşturmayla ilgili ilginç detaylar da ortaya çıkmaya başladı. Yenidoğan soruşturması Savcı Yavuz Engin’in, sorumluluğunda bulunan Adli Emanet Bürosu’nda sürpriz bir denetim yaptığı ve soygunun bu şekilde fark edildiği öğrenildi. Zanlıların Kasım ayında Adli Emanet Bürosu’nda 3-18 Kasım tarihlerinde yapılan rutin sevkiyat işleminin yoğunluğundan faydalandıkları, bu şekilde dikkat çekmeden market arabasıyla altın ve gümüşü adliyeden çıkarttıkları belirlendi. Edinilen bilgilere göre soyguncular, Emanet Bürosu’ndaki bir sonraki rutin denetimin 15 Ocak’ta yapılacağını ve bu tarihe kadar güvenlik kamera kayıtlarının zaman aşımına uğrayarak silineceğini hesap ederek hareket etti. Adli Emanet bürosundaki sevkiyatın yoğunluğundan yararlanan zanlılar, kasada bulunan altın ve gümüşü çaldı. Ancak Savcı Yavuz Engin’in rutin dışı yaptığı sürpriz denetim, tüm planı bozdu. Yenidoğan Çetesi lideri Fırat Sarı’nın avukatı, soygun zanlısının avukatlığını üstlendi Olayla ilgili gözaltına Adli Emanet Bürosu sorumlusu Kemal D., bugün Asayiş Şube Müdürlüğü’nün işlemlerinin ardından, görev yaptığı Büyükçekmece Adliyesi’ne bu kez sanık olarak sevk edildi. Gözaltına alınan Kemal D.’nin avukatlığını, Yenidoğan Çetesi lideri Fırat Sarı’nın avukatı Aydın Matar üstlendiği öğrenildi. Zanlıları Kemal D. ve Erdal T.’nin birlikte çekilmiş fotoğrafları da ortaya çıktı.
Antalya Antalya’da sarı kod alarmı: ASAT’tan 132 kilometrelik hat temizliği Antalya Valiliği tarafından verilen "sarı kod" uyarısı sonrası, Antalya Büyükşehir Belediyesi ASAT Genel Müdürlüğü su baskınlarına karşı çalışmalarını yoğunlaştırdı. Meteorolojinin kuvvetli yağış uyarısı doğrultusunda ASAT ekipleri, riskli bölgelerde yağmur suyu hatları ve mazgal temizliklerini 7/24 esasına göre sürdürüyor. ASAT Genel Müdür Vekili Cengiz Gülebay, gerçekleştirilen incelemelerde vatandaş güvenliği için tüm hazırlıkların en üst seviyede tutularak çalışmaların aralıksız devam ettiğini ifade etti. 132 kilometre hat temizlendi ASAT tarafından yürütülen çalışmalar kapsamında merkez ilçelerde toplam 132 kilometre uzunluğundaki yağmur suyu hattında kapsamlı temizlik gerçekleştirildi. Şehrin farklı noktalarında bulunan tüm su alma yapılarında detaylı bakım yapılarak çamur ve tortu birikintileri giderildi. Özellikle yoğun trafik akışına sahip ana arterlerdeki temizlik çalışmaları öncelikli olarak tamamlanırken, yıl boyunca yağmur suyu hatlarında yapılan bakım ve temizlik faaliyetleri için yaklaşık 100 milyon TL bütçe kullanıldı. Ekipler teyakkuzda ASAT ekipleri, yağış sırasında oluşabilecek su birikintilerine hızlı müdahale edebilmek için Konyaaltı başta olmak üzere tüm merkez bölgelerde konuşlandırıldı. Kurum, yağış süresince vatandaşların güvenliği için sahada tam kadro görev yapmaya devam edeceğini açıkladı. ASAT Genel Müdürlüğü, su baskınlarının önlenmesi ve şehir içi ulaşımın aksamaması için tüm birimlerin koordineli şekilde teyakkuz halinde olduğunu vurguladı.