EKONOMİ - 18 Eylül 2024 Çarşamba 12:02

"Türkiye uluslararası yatırımların merkezi olacak"

A
A
A
"Türkiye uluslararası yatırımların merkezi olacak"

BankPozitif Kredi ve Kalkınma Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Erkan Kork, "Ülkemiz, stratejik konumu ve güçlü yatırım ortamı ile yatırımcılar için öne çıkan küresel bir destinasyon konumunda. Temmuz ayı itibariyle ülkemize gelen 5,9 milyar dolarlık uluslararası doğrudan yatırım bu başarının en somut göstergesidir" dedi.



Türkiye’ye uluslararası doğrudan yatırım girişi temmuz ayı itibariyle 5,9 milyar dolara ulaştı. Bu süreçte en fazla yatırım ise Almanya, Hollanda ve ABD’den geldi. Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan BankPozitif Kredi ve Kalkınma Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Erkan Kork, Türkiye’nin, AB ülkeleri arasında en çok uluslararası doğrudan yatırım çekerek istikrarlı yükselişini sürdürdüğünü belirterek, "Ülkemiz, stratejik konumu ve güçlü yatırım ortamı ile yatırımcılar için öne çıkan küresel bir destinasyon konumunda. Temmuz ayı itibariyle ülkemize gelen 5,9 milyar dolarlık uluslararası doğrudan yatırım bu başarının en somut göstergesidir. Son 10 yılı baza aldığımızda Türkiye’nin, Orta Doğu, Orta ve Doğu Avrupa ile Kuzey Afrika’yı kapsayan bölgede özellikle imalat sektöründeki yatırımlarda lider pozisyonda olduğunu görüyoruz. Eminim ki ülkemiz çok yakında fintech alanında aldığı yatırımlarla da uluslararası yatırımların merkezi olacaktır” diye konuştu.



”Fintech alanında teknolojik dönüşümü hızlandıran yatırımlar gelecek”


Türkiye’nin emin adımlarla doğru yolda ilerlediğini ifade eden Dr. Erkan Kork, "Türkiye, 2024 yılında Fitch Ratings, Moody’s ve S&P Global’den not artışı alan tek ülke oldu. Yatırımlar bu olumlu gelişmelere paralel olarak artmaya devam edecek. Mevcut yatırımcıların ülkemize olan güvenleri ve ülkemizdeki yatırımları sonucu elde ettikleri olumlu deneyimler, aynı ülkeden ve bölgeden diğer firmaların da ilgi göstermesini sağlıyor. 2024 yılının ağustos ayı itibariyle 16 fintech şirketine 182 milyon dolar yatırım gerçekleşti. Bu veriler tüm zamanların rekoru anlamına geliyor. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde uygulanan programlarla ve Hazine ve Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek’in kararlı duruşuyla özellikle fintech alanında teknolojik dönüşümü hızlandıran ve rekabetçiliği üst düzeye çıkaran uluslararası doğrudan yatırımların ülkemize geleceğini düşünüyorum” dedi.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Kıbrıs gazileri 50 önceki acıları gözyaşlarıyla anlattı Denizli’de Muharip Gaziler Derneği, 1974 Kıbrıs Savaşı’nın yıl dönümü ve 19 Eylül Gaziler Günü’nde gazilerin hatıralarını paylaştı. Savaşın zorluklarını ve kaybettiği arkadaşlarının acısını hatırlayan gaziler, genç nesillere vatan sevgisinin aşılanması gerektiğine vurgu yaptı. Denizli Muharip Gaziler Derneği, 1974 Kıbrıs Savaşı’nın yıl dönümü ve 19 Eylül Gaziler Günü’nde gazilerin hatıralarını tazeledi. Savaş sırasında karşılaştıkları zorlukları anlatan gaziler, vatan, millet ve bayrak sevgisiyle savaştıklarını ifade etti. Genç nesillere bu değerleri aşılamak için okullara giden gaziler, Atatürk’ün mirasını anlatmanın önemine dikkat çekti. “50 yıl geçmesine rağmen savaşın acısını hala yaşıyorum” Denizli Muharip Gaziler Dernek Başkanı ve Kıbrıs Gazisi olan Hamdi Helvacılar, savaşın 50 yıl geçmesine rağmen yaşadığı acıları hala unutamadığını vurguladı. Savaşın gerçekliğinin, filmlerdeki gibi olmadığını belirten Helvacılar, savaş hatıralarını ve kaybettiği arkadaşlarının acısını dile getirdi. 1974 Kıbrıs savaşında çıkarma gemileri ile çıkan ilk Türk askerlerinden birisi olduğu belirten Helvacılar, “20 Temmuz 1974 sabahı Kıbrıs’a çıkarma gemileriyle çıkan ilk Türk askerinden birisiyim. Bu vesileyle tabii ki o dönemin ve o savaşın hatıralarını üzerinden 50 yıl geçti. 50 yıl sonra orada yaşadığımız acılar, savaş hatıralarını, yanımızda kaybettiğimiz arkadaşlarımız, şehit olanlar onların acıları hiçbir zaman yüreğimizden eksilmiyor. Tabii ki savaş diyoruz, ne yazık ki karşıdan göründüğü gibi ve anlatıldığı gibi bir sinema filmi gibi hiçbir zaman değil. Onu yaşayan başına gelen bilir. Savaş çok acımasız bir şey. Yaradan Yüce Allah bu ülkeye hiç bir zaman savaş göstermesin. Bir gazi olarak Türkiye Cumhuriyeti’nin bir muharip gazi olarak onur ve gurur duyuyorum. Denizli Şubesinin Türkiye Muharip Gaziler Derneği 25 yıldır onurla gururla şerefle şube başkanlığını yapıyorum. Elimizdeki tek mutluluk, şehitlik gazilik kavramını vatan millet sevgisini ayakta tutmak. Özellikle geleceğimizin teminatı öğrencilerimize gençlerimize vatan sevgisini, bayrak sevgisini, ülke sevgisini yani özgürce esaretten uzak yaşamanın ne olduğunu öğretmek için zaman zaman okulla gidiyoruz. Aldığımız görevlerde onlara bire bir Türk milletinin özünün ne olduğunu, temelin ne olduğunu, Atamızın ne olduğunu, Mustafa Kemal Atatürk’ün neler başardığını anlatıyoruz. Bizler de birer muharip gazi olarak Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk’ün canlı temsilcileriyiz. Bu nedenle böyle bir günde 19 Eylül arifesinde böyle bir günleri ulaşmanın mutluluğunu yaşıyorum” şeklinde konuştu. “Türk doktorun son anda fark etmesi sonucunda hayata tutundum” Savaşta düşman saldırısına uğradığı esnada yaralan Helvacılar, o dönemin şartları neticesinde sağlık ekiplerinin kendisine metal dikişler attığını hatırlattı. Metal dikişler nedeniyle kötüleşince çadırına sevk edilen Helvacılar, hayatta kalma hikayesini şöyle anlattı: “Savaşta belli bir zaman sonrasında yaralandım. Kendim ben patlayıcı madde uzmanıydım. Yaralanma sonucunda taarruza giderken bir saldırıya uğradık. Bizim cipimiz devrildi. Devrilme anında karşıda Rum ve Yunan askerlerinin saldırısına uğradık. Sağ baldırımdan ve bazı yerlerimden yaralandım. Sonrasında arkadaki Türk birlikleri bize yardıma geldi. Ardından sağlık ekipleri gelip bizlere ayağa kaldırdılar. Sonrasında sağlık ekipleri bizlere metal dikişler attılar. Vücudumuzda metal dikişler atıldıktan sonra bizim yaralarımızı daha da kötüleşmemize vesile oldu. Orada Barış Gücü çadırına götürdüler. Çadırın önüne geldiğimizde benimle birlikte üç tane ağır hasta vardı. Sonrasında yakın arkadaşım son nefesine verdi. Ben baygın vasiyetteydim ama duyuyordum. Oradan bir tane doktor geldi, yanılmıyorsam Türk doktoruydu. Doktor yanıma geldi, iki gözüme açıp kapatıp ‘Bu askerde hayat belirtisi var, çok kan kaybetmiş, bu askere gerekli ilaçları verin, bu askeri kurtaralım’ sözleri 50 yıl geçmesine rağmen bir türlü aklımdan çıkmıyor. Çünkü yok olmak ve var olmak an meselesiydi. Belki de o doktorun beni müdahalesi olmasaydı benim de şu anda sizlerin karşısında olmam mümkün değildi.” “Savaşta vatan, millet ve bayraktan başka bir şey düşünmeden savaştık” Savaş anında vatan, millet ve bayraktan başka bir şey düşünmediğini, tek hedeflerinin düşman askerlerini topraklardan def etmek olduğunu belirten Kıbrıs gazisi İbrahim Ali ise, “Savaş anında, girdiğin zaman başka bir şey düşünemiyorsun. Türkiye’de anneni, babanı veya çoluğun çocuğun varsa onları düşünemiyorsun. Orada önce vatan ve millet için ve bayrak için savaşıyorsun. Biz de vatan için savaşa girdik. Oradaki Yunanları ve düşmanları topraklardan def etmek için elimizden gelen her şeyi yaptık. Bizim üzerimize düşen görevi yerine getirmeye çalıştık” şeklinde konuştu.