EKONOMİ - 27 Ocak 2025 Pazartesi 15:08

Şirkette kadın yönetici oranı arttıkça kar da artıyor

A
A
A
Şirkette kadın yönetici oranı arttıkça kar da artıyor

Kadınların iş dünyasında artan temsili, sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmada kritik bir rol oynuyor. Araştırmalara göre, kadın liderlerin yer aldığı şirketler daha yüksek gelir sağlarken, çevresel sürdürülebilirlik yatırımlarında da daha fazla başarı gösteriyor.



Birleşmiş Milletler’in 2030 yılına kadar ulaşmayı hedeflediği 17 Sürdürülebilir Kalkınma Amacı arasında, eşitsizliklerin azaltılması ve herkes için fırsat eşitliğinin sağlanması önemli bir yer tutuyor. Araştırmalar, toplumsal cinsiyet eşitliğini merkeze alan şirketlerin hem daha kârlı hem de daha çevre dostu olduklarını açıkça ortaya koyuyor. McKinsey’in raporlarına göre, kadınların üst yönetimde yer aldığı şirketler yüzde 19 daha fazla gelir sağlarken, eşit sayıda kadın ve erkek çalıştıran organizasyonlar yüzde 41 daha yüksek gelir elde ediyor.


Öte yandan Çin’de yapılan “Kadın Yöneticilerin Artan Temsiliyeti Kurumsal Çevre Yatırımlarını İyileştirir mi?” başlıklı çalışma, kadın yöneticilerin, erkek yöneticilere kıyasla çevresel sürdürülebilirlik süreçlerine daha fazla yatırım yaptığını ve emisyonları ve kirleticileri azaltmaya daha çok çaba gösterdiğini ortaya koydu. Bunun sebebi olarak ise kadınların ‘doğal sosyal sorumluluk duygusu’ gösterildi.


Erkeklerin varlığı 100 trilyon dolar daha fazla


Ancak hâlâ Fortune 500 şirketlerinin yalnızca yüzde 10,4’ünde kadın CEO bulunuyor. Bugün herkes karbon emisyonlarından konuşsa da dünyanın en büyük 20 şirketinin başında hâlâ erkekler var.


Öte yandan Oxfam’ın raporuna göre şu anda erkeklerin sahip olduğu varlık dünyada kadınlardan 100 trilyon dolar daha fazla. Uzmanlar, bu adaletsizlik giderilmeden gerçek anlamda sürdürülebilirlikten söz etmenin mümkün olamayacağını söylüyor.


Cinsiyet eşitliğini merkeze aldılar


Sürdürülebilirlik çalışmalarına 2013’te başlayan ve geçtiğimiz yıl toplum ile dünya için oluşturduğu pozitif etkiden dolayı B Corp sertifikası almaya hak kazanan uluslararası vergi, bağımsız denetim, muhasebe ve danışmanlık firması Forvis Mazars Türkiye, erkek egemen bir sektörde toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda çalışmalarını sürdürüyor.


Açıklamaya göre, 2015 yılında toplumsal cinsiyet eşitliğini kurum kültürünün merkezine alan şirkette, pozitif ayrımcılıktan kota uygulamalarına kadar birçok yöntemle kadınların kariyer basamaklarını tırmanması desteklendi. Bazen yalnızca kadın çalışan bulabilmek için aday arayışının 2-3 ay sürdüğü durumlar yaşandı. 2016 yılından bu yana kadın çalışanların eğitimleri takip edildi ve orta düzey kadın yöneticilerin güçlendirilerek üst düzey kadın yöneticiler haline gelmeleri sağlandı. Aynı zamanda ‘eşit işe eşit ücret’ politikası uygulayan şirket, kadın-erkek ücret oranlarını kamuya açıklayan nadir kurumlardan biri.


Üst düzey yöneticilerin yüzde 52’si kadın


Bu çabaların sonucunda, şirkette kadın çalışan oranı yüzde 48’e ulaşırken, kadın yöneticilerin oranı yüzde 52 seviyesine çıktı. Şirketin yönetim kurulunun 5 üyesinden 2’si kadın. Cirosunun yüzde 60’tan fazlasını ‘denetim’ ve ‘vergi hizmetleri’nden elde eden şirkette bu iki departmanın başında iki kadın; Vergi Hizmetleri Lideri Ferrah Sefer, Denetim ve Güvence Hizmetleri Lideri Nesli Erdem bulunuyor. Yine erkek egemen bir sektör olan denetimde ise İstanbul ofisinde 5 şirket ortağından 3’ü kadınlardan oluşuyor.


’’Kadınlar olmadan sürdürülebilirlikten bahsedilemez’’


Konu hakkında değerlendirmede bulunan Forvis Mazars Türkiye CEO’su ve Kurumsal Sürdürülebilirlik Elçisi Dr. İzel Levi Coşkun, “Eğer iş yapan insanlar arasında kadın erkek eşitliği sağlansa Dünya çok daha yaşanabilir olur. Kadınların olmadığı bir düzende, sürdürülebilirlik hedeflerimize ulaşmamız mümkün değil. Kadınların iş dünyasında hak ettikleri yerlere özgürce gelebileceği bir düzen inşa etmek, gezegenimizin geleceği için bir zorunluluk. Şirket olarak kadının iş dünyasında olması gereken yere gelmesi için verdiğimiz mücadele, onların sahip olduğu ‘özen etiği’ anlayışını liderlik rollerine taşıyabilmelerini sağladı” dedi.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Van Kızılay’a kan bağışlayanlara oyuncak hediye Van’da kan bağışını teşvik etmek amacıyla Kızılay’a bağış yapanlara oyuncak hediye edildi. Daha önce İstanbul ve Muş’ta kan bağışı kampanyasına destekte bulunan hayırsever iş adamı Necati Uçar, bu sefer de Kızılay Van Bölge Kan Merkezi tarafından "Birbirimize Candan Bağlıyız" kampanyasına destek verdi. Cumhuriyet Caddesi üzerindeki Kent Park önünde düzenlenen etkinlikle ilgili açıklamada bulunan Kızılay Güneydoğu Bölge Kan Merkezi Müdürü Dr. İbrahim Çelik; Van, Bitlis, Muş, Iğdır ve Hakkari illeri ile ilçelerindeki 30 hastanenin kan ihtiyacını karşıladıklarını belirterek, "Türkiye’deki Kan Hizmetleri Genel Müdürlüğüne bağlı 18 bölge kan merkezinden biriyiz. Bizler bu bölgedeki kamu ve özel tüm hastanelerin kan ihtiyacını karşılıyoruz. Tabi ihtiyacı karşılayabilmek için zaman zaman bu şekilde mobil kan bağışı ekiplerimiz sürekli çalışmalarına devam ediyor. Haftanın 7 günü Cumhuriyet Caddesi’nde mobil aracımızda kan bağışı yapmak isteyen vatandaşlarımıza hizmet veriyoruz. Bunun yanında il ve ilçelerde günü birlik ve yatılı mobil kan bağışı kampanyaları da düzenliyoruz" dedi. Bu hafta kan bağışında bulunan bağışçıların çocuklarına farklı hediyeler sunduklarını vurgulayan Çelik, "Samsun’dan bir bağışçımız, bize kan bağışı yapan bağışçılarımızın çocuklarına sunmak üzere oyuncak hediyesinde bulundu. 3 ile 7 Şubat tarihleri arasında kan bağışı yapan vatandaşlarımıza oyuncak hediyemiz olacak. Ayrıca Kızılay Van Şubesinin ikram aracı da çorba ve çay ikramlarında bulunacak. Dolayısıyla bu hafta güzel bir organizasyonumuz olacak. Hayat kurtarmak isteyen kan bağışçılarımızın çocukları için de bizi mutlu edecek bir hizmet sunmuş olacağız" ifadelerini kullandı. Van’da, vatandaşların kan bağışına olan duyarlılığının memnuniyet verici olduğuna vurgu yapan Çelik, "Van bölgesi genel olarak çok duyarlı bir halktan oluşuyor. Daha önceki dönemlerde yapmış olduğumuz kampanyalarda da kan bağışına olan ilgi bizi memnun ediyor. Stoklarımız şu anda iyi düzeyde ve hastanelerin yüzde 99 oranında kan ihtiyacını karşılıyoruz. Tabi ki kan, miadlı bir ürün. Son kullanması olan ve belli bir süre stoklanan bir ürün. Bizim bugün, bu ay iyi bağış almamız değil, sürekli olarak yıl boyunca, yılın her günü aynı şekilde kan bağışı alıp stoklarımızı sürekli aynı şekilde devam ettirmemiz çok önemli. Hastane ihtiyacını karşılayabilmemiz için şu an bir sıkıntımız yok ama mart ayında Ramazan olacak. Ramazan ayında kısmen kan bağışı düşebiliyor. İnsanların oruç olması kan bağışına engel teşkil ediyor. Biz o dönemlerde iftar sonrası sahura kadar kan bağışı ekiplerimizin vardiya sistemini değiştiriyoruz ve akşam kan bağışını alıyoruz ama yine de bağışlarımız bir miktar durmuş oluyor. Biz Ramazan öncesi iyi bir kan bağışı alarak stoklarımızı yükseltip, Ramazan boyunca da hastane ihtiyacını eksiksiz karşılamak gayesiyle biraz bağışlarımıza hız verdik. Bu anlamda mevcut durumdan memnunuz" diye konuştu. Açıklamasında özellikle AB, B ve 0 RH negatif kan gruplarına ihtiyaç duyduklarını aktaran Çelik, "Bu kan grupları toplumda biraz az bulunuyor. Kullanımı da ihtiyacı da az olsa dahi o ihtiyaç halinde bulunabilmesi, toplumda az olduğu için biraz zorlaşıyor. Ama grup fark etmeksizin tüm gruplara aynı oranda ihtiyacımız var. Biz kan grubu ne olursa olsun vatandaşlarımızın tamamını kan bağışına bekliyoruz" dedi. Vatandaşlar ise kan bağışının hayat kurtardığına dikkat çekerek, herkesin bağışta bulunması gerektiğini belirttiler.
Ankara Erkek arkadaşı tarafından öldüresiye darp edilen genç kız: "Barışmak istemeyince bıçak doğrultup öldürmekle tehdit etti" Ankara’da erkek arkadaşı tarafından köpeği ile birlikte öldüresiye darp edilen genç kız, barışma teklifini reddettiği için kendisine bıçak doğrultulduğunu ve dövüldüğünü iddia etti. Korku dolu o anlar cep telefonu kamerasına yansıdı. Olay, dün gece 23:00 sıralarında Polatlı’nın Kurtuluş Mahallesinde meydana geldi. İddialara göre, 16 yaşındaki H.N.K., 21 yaşındaki erkek arkadaşı A.A.’dan saldırgan tavırları nedeniyle ayrılmak istedi. Durumu kabullenemeyen A.A., konuşmak için kız arkadaşıyla yüz yüze bir araya gelmek istedi. Buluşmada barışma teklifi reddedilen A.A., H.N.K.’ye bıçak çekerek alıkoydu. Aracından indirdiği kız arkadaşını tekme tokat döven A.A., H.N.K’nin yanında getirdiği ‘Bulut’ isimli köpeği de kendisine saldırdığı için tekmelemeye başladı. Darp ettiği kız arkadaşını zorla araca bindirmek isteyen A.A., çevredekilerin duruma tepki vermesi üzerine vazgeçti ve otomobiline binerek bölgeden ayrıldı. Köpeğinin kaçırıldığını düşünen H.N.K. ise kapısına tutunduğu araçla bir süre sürüklendi. Olayın ardından ihbar üzerine polis ekiplerince çalışma başlatıldı. Saldırgan erkek arkadaş kısa sürede yakalanarak gözaltına alındı. Vücudunun çeşitli yerlerinden yaralanan genç kız ise hastaneye nakledildi. Çok sayıda suç kaydı olduğu ortaya çıktı Gözaltına alınan saldırganın kasten yaralamadan dolayı 4 farklı suç kaydının olduğu ortaya çıktı. Emniyetteki işlemlerinin ardından Polatlı Adliyesi’ne sevk edilen A.A.’nın tutuklama talebiyle hakim karşısına çıkarılacağı aktarıldı. Saldırı sonucu yaralanan H.N.K. ise hastanedeki tedavisinin ardından taburcu edildi. Darp edilmesinin ardından kaybolan köpek de H.N.K.’nin yakınları tarafından bulundu. Korku dolu o anlar ise kameralara yansıdı. "Barışmak istemeyince bıçak doğrultup öldürmekle tehdit etti" Yaşadığı durumla ilgili konuşan H.N.K., "Erkek arkadaşımla kavga ettik. Ardından da telefondan engelledim onu. Bir süre sonra bana tekrar ulaşmayı başardı. Konuşmayı teklif etti. Küpemin onda kaldığını söyledi. Buluştuk. Benden af diledi. Bir daha bu şekilde davranmayacağını söyledi. Ben barışmak istemeyince bıçak doğrultup öldürmekle tehdit etti. Ben de kapıyı açıp araba hareket halindeyken atlamaya çalıştım. Araçtan indim ama beni zorla tekrar bindirmeye çalıştı. Yüzüme vurdu. O sırada köpeğim de ona saldırdı. Defalarca köpeğimi ve beni tekmeledi. Telefonumu zorla alıp kaçmaya çalıştı" dedi. "Tek başıma dışarıya çıkmaktan korkuyorum" Psikolojik olarak da çok etkilendiğini söyleyen H.N.K., "Köpeğimi de aldığını düşündüğüm için arabaya tutunmaya çalıştım. Yere düştüm. Darbeler almaya başladım. Saldırgan kaçmayı başardı. Ardından polisler geldi. Ben de hastaneye götürüldüm. Sonuna kadar şikayetçiyim. Şikayetimi geri çekmiyorum. Hiçbir şekilde susmayacağım. Adalet yerini bulsun istiyorum. Olaydan önce ben alkol almamıştım. Kendisi yanıma gelmeden önce içki içmiş. Daha önce beni merdiven itti ve yanlışlıkla olduğunu söylemişti. O konuyu kapatmıştık ama şimdi de bu durum yaşandı. Şu anda görme bozukluğu yaşıyorum. Gözaltımda yırtıklar var ve ilaçlar kullanacağım. Psikolojim çok kötü. Kendimi iyi hissetmiyorum ve tek başıma dışarıya çıkmaktan korkuyorum" ifadelerine yer verdi. "Köpeği de çok fazla darp etmiş" Olayla ilgili konuşan esnaflardan Murat Erdem ise, "Saldırgan, kız çocuğunu arabadan indirip darp etmiş. Ardından da yavru köpeği tekmelemiş. Köpeği de çok fazla darp etmiş. Sahibi ipinden tuttuğu için köpek kaçamamış. Saldırgan kızı araca bindirmeye çalıştı. Kız da direnip araca binmedi yere düştü. Mahalleli de duruma tepki verince saldırgan kaçtı. Hareketleri tuhaftı. Alkollü gibiydi. Bağırma sesleri fazlaydı ama ne dedikleri anlaşılmıyordu. Kız çok fazla darp edildi" diye konuştu.