SAĞLIK - 14 Ocak 2025 Salı 12:30

Yenidoğan gelişiminde gizli risk: B12 eksikliği

A
A
A
Yenidoğan gelişiminde gizli risk: B12 eksikliği

B12 vitamini eksikliği en çok 0-24 ay arası çocuklarda görülüyor. B12’nin hayvansal gıdalar yoluyla alındığını belirten Uzm. Dr. Emine Belgen, bebeklerde görülen B12 eksikliğinin nörolojik sorunlara neden olabileceğini belirterek önemli tavsiyelerde bulundu.


Genel olarak süt çocuğu beslenmesi, vitamin B12 açısından zengin değildir. Medicana International İstanbul Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Emine Belgen, “Yaşamın bu ilk döneminde bebeklerin en önemli B12 kaynağı annedir” dedi. Annedeki B12 vitamininin yeterli düzeyde bulunması durumunda, gebelik süresince anneden bebeğine geçen B12 vitamini miktarının da yeterli seviyede olacağını belirten Uzm. Dr. Emine Belgen, “Yenidoğan bebeğin karaciğerinde 25 mcg B12 vitamini bulunuyorsa, bu miktar bebeğin ilk yılında B12 vitamini ihtiyacını karşılaması için yeterli bir düzeydir. İnsanlar aldıkları hayvansal ürünlerden B12 vitaminine ulaşmış olur. Vücutta sentez edilmeyen B12 vitamini kırmızı et, balık, karaciğer, süt, yumurta gibi hayvansal kaynaklı besinlerden alınır. Diyette günde 4-6 mg alınır. Günümüzde B vitamini eksikliği ülkemizde önemli bir sağlık sorunu haline gelmiştir. Bunun nedeni yetersiz beslenme ve absorbsiyondur. B12 vitamini emilimi sindirim sistemimiz ile gerçekleşir. Yenidoğanlarda B12 depoları erişkine göre daha düşüktür. Bu sebeple yenidoğanlar B12 eksikliği açısından daha büyük risk altındadırlar. Bu büyük risk vejetaryen annelerin ve tanı konmuş pernisiöz anemisi olan annelerin doğurduğu ve anne sütü ile beslenen bebeklerde olmaktadır. Genellikle bebeğin beslenmesindeki yetersizliklerin etkileri, bir yaş sonrası dönemde kendini belli etmeye başlar" ifadelerini kullandı.



Vegan beslenen annelerde B12 vitamini miktarı yetersiz kalıyor


Vegan annelerin özellikle hayvansal gıda olan süt, yumurta ve et tüketmemeleri dolayısıyla vitamin B12 seviyelerinin düşük olduğuna dikkat çeken Uzm. Dr. Emine Belgen, “Gebelik süresince vegan beslenen bir annenin B12 vitamini seviyesinin düşük olması muhtemeldir. Bu nedenle bebeğin doğum anında, onu 1 yaşına ulaştıracak miktarda B12 vitamini bulunmamaktadır. Vegan bir diyet uygulayan annenin anne sütündeki B12 vitamini seviyesi yetersiz olduğundan, bebek B12 vitamini alımından mahrum kalacaktır. Bu bebeklerde B12 vitamini eksikliğine işaret eden belirtiler 3’üncü ayda gözlemlenmeye başlanır. Örneğin, üç aylık bir bebeğin başını destekleyememesi gibi semptomlar gözlemlenebilir. Eğer tedavi edilmezse, belirtiler giderek daha da kötüleşir” diye konuştu.



Hayvansal gıdalar B12 yönünden çok zengindir


“B12 vitamini seviyesinin en az 200 pg/mg düzeyinde olması gerekmektedir. Ancak eksiklik nedeniyle tedavi edilen bebeklerin tedavi sonrasında 400-500 pg/mg aralığında değerlere ulaşması hedeflenmektedir” diyen Uzm. Dr. Emine Belgen tedavinin tamamlanmasının bazen bir yıla kadar sürebileceğini vurguladı ve ekledi: “Çok sayıda vitaminin aksine, sebzelerde B12 vitamini bulunmamaktadır. Vitamin B12’nin en zengin kaynakları arasında süt ve süt ürünleri (örneğin yoğurt, peynir ve peynir altı suyu), kırmızı et, karaciğer, böbrekler, balık ve yumurta gibi hayvansal gıdalar yer almaktadır. Vegan yaşam tarzını benimseyen veya hayvansal gıdalardan hoşlanmayan annelerin bebekleri, özellikle vitamin B12 eksikliği açısından ciddi bir riskle karşı karşıyadır.”



B12 eksikliği erken teşhis edilmezse kalıcı nörolojik hasarlar bırakıyor


Sıklıkla gelişim geriliği irrtitabilite, zayıflık gibi spesifik olmayan belirtilerin bir pediatrist tarafından kolayca tespit edilemeyeceğinin altını çizen Uzm. Dr. Emine Belgen, “Ayrıca B12 eksikliği sonucu pernisiyöz anemi gelişen anne adaylarının tedavi edilmesi önemlidir. Tedavi edilmediği takdirde anne sütündeki B12 vitamini değerleri düşecektir. B12 depoları yetersiz olan annelerin dünyaya getirdikleri çocuklarda B12 vitamin eksikliğinin erken teşhis edilmesi, bu hastalığın geri dönüşü olmayan nörolojik hasarlar bırakması riski nedeniyle çok önemlidir. B12 vitamini düzeyi 200 pikogram/ml’den az ise vücutta yetersiz miktarda bulunduğunu gösterir” dedi.



0-2 yaş aralığında kanda B12 miktarına baktırılmalıdır


0-2 yaş arasındaki çocuklarda vitamin B12 eksikliğinin yaygın bir durum olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Emine Belgen annelere şu tavsiyelerde bulundu: “Bebeklerinin kanındaki B12 seviyelerinin kontrol ettirilmesi büyük önem taşımaktadır. Özellikle ek gıdaya geçiş yapıldıktan sonra, düzenli bir şekilde hayvansal gıda alımına büyük bir özen gösterilmelidir. Annelerin bebeklerini koruma amacıyla gebelik ve emzirme dönemlerinde yoğunlukla B12 vitamini içeren gıdalarla beslenmeleri ve kendi B12 seviyelerini kontrol ettirmeleri gerekmektedir. Bu önlemler bebeklerde gelişebilecek eksikliklerin önüne geçecektir.”



“B12 eksikliğinin sadece gıda takviyesiyle düzeltilmeye çalışılması doğru değildir”


Ailelerin genellikle ilaç desteği olmaksızın gıdalar aracılığıyla B12 vitamini düzeylerini düzeltmeye çalıştıklarını belirten Uzm. Dr. Emine Belgen, yenidoğan bebeklerin karaciğerinde 25 mcg B12 vitamini bulunmaktadır. Bu miktar, bebeğin ilk yılı boyunca B12 eksikliği yaşamamasını sağlamak için yeterlidir. Genellikle bebeğin beslenmesindeki yetersizlik, 1 yaşından itibaren kendini göstermeye başlar. Tedavi süreci ve kullanım şekli, bebeği takip eden doktorun yönlendirmelerine bağlıdır. B12 eksikliğini sadece gıda takviyesi ile tamamlamak doğru değildir. Çocuklarda ve bebeklerde B12 vitamini ağız yoluyla sprey şeklinde B12 metylcobalamin 500 mikrogram olarak 2-3 ay takviye edilebilir" şeklinde konuştu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Karabük Karabük iş dünyası seçimini yaptı Karabük Müstakil ve Sanayici İşadamları Derneğinin 6. Olağan Genel Kurulunda Gökhan Sabır başkan seçilirken, divan başkanlığı tartışmasında genel merkez yöneticileri salonu terk etti. Karabük Müstakil ve Sanayici İşadamları Derneği’nin 6. Olağan Genel Kurulu Çevrik köprü mevkiinde gerçekleştirildi. Kongre öncesi genel merkez yöneticileri mevcut yönetim ile divan başkanlığı için gerginliği yaşadı. Tek liste ile seçime gidilmesi ve divanın genel merkez yöneticileri tarafından yapılmasının talep edilmesi üzerine mevcut başkan Cengiz Ünal, Karabük iş dünyasının şeffaf bir şekilde seçim yaptığını söyleyerek, "Karabük’ü temsil eden 45 kişiden oluşan iş dünyası ve iş insanlarının seçim yapmasının önünü açıyoruz. Asla kimseye aday ol veya olma demiyoruz” dedi. Mevcut Karabük Şube Başkanı Cengiz Ünal genel kurulun açılışında yaptığı konuşmada, MÜSİAD’ın köklü bir kuruluş ve aidiyet duygusu olan bir cemiyet olduğunu ifade ederek, "Aynı zamanda aslında esas görevi iş dünyasından olan ticaret yapan evinin, işinin, çalışanlarının nafakasını temin eden iş insanlarının, iş kadınlarının, iş adamlarının bölgelerindeki sorunları, ihtiyaç duyduğu meselelerin kamu kurumlarına ve hatta iletilebilecek üst kurumlara ileten aracı bir cemiyettir. Yani esas görevinin üyelerinin taleplerini ve çözümlerini oluşturmak üzere devlet kategorisiyle ve kurumlarla irtibat kuran bir cemiyettir. Dünyanın her tarafında üyelerimiz, şubelerimiz ve cemiyetlerimiz var. 2013 yılında rahmetli Ahmet Nur ağabeyimiz Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın talepleriyle MÜSİAD başkanı oldu. O dönemde de FETÖ krizleri var. Bu krizlerde, bu hainlerin yapmış olduğu kötülüklerle ve darbelerden dolayı Cumhurbaşkanımız, Ahmet ağabeye ‘Burada MÜSİAD’ı kurun ve buralardaki vatansever, vatanını seven, ülkesini seven ve doğru sermayeyle hareket eden iş insanlarını buraya alın ve burada vatana, millete, ekonomiye katma değer sağlayarak hizmet edebilelim. Nur içinde yatsın. Ahmet abinin abimizle beraber şimdi aramızda olmayan istifa ve ihraç edilmiş üç kişi hariç geri kalan 7 kurucu üyeyle beraber bugünlere geldik. Zaman zaman üyelerimiz 80, zaman zaman 65, zaman zaman 55’i buluyor. Son gelen noktada 45 üyemizle bugünlere geldik. Bugünlere gelirken de tabii çok zorluklar yaşadık. Tabii MÜSİAD’lı olmak o dönemlerde çok zor ateşten gömlek giymekti. Bunun yanında bir sürü müstakil sanayici iş adamlarımıza benzeyen, kamu yararına çalışan dernekler vardı ama FETÖ’nün karşısında, devletin yanında duran MÜSİAD’ımızın yanında olmuş 50’lilerce, 60’larca iş insanı geldi, Karabük’te üye oldu ve bugünlere geldik” dedi. “Ben cemiyet adamıyım. Asla koltuk adamı değilim” “O günlerden beri yaşadığımız birçok inişli çıkışlı hadiseler var” diyerek konuşmasını sürdüren Ünal, "Çok şeyler yaşadık. Basın yazdı, yazmadı, hedef gösterdi. Kimi zaman beni hedef gösterdi. Kimi zaman üyelerimizi yöneticilerimizi hedef gösterdi. Nasip oldu bugünlere geldik. 2013’ten beri birçok faaliyetlerde bulunduk. Rahmetli Ahmet abiyle beraber genel merkezimizle entegre olmuş şekilde, genel merkezimizin bizlere göndermiş olduğu örnek, iletim ve yürütüm hadiseleriyle birlikte biz burada MÜSİAD’ımızı daha ileri seviyelere getirmek için gayret gösterdik. Karabük’ten çıkmış iş kadını olmuş dediğim hasetleri yapmış ve MÜSİAD’da görev yapmış bu hanımefendilere Karabük MÜSİAD ve iş dünyası sahip çıkmayıp da kime sahip çıkacaktık? Bizim en büyük görevimiz üyelerimize sahip çıkmaktır. Şahsi asla hiçbir şekilde kendimle ilgili hardal tanesi kadar başkan olduğum ve 2013’ten beri üye olduğum sürece zerre kadar bir şey istediysem kalbimden geçirdiysem ya Rabb’im beni buradan buraya ve kapının önüne çıkartmasın. MÜSİAD büyük bir kurum. Herkes bu kurumda görev yapabilir. Bu kurumun gelenekleri var, örfleri var, aletleri var. Ben hiçbir zaman gelenek, örf ve adetlerine, geçmişine saygısızlık yapmış bir iş adamı değilim. Şahsımla ilgili yapılmış olan bütün dezenformasyonlara karşı asla bir kere dahi hardal tanesi kadar dahi ne mahkemeye gittim? Nede haberlerin kaldırılmasını talep ettim. Neden? Ben kendimi biliyorum arkadaşlar. Benim adım Cengiz Ünal. Ben cemiyet adamıyım. Asla koltuk adamı değilim. Gelinen neticede dört yıl MÜSİAD’da MÜSİAD’ımızda o can yoldaşımızla görevimi yaptım” diye konuşarak yeni seçilecek yönetime başarılar diledi. Ardından kürsiye çıkan Genel Merkez Yurtiçi Teşkilatlandırma Başkanı Mustafa Aktaş, genel merkezin tavsiyesi ve oluru dışında bir durumun kabul edilemeyeceğini dile getirmesinin ardından iki liste olması durumunda çatlağın daha fazla büyüyeceğini ifade ederek tek liste çağrısı yaptı. Divan Başkanlığı için genel merkez yöneticilerinin liste vermesinin ardından kongreye katılan diğer üyelerinde liste sunması üzerine genel merkez yöneticileri ile birlikte kongrede aday olması beklenen iş insanı Yusuf Duyku salonu terk etti. Kongre divan teşekkülünün oluşturulması ardından seçimlere giderek tek liste ile yapılan seçimlerde Gökhan Sabır iş dünyasının yeni başkanı olarak seçildi. Sabır’ın yönetiminde ise Suat Aksu, Şenol Kuru, Mustafa Doğan, Şeref Can Kara, Murat Özodabaş, İsmet Alıcı, İsa Akgün, Hayati Demir, Mustafa Köşger, Cemalettin Karagöz ve Aydın Saray yer aldı. Kongre sonrası teşekkür konuşması yapan MÜSİAD Başkanı Gökhan Sabır, devraldıkları bayrağı daha ileriye taşıyacaklarını söyledi.
Çanakkale Çanakkale’de 5. kattan düşerek ölen restoratörün tutuklanan profesör eşi serbest bırakıldı Çanakkale’de restoratörün 5. kattan düşerek hayatını kaybetmesine ilişkin tutuklanan profesör eşi, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. 30 Ekim 2024 tarihinde merkeze bağlı Kepez beldesi Hamidiye Mahallesi Aziz Nesin Caddesi’ndeki bir apartmanda meydana gelen olayda, restoratör Tuğba Yavaş (39), apartmanın 5. katındaki dairenin balkonundan park halindeki motosikletin üzerine düşmüştü. Durumu fark eden komşuların ihbarı üzerine olay yerine gelen ambulansla Mehmet Akif Ersoy Devlet Hastanesi’ne sevk edilen Yavaş, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamamıştı. Olayın ardından polis ekipleri Tuğba Yavaş’ın eşi Prof. Dr. Alptekin Yavaş’ın (49) ifadesine başvurmuştu. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Alptekin Yavaş, çıkarıldığı mahkemece tutuklanmıştı. Çanakkale Cumhuriyet Savcılığı’nın soruşturmasının tamamlanmasının ardından iddianame hazırlanmıştı. Prof. Dr. Alptekin Yavaş hakkında ‘kasten adam öldürme suçunun üstsoy veya altsoydan birine veya eş, boşandığı eşe veya kardeşe karşı işlenmesi ve cezası akrabalık ilişkisi olan kişinin öldürülmesi’ suçundan dava açılmıştı. Çanakkale 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki davanın ilk duruşması 8 Ocak’ta görüldü. Tutuklu sanık Alptekin Yavaş duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden katılırken, sanık ve müşteki avukatları ile yakınları mahkemede hazır bulundu. Hakim, sanık Alptekin Yavaş’ın tutukluluk halinin devamına ve ağır ceza mahkemesinde yargılanmasına karar verip, duruşmayı erteledi. Bugün görülen duruşmada tahliyesine karar verilen Yavaş, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Kastamonu Kastamonu ASKF Başkanı Keloğlu: "Amatör spora kullanılmadıysa bu bütçe nereye harcandı" Kastamonu Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu Başkanı Adem Keloğlu, Kastamonu Belediye Başkanı Hasan Baltacı’dan randevu taleplerinin karşılanmadığını belirterek, “Kulüplerimiz tek tek belediyeye müracaat etti ama belediyeden olumsuz yanıt geldi. Bütçelerinin olmadığı söylendi. Belediyemiz, ‘amatör spora kullanacağım’ dediği halde amatör spora kullanmadıysa bu bütçe nereye harcadı” dedi. Kastamonu Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu (ASKF) Başkanı Adem Keloğlu, düzenlediği basın toplantısında amatör spor kulüpleri ve çalışmaları hakkında bilgiler verdi. Kastamonu Belediye Başkanı Hasan Baltacı’dan randevu talep etmelerine rağmen şu ana kadar bir dönüş alamadıklarını söyleyen ASKF Başkanı Keloğlu, Kastamonu Belediyesi’nin hentbol takımının kapatılmasının ardından, buraya harcanan bütçenin amatör spor kulüplerine harcanacağı yönünde beyanların olmasına rağmen, amatör kulüplerin destek taleplerine olumsuz yanıtlar verildiğini kaydetti. Amatör takımların maddi sorunlar sebebiyle zor durumda olduğunu belirten Keloğlu, “Tasarruf tedbirleri bazen de sığınılan bir liman oldu. Bu nedenle bu sezon 12 takımla başladık, 8 takımla devam ediyoruz. 4 kulübümüz ekonomik sıkıntılar gerekçesiyle ligden çekilmek zorunda kaldılar. Diğer kulüplerimiz de sıkıntılar içinde liglere devam ediyorlar. Bunun için görev yapması gereken başlıca kurumlarımız var. Kanunlarla da belirlenmiş. Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu ve amatör kulüplere valilik makamınca ve belediyeler tarafından destek verilmesi gerekiyor. Bu konuda duyarlılık hususunda çalışmalarımız oldu. Valimize gerçekleştirdiğimiz ziyarette bu yılın mart-nisan aylarında desteği vereceğini söyledi. Belli miktarda destek alacağımızı umuyoruz” dedi. “Belediye Başkanı Hasan Baltacı’dan randevu alamadık” Amatör spora destek vaatlerinin yerine getirilmediğini belirten Keloğlu, “Belediye bütçesinin amatöre ayıracağı miktar kanunlarla belirlenmiş. Buna rağmen ilçe belediyelerimizin çoğu, ilde de belediye başkanımız Hasan Baltacı’dan da yeterli desteği sağlamıyorlar. Sivil toplum kuruluşları demokrasinin mihenk taşıdır. Demokrasiyi kendine göre yorumlayan birimlerin, kurum ve kuruluşların olması bizi üzmektedir. Belediye başkanınızla bir görüşmemiz olmadı. Yoğun olduğunu söylediler, randevu alamadık. Bizim de Kastamonu Belediyesi Hentbol takımıyla ilgili bazı sıkıntılarımız vardı. Çünkü altyapısı yoktu. Yanlışlar olabilir, yanlış yapan insanlar olabilir ama bunun tedavisi direk ölüm değildir, direkt kulüp kapatıldı. ‘Biz hentbol şubesine harcanan parayı amatör spor kulüplerimize destek olarak vereceğiz’ dediler. Bunu kendileri açıkladılar. Kulüp kapandığı için üzgündük ama bu söylemden sonra umutlandık. 6-7 bin sporcumuzun spor yapacağı amatör spora aktarılacak olması bizi sevindirmişti. Görüşme şansımız olmadığı için bu desteklerin nasıl yapılacağı noktasında bilgi alamadık. Kulüplerimizi tek tek belediyelere müracaat yaptırdık. Belediyeden olumsuz yanıtlar geldi. Bütçenin olmadığı söylendi. Belediyemiz, ‘amatör spora kullanacağım’ dediği halde amatör spora kullanmadıysa bu bütçe nereye harcandı? Bunu kendilerine soruyoruz” diye konuştu. “Geleceğimizin teminatı çocuklarımız için tasarruf tedbiri uygulanmaz” Kastamonu’da 147 kulübün faaliyet gösterdiğini belirten Keloğlu, “İlimizde 147 kulübümüz var. 103’ü şehir merkezinde, 98’i aktif olarak faaliyetlerine devam ediyor. Bunlardan 27’si yalnızca futbolla ilgilenmektedir. Bu liglerde oynayan takımlarımızın alt yapılarda 2-3 lige katıldığını düşündüğümüzde bir kulübün deplasman masrafları toplam 50 bin liradır. Bir belediye bu desteği veremez mi? Biz spora sevk ederek çocuklarımızı kötü alışkanlıklardan kurtarıyoruz. Biz destek görmemeye üzülüyoruz. Destekten kaçınırsak çocuklarımızı sokak aralarında sigara ya da madde kullanırken ya da bilgisayar başından kalkmazken görürüz. Geleceğimizin teminatı çocuklarımız için tasarruf tedbiri uygulanmaz. Bunun dışında tasarruf tedbiri yalnızca yöneticilerin sığınağıdır. Bunun kısa sürede aşılmasını bekliyoruz” şeklinde konuştu. “Gençlerimize sahip çıkmak zorundasınız” Gençlere sahip çıkılması çağrısında bulunan ASKF Başkanı Keloğlu, “Belediye ve mülki idarenin yanı sıra sanayi odalarının, birliklerin gençliğe sahip çıkmak zorundadır. Geleceğimizin tek güvencesi yavrularımız, çocuklarımızdır. Tasarruf tedbirine sığınıp destek sağlamazsak bu konuda sıkıntı yaşayacağımız aşikardır. Bu konuda ziyaretlerimiz devam edecek. Belediye başkanımıza, ilçe belediye başkanlarımıza da seslenmek istiyoruz. Gençlerimize sahip çıkmak zorundasınız. En azından bir branş seçin ama o branşta aktif olarak çalışmalar yapın. Duyarlılık çağrısı yapıyoruz” ifadelerini kullandı.