ASAYİŞ - 15 Kasım 2024 Cuma 14:23

Seçil Erzan’ın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi: Davaya Hazine ve Maliye Bakanlığı da dahil oldu

A
A
A
Seçil Erzan’ın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi: Davaya Hazine ve Maliye Bakanlığı da dahil oldu

Yüksek karlı özel fon vaadiyle aralarında Fatih Terim, Arda Turan, Fernando Muslera ve Emre Belözoğlu gibi isimlerin de bulunduğu pek çok kişiyi dolandırdığı iddia edilen banka müdürü Seçil Erzan’ın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi. Duruşmada savunma yapan sanık Erzan, “Bizim banka dışı borç para almamız yasak ama ben bu süre içerisinde banka dışı borç para aldım” diye konuştu.

Yüksek karlı güvenilir bir fon olduğunu ve Fatih Terim gibi isimlerin de bu fona dahil olduğunu söyleyerek aralarında tanınmış futbolculardan Arda Turan, Fernando Muslera, Emre Belözoğlu ve Selçuk İnan’ın da bulunduğu 30’dan fazla kişiyi yaklaşık 25 milyon dolar ile 7 milyon 384 bin lira dolandırdığı iddia edilen banka şube müdürü Seçil Erzan’ın yargılanmasına devam edildi. İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuklu sanık Seçil Erzan, önceki celse tahliye olan tutuksuz sanık Ali Yörük’ünde bulunduğu bir kısım tutuksuz sanık ve tarafların avukatları hazır bulundu.

Davaya Hazine ve Maliye Bakanlığı da dahil oldu

Duruşmada hazır bulunan Hazine ve Maliye Bakanlığı avukatı, davaya katılma talebinde bulundu. Talebi değerlendiren mahkeme heyeti, bu talebi kabul etti.

“Hüseyin Eligül’den aldığım paraları tefecilere veriyordum”

Savunmasında, para yatıran kişilere geri ödemeyi yaptığını belirten Seçil Erzan, “Ben tim kişilere ödediğim faizleri ben parayı görmeden kendi aralarında dönüyordu, benden para alıyorlardı, faiz istiyorlardı ama ben para elime gelmediği için ödeme yapamıyordum. Para bana değil, bana para getiren diğer kişiler arasında dönüyordu. Ben tarla ve annemin evini satarak aldığım paraları insanlara geri ödedim. Tefecilere ipotek verdim, bunların kanıtları var. Hüseyin Eligül’den aldığım paraları tefecilere veriyordum. Ben kimseyi kandırmadım, benden para alan ve bu işlemleri yapan herkesin finansal okuryazarlığı var. Kimseye ‘gel bir fon var sana kayıt dışı para vereyim mi’ demedim. Selçuk İnan’ı Semih Kaya ikna etti. Emre Çolak’la ödeme yapılmadan önce hiç konuşmadım” ifadelerini kullandı.

“Bu geminin kaptanı, mağdur olmayan, benden fazla fazla paralar alan ve beni yönlendiren müştekilerdir”

Savunmasına devam eden Erzan, “İnsanların faizlerini ödeyebilmek için tefecilerin kapımın önüne silahla dayanmasına göz yumdum. Ben gemi kaptanı değilim, ben banka müdürüyüm. Bu geminin kaptanı, mağdur olmayan, benden fazla fazla paralar alan ve beni yönlendiren müştekilerdir. Aylarca Atilla Baltaş ve diğerlerinden para bekledim. Onlardan aldığım para karşılığında müştekilere ödeme yapmaya çalışıyordum. Benden iki katı para istediklerinde borçlanıyordum, çünkü müştekiler onlara vadettiğim parayı istiyorlardı, bende onlara ödeyeceğim diye söz veriyordum. Hiçbir müştekiyle bankacılık işlemi konuşmadığım için onlarda bu işlemlerin ne olduğunu bilmiyorlardı. Fatih Terim’in hesabından hiç para çekmedim. Para akışını gişe dışı işlemle gerçekleştirdim. Fatih Terim’in hesabından kimseye para da aktarmadım” diye konuştu.

“Banka dışı borç para almamız yasak ama ben bu süre içerisinde banka dışı borç para aldım”

Duruşmada Cumhuriyet Savcısı, Erzan’a önceki ifadelerinde belirttiği gayri resmi gelir sağlıyordum cümlesine ilişkin, bu geliri nasıl sağladığını sordu. Erzan cevap olarak, “Geliri, tefecilerden ve Atilla Baltaş’tan sağlıyordum. Fatih Terim bana ‘bu parayı nereden getiriyorsun diye sormadan benden para alıyordu. Bende ona para vermek için birilerinden para alıp ona veriyordum. Tanın Yılmaz, banka işlemlerini ve benim bu işlemleri kayıt dışı yaptığımı bildiği halde benden para istiyordu sorgulamadan. Bu durumda tefeci Tanın Yılmaz’dır. Bizim banka dışı borç para almamız yasak ama ben bu süre içerisinde banka dışı borç para aldım” diye konuştu.Erzan’ın yargılandığı davanın görülmesine devam ediliyor.

Gamze Şenyiğit

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kastamonu Geleceğin yapay zeka ve siber güvenlik uzmanları bu projeyle yetişecek Kastamonu’da hayata geçirilen “Dijitale Yön Verecek Gençlik” projesiyle geleceğin yapay zeka ile siber güvenlik uzmanlarının yetiştirilmesi hedefleniyor. Projenin açılış toplantısında konuşan Vali Meftun Dallı, dünyada savunma sanayisinde Türkiye’nin ilk 10 içerisinde yer aldığını belirterek, parmakla gösterilir ülke konumuna geldiklerini kaydetti. Teknoloji dünyasında gençlerin dijital yeteneklerini ve girişimcilik becerilerini geliştirerek dijital geleceğe yön vermeleri amaçlanıyor. Gençlerin gelecekte söz sahibi olmalarını sağlamak, onları dijital dünyanın lideri yapmak için Kastamonu Valiliği koordinesinde Kastamonu İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile AIPA Yapay Zeka Politikaları Derneği iş birliğiyle “Dijitale Yön Veren Gençlik” projesi hayata geçirildi. Kastamonu genelinde her okuldan dijitale meraklı gençlerin yer aldığı proje, 24 hafta sürecek. Bu zaman zarfında öğrencilere yapay zeka, siber güvenlik, kodlama, büyük veri ve teknoloji okuryazarlık eğitimleri verilecek. Dijital dünyanın kapılarını sonuna kadar aralamak, yeniden şekillenen gelecekte söz sahibi olmak için Kastamonu’da öğrenim gören lise kademesindeki 200 öğrenci projeye dahil edildi. Projenin açılış toplantısı ise Kastamonu Halk Eğitim Merkezi’nde gerçekleştirildi. “24 hafta boyunca alacağınız eğitim, paha biçilmez bir değere sahip” Toplantıda konuşan Kastamonu Valisi Meftun Dallı, “Bu değişimin başlangıç kısmını bizler yaşımız itibarıyla gördük. Bizim çocukluğumuzda evlerimizde yalnızca radyo vardı. Elektrik ve telefon ise köyümüze ancak 1986’da geldi. Bugün geldiğimiz noktada teknolojinin hızı, takip edilmesi neredeyse imkansız bir seviyeye ulaştı. Sevgili gençler, sizin bu konulara olan ilginiz hepimiz için çok kıymetli. Çünkü tüm bu çalışmaların amacı sizi geleceğe yön verecek bilgiyle donatmaktır. Bu eğitim programını sakın ihmal etmeyin. Bu, kendi kendine bulunabilecek veya parayla satın alınabilecek bir fırsat değil. 24 hafta boyunca alacağınız eğitim, paha biçilmez bir değere sahiptir. Bu tarihi fırsatları iyi değerlendireceğinize inanıyorum. Dünyanın gidişatını defalarca değiştiren Türk milleti olarak bu konuda da gayretle çok güzel sonuçlar elde edeceğimize yürekten inanıyorum” dedi. “Dünyada savunma sanayisinde ilk 10 içerisinde yer alarak parmakla gösterilir bir ülke haline geldik” Savunma sanayisinde Türkiye’nin artık dünyada ilk on ülke arasında yer aldığını belirten Vali Dallı, “Bu başarıların temelinde yapay zeka ve yazılım gibi ileri teknoloji alanlarında yapılan çalışmalar yer alıyor. Öğretmenlerimizden de ricamız, gençlerimizin bu eğitimi en verimli şekilde tamamlamalarını sağlamak ve onları teşvik etmek için ellerinden geleni yapmalarıdır” diye konuştu. “Geleceğe yön verecek gençlerimizin yetişmesini arzu ediyoruz” Kastamonu İl Milli Eğitim Müdürü Hasan Gümüş ise dünyanın hızlı bir şekilde değişim ve dönüşüm içerisinde olduğunu ifade ederek, “Bu değişim ve dönüşüm en çok teknoloji alanında, yaşamımızın her yönünde kendini hissettirmektedir. Eğitimden ekonomiye, ekonomiden tarıma, tarımdan sağlığa kadar yapay zeka ve buna bağlı teknolojilerin hayatımıza hızla entegre olduğunu görüyoruz. Bu sistemleri geliştiren ve yönlendiren ise nihayetinde insanın zihni, düşüncesi ve becerisidir. Biz de bu teknolojilere yön verecek projelere ağırlık vermemiz gerektiğine inanıyoruz. Bugün valiliğimizin himayelerinde gerçekleştirdiğimiz ’Dijital Çağa Yön Veren Gençlik Projesi’ ile büyük kazanımlar elde edeceğimizi düşünüyoruz. Günümüzde yapay zeka, hologram, nesnelerin interneti, büyük veri gibi pek çok kavramla karşılaşıyoruz. Ancak mesele bu kavramları yalnızca bilmek, görmek ya da tanımak değil, bu kavramların alt bileşenlerini doldurarak üretime dönüştürmektir” şeklinde konuştu. Millet olarak köklü bir geçmişe sahip olduklarını belirten Gümüş, "Dünya genelinde yalnızca değişimi fark etmek bazı avantajlar sağlayabilir. Ancak fark etmek yeterli değildir. Bu farkındalığı üretime dönüştürmek, değişime ayak uydurmak ve hatta bu değişime yön vermek çok daha önemlidir. Az önce yapay zeka asistanımızın da belirttiği gibi mesele burada geleceğe yön verecek gençlerimizin yetişmesidir. Biz, millet olarak binlerce yıllık bir birikime sahibiz. Bu birikimi dijital çağda en iyi şekilde değerlendirip tüm insanlığın hizmetine sunma gücüne sahibiz. Gençlerimize güveniyoruz. Onlara rehberlik eden öğretmenlerimizin desteğiyle çok daha büyük ve güzel işler başaracağımıza inanıyoruz. Bu başarıları elde ederken elbette yalnız değiliz. Çalışmalarımıza destek veren, önümüzü açan ve bizleri cesaretlendiren Sayın Valimize şükranlarımızı sunuyorum. Aynı şekilde bu ve benzeri projelerin hayata geçirilmesinde desteklerini esirgemeyen Yapay Zeka Politikaları Derneği’ne, AIPA Dernek Başkanı Sayın Zafer Bey ve kıymetli yönetimine teşekkür ediyorum. Bu projenin Kastamonu’muza ve ülkemize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Bizlerin köklerimizden geleceğe uzanan kutlu yürüyüşü yılmadan devam edecek ve bu başarı katlanarak büyüyecektir” ifadelerini kullandı. “Cumhuriyetimizin dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girebilmesi için yapay zeka alanında ilerlemesi gerekiyor” Dünyanın büyük bir değişim ve dönüşüme girdiğini söyleyen AIPA Yapay Zeka Politikaları Derneği Başkanı Zafer Küçükşabanoğlu da, “Dünya yepyeni bir sayfaya geçiyor ve bizler bu dönüşümün tam ortasındayız. Bu sayfanın en önemli dönüştürücü gücü yapay zekadır. Bu kez geç kalırsak, yalnızca geride kalmayız, tamamen oyun dışı olabiliriz. Artık hepimizin, özellikle gençlerimizin yapay zeka ile ilgilenmesi gerekiyor. Çünkü yapay zekanın ekonomiden eğitime, dış politikadan siyasete, iklim değişikliğinden medyaya ve tarıma kadar birçok alanı dönüştüreceğini biliyoruz” dedi. “Gençler olarak bizler artık yarının çocukları değil, bugünün çocuklarıyız” Projeden faydalanan Kastamonu Göl Anadolu Lisesi öğrencisi Zeynep Öztek, “Dijitale yön vermek için gençlerin arasında yer almak benim için çok büyük bir şans. Yarının kodlarını bizler bugünden yazıyoruz. Önemli olan bu konuda bizlerin bir şeyler öğrenebiliyor olmasıdır. Değerler üretmek bizlerin görevi. Gençler olarak bizler artık yarının çocukları değil, bugünün çocuklarıyız. Bugünde değer üretmek amacıyla yapıyoruz bu işleri. Geleceğe yön vermek açısından da yapay zekada, okuryazarlıkta ve siber güvenlikte, özellikle yapay zekanın güvenliğinde ve kendi dijitaldeki güvenliklerimiz açısından önem arz ediyor. Bu eğitimi burada alacağımızı ve 6 ay sonrasında daha iyi yerlere geleceğimizi düşünüyorum. Umarım ilk 10’a girebilirim” dedi.