SAĞLIK - 04 Ağustos 2023 Cuma 17:03

Sağlık Bakanlığı’nın yüzme alanlarında denetimleri sürerken uzmanlar uyarıyor

A
A
A
Sağlık Bakanlığı’nın yüzme alanlarında denetimleri sürerken uzmanlar uyarıyor

Sağlık Bakanlığı tarafından 2022 yılı yüzme sezonunda gerçekleştirilen denetimlerde yüzme alanlarının yüzde 79’u "Mükemmel" yüzde 4’ü ise “Zayıf” sınıfında yer aldı. Uzmanlar ise yüksek sıcaklıkların yaşandığı bu günlerde, “Sağlık Bakanlığı düzenli olarak numuneler alıp, alanları denetleyerek sonuçları kamuoyuyla paylaşmakta. Uygun olan, olmayan alanlar bu şekilde yeniden düzenlenmekte. Bakanlık tarafından belirlenmiş alanların dışında kesinlikle yüzülmemesi, suya girilmemesi gerekiyor" diyerek uyarıyor.


Son haftalarda Türkiye’de yüksek sıcaklıklar etkili olurken tatil beldeleri ve birçok noktada vatandaşlar denizlere ve havuzlara girerek serinlemeyi tercih ediyor. Sağlık Bakanlığı da yüzme suyu kalitesini, şartlarını Avrupa Birliği mevzuatına uyumlu bir şekilde denetleyerek vatandaşların yüzme deneyimleri güvenle gerçekleştirmeleri için çalışmalarını sürdürüyor. Türkiye genelinde 35 ilde deniz ve göl sularında bakteriyolojik izleme çalışmalarının yapılırken, belirlenen izleme noktalarından 15 günde bir İl Sağlık Müdürlükleri tarafından numuneler alınarak Sağlık Bakanlığı bünyesindeki Halk Sağlığı Laboratuvarları’nda titizlikle analiz edildiği belirtiliyor. Çalışmalar ise Çevre Sağlığı Bilgi Yönetim Sistemleri (ÇSBYS) üzerinden takip edilerek veriler anlık olarak güncelleniyor. Sağlık Bakanlığı, halkın etkileşimini artırmak amacıyla yüzme sularına yönelik tüm verileri yuzme.saglik.gov.tr web portalı üzerinden de kamuoyuyla paylaşıyor. Platform ile yüzme alanlarının teknik bilgileri, yıllara göre kalite sınıflandırmaları, plaj isimleri ve özellikleri gibi detaylı bilgiler yer alıyor. Sağlık Bakanlığı’nın alanlarda denetimleri sürerken yüksek sıcaklıkların yaşandığı bu günlerde uzmanlar da uyarıyor. İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Gülhan Özdemir vatandaşların kontrollerden geçen noktaları tercih etmeleri gerektiğini ifade etti.



“Klor miktarını yüksek tutmak doğru değil”


Suya girilen alanların hijyen kontrollerinden geçmiş olması gerektiğini ifade eden İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Gülhan Özdemir, “Yüzme havuzlarında, denizler gibi alanlarda, halk plajlarında Sağlık Bakanlığı düzenli olarak numuneler alıp, alanları denetleyerek hem mikrobiyolojik hem kimyasal çalışmalarını yaparak AB protokollerine uygun şekilde, 15 günde bir bu çalışmaları yaparak sonuçları kamuoyuyla paylaşmakta. Uygun olan, olmayan alanlar bu şekilde yeniden düzenlenmekte. Olması gereken oranın üstünde bakteri miktarı tespit edilirse bu bulaşıcı hastalıkların o suyu kullanan kişilerde daha kolay görülebileceğini bize bildirmekte. O yüzden yüzme alanlarında öncelikle mikrobiyolojik incelemeler önemli kimyasal ölçümler de yapılıyor. Birçok kişiyi birden etkileyebilmesi, kitlesel bulaşıcı enfeksiyon hastalığı yapabilmesi açısından önceliğimiz mikrobiyolojik ölçümler. Özellikle daha çok havuz kullanımlarında genital bölgelerde, parmak aralarında, koltukaltlarında bazen mantar enfeksiyonu şikayetleriyle hastalar geliyor. Kalabalıklarda özellikle uygun olmayan yerlerde, yüzme alanı olarak ayrılmamış daha çok bakterinin bulunabileceği, atıkların boşaltıldığı, ulaştığı alanlara yakın yüzme için uygun olmayan yerlerde kalabalık kitlelerin bazen sıcaktan bunalıp denize girdiklerini görüyoruz. Bol miktarda, uygun olmayan alanda bu bakterileri alınca daha çok ishal, gastrointestinal sistem enfeksiyonları veya ağız yoluyla bulaşan başka bakteriyel enfeksiyonlar var. Direkt bu sulardan ağız yoluyla alınmasıyla bulaşan gastrointestinal sistem enfeksiyonları biraz daha önemli. Yüksek miktarda klor da bulunmasını istemiyoruz, kimyasal olarak bazı olumsuz etkileri var. Klor miktarı yüzme suyunda bulunan bakterileri mantarları, mikropları öldürecek düzeyde olmalı onun için bakteriyolojik ölçümlerle beraber klor ölçümleri de yapılıyor. Özel alanlarda bazı sitelerin havuzlarında, özel havuzlarda daha iyi temizleneceğini düşünerek klor miktarını yüksek tutmak doğru değil” dedi.



“Bakanlık tarafından belirlenmiş alanların dışında kesinlikle yüzülmemesi gerekiyor”


Kişilerin dikkat etmesi gereken durumlara ilişkin uyarılarını sıralayan Dr. Özdemir, “Yüzmeye uygun olmayan, normal kıyafetlerle suya giriyorlar, bunlarla uzun süre kalıyorlar. Bunlar özellikle mantar enfeksiyonlarına zemin hazırlıyor. Kendi vücudunda oluşan mantarların yine kendi vücudunda enfeksiyon yapmasına neden oluyor, bunu istemiyoruz. Kişilerin hem bulaştırıcılık hem de kendilerini korumak açısından tabi ki dikkat etmesi gereken noktalar var. Bunlardan en önemlisi; havuz kullanan kişilerde vücudunda açık yara varsa, akıntılı lezyonlar, mantar enfeksiyonu varsa bu şekilde suları kullanmalarını istemiyoruz. Bakanlık tarafından belirlenmiş alanların dışında kesinlikle yüzülmemesi, suya girilmemesi gerekiyor. Kız çocuklarında idrar yolu enfeksiyonlarını biraz daha fazla görüyoruz. Daha önce geçirilmiş enfeksiyonları varsa veya daha kolay idrar yolu enfeksiyonuna neden olabilecek altta yatan hastalık dediğimiz bir durumu varsa bunlarda havuza, denize girerken biraz daha dikkat etmeli. Büyüklerde bize başvuranlar arasında daha çok mantar enfeksiyonlarını görüyoruz. Hem büyüklerde hem çocuklarda daha çok da kimyasal faktörlerden dolayı konjonktivit tablosu olabiliyor. Bunun da havuzlardan bulaşabileceğini biliyoruz” şeklinde konuştu.


Öte yandan 2022 yılı yüzme sezonunda gerçekleştirilen çalışmalarda toplam 17 bin 28 numune alınırken ve yönetmelik hükümleri doğrultusunda değerlendirilen yüzme alanları "Mükemmel", "İyi", "Yeterli" ve "Zayıf" olarak sınıflandırıldı. Değerlendirilen bin 445 noktadan bin 140 tanesi "Mükemmel" sınıfa (yüzde 79) girdi. İyi sınıfında 165 (yüzde 11) nokta yer alırken, yeterli sınıfında 86 nokta (yüzde 6) bulunuyor. Zayıf sınıfında ise 54 nokta (yüzde 4) tespit edildi. Ülke genelinde faaliyet gösteren 5 bin 743 aktif işletme ve 13 bin 943 yüzme havuzunun sağlık standartlarına uygunluğu yine Çevre Sağlığı Bilgi Yönetim Sistemi (ÇSBYS) Havuz Suları Modülü kullanılarak takip ediliyor.



Mavi bayrak ödüllü yüzme alanları artıyor


Bakanlık tarafından yürütülen izleme çalışmaları, Türkiye turizmi için büyük önem taşıyan Uluslararası Mavi Bayrak programına da katkı sağlıyor. 2022 yılında 531 yüzme alanı Mavi Bayrak ödülüne sahipken, 2023 yılında bu sayı 551’e yükseldi. Bu rakamla Türkiye’nin dünya genelinde Mavi Bayrak ödülüne sahip yüzme alanları bakımından üçüncü sıraya yerleştiği belirtildi.


Sağlık Bakanlığı’nın yüzme alanlarında denetimleri sürerken uzmanlar uyarıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Saimbeyli ve Feke’de ’Kadınlar Günü’ çiçeklerle kutlandı Adana’nın Saimbeyli ve Feke Belediye Başkanları, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle kadınlara çiçek hediye ederek günlerini kutladı. Feke Belediye Başkanı Cömert Özen ve Saimbeyli Belediye Başkanı Mahmut Dal eşleri ile birlikte ilçelerinde görev yapanlar başta olmak üzere Kuzey Adana’nın kadınlarının zorlu coğrafya da gösterdikleri emek ve çalışmaların büyük bir takdiri hak ettiğini ifade etti. Başkanlar, kadınların 8 Mart Dünya kadınlar Günü’nü çiçek vererek kutladı. Feke Belediye Başkanı Cömert Özen eşi Ayşe Özen ile birlikte ilçenin ilk kadın kaymakamı Feyza Yılmaz’ı da makamında ziyaret etti. İki daha sonra ilçede görev yapan kadınlara çiçek verdi. Başkan Özen " Feke Belediyesi olarak 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde, ilçemizdeki tüm kadınlarımıza çiçeklerimizi sunduk. Bu özel günde, her biri hayatımıza değer katan, gücüyle ilham veren kadınlarımıza olan minnettarlığımızı bir kez daha ifade etmek istedik" dedi. Saimbeyli Belediye Başkanı Mahmut Dal eşi Hülya Dal ile birlikte ilçede kamu ve esnaflar olmak üzere tüm kadın çalışanların yanında yer alarak hazırladıkları çiçekleri hediye etti. Başkan Dal, "Kadınlar, sadece 8 Mart’ta değil, hayatımızın her anında sevgiyle, emekle ve fedakârlıklarıyla en değerli yerlerindedir. Onların varlığı, ailemize, toplumumuza ve geleceğimize güç katmaktadır. Saimbeyli Belediyesi olarak, kadınların hayatın her alanında daha güçlü ve daha mutlu olmaları için çalışmalarımıza devam edeceğiz. Başta şehit ve gazi annelerimiz olmak üzere, tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyorum" diye konuştu.
Çanakkale ’TCG Nusret’, 110 yıl sonra aynı rotada Çanakkale’deki ‘TCG Nusret’ Gemisi, 110 yıl önce Deniz Savaşları’nın önemli unsurlarından Nusret Mayın Gemisi’nin rotasını izleyerek, mayın dökülen hatta bu kez çelenk bıraktı. Nusret Mayın Gemisi, 8 Mart 1915 tarihinde Erenköy Koyu’nda sahile paralel döktüğü 26 mayın ile Çanakkale Deniz Zaferi’nin akışını değiştirdi. Nusret Mayın Gemisi, 8 Mart 1915 tarihinde Erenköy Koyu’nda sahile paralel döktüğü 26 mayın ile Çanakkale Deniz Zaferi’nin akışını değiştirdi. Nusret’in tarihte üstlendiği rolü ve önemini yaşatmak amacıyla 2011 yılında Gölcük’te aslına uygun inşa edilen TCG Nusret Mayın Gemisi, 110 yıl sonra tarihi anı bir kez daha canlandırıldı. Çanakkale şehir iskelesinden hareket eden TCG Nusret Mayın Gemisi, bu sabah 07.15’te mayın dökülen hatta doğru yol aldı. Saat 08.15’te 110 yıl önce mayınların dökülmeye başladığı Erenköy mevkiinde tören yapıldı. Törene, Çanakkale Valisi Ömer Toraman, Amfibi Kolordu Komutanı Tümamiral Serhat Sözbir, Çanakkale Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Mustafa Biçen, İl Emniyet Müdürü Kenan Kurt, İl Jandarma Komutanı Jandarma Kıdemli Albay Ersin Aslan, Sahil Güvenlik Çanakkale Grup Komutanı SG. Yarbay Orhan Öğrenci ile askeri personel, davetliler katıldı. Nusret Mayın Gemisi’nin, Çanakkale Savaşları’nda çok önemli bir yere sahip olduğunu belirten TCG Nusret Gemisi Komutanı Üsteğmen Ramazan Yıldız, "Çanakkale Savaşları’nın ilk aşamasını oluşturan 18 Mart Deniz Zaferi, dünya harp tarihine mal olmuş bir kahramanlık destanıdır. Bu zaferin kazanılmasında kuşkusuz en büyük pay, kahraman Nusret Mayın Gemisi’ne aittir. Hafif sisli ve yağışlı 8 Mart sabahı saat 05.00’te Yüzbaşı Hakkı Bey’in komutasında Nara’dan avara eden Nusret, Anadolu kıyısını izleyerek seyre başlamış ve Boğaz’ı kapatan mayın hatları arasından emniyetle geçerek karanlık liman mevkisine varmıştır. Nusret Mayın Gemisi, tam 110 yıl önce bu an, güvertesinde bulunan 26 mayını, ilerlemekte olduğumuz rota üzerinde ve aralarında yüzer metre olacak şekilde, deniz seviyesinin 4 buçuk metre altına dökmüştür. Bacasından mümkün olduğunca az duman çıkartmak için önlem alan Nusret, hiçbir düşman karakol gemisi tarafından tespit edilmeden 08.00’de Çanakkale önlerine demirlemiştir. Saat 10.00’a kadar süren sis ve yağmur, geminin Çanakkale Boğazı girişinde bulunan düşman karakol gemileri tarafından görülmesini engellemiştir. Rumeli Mecidiye Tabyası’nda bulunan Seyit Onbaşı’nın tek başına sırtında taşıyarak namluya sürdüğü 215 okkalık mermi, İngilizlerin en büyük savaş gemilerinden biri olan Ocean Zırhlısının dümenini vurmuş ve bu durum düşman gemilerinin nizamını bozmuştur. Böylece 18 Mart 1915 günü, kahraman Türk topçusunun da desteği ile Nusret’in döşediği 11’inci hattı oluşturan 26 mayına çarpan Bouvet, Irressıstible ve Ocean zırhlıları batarken; Galuoıs, Suffren ve Inflexıble zırhlıları ise ağır yara alarak savaş dışı kalmıştır. Böylece 18 mart 1915 günü, itilaf donanması için bir hezimet iken, boğazın kahraman savunucuları için önemli bir deniz zaferi olarak tarihe geçmiştir. Nusret Mayın Gemisi’nin Erenköy Koyu’na kurduğu engel, Çanakkale’de büyük bir zafer kazanılmasını sağlamış ve tarihin akışını değiştirmiştir. Yüzbaşı Hakkı Bey’in komuta ettiği Nusret’in büyük katkısıyla kazanılan bu zafer; Türk askerine moral, Türk milletine sevinç kaynağı olmuştur. Müstahkem mevki Komutanı Cevat paşa, bu zaferi şu sözlerle ifade etmiştir: ’Gittiler, geçemediler, geçemeyecekler’" dedi. Konuşmanın ardından Vali Ömer Toraman, Amfibi Kolordu Komutanı Tümamiral Serhat Sözbir, Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Mustafa Biçen tarafından 110 yıl önce mayın bırakılan noktaya çelenk bıraktı. Tören toplu fotoğraf çekimiyle son buldu. Milli Savunma Bakanlığı’nın davetiyle bu yıl ki tören Siirt Şirvan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nden 9 öğrenci katıldı. Öğrencilerden Rumeysa Orhan, "Milli Savunma Bakanlığı’nın desteğiyle Çanakkale’ye gezmeye geldik. Burası bizim için önemli bir yer. Vatanımızı tanıdık. Milli Savunma Bakanlığı’na teşekkür ediyoruz. Bu imkanı bize tanıdığı için. Burayı çok merak ediyorduk, geldiğimizde unutulmaz bir an yaşadık. Çok mutluyum" dedi. Öğrencilerden Zeynep Dişli ise, "İlk defa Çanakkale’ye geldik. Buraları ilk defa gördük. Çok mutluyum" diye konuştu.