GÜNDEM - 16 Ocak 2025 Perşembe 12:17

Önceki gün hayatını kaybeden Türkiye Hahambaşı Rav İsak Haleva için Büyük Hendek Neve Şalom Sinagogu’nda cenaze töreni düzenleniyor.

A
A
A
Önceki gün hayatını kaybeden Türkiye Hahambaşı Rav İsak Haleva için Büyük Hendek Neve Şalom Sinagogu’nda cenaze töreni düzenleniyor.

Önceki gün hayatını kaybeden Türkiye Hahambaşı Rav İsak Haleva için Büyük Hendek Neve Şalom Sinagogu’nda cenaze töreni düzenleniyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Uzmanı uyardı, yarıyıl tatilinde ekran bağımlılığına dikkat Uzman Klinik Psikolog Kerime Begüm Özkaya, çocuklara sunulan özgürlüğün ekran bağımlılığına neden olabileceğini söyledi. Medicana Sivas Hastanesinde görevli Uzman Klinik Psikolog Kerime Begüm Özkaya, eğitim ve öğretim kurumlarında ki yarıyıl tatilinde özellikle öğrencileri bekleyen ekran bağımlığı tehlikesine dikkat çekerek, “Teknolojiyle alakalı ilk önce şunu belirtmem gerekiyor ki teknolojik aletler bilinçli bir şekilde kontrollü ve gerçek hayattan kopmadan kullanılması gerekiyor. Çünkü teknolojinin hepimizin hayatında önemli bir yeri var. Ama gerçekliklerin farkında olarak sorumluluklarımızı yerine getirerek teknolojik aletlerini verimli kullanmamız gerekiyor. Yetişkin veya çocuk olması fark etmeksizin kontrol ve sorumluluklar bizim için ön planda. Şimdi çocuklar ara tatile girecekler. Bu çocukların sınırsız bir şekilde sosyal medya ve teknolojik alet kullanabilecekleri anlamına gelmiyor. Aslında o çocuklara sunduğumuz özgürlük bildiğimiz özgürlüğün dışında çocukların tamamıyla dürtülerin esiri olması haline geliyor. Bu da bizim ekran bağımlılığı dediğimiz bir psikolojik sorun haline geliyor. Ekran bağımlılığında bizim için önemli olan iki unsur ise ekrana maruz kalma süresi ve sıklığıdır. Ebeveynler olarak üzerimize düşen sorumlulukları biliyoruz ve bununla alakalı yapılan çalışmalar da hepimizin karşısına çıkmaktadır. Çocuklarımızın ekran bağımlılığı düzeyine gelmemesi adına kontrollü ve süreli bir şekilde sosyal medya ve teknolojik alet kullanmasına dikkat etmemiz gerekmektedir” dedi. “Odalarında teknolojik aletlerle baş başa kalıyorlar” Özkaya, çocukların odalarında teknolojik aletlerle baş başa kalmasını uygun bulmadıklarını ifade ederek, “ Bazen çocuklar eline telefon ve tableti alıp odalarına geçerek teknolojik aletlerle baş başa kalıyorlar. Bu kesinlikle uygun görmediğimiz bir durumdur. Ebeveynlerin sürekli olarak kontrol altına almaları gerekiyor. Süre, her ailede ve çocukta değişiklik gösterebilir. Ortalama olarak ise ilkokul düzeyinde 45 dakika, ortaöğretimde 1 saat ve lise düzeyindeki bir çocukta da 2 saat teknolojik alet kullandırılabilir. Eğer çocuğunuz sizin konuştuğunuz sürelere uymuyorsa otomatik kapatma programlarıyla bir şekilde halletmemiz gerekiyor. Veyahut ebeveynler bazen teknolojik aletlerini ödül ceza sistemini çocuklara uyguluyorlar. Bu uygulanmaması gereken bir sistemdir. Hiçbir teknolojik alet ödül veya ceza sistemine uymaz. Eğer sizin yaz veya ara tatillerde ki koyduğunuz kurallara uymuyorsa tekrar teknolojik aletleri kullanması konusunda çocuğu karşımıza alıp konuşmalıyız. Sosyal medyayı güvenilir kullananlar ve kullanmayanlar var. Özellikle çocuklar için anne babalar kontrol altında gerekli konuşmaları tekrar etmesi gerekiyor. Onlar da kimleler konuşuyor hangi oyunları oynuyor özel bilgilerinin aktarılmaması gerektiği konusunda çocuklarımızı bilgilendirmeliyiz” şeklinde konuştu. “Kaliteli zaman ve sosyal aktiviteler bizim için çok önemli” Özkaya, yarıyıl tatilinde çocukların kaliteli zaman geçirmesi ve sosyal aktivitelerinin önemine değinerek şunları kaydetti. “Ara ve yaz tatillerde çocuklarımızla geçirdiğimiz o kaliteli dönem kaliteli zaman ve sosyal aktiviteler bizim için çok önemli. Okul dönemi içerisinde ve tatillerde bol kitap okunması gerekiyor. Fiziksel aktiviteler bizim için çok önemli. Çocuğumuzun neye yatkınlığı varsa spor müzik resim fark etmeksizin en azından tatillerde çocuklarımıza bu yönlendirmeleri yapabiliriz. İnternet aşırı kullanıldığı zaman psikolojik ve fiziksel rahatsızlıklar bizim karşımıza çıkıyor. Özellikle yeme ve uyku problemleri, dikkat dağınıkları ve ders başarısında düşme yaşanıyor. Çocuklar depresyona giriyor kaygı bozuklukları yaşıyor. Sosyal medyadakilerin gerçek olduğunu düşünerek kendilerini farklı tanıtıp farklı gösteriyorlar. Kendilerini ister istemez demoralize edebiliyorlar. Bu işin sonu intihara kadar gidebiliyor. Anne babalar bu konuda çok temkinli olmaları gerekiyor” ifadelerine yer verdi.
Bursa Sahiplenilen köpeklerin ilk aşısı ve muayenesi Osmangazi Belediyesi’nden Osmangazi Belediyesi ve Bursa Veteriner Hakimleri Odası arasında imzalanan protokol kapsamında, Osmangazi Belediyesi Doğal Yaşam ve Tedavi Merkezi’nden köpek sahiplenen vatandaşlar, can dostunun ilk doz karma aşısını, ilk doz iç-dış parazitini ve ilk genel muayenesini Bursa Veteriner Hakimleri Odası’na bağlı veteriner kliniklerinde ücretsiz olarak yaptırabilecek. Sahipsiz Hayvanlar Doğal Yaşam ve Tedavi Merkezi bünyesinde can dostların daha sağlıklı ve güvenli bir yaşam sürebilmeleri adına yılardır kısırlaştırma, tedavi ve rehabilitasyon çalışmaları yürüten Osmangazi Belediyesi, sokak köpeklerinin sahiplenilmesi noktasında önemli bir protokole imza attı. Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın ve Bursa Veteriner Hakimleri Odası Başkanı Melike Baysal arasında imzalanan protokol kapsamında, Sahipsiz Hayvanlar Doğal Yaşam ve Tedavi Merkezi’nde belediye ekipleri tarafından kısırlaştırılan, kuduz aşısı vurulan, iç-dış parazit uygulaması yapılan, miktoçip ve küpe takılarak kayıt altına alınan sokak köpeklerini sahiplenen vatandaşlar, sahiplendiği can dostunun ilk doz karma aşısını, ilk doz iç-dış parazitini ve ilk genel muayenesini Bursa Veteriner Hakimleri Odası’na bağlı veteriner kliniklerinde ücretsiz olarak yaptırabilecek. Yapılan işlemlerin maliyeti, Osmangazi Belediyesi tarafından karşılanacak. “Ek bir hayvan barınağı konusunda çalışmamız var” Protokol imza töreninde konuşan Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, “Geçtiğimiz yıl 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nda yapılan değişiklik hem belediyeleri, hem hayvanları, hem de vatandaşları çok zor duruma soktu. Hiçbir kaynak ayırmadan belediyeleri sokak hayvanları konusunda birinci derecede sorumlu tutmak, belediyeleri cezalandırmak anlamına geliyor. Hayvan barınağı olmayan birçok belediye var. Her türlü eleştiriye ve itiraza rağmen maalesef Hayvanları Koruma Kanunu’nda değişikliğe gidildi. Türkiye’nin en büyük hayvan barınaklarından birine sahip olan Osmangazi Belediyesi olarak hem can dostlarımızın hayatı hem de toplumun güvenliği için üst düzey hizmet vermeye çalışıyoruz. Ancak bir milyon nüfuslu bir ilçede bizim barınağımızın da ihtiyaçları karşılaması mümkün değil. Ek bir hayvan barınağı konusunda çalışmalar yürütüyoruz” dedi. “Köpek sahiplendirme hızını arttırmak istiyoruz” Osmangazi Belediyesi olarak 2024 yılında 703 sokak hayvanını sahiplendirdiklerini belirten Başkan Aydın, “Bursa Veteriner Hakimleri Odası ile imzaladığımız bu protokol ile barınağımızdan köpek sahiplenen vatandaşlarımıza bir nebze de olsa maddi destek sağlayacak bir uygulamayı başlatıyoruz. Bu protokol ile kentimizdeki köpek sahiplendirme hızını arttırmak istiyoruz. Umarım Bursalılar da bu konuda gereğini yaparlar ve can dostlarımıza daha yaşanabilir bir Osmangazi ve Bursa temin ederiz” diye konuştu. Bursa Veteriner Hakimleri Odası Başkanı Melike Baysal da yaptığı konuşmada, “Geçtiğimiz yıl, 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nda yapılan değişiklik, ne yazık ki belediyelerin zora girmesine neden oldu. Çünkü, sokaklardan alınıp kısırlaştırılan hayvanlarının tekrardan alındıkları yere bırakılması yasaklandı. Belediyelere ait olan barınakların kapasiteleri sınırlı olduğu için bir süre sonra sokaklardan alınan hayvanların barınakta tutulması imkansız hale geliyor. Aralık ayında yapılan İl Hayvan Koruma Kurulu Toplantısı’nda gördük ki Bursa’da yapılan hayvan kısırlaştırma sayısı oldukça azalmış durumda. Sadece Bursa için değil tüm Türkiye’de kısırlaştırma sayılarında düşüş var. Bizler, 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nda yapılan değişiklikten sonra hayvanları, kanundan korumak durumunda kalıyoruz. Bu protokol, kanunları ihlal etmeden sokak hayvanlarının sahiplendirilmesi noktasında taşın altına elimizi koymamıza vesile oldu. Bu dünyanın hayvanlar için yaşanabilir bir yer olması adına çalışmalar yürütüyoruz. Bu protokolün hem bizim, hem hayvanlar için hem de Osmangazi Belediyesi için faydalı olmasını diliyorum” ifadelerini kullandı.
Kayseri Sömestrda ‘aile saati’ önemli Eğitim Koçu ve Aile Danışmanı Selver Yazıcı, sömestrda ailelerin çocuklarla vakit geçirmesinin önemli olduğunu söyleyerek, “Aileler çocuklarla kitap okuma ve film izleme saati gibi sosyal aktiviteler yapmalılar” dedi. Aileler ve çocukların sadece alışveriş yapmak ve oyun oynamanın dışına çıkarak ailece sosyal aktivitelere yönelmesi gerektiğini söyleyen Eğitim Koçu ve Aile Danışmanı Selver Yazıcı, “2024-2025 sömestr tatili geldi çattı. Öğrenciler de yazılılarını oldular. Artık bir rahatlama, gevşeme ve tabi yorgunlukla beraber bir rahatlama isteği var öğrencilerin üzerinde. Kış aylarında olmalarından dolayı da öğrencilerde psikolojik olarak dışarıda sosyalleşememe, sürekli okulla ev arasında olma, okuldan ve sınavlardan bıkma gibi durumlar söz konusu. Sömestr uzun bir tatil olduğu için bunların önüne geçmek çok önemli. 15 günlük bir tatil bir öğrencinin bütün bildiklerini unutmasına ya da bildiklerini pekiştirmesine sebep olabilir. Öğrenci sömestr tatilinde tamamen yatarsa ya da tamamen oyunla, bilgisayarla, sosyal medya ile ilgilenirse bildiği ve öğrendiği konuları unutacaktır. Tabi ki dinlensinler ama bizim tavsiyemiz özellikle ders çalışmaya devam etmeleri, günde birkaç saat de olsa konu tekrarları yapmaları olacaktır. Bunun dışında öğrenciler psikolojik olarak kış aylarında daha içine kapanık olabiliyorlar. Telefon ve bilgisayarla daha fazla uğraşıyor oluyorlar. Bizim de ailelere en büyük tavsiyemiz okuma alışkanlığı anlamında ailece kitap okuma saatleri yapılaması. Ailece belgesel izleme, film izleme gibi saatler yapılmasıdır. Sadece AVM’ye gitmek, bilgisayarla oynamak yerine ailece yapılabilecek sosyal aktiviteleri gerçekleştirmeliler” dedi. "Öğrencilerin konularını unutmamaları ve dinlenmelerini tavsiye ediyoruz" Yazıcı, uyku düzenine ve kitap okumaya önem verilmesi gerektiğini söyleyerek, “Bunun yanında öğrencilerimiz tabi ki sosyalleşecekler, arkadaşlarıyla da vakit geçirecekler. Konuları unutmamalarını ve sakin bir şekilde dinlenmelerini tavsiye ediyoruz. Bu anlamda en önemli, problemlerden bir tanesi uyku problemidir. Çünkü okula giden öğrenci, mecburen erken uyandığı için erken de uyumak durumunda. Eğer öğrenci bu 15 günlük arada bu uyku düzenini bozarsa tekrar okula döndüğünde bir 15 gün daha çöpe gitmiş oluyor. Çünkü geç uyumalar, sabahları uyanamamalar gibi durumlarla karşılaşabiliyoruz. Uyku düzenine, ders çalışmaya devam etmeye ve kitap okumaya önem verirsek güzel ve verimli bir tatil geçirileceğine inanıyorum” ifadelerini kullandı.
Denizli Anne-babasını darp eden adamı öldürmek için 8 yıl plan yaptı, 3 saniyelik görüntüden yakalandı Denizli’de pencereden ateş edilerek uyuyakaldığı sandalyede öldürülen yaşlı adamın katili, 8 yıl önce darp edip yaraladığı çiftin çocukları çıktı. Senelerdir cinayet planını yapan, silah temin edip atış talimleri gerçekleştiren katil, yakalanmamak için kar maskesi takması ve mahalledeki 18 kameranın yerini ezberleyerek tarla yollarını kullanmasına rağmen JASAT dedektiflerinin 180 saatlik kayıtta fark ettiği 3 saniyelik görüntüden yakalandı. Pamukkale ilçesine bağlı Kocadere Mahallesi’nde önceki gün sabaha karşı meydana gelen olayda; sabah işe gitmek için kalkan E.Ö., yan odada uyuyan kocasını kanlar içinde ölü olarak bulmuştu. Sandalyede uyuyakalan 63 yaşındaki Hasan Öztürk’ün pencereden açılan ateş sonucu sol eli ve yüzünden vurularak hayatını kaybettiği belirlenmişti. Hasan Öztürk’ün cansız bedeni otopsi yapılmak üzere Adli Tıp Kurumu Grup Başkanlığı morguna kaldırılırken, jandarma ekipleri Hasan Öztürk’ün 5 yıl önce evlendiği eşi E.Ö. ile mahalle sakinlerinden 10 kişinin ifadesine başvurmuştu. Mahalle abluka altına alındı Olayın ardından İl Jandarma Komutanlığına bağlı Jandarma Suç araştırma Timi (JASAT), Pamukkale İlçe Jandarma Komutanlığına bağlı ekipler, mahallede bulunan 18 kamerayı saniye saniye izledi, mahalle sakinlerinin ifadelerine başvurdu. Sözlü ifadeleri alınan mahalle sakinlerinin bir kısmı ifade vermek üzere ikinci kez jandarma karakoluna götürüldü. 180 saatlik kamera görüntüsünü inceleyen jandarmanın dedektifleri olarak bilinen JASAT timleri, bir kameraya takılan 3 saniyelik bir görüntüden yola çıkarak bir isim üzerinde yoğunlaştı. Katil zanlısı 8 yıl boyunca kendisini eğitmiş İncelenen kamera görüntülerine 3 saniyelik görüntüsü yansıyan Veli Tugay S. (24), tüm şüpheleri üzerine çekti. JASAT timleri kimlik tespiti yaptığı şüpheli Veli Tugay S.’nin adresine operasyon düzenledi. Gözaltına alınan Veli Tugay S., JASAT timlerinin çabaları sonucunda cinayeti itiraf etti. 2016 yılında maktul Hasan Öztürk’ün babası ve annesiyle tartışma yaşadığını, bu sırada babasını ayağından vurduğunu, annesini ise darp ettiği gerekçesiyle kin beslediğini beyan etti. 8 yıl boyunda atış yaparak kendisini eğittiğini belirten şüpheli Veli Tugay S., cinayetten önce ise bölgede keşif yaptığını kameralara yakalanmamak için bahçe yollarından ve ara sokaklardan ilerlediğini söyledi. Cinayetin ardından bir tedbir daha alan zanlı, cinayet günü kullandığı kar maskesi, tüfek ve kıyafetleri de arkadaşının evine sakladığını ifade etti. Şüpheli Veli Tugay S. ve silahları sakladığı arkadaşının ikametinde yapılan aramalarda ele geçirilenler ise görenleri hayrete düşürdü. Yapılan aramalarda cinayette kullanılan av tüfeğinin yanı sıra 2 adet ruhsatsız tabanca, 2 adet kuru sıkı tabanca, 40 adet fişek, 3 adet tabancalara ait şarjör, 4 adet ruhsatsız av tüfeği, 1 adet ruhsatsız pompalı tüfek ve 257 adet tüfeklere ait fişek ele geçirildi. Çıkarıldığı mahkemece tutuklandı Jandarmadaki işlemlerinin ardından şüpheli Veli Tugay S., adliyeye sevk edildi. Katil zanlısı Veli Tugay S., adliyeye sevki sırasında basın mensupları tarafından kendisine yöneltilen soruları cevapsız bıraktı. Şüpheli Veli Tugay S., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan, farklı odada uyuduğunu ve olay esnasında silah sesini duymadığı iddiasıyla şüpheleri üzerine çeken maktul Hasan Öztürk’ün eşi E.Ö. ile katil zanlısının silahları sakladığı arkadaşı jandarmadaki işlemlerinin ardından serbest bırakıldı.