KÜLTÜR SANAT - 10 Mayıs 2024 Cuma 11:31

Okul inşaatında ortaya çıkan havan topları, savunma sanayiinin öncülerinden Nuri Killigil’in hazin hikayesini gündeme getirdi

A
A
A

Beyoğlu'nda okul inşaatında ortaya çıkan 30 havan topunun bulunduğu tarihi Sütlüce Baruthanesi alanı, Cumhuriyet'in ilk yıllarında Nuri Killigil'in silah fabrikasına ev sahipliği yaptı.

Topların silah fabrikasından kaldığı değerlendirilirken, inşaatın temel kazısından Nuri Paşa'nın hazin hikayesi de yeniden gün yüzüne çıktı. Tarihçi Zafer Bilgi, “Nuri Paşa, Filistinli direnişçilere destek verdi ve silah noktasında onlara yardımcı oldu. Fabrikası bir sabah ansızın infilak etti. İsrail'e karşı verdiği mücadele nedeniyle Nuri Bey'in fabrikasının İngiliz veya İsrail ajanları tarafından infilak ettirildiği, suikasta kurban gittiği ve şehit olduğu yazıldı. Hazin olan da şu, 28 çalışanın cesetlerine dahi ulaşılamadı” dedi.

Beyoğlu İmam Hatip Ortaokulu inşaat alanında yapılan çalışmalar sırasında 30 havan topu bulunması, Nuri Paşa ve çalışanlarının hazin sonunu gündeme getirdi. Nuri Paşa'nın silah fabrikasından kaldığı değerlendirilen havan topları, İstanbul Valiliği tarafından korumaya alındı.

Okul inşaatında ortaya çıkan havan topları, savunma sanayiinin öncülerinden Nuri Killigil’in hazin hikayesini gündeme getirdi

Enver Paşa'nın kardeşi, Kut'ül Amare Zaferi fatihi Halil (Kut) Paşa'nın yeğeni olan Nuri Paşa, Osmanlı Cihan Devleti'nin Birinci Dünya Savaşı'na girmesiyle "padişah yaverliği" rütbesi verilen bir askerdi. 1917 yılına kadar Trablusgarp ve Bingazi'de görev yaparken İngiliz, İtalyan ve Fransız kuvvetlerine karşı birçok savaşa giren Nuri Paşa, ağabeyi Enver Paşa tarafından Azerbaycan ve Dağıstan'ın Osmanlı'dan yardım talep etmesi üzerine kurdurduğu Kafkas İslam Ordusu'nun kumandanlığına getirildi. 12 bin askerden oluşan Kafkas İslam Ordusu, Azerbaycan harekatı çerçevesinde güzergahındaki ilçeleri, Bolşevik birlikleri ve Ermeni çetelerinden temizledi. 15 Eylül 1918'de ise Bakü'yü kurtaran Nuri Paşa, 'Bakü Fatihi' olarak anılmaya başlandı. Kafkas İslam Ordusu, Bakü'nün kurtuluşu için yaklaşık bin şehit verdi. Azerbaycan'da gittiği her yerde saygı ve hürmetle karşılanan Nuri Paşa, Bakü'de bulunan Tezepir Camisi'nde minbere çıkarak halka hitap etti. Söz konusu minber, bugün 'Nuri Paşa minberi' diye anılıyor. Mondros Ateşkes Antlaşması imzalandıktan sonra Kafkas İslam Ordusu, Bakü'yü terk etmek zorunda kalırken Nuri Paşa, İngilizler tarafından Batum'da tutuklandı. Nuri Paşa ise hapisten Kafkasyalıların yardımıyla kaçmayı başardı. 1921'de Berlin'e giden Nuri Paşa, çiniciliği öğrenerek İstanbul'a döndü ve 1925'te Kütahya Çinicilik Anonim Şirketi'ni kurdu. Askerlik hayatı kahramanlıklarla geçen Nuri Paşa, daha sonra fabrikasını devrederek savaş sanayisine yöneldi. İstiklal Savaşı'nda Sarıkamış'ın kurtarılmasına iştirak eden Nuri Paşa'ya, 1929 yılında İstiklal Madalyası tevdi edildi. Nuri Paşa sınırlı sayıda da olsa 9 mm çapında yarı otomatik tabanca da üretti.

Okul inşaatında ortaya çıkan havan topları, savunma sanayiinin öncülerinden Nuri Killigil’in hazin hikayesini gündeme getirdi

Savunma sanayi kahramanı: Nuri Paşa

Cıvanın savunma sanayii açısından hayati önem taşıyan bir maden olduğunu anlayan Nuri Killigil, 1946'da İzmir Karaburun'da bulunan cıva madenini de faaliyete geçirdi. Cıva ihracatıyla ekonomiye de önemli bir katkı sağlandı. Nuri Paşa, aynı yıl Sütlüce'de 30 havan topunun bulunduğu alandaki bir fabrikayı satın alarak ordu için silah ve cephane üretti. Çeşitli silah tasarımları yapan Nuri Killigil, söz konusu silahların patentlerini aldı. 'Nuri tabancası' adını verdiği Türkiye'nin ilk 9 milimetrelik silahının da seri imalatını gerçekleştirdi. Kurduğu fabrikada top, havan, uçaksavar mermi ve tapalarının yanı sıra uçak bombaları imal eden Killigil, özel sektör olarak yerli harp sanayisinin gelişmesine katkı sağladı. Türk ordusunun ateş gücünün artırılmasına öncülük eden ve ilk girişimcilerden olan Nuri Paşa, İsrail'in Filistin'e saldırılarında Arap ordularını ve Filistin halkını destekledi. İsrail'in kuruluşundan sonra da Nuri Killigil, Filistinli direnişçiler için silah ve cephane üretti. Çalışmaları ve Filistin'e desteği dolayısıyla Nuri Killigil, Batı dünyasının tepkisini çekmiş ve hedef tahtasına konulmuştu. Paşa, 1949 yılının Ocak ayında Avrupa seyahati sırasında Atina'da zehirlendi. Hastanede tedavi görse de eski sıhhatine kavuşamadı. Nihayet Nuri Paşa'nın silah üretim fabrikasında, 2 Mart 1949'da büyük bir patlama meydana geldi. Patlamada Nuri Paşa ve 28 çalışanı hayatını kaybetti. Patlama, kimileri tarafından kaza, kimileri tarafından İsrail istihbaratı tarafından organize edilen suikast olarak değerlendirildi. Patlamanın etkisiyle vücut bütünlüğü bozulan Nuri Killigil'den kalan kısımlar bir karton kutuya konularak defnedildi. Killigil'in cenaze törenine ise hiçbir yetkili katılmadı.

“Enver Paşa, 12 bin kişilik ‘Kafkas İslam Ordusu'nun komutanı olarak kardeşi Nuri Paşa'yı görevlendirdi”

Nuri Paşa'nın hikayesini anlatan Tarihçi Zafer Bilgi, “Sütlüce'nin kıyısında 1. Dünya Savaşı'ndan yani 1920'li yıllardan sonra Cihan Harbi'nde başarılı olan ‘Kafkas İslam Ordusu Komutanı Nuri Killigil Paşa'nın, 1930-1950'li yıllar arasında savunma sanayinin özel sektördeki girişimcilik örneği yaşandı. Nuri Paşa Manastır'da doğdu. Enver Paşa'nın kardeşi olması hasebiyle aynı yolda bir vatanperver olarak 1. Cihan Harbi'nde ve Kurtuluş Savaşı'nda başarılı bir mücadele etti. Dönemin ordusunda üst düzey görevleri başarıyla ifa ettiği için hızlıca yükselmiş bir askerdir. Ama bu sıradan bir asker değil. Enver Paşa'yı, 1. Cihan Harbi'nde dönemin Genelkurmay Başkanı olarak düşünebiliriz. O dönemdeki ismiyle harbiye nazırı deniyordu. Azerbaycan o dönemde henüz yok. Bakü'de bir İslami diriliş yaşansın diye bir yardım isteniyor. Enver Paşa, 12 bin kişilik ‘Kafkas İslam Ordusu'nun komutanı olarak kardeşi Nuri Paşa'yı görevlendirdi. Nuri Paşa 1918'li yıllarda ‘padişah yaveri' olarak biliniyordu” ifadelerini kullandı.

Okul inşaatında ortaya çıkan havan topları, savunma sanayiinin öncülerinden Nuri Killigil’in hazin hikayesini gündeme getirdi

“Nuri Paşa'nın ilk tecrübesi: Ruslardan kalan cephaneleri onardı ve silahları tekrar mühimmata kazandırdı”

Nuri Paşa'nın silah sanayisinde ilk tecrübesini Erzurum'da, Ruslardan kalan cephanelerle kazandığını söyleyen Bilgi, “Bizim 1. Cihan Harbi'ne girdiğimiz ve yenik çıkmak üzere olduğumuz zamanlardı. Bu esnada Nuri Paşa, Cihan Harbi'nde, Ruslara karşı Doğu'da başarılı savaşlar verdi ve Bakü'yü muhteşem bir şekilde savundu. Bine yakın şehit verdiğimiz bir direnişe imza attı. Hatta Bakü'de bir camide hutbenin verildiği minbere ‘Nuri Paşa minberi' deniliyor. Nuri Paşa'yı yad etmek adına minberin adını onunla anıyorlar. Daha henüz Azerbaycan diye bir ülke kurulmadan önce tohumu atan Nuri Paşa'ya onlarda çok değer veriyor. Nuri Paşa'nın hedefi de şu; ‘Acaba biz Doğu'yu, Bakü'ye kadar uzatabilir miyiz?' diye düşünüyordu. Devletin ömrü vefa etmiyor. 1918'de Mondros Ateşkes Antlaşması imzalanıyor. Biz o topraklardan geri çekilmek zorunda kalıyoruz. Nuri Paşa ısrarla orada kaldı. Çekilmeme taraftarı ancak Batum'da İngilizler onu tutukladı. Buna rağmen o mücadelesinden vazgeçmedi. Bakü'deki direnişçiler, Nuri Paşa'yı hapishaneden kurtardı ve önce Erzurum'a gitti. Kurtuluş Savaşı esnasında Erzurum'da bazı Ruslardan kalan cephanelerin onarılması veya silahların tekrar mühimmata katılmasıyla ilgili silah sanayisine dönük çalışmalarla ilk tecrübesini kazanmış oldu. Ardından bir çinicilik macerası, bir fabrika kurma girişimi var” şeklinde konuştu.

 

"Nuri Paşa, Azerbaycan Türkleri için çok büyük bir lider”

28 Eylül 2023 tarihinde hayata gözlerini yuman Azerbaycan Milletvekili Ganire Paşayeva da Nuri Killigil'den övgüyle bahsederek, "Nuri Paşa, Azerbaycan Türkleri için çok büyük bir lider. Osmanlı Devleti 1. Dünya Savaşı'nda yenilmişti ve çok zor günler geçiriyordu. Buna rağmen Azerbaycan'a Nuri Paşa'nın başkanlığında Türk Kafkas İslam Ordusu desteği geldi. Zor günler yaşamalarına rağmen Anadolu'daki insanımız Azerbaycan'a yardıma geldi. Nuri Paşa Azerbaycan'dan döndükten sonra da Azerbaycan için Türkiyemiz için fedakarlıklar etmişti. İlk silah fabrikasını kurmuştu. Türk dünyasının buna ne kadar ihtiyacı olduğunu biliyordu. Nuri Paşa her zaman gönlümüzde yaşayacak, Türk dünyasının bütün insanlarının gönlünde yaşayacak. Milleti için hayatını feda eden insanlar hiçbir zaman unutulmaz. Her bir Azerbaycan insanı 'Nur içinde yat Nuri Paşa, seni hiçbir zaman unutmayacağız, milletimizin kahraman evladı' diyerek saygıyla anıyor” ifadelerini kullanmıştı.

“General Nuri Killigil'in fabrikası bir sabah ansızın infilak etti”

Nuri Paşa'nın ölümü hakkında konuşan Zafer Bilgi, “Nuri Bey savaş ortamı geçince İstanbul'da ‘savunma sanayisi ile ilgili nasıl mücadele edebiliriz' diye düşünerek Sütlüce'de şahsına has bir toprak aldı. Aldığı toprakta ilk silah üretimi, top üretimleri veyahut o dönemdeki askeri mühimmat üretimlerine girişti. Hatta dönemin bekçilerinin ve polislerinin silahlarını üretti. Killigil silahının patentini aldı. Kayıtlara, 20'ye yakın silahın patentini aldığı geçti. O dönemde Nuri Paşa'nın, Enver Paşa ile yazışmalarına ve anılarına baktığımızda, ‘yerli ve milli savunma sanayisinin nasıl temellerini atabiliriz' diye dertlendiğini biliyoruz. Sütlüce'deki fabrikada 1949'lara kadar üretim yaptı. Bu üretimlerde, kısa sürede başarılı oldu. Bu başarı etrafa isminin yayılmasını sağladı. 1948-1949'lı yıllarda Arap coğrafyasında İsrail devletinin kurulması ve Filistinli direnişçilerin Nuri Paşa'dan silah isteme olayı var. O da Arap direnişçilere destek verdi, silah noktasında onlara yardımcı oldu. O esnada Suriye'de bir tane silah fabrikası kurma girişimi var. Mısır'da 2 tane silah fabrikası kurulacak. Fakat daha kurulamamışlardı. Bizimkisi erkenden kurulduğu için tarihi Sütlüce Baruthanesi diye adlandırdığımız alandaki mühimmatın direnişçilere destek olma da kullanıldığı söz konusu olunca hazin bir olay gerçekleşti. Sütlüce'deki bu tarihi baruthane yani General Nuri Killigil'in fabrikası bir sabah ansızın infilak etti. Dönemin görsel ve yazılı medyasında haber olarak yer aldı. 28 kişi de kendisiyle beraber orada infilak oldu. Bu patlamayla ilgili ‘içeride mühimmatta bir sıkıntı mı oldu yoksa bir suikast mi düzenlendi' şaibesi dolaştı. Tam net olmamakla birlikte İsrail'e karşı verdiği bu mücadelede Nuri Bey'in İngiliz ajanları veya İsrail ajanları tarafından fabrikasının infilak ettirildiği, suikasta kurban gittiği ve şehit olduğu yazıldı. Bu tam aydınlatılmamakla beraber belki ileride ortaya çıkacak. Hazin olan şu, 28'e yakın çalışanın cesetlerine dahi ulaşılmadı. Etrafta araştırmalar yapıldı, dönemin adli tıp raporlarına göre bulunan parçalar Edirnekapı Sakız Ağacı Şehitliği'ne defnedildi” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Nuri Killigil, şüpheli bir yangında şehit oldu”

Cumhurbaşkanı Erdoğan da 12 Şubat 2019'da yaptığı bir konuşmada, Türkiye'nin senelerce kendi kaynaklarını kullanmaktan, kendi potansiyelini harekete geçirmekten alıkonulduğuna dikkati çekerek, “Bunu kimi zaman düşmanlarımız yaptı, kimi zaman da içimizdeki gafiller ve hainler yaptı. 1930'larda Nuri Demirağ, Vecihi Hürkuş gibi vizyon-misyon sahibi insanların çabaları engellendi. Türkiye'nin ilk silah fabrikatörü Nuri Killigil, şüpheli bir yangında şehit oldu” demişti.

“Nuri Paşa, İHA ve SİHA girişimlerinin bundan yaklaşık 100 yıl önce tohumlarını attı”

Türkiye'nin savunma sanayisinin gelişmesinde Nuri Paşa'nın rolüne değinen Bilgi, “Bu şu açıdan önemli; bugünkü İHA'lar ve SİHA'LAR gibi özel girişimlerin, devlet savunma sistemlerinin oluşturulmasına yol açtığını düşündüğümüzde Nuri Paşa bundan yaklaşık 100 yıl önce 1930-1940'lı yıllarda tohumları attı. Biz kendi ürettiğimiz silahlarla girdiğimiz bütün savaşlarda başarılı oluyorduk ama başka ülkelerden gelen silahlarla girdiğimiz savaşlarda genelde muvaffakiyet gösteremiyorduk. Tarih bize hep bunu gösterdi. Hem Enver Paşa hem de Nuri Paşa bunun farkında tabii, ondan dolayı bizim gireceğimiz savaşlarda başarılı olmamız adına önemli boşluğu doldurma derdine girdiler. Dönemin milli savunmasının, silah sanayisinin öncülerinden biri oldular. 100 sene önce bu tohum tutmasa da böyle bir girişim var. 100 sene sonra ise İHA ve SİHA özel girişim örneği olarak devletin uhdesine girdi ve şu an önemli bir bel kemiği olarak yaşıyor” diye konuştu. 

Semanur Kaygısız - Hacer İnci

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli 18 yaşındaki kızı öldürüp kaza süsü vermişti, tutuklandı Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde boynuna ip bağlı cansız bedeni devrilen kamyonetin altında bulunan 18 yaşındaki genç kızın ölümü ile ilgili gözaltına alınan 5 kişiden 1’i tutuklandı. Olay, pazar günü gece saatlerinde Halıdere eski köy yolu caddesinde meydana geldi. Kamyonetin uçuruma düştüğü ihbarı üzerine bölgeye giden polis ve sağlık ekipleri, kamyonetin altında 18 yaşındaki Rümeysa Meriç Özcan’ın boynuna ip bağlı haldeki cansız bedeniyle karşılaştı. Özcan’ın cansız bedeni, olay yerindeki incelemelerin ardından otopsi için morga kaldırıldı. Hasar gören kamyonet ise çekici yardımıyla bölgeden kaldırıldı. Polis ekipleri, T.A. (22), E.K. (20), Y.A. (20) isimli erkekler ile C.Ç. (20) ve K.N. (17) isimli kızları gözaltına aldı. Rümeysa Meriç Özcan’ın ölümünün ardındaki korkunç gerçek de emniyette ortaya çıktı. Kaza süsü vermiş T.A., E.K., Y.A., C.Ç., K.N. ve Rümeysa Meriç Özcan’ın cumartesi günü akşam saatlerinde buluştukları ve birlikte alkol aldıkları öğrenildi. T.A’nın bir süre sonra Rümeysa Meriç Özcan’ı da yanına alarak kamyonetle Yukarı Hereke bölgesine hareket ettiği, T.A’nın bu ıssız bölgede Rümeysa Meriç Özcan ile cinsel birliktelik yaşamak istediği, genç kızın bunu kabul etmemesi üzerine zanlının korkutmak için kızın boynuna ip bağladığı, ipin bir ucunu da kamyonete bağladığı ve Özcan’ı tartakladığı belirlendi. Rümeysa’nın bu sırada baygınlık geçirdiği, T.A’nın ise genç kızın öldüğünü zannederek cesetten kurtulmak amacıyla hareket ettiği ve kamyonetin el frenini indirmesi neticesinde aracın yaklaşık 100 metrelik uçuruma düştüğü ortaya çıktı. Gözaltına alınan 5 şüpheli, emniyette tamamlanan işlemlerinin ardından Gölcük Adliyesi’ne sevk edildi. T.A. tutuklanırken, E.K., Y.A., C.Ç. ve K.N. savcılık tarafından serbest bırakıldı.
Bingöl Bingöl’de ‘Sesimin Yankısı’ yarışmasında dereceye girenler belli oldu Bingöl’de Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü koordinesinde düzenlenen ‘Sesimin Yankısı’ yarışmasında dereceye girenler belli oldu. Yarışmada Türkçe, Zazaca ve Kürtçe eserler ile dinleyiciler unutulmaz bir gece yaşadı. Bingöl Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü ile İl Milli Eğitim Müdürlüğünün desteğiyle Gençlik Hizmetleri Birimi’nin koordinesinde “Sesimin Yankısı” yarışmasının ön elemeleri geçtiğimiz haftalarda yapılmıştı. Bingöl’ün yanı sıra Elazığ, Ağrı, Hakkari, Diyarbakır gibi çevre illerden de başvuruların yapıldığı yarışmada 12 kişi finale kaldı. Bingöl Üniversitesi Recep Tayyip Erdoğan Kongre Merkezi’nde gerçekleşen final gecesinde, finalistler sahnede şarkılarını söyledi. Müzik öğretmenleri Yunus Elhazar, Fatma Polatoğlu, Almila Ulusoy ve Bahar Zorlu’nun jüri olarak görev aldığı yarışmada iki kategoride dereceye girenler belli oldu. İki kategoride dereceye girenler açıklandı Halk müziği kategorisinde Hamza Can birinci, Nurullah Dalga ikinci ve Baver Sarıtağ üçüncü oldu. Popüler müzik kategorisinde ise Şiyar Bayin birinci, Muhammed Tuma ikinci ve Ramazan Kaya üçüncü oldu. Türkçe, Zazaca ve Kürtçe eserlerin seslendirildiği yarışmada, dinleyiciler unutulmaz bir gece yaşadı. Projenin Bingöl’de ilk defa yapıldığını belirten Gençlik Hizmetleri Birimi Müdürü Yunus Bulmuş, “Havası, suyu ve insanıyla güzel şehrimizin ilk ses yarışması olma özelliğini taşıyan Sesimin Yankısı ödüllü ses yarışması yaklaşık 3 aydır uğraş verdiğimiz bir projedir. Gençlik ve Spor İl Müdürlüğümüzce hayata geçirilen projemizin paydaşı İl Milli Eğitim Müdürlüğüdür. Projemizin amacı, gençlerimizin birbirleriyle olan iletişim dilini en üst seviyeye taşımak, yeni arkadaş ortamıyla müzik alanında yeni fikirleri ve projelerin devamını sağlamak” dedi. Yarışmada dereceye girenlere plaketleri ve ödülleri takdim edildi. Geceye vali yardımcıları, kaymakamlar, kurum amirleri ve vatandaşlar katıldı.
İstanbul Hentbol Erkekler Süper Ligi final serisinde Beşiktaş 1-0 öne geçti 2023-2024 Hentbol Erkekler Süper Ligi Play-off Final Serisi ilk maçında Sakarya Büyükşehir Belediyesi’ni 37-36’lık skorla yenen Beşiktaş seride 1-0 öne geçti. Süleyman Seba Spor Salonu’nda oynanan karşılaşmanın ilk yarısını Beşiktaş 16-13 önde kapatırken, müsabakayı da 37-36’lık skorla kazandı. Siyah-beyazlılar bu sonuçla seride 1-0 öne geçti. Final serisi ikinci maçı 22 Mayıs Çarşamba günü saat 17.00’de yine Süleyman Seba Spor Salonu’nda oynanacak. Kadınlar Süper Ligi’nde Konyaaltı Belediyesi üçüncü oldu 2023-2024 sezonu Kadınlar Süper Ligi Sıralama Etabı Üçüncülük serisinde bugün oynanan maçı kazanarak rakibi Kastamonu Belediyesi’ne karşı 2-0’lık üstünlük sağlayan Konyaaltı Belediyesi, Kadınlar Süper Ligi’ni üçüncü olarak tamamladı. Antalya Akdeniz Üniversitesi Mavi Salon’da bugün oynanan maçta Konyaaltı Belediyesi, Kastamonu Belediyesi’ni 43-39 yendi ve seride 2-0 yaparak lig üçüncüsü oldu. Müsabaka sonrasında yapılan tören ile Konyaaltı Belediyesi’ne plaket ve madalyaları THF Asbaşkanı Ediz Erkovan ve THF Genel Koordinatörü Zeki Pehlivan takdim etti. Kadınlar Süper Ligi’nde 5/6 Sıralama serisinde bugün oynanan maçta ise Görele Belediyesi, Bursa BBSK’yı 33-32’lik skor ile mağlup ederek seride durumu 1-1 yaptı. Serinin galibi üçüncü maçta belirlenecek. Galip olan takım Kastamonu Belediyesi ile lig dördüncülüğü için karşılaşacak. Serinin mağlubu ise ligi altıncı sırada tamamlayacak. Sıralama Etabı’nda bugün oynanan yedincilik serisi maçında ise Üsküdar Belediyesi, İzmir BBSK’yı 41-35 yenerek seride 2-0’lık üstünlük yakaladı ve Kadınlar Süper Ligi’ni yedinci sırada tamamladı.