SPOR - 03 Ekim 2024 Perşembe 10:20

Potada 59. sezon heyecanı başlıyor

A
A
A
Potada 59. sezon heyecanı başlıyor

Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi’nde 59. sezon yarın oynanacak Merkezefendi Belediyesi Basket ile Mersin Spor karşılaşmasıyla başlayacak.

Basketbol Süper Ligi’nde 2024-2025 sezonunda heyecan bu hafta başlayacak. Ligin ilk haftasının açılış maçında Merkezefendi Belediyesi Basket, Mersin Spor’u konuk edecek. Sezon, 19 Mayıs 2025 tarihinde sona erecek. Normal sezonu ilk 6 sırada bitiren takımlar play-off maçlarını oynamaya hak kazanacak. Ligi 7., 8., 9. ve 10. sırada tamamlayan ekipler ise tek maç üzerinden play-in oynayacak. Normal sezonu son 2 sırada tamamlayan takımlar da küme düşecek.

İlk şampiyon Altınordu

İlk defa 1966-1967 sezonunda başlayan Basketbol Süper Ligi, 2024-2025 sezonu itibarıyla 59. sezonunu yaşayacak. Ligin ilk şampiyonu Altınordu oldu. 1978-1979 sezonunda statü değişikliğine gidilerek, ligi ilk beş sırada tamamlayan takımların play-off maçları oynamasına karar verildi. Play-off usulünün ilk şampiyonu da o dönemdeki adıyla Efes Pilsen oldu.

En son Fenerbahçe, en çok Efes

Geçtiğimiz sezon final serisinde Fenerbahçe, Efes’i 3-1 ile geçerek şampiyon oldu. Sarı-lacivertliler böylece tarihindeki 11. zaferine ulaştı. Basketbol Süper Ligi’nde en çok şampiyon olan takım ise Efes. Lacivert-beyazlıların toplamda 16 şampiyonluğu bulunuyor. Şu an ligde yer almayan Eczacıbaşı’nın ise 8 şampiyonluğu var. Ligde Galatasaray ile İTÜ 5, Ülkerspor 4, Beşiktaş, Karşıyaka ile TOFAŞ 2, Altınordu ve Muhafızgücü’nün de 1’er kez şampiyonluk kazandı. Öte yandan 2019-2020 sezonu ise koronavirüs salgını nedeniyle tamamlanamadı.

Başantrenör olarak en fazla Aydan Siyavuş şampiyon oldu

Basketbol Süper Ligi’nde en çok şampiyonluk yaşayan başantrenör ise Aydan Siyavuş. Türk basketbolunun önemli isimlerinden olan Siyavuş, 6 kez Eczacıbaşı, 1 defa da Efes ile olmak üzere toplam 7 kez şampiyonluk yaşadı. Siyavuş’u, Aydın Örs ile Ergin Ataman takip ediyor. Örs, 6 şampiyonluğun 5’ini Efes, 1’ini de Fenerbahçe ile kazandı. Ataman ise 4 kez Efes, 1’er kez de Galatasaray ve Beşiktaş ile şampiyon oldu. Zeljko Obradovic, Oktay Mahmuti ile Mehmet Baturalp’in de 4 şampiyonluğu bulunuyor. Ayrıca Ergin Ataman, 3 farklı takımla şampiyon olan tek başantrenör olarak yer alıyor.

Tek maçta en çok sayı Erman Kunter’den: 153 sayı

Türk basketbolunun önemli isimlerinden olan Erman Kunter, bir maçta en çok sayı kaydeden oyuncu olarak yer alıyor. Fenerbahçe’de oynarken 1988 yılında Hilalspor’u 175-101’lik skorla yendikleri müsabakada Kunter, 153 sayı atarak tarihe geçti.

En fazla takım İstanbul’dan

Bu sezon ligin yeni ekipleri Yalovaspor Basketbol ve Mersin Spor Kulübü oldu. 2024-2025 sezonunda ligde ayrıca İstanbul’dan 7, İzmir’den 2, Bursa’dan 2, Ankara, Denizli, Manisa, Mersin ve Yalova’dan da 1’er takım yer alacak.

Tüm sezon karşılaşmalar beIN SPORTS ve TOD’da yayınlanacak.

Basketbol Süper Ligi’nde ilk hafta maçlarının programı şöyle:

Yarın

19.00 Merkezefendi Belediyesi Basket - Mersin Spor

5 Ekim Cumartesi

15.30 Manisa Basket - Bursaspor Basketbol

18.00 Türk Telekom - Galatasaray

20.30 Tofaş - Beşiktaş

6 Ekim Pazar

13.00 Bahçeşehir Koleji - Karşıyaka

15.30 Aliağa Petkim Spor - Darüşşafaka

18.00 A. Efes - Yalovaspor Basketbol

20.30 Fenerbahçe - ONVO Büyükçekmece Basketbol

Oğuzhan Ort

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Bebeklerin gelişimi için en iyi besin kaynağı: ‘Anne sütü’ Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Buket Taneri, bebeklerin gelişimi için en iyi besin kaynağının anne sütü olduğuna dikkat çekti. Dünya Sağlık Örgütü tarafından da kabul gören anne sütünün faydaları, bebeklerin gelişimi için büyük önem arz ediyor. Medicana Sağlık Grubu Doktorlarından Uzm. Dr. Buket Taneri, anne sütünün bebeklerin hem fiziksel hem de zihinsel gelişiminde önemli rol oynadığını belirterek önemli açıklamalarda bulundu. “Bebeğinizin gelişimi için en iyi besin kaynağı anne sütüdür” Anne sütünün bebekler için önemine değinen Medicana International Samsun Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Buket Taneri, “Anne sütü dünyaya gelen bebeğiniz için en iyi başlangıç, verebileceğiniz en güzel hediyedir. Anne sütü, bebeğiniz için mükemmel besindir. İçindeki antikorlar sayesinde bebeğin bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklara karşı korur. Bebeğinizin sindirim sistemini düzenler ve alerji riskini azaltır. Bebeğinizin gelişimi için en iyi besin kaynağıdır. Beyin gelişimi, kemik sağlığı ve genel büyüme için gerekli tüm besinleri içerir. Emzirme anneye de birçok fayda sağlamaktadır. Doğum sonrası rahmin daha hızlı toparlanmasına yardımcı olur, meme kanseri ve tip 2 diyabet riskini azaltır. Anne ve bebeğin özel bir bağ kurmasını sağlar. Ten teması ve yakınlıkla bebeğinizle aranızdaki bağı güçlendirir” dedi. “Emzirme anne ile bebek arasındaki harika bir yolculuktur” Emzirmenin önemi hakkında da açıklamalarda bulunan Uzm. Dr. Buket Taneri, “Dünya Sağlık Örgütü, bebeğinizin ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslenmesini daha sonra ek gıdalara başlanıp emzirmenin 2 yaşına kadar devam etmesini önerir. İlk 6 aylık süreçte anne sütü içerik olarak bebeğinizin bütün ihtiyacı olan her şeyi karşılamak için yeterlidir. Sütünüzün dönem dönem yetersiz olduğunu düşündüğünüz durumlarda endişelenmeyin, çoğu annenin yeterli sütü vardır. Bebek emme sıklığını artırdıkça süt üretimi de artar. Bir çocuk doktoruna danışarak bu konuda destek alabilirsiniz. Çalışan anneler için anne sütü ve emzirmeyi destekleyici birçok haklar mevcuttur. Unutmayın, emzirme sizle bebeğinizin arasındaki harika bir yolculuktur; bu yolculukta bazen sütün azalması ya da emmede zorluklar gibi durumlarla karşılaşabilirsiniz ancak bebeğiniz için aldığınız bu kararın ne kadar değerli olduğunu unutmayın” diye konuştu.
İstanbul Esenyurt’ta edebiyat ve sanat rüzgârı... Usta yazarlar dil kardeşliğinde buluştu Esenyurt Kardeş Kültürler Festivali 5. gününde düzenlenen “Edebiyattan Sanata Kardeşliğin İz Düşümü” konulu söyleşide konuşan Başkan Özer; "Esenyurt’ta bugüne kadar insana değil betona yatırım yapılmış. O nedenle adeta bir model işliyoruz. Mottolarımızdan bir tanesi de Esenyurt’u kültürün ve sanatın başkenti haline getirmek. Çünkü sanatın ve kültürün iyileştirici ve şifa veren bir yönü olduğuna inanıyorum" ifadelerini kullandı. Esenyurt Belediyesi ve İl Dernekler Birliği’nin ortaklaşa düzenlediği Kardeş Kültürler Festivali tüm coşkusuyla devam ediyor. Çeşitli etkinliklerin yer aldığı festivalin 5. gününe ’Edebiyattan Sanata Kardeşliğin İz Düşümü’ başlıklı söyleşi damgasını vurdu. Eski Belediye binasında düzenlenen programda Yazar Şeyhmus Diken ve Şair Haydar Ergülen, Esenyurtluları kültürel zenginliklere uzanan bir yolculuğa çıkardı. İlginin yoğun olduğu programa Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer’in yanı sıra CHP Esenyurt İlçe Başkanı Hüseyin Ergin, İl Dernekler Birliği Başkanı Orhan Onur, Belediye Başkan yardımcıları, STK’lar ve dernek başkanları katıldı. Edebiyat ve sanat üzerinden kardeşlik temasının da işlendiği söyleşide kültürel kimliklerin önemine vurgu yapıldı. Şair Haydar Ergülen’in henüz yayınlanmamış kitabından Cumartesi Anneleri’ne itafen seslendirdiği şiir ise programa katılanlardan büyük alkış aldı. "Esenyurt’un Kültür ortamını solumasından mutluyum" Konuşmasına yazarak üretmenin önemine değinerek başlayan Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer; "Sevgili Şeyhmus Diken, Diyarbakır aşığı biri olarak kentini Türkiye’ye ve dünyaya tanıttı. Bana göre yazmak ölümün elinden bir şeyler kurtarmaktır. Çünkü her şey biter, geriye insanın hikayesi kalır. İranlı şair Füruğ’un çok sevdiğim bir dizesi var. Diyor ki; ’Kuş ölür, sen uçuşu hatırla.’ Şeyhmus bu nedenle böyle bir iz bırakarak yürümeye devam ediyor. Sevgili Haydar Ergülen’in ise şiirlerini ve yazılarını uzun zamandan beri okuyorum. O da ülkemizin yetiştirmiş olduğu ender şairlerden bir tanesi. Roman biraz fazlası olan bir eser. Öykü ise daha damıtılmış, fazlası atılmış bir metin. Ancak şiir özün özüdür bana göre. Yani Ahmed Arif’in deyimiyle ‘şair, namus işçisidir’. Bizim adımıza içimizi okuyor, duygularımızı dile getiriyor. O nedenle şairler bana göre dünyanın en önemli ustalarıdır. Şimdi burada iki büyük yazarımız ve şairimiz bulunuyor. Ben onların Esenyurt’un bu kültür ortamını solumasından dolayı çok mutluyum" ifadelerini kullandı. "Kültür ve sanat iyileştrir" Sözlerini kültür ve sanatın iyileştirici gücüne değinerek sürdüren Prof. Dr. Ahmet Özer, şunları söyledi: "Biz Esenyurt’ta bir model işliyoruz; bir kanaviçe örer gibi. Bunun için mottolarımız var. Bu mottolardan bir tanesi de Esenyurt’u kültürün ve sanatın başkenti haline getirmek. Bu hedefimizin nedenlerinden bir tanesi tamamen insan odaklıdır. Çünkü sanatın ve kültürün iyileştirici ve şifa verici bir yönü vardır. Sadece ilaçlar, doktorlar şifa vermez. İnsan ruhuna dokunan ve onu iyileştiren en önemli şey yazılarda, çizilerde vardır. Esenyurt kötü yönetildiği için bu şehrin ruhu zehirlenmiş ve çalınmış. Bugüne kadar sadece betona yatırım yapılmış. Yer bizim gök Allah’ın demişler ve binlerce konut yapmışlar. Oysa beton yenmez. Aslolan insandır, insanı merkeze koyabilmektir. O nedenle sanatın böyle bir iyileştirici rolü vardır." "Dünyanın en büyük silahı kültürdür" Esenyurt’un en büyük sorunlarından birinin kentlileşememek olduğunu belirten Prof. Dr. Ahmet Özer; "Sanatın ikinci önemli vazifesi de bizim açımızdan çok gerekli. İnsanlarımız çeşitli nedenlerle buraya göç etmişler. Buranın kentsel dinamikleri olmadığı için gelenler ne köylü olmaktan çıkmışlar, ne de kentli olmuşlar. Yani arada kalmışlar. Bunlar aynı zamanda şehircilik açısından çarpık kentleşmeye, insani açıdan ise kentlileşmemeye yol açan bir durumdur. İşte kültür sanat bu insanların dönüşmesini, kentlileşmesini sağlayan bir işleve sahiptir. Yerel yönetimler olarak bu dönüşmeyi sağlamak ise bizim vazifemiz. Bugün dünyanın en büyük silahı atom bombası değil, kültürdür” ifadelerini kullandı. "Soyut kardeşlik söylemini kırmalıyız" Konuşmasında farklı inanç ve kültürler üzerinden kardeşlik olgusuna ve toplumsal barışın önemine değinen Yazar Şeymus Diken, “Bugün topluma dayatılan resmi ideolojiler üzerine bir okuma yapmanın gerektiğine inanıyorum. Eğer biz bunu yapmazsak, bahsettiğimiz kardeşlik kavramı, kardeşliğimiz soyut kalır. Bu soyut kardeşliği kırabilmek, somuta dönüştürmek için gerçek manada siyasetin, sivil toplum örgütlerinin ve entelektüel camianın böyle toplantılarda bir araya gelmesine ihtiyaç var. İşte bugün Esenyurt’ta Vanlı Ahmet Özer’in Belediye Başkanı olup kardeşliğin tezahürü için mücadelesinin o vesileyle anlamlılığına kıymet biçmek istiyorum” değerlendirmesinde bulundu.