ASAYİŞ - 28 Kasım 2024 Perşembe 14:33

Yenidoğan Çetesi davasında Bağcılar Şafak Hastanesi Başhekimi Semiha Yavuz savunma yaptı

A
A
A
Yenidoğan Çetesi davasında Bağcılar Şafak Hastanesi Başhekimi Semiha Yavuz savunma yaptı

İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava 9’uncu gününde devam ediyor. Duruşmada savunma yapan tutuksuz sanık Bağcılar Şafak Hastanesi Başhekimi Semiha Yavuz, "Fırat Sarı’nın çok iyi bir doktor olduğunu biliyorum, bunu söylemekten asla çekinmiyorum" dedi.


İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava 9’uncu gününde devam ediyor. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda görülen duruşmada tutuksuz sanık Bağcılar Şafak Hastanesi Başhekimi Semiha Yavuz savunma yaptı.


"Denetim, gecenin yarısına kadar devam etti"


Savunmasında üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini belirten Yavuz " Hastanedeki süreçlerde uygulama yaparken denetimlere de önem verirdim. Aksayan sorunları sahada aktif olarak çözmeye gayret ederdim. Sağlık Bakanlığı tarafından detaylı denetimlerden geçtik, bizim görevimiz denetimlerde istenen evrakları sunmaktı. Denetimlerde bir hafta önce bilgi mailleri gelirdi, hastanenin hazır olması konusunda uyarılar alırdık. Ekibimle bu denetimlere hazırlandık. Mustafa Kazan bilgi verirken tek uygunsuz hastane Bağcılar Şafak Hastanesi dedi. Yanlış söyledi sanırım, en uygun hastane bizim hastanemizdi. Denetime aniden geldiklerinde tüm yetkililere gerekli bilgileri detaylı bir şekilde verdim. Hastaların çarşaf dosyalarını teslim ettim. O kadar uzun sürdü ki bu denetim, gecenin yarısına kadar devam etti. Denetimin başındaki kişi Hasan Basri Gök’ü arayıp, her şeyin tam olduğunu ve ne istediğini sordu, hastanenin her şeyinin tam olduğunu söyledi. Görevimi yaparken sorumluluğunun bilincinde olarak hareket ettim. Yenidoğan ünitesine kabul ettiğim her hastayı karşılar, ben takip ederdim. Bizzat aileye ben bilgi verirdim" ifadelerini kullandı.


"Böyle paraları almaya da ihtiyacım yoktu"


Duruşmada mahkeme başkanı sanığa, "Bebek sevki ile ilgili para alındığı iddialarına ilişkin ne diyeceksin?" diye sordu


Sanık Yavuz, "Bu tür iddiaları ilk kez burada duydum. Ben böyle bir şey yapmadım, ayrıca benim bu tür şeylere ihtiyacım da, böyle paraları almaya da ihtiyacım yoktu. Yönetimin böyle bir talebi varsa benim bundan haberim yoktu" diye konuştu.


Mahkeme başkanı, "Başkasının kaşesini kullanmak olağan ve etik bir şey midir" sorusunu yöneltti.


Sanık Yavuz, "Prensip olarak böyle bir konuşma içerisinde hiç bulunmadım. Bu kaşe bizim mahremiyetimizdir. Benim ünitemde, benim sürecimde epikrizler zamanında ilerlerdi. Bunu yapmasaydım bu kadar başarılı olamazdım" şeklinde yanıtladı.


"Fırat Sarı’nın çok iyi bir doktor olduğunu biliyorum, bunu söylemekten asla çekinmiyorum"


Savunmasına devam eden sanık, "Benim yönetimimde olan hastanede hastalardan yoğun bakım ünitesi için ücret alınmazdı çünkü bunu SGK karşılardı. Gıyasettin Mert’i ilk kez burada gördüm. Mustafa Kazan’ın hasta sevkiyle ilgili bir görevi yoktu. Camiada Fırat Sarı’nın çok iyi bir doktor olduğunu biliyorum, bunu söylemekten asla çekinmiyorum" ifadelerini kullandı. Suriyeli bebeklerle ilgili tape kayıtları sorulan sanık, "Yabancı uyruklu bebeklerin anne ve babalarının İstanbul’da ikamet ediyor olması lazım. İstanbul dışı olduğu zaman SGK ödeme yapmıyor" dedi.


Duruşmaya sanığın savunmasının ardından 40 dakika ara verildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Karşıyaka Basketbol’dan oyuncular hakkında açıklama Karşıyaka Basketbol’da Genel Menajer Nihat Mala, maddi sıkıntılar sebebiyle 7 oyuncunun kulübe ihtarname yollamasına ilişkin, "Protesto çeken, çekmeyen Karşıyaka formasını layıkıyla terleten oyuncularımız, bizim için dünyanın en iyi oyuncularıdır" dedi. Ekonomik anlamda zor günlerden geçen Karşıyaka Basketbol, 25 Kasım’daki maaş ödemelerini yapamayınca birçok oyuncusu ile yol ayrımına geldi. Yaşanan bu durum üzerine oyunculardan Russell, Webb, McDermott, Jefferson, Boutsiele, Thomas Akyazılı ve Ergi Tırpancı, menajerleri aracılığıyla yeşil-kırmızı kulübe ihtarname yolladı. FIBA’ya da 90 bin Dolar transfer yasağı taksiti borcu bulunan İzmir ekibi, lisansların iptal edilmemesi için acil bir şekilde 25 Milyon TL’lik bir kaynak oluşturdu. Toplanan bu para sonrasında ödemelerini yapan Karşıyaka Basketbol, 1 ay daha rahat bir nefes alarak adeta dağılmanın önüne geçti. Yeşil-kırmızılılarda Genel Menajer Nihat Mala da maddi sıkıntılar sebebiyle 7 oyuncunun kulübe ihtarname yollamasına ilişkin, kulübün resmi sosyal medya hesapları üzerinden yazılı bir açıklamada bulundu. Menajerlik şirketlerinin oyuncuların hakkını korumaya çalıştığını ifade eden Mala, "Menajerlik şirketleri, ilkeleri gereği ödemeler yapılmadığında oyuncularının haklarını korumak için, oyuncularının haberleri bile olmadan prosedür başlatırlar. Şirketlerden gelen bu protestolar, oyuncuların kulüplere bağlılığını zedelemez, sadece işin gereğidir. Protesto çeken, çekmeyen Karşıyaka formasını layıkıyla terleten oyuncularımız, bizim için dünyanın en iyi oyuncularıdır. Sporcularımızı da menajerlik şirketlerinin başlattığı rutin prosedürlerden dolayı suçlamamalıyız" ifadelerine yer verdi.