SAĞLIK - 26 Aralık 2024 Perşembe 09:56

Koronavirüsün etkisiyle kalp kası iltihabına yakalandı, yüzme tutkusu ile sağlık engelini aştı

A
A
A
Koronavirüsün etkisiyle kalp kası iltihabına yakalandı, yüzme tutkusu ile sağlık engelini aştı

Koronavirüse yakalandıktan sonra kalp kası iltihabıyla mücadele eden 12 yaşındaki Kaan Sönmez, 2022 yılında yaşadığı sağlık sorunlarını ailesi ve doktorlarının desteğiyle geride bıraktı. Yüzmeye olan tutkusu sayesinde yeniden antrenmanlara başlayan Kaan, “İleride milli yüzücü olmak istiyorum" dedi. Spor yapan çocukların düzenli kontrol edilmesi gerektiğini belirten Çocuk Kardiyoloji Kliniği Eğitim Görevlisi Prof. Dr. Berna Şaylan ise, "Kalp kası iltihabı enfeksiyon sırasında ya da sonrasında ortaya çıkan bir durum. Çocuklarda teşhis edilmezse kalp yetmezliğine, ani ölümlere ve ritim bozukluğuna sebep olabilir" diye konuştu.


Samsun’da yaşayan 12 yaşındaki Kaan Sönmez, 6 yaşında başladığı yüzme sporuna pandeminin getirdiği zorluklara rağmen devam etti. Kaan, 2022 yılında yüzerken nefessiz kalarak göğüs ağrısı çekti. Sonrasında antrenörünün tavsiyesiyle ailesi doktora götürdü. Samsun’da 3 aylık bir tedavi sürecinin ardından ailesi Kaan’ı İstanbul’daki Okmeydanı Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi’ne getirdi. Genç sporcu tedaviye Çocuk Kardiyoloji Kliniği Eğitim Görevlisi Prof. Dr. Berna Şaylan ile devam etti. Koronavirüs kaynaklı kalp kası iltihabı (miyokardit) teşhisi konulan Kaan, doktorunun önerisiyle 4 buçuk ay boyunca antrenmanlara ara verdi ve yapılan tedaviyle yüzmeye geri döndü. Doktor kontrollerine devam eden ve haftanın 6 günü antrenman yapan Kaan, milli yüzücü olma hayaliyle ilerliyor.



“Milli yüzücü olmak istiyorum”


Suda nefessiz kalınca hastalığının ortaya çıktığını söyleyen Kaan Sönmez, “12 yaşındayım, 6 yaşında yüzmeye başladım. Temel eğitimle yüzme öğrenmek için başladım. Hocalarım yetenekli olduğumu söyledi, ben de yüzmede ilerlemek için devam ettim. Pandemi döneminde 7 ay havuzumuz kapalıydı, o yüzden ara vermek zorunda kaldım. 2022 yılında yüzerken tıkandım ve havuzdan çıktım, sonradan geri girdim ama tıkandığımı hocam aileme söylemiş. Doktora gittiğimde doktor bana kalp kası iltihabı teşhisi koydu. 4 buçuk ay kadar hiç yüzemedim. Berna hoca ile görüştük ve Berna hoca böyle olmayacağını söyleyerek beni çağırdı. ’Baktı ve sonra yüzebilirsin’ dedi. Yavaş yavaş başladım. İleride milli yüzücü olmak istiyorum. Çabalıyorum, yüzme yarışlarına katılıyorum ve daha iyi olmak için antrenmanlara devam ediyorum” diye konuştu.



“Kaan hedeflerine ulaşmak için çabalıyor”


Kaan’a yüzme konusunda hep destek olduklarını belirten annesi Sahra Sönmez, “Kaan’ı ilkokulda yüzme öğrenmesi için kursa yazdırdık. Sonrasında yüzmeyi çok sevdi. Antrenörler de yetenekli olduğunu söyledi ve devam etme kararı aldık. Her şey yolunda giderken bir anda pandemi çıktı. O dönemde havuz kapalı olduğu için Kaan bir süre antrenmanlardan uzak kaldı. Tekrar başladıktan 1-2 ay sonra biz koronavirüs olduğunu hiç anlamamıştık ve bir gün Kaan sudan göğsünü tutarak çıkmış. Antrenörü dinlendirmiş fakat birkaç gün sonra yine aynı şey olmuş. Sonrasında hocası bana ulaştı ve doktor kontrolüne götürmemi tavsiye etti, nefes alışverişlerinin pek normal olmadığını söyledi. Oturduğumuz yerde, Samsun’da bir doktora götürdük. Bazı testler yaptı ve kan değerlerinde yükselmeler gördü. Covid kaynaklı olduğunu öğrendik. 3 ay dinlendirdi Kaan’ı, ardından bir 3 ay daha dinlendirmeyi teklif etti fakat Kaan normal görünüyordu, bir sıkıntısı yoktu. Farklı görüşler almak için birkaç yere daha gittik. En son Berna hocamıza ulaştık. Berna hocam bizden daha önce kimsenin istemediği tetkikler istedi. Kaan’a konulan teşhis Covid kaynaklı kalp kası iltihabıydı. Berna hoca bir sıkıntı kalmadığını ve yüzmek için bir engel olmadığını söyledi. Sonrasında yavaş yavaş antrenmanlara başladık. Çok severek ilerliyor. Haftanın 6 günü idman yapıyor, dinlenmesine ve beslenmesine elinden geldiği kadar dikkat ediyor. Hedeflerine ulaşmak için çabalıyor” ifadelerini kullandı.



“Kaan’ın tedavisini titizlikle takip ettik”


Spor yapan çocukların düzenli kontrol edilmesi gerektiğini belirten Çocuk Kardiyoloji Kliniği Eğitim Görevlisi Prof. Dr. Berna Şaylan, “Biz böyle profesyonel spor yapan çocukları yıllık kontrol ediyoruz. Bu kontrollerde fiziksel muayenenin ardından herhangi bir ritim bozukluğu var mı diye elektrokardiyografilerine de bakıyoruz. Kalp kaslarında bir sorun var mı, doğuşsal bir hastalık var mı diye de genel kontrollerini yılda bir yapıyoruz. Bir çocuk spor yaparken nefes darlığı, çarpıntı, bayılma ve göğüs ağrısı şikayetleri varsa öncelikle çocuk doktoru tarafından kontrol edilmeli. Bir enfeksiyon ya da benzeri bir şey var mı diye kontrol edilmesinin ardından çocuk kardiyoloji tarafından muhtemel bir ritim bozukluğu, kalp kası bozuklukları ihtimali için taraması yapılmalı. Kalp kası iltihabı (miyokardit) enfeksiyon sırasında ya da sonrasında ortaya çıkan bir durum. Çocuklarda teşhis edilmezse kalp yetmezliğine, ani ölümlere ve ritim bozukluğuna sebep olabilir. Bu durumlarda miyokarditler spor yapmaya engeldir. Biz çocukların spor yapmasını engelliyoruz. Yatak istirahati yanı sıra çocukların herhangi bir efor harcayacak etkinlik yapmalarını da istemiyoruz. Çünkü herhangi bir ritim bozukluğu, kalp kası iltihabı, kalp kası genişlemesi ya da kalınlaşması çocuklarda spor yapmaya engel. Masum üfürüm adı üstünde masum ve herhangi bir riski olmayan, çocukların kalbi küçük, kan akışı daha fazla olduğu için ortaya çıkan bir durum. Özellikle yarışmanın çok olduğu rekabetçi sporlarda antrenörler çocuklara biraz fazla takviye yüklüyorlar ve bu takviyeler çocuklarda böbrek ya da karaciğer hastalıklarına yol açabiliyor. Tüm bu takviyeler yarar-zarar dengesi hesaba katılarak verilmeli. Aynı zamanda bir doktor ve diyetisyen kontrolünde olmalı diye düşünüyorum. Hastamız Kaan Sönmez özelinde konuşacak olursak bir spor etkinliği sırasında nefessiz kalma ve göğüs ağrısı şikayetiyle başvuruyor. Bu tür şikayetlerle gelen çocuklar olduğunda mutlaka çocuk kardiyoloji tarafından değerlendirilmeli. Bunun üzerine belli bir süre tetkikleri yapılarak, takip edilerek sağlığına kavuşuyor ve hedeflerine ulaşmak için yoluna devam ediyor” dedi.



Koronavirüsün etkisiyle kalp kası iltihabına yakalandı, yüzme tutkusu ile sağlık engelini aştı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Ülker Güleryüz’ün şüpheli ölümüne ilişkin itfaiye raporu ortaya çıktı: "Yangın sobadan çıktı" Ankara’da bir kişinin gecekondu yangınında hayatını kaybetmesine ilişkin soruşturma çerçevesinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın İtfaiye Daire Başkanlığı’ndan istediği raporda kundaklamaya dair iz bulunamadığı ve yangının sobadan çıktığı belirtildi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, gecekonduda çıkan yangında Ülker Güleryüz’ün hayatını kaybetmesine ilişkin soruşturma başlattı. Başsavcılığın olayın yaşandığı meskenden aldığı örnekler üzerinden Ankara Bölge Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü’nün yaptığı inceleme sonucunda herhangi yanıcı veya yakıcı bir maddenin tespit edilemediği belirtildi. Meskende bulunan elektrik kabloları da incelenirken, yangının elektrik aksamından çıkma ihtimali olmadığı ifade edildi. "Kundaklamaya dair iz bulunamadı" Başsavcılık, İtfaiye Daire Başkanlığı’ndan yangının çıkış sebebine ilişkin inceleme yapmasını istedi. Yapılan inceleme neticesinde yangının sobadan kaynaklandığı tespit edildi. Başsavcılığa gönderilen raporda şu ifadeler yer aldı: "Sobaya yakın konumda bulunan halı, kilim, battaniye ve yorgan gibi muhtelif tekstil ürünleri veya plastik ürünlerin tutuşma sıcaklığına ulaşması nedeniyle yangının meydana geldiği ve tavana kadar sıçrayarak yangının büyüdüğü anlaşıldı." İtfaiye Daire Başkanlığı, yapılan inceleme sonucunda olay yerinde kundaklamayı işaret edecek herhangi bir yanıcı ve yakıcı maddeye rastlanmadığını ifade etti.
Sinop Sinop’ta iki önemli proje hayata geçiyor Sinop’ta Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı (KUZKA) desteğiyle iki önemli proje hayata geçiyor. "Lakerda ve Su Ürünleri Üretim Tesisi Projesi" ile "Boyabat Tekno Zanaart Projesi" için iş birliği protokolleri imzalandı. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sosyal Gelişmeyi Destekleme Programı (SOGEP) kapsamında toplamda 8,5 milyon TL’lik yatırımla gerçekleştirilecek olan "Lakerda ve Su Ürünleri Üretim Tesisi Projesi" ile "Boyabat Tekno Zanaart Projesi" için iş birliği protokolü imza töreni düzenlendi. Sinop Valiliği toplantı salonunda Sinop Valisi Mustafa Özarslan başkanlığında gerçekleştirilen törene Boyabat Kaymakamı Enver Yılmaz, KUZKA Genel Sekreteri Serkan Genç, İl Koordinatörü Halil İbrahim Kırlı, Sinop Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Salim Akbaş ve paydaş kurumların temsilcileri katıldı. Lakerda ve Su Ürünleri Üretim Tesisi Projesi hakkında konuşan Vali Özarslan, "Bu projenin yüzde 75’lik kısmı olan 3 milyon 43 bin lirası Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansımız tarafından karşılanacaktır. Geri kalan yüzde 25’lik kısım olan 1 milyon 14 bin Türk Lirası, projenin sahibi olan Sinop Ticaret ve Sanayi Odası tarafından karşılanacaktır. Bu proje ile Ticaret ve Sanayi Odası ile birlikte bu işletme ortak bir hedef için bir araya gelmiş olacak ve kazan kazan hedefiyle de ortak bir ürün ortaya çıkaracaklar. Burada en önemlisi de kadim bir üretimimiz olan lakerda olacaktır. Burada kadın istihdamını arttırmayı temel hedef koyarken, yaklaşık ilk başlarda 10 dezavantajlı kadınımızı ve proje sonunda da 40 kadın çalışanımızı istihdam etmeyi hedefliyoruz. Temel amaç, Sinop’umuzu lakerda ve su ürünleri konusunda üretim merkezi yapmaktır" dedi. Sinop Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Salim Akbaş, "Bu ürünün merdiven altı üretiminden ziyade herkes tarafından bilinen kurallar çerçevesinde üretilmesi, eğitilmiş nitelikli insanların da bu işte yer alabilmesi için yine SOGEP kapsamında bir proje hazırladık. 4 milyonluk bir bütçe ile kadınların daha çok istihdam edildiği ve 3 bin yıllık tarihi varlığına sadık kalmak suretiyle lakerdanın bir endüstriyel ürün olarak üretilmesine imkan sağlayacak bu projeyi hayata geçirmiş bulunuyoruz. Umarım, proje hedefine en kısa zamanda ulaşır ve Sinop’a yakışır bir şekilde sonlandırılır" diye konuştu. "Ülkemiz adına ilk" KUZKA Genel Sekreteri Serkan Genç ise, "Her sektörde olduğu gibi katma değerli ürünleri üretmek ve piyasaya arz etmek, o ilin, o yörenin ekonomisine olan katkısını artırıyor. Lakerda da bunlardan bir tanesi. Bu projeyle birlikte hem ilimizde standart bir üretimi yakalamak hem de bunun markalaşmasına vesile olmak istiyoruz. Ticaret ve Sanayi Odamızın sunmuş olduğu proje de bunları kapsıyor. Bu anlamda üretilecek ürünlerimizin hem yurt içinde daha geniş bir ağa sahip şekilde satışa sunulması hem de uluslararası boyutta ihracata konu bir ürüne dönüşmesi hedefler arasında yer alıyor. O anlamda, bu projeyi ilk başlangıç adımı olarak değerlendirebiliriz. Daha önce ilimizde coğrafi işaret alması noktasında Ticaret ve Sanayi Odamızla bir çalışma yürütmüştük. Şu an Avrupa Birliği’nde de dosyamız ilerliyor. Deniz ürünleri konusunda ülkemizde çok fazla coğrafi işaret alan bir ürünümüz yok, çok az sayıda ürünümüz var. Sinop’ta tescil edildiğinde, Sinop lakerdası Türkiye genelinde üçüncü ürün olmuştu. Bu anlamda Avrupa Birliği’nde de bir başarı elde edersek, ülkemiz adına ilk olma özelliğini taşıyacaktır" ifadelerini kullandı. Boyabat Tekno Zanaart Projesi Daha sonra Boyabat Tekno Zanaart Projeleri hakkında açıklama yapan Vali Özarslan, "Projemiz Boyabat Kaymakamlığımız öncülüğünde Boyabat Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi ortaklığında Kuzey Kalkınma Ajansımız tarafından desteklenmektedir. İlimizde 12 adet coğrafi tescil almış ürünümüz bulunmaktadır. Bunun 6’sı gıda sektöründe, 6 adeti ise el sanatlarıdır. İşte buradaki şu anda Boyabat Tekno Zanaart Projemizin öznesi, ana konusu el sanatlarıyla ilgilidir. Burada Anadolu’dakiler SOGEP kapsamında temel amaç yerele mal olmuş geçmişten gelen bir ürünümüzü, ürün tekniğini yaşatmak, geliştirmek ve bu ürünü teknolojiyle buluşturup bir katma değer oluşturmak. Bu projenin içerisinde dezavantajlı olan özellikle kadınlarımızı, engellilerimizi istihdam etmek ve toplumla kaynaştırmak temel amaç" şeklinde konuştu. Boyabat Kaymakamı Enver Yımaz, "Projemizde amacımız, dezavantajlı dediğimiz kesimlerin daha çok istihdam edilebilirliğini sağlamak. Projemizin temel amaçlarından bir tanesi, bizim tescilli ürünümüz olan Boyabat çemberinin daha hızlı dokunabilir olmasını sağlamak. Bu süreç içerisinde de çok kıymetli hanımefendilere başta girişimcilik eğitimleri olmak üzere birçok eğitim vereceğiz. Yine projemizin temel bileşenlerinden bir tanesi, hanımefendilerin kıymetli emekleriyle ürettikleri ürünleri pazarlayabilecekleri, Boyabat Öğretmenevi önünde küçük de olsa bir pazarlama alanı açmayı planlıyoruz. Ayrıca, engelli vatandaşlarımızın kullanabileceği bir engelsiz kafe yapmayı da planlıyoruz" ifadelerini kullandı. Son olarak konuşan KUZKA Genel Sekreteri Serkan Genç de, "Toprağın bereketi, mutfağın birikimi ve ellerin becerisi’ şeklinde üç tema çerçevesinde, Anadolu’daki ürünlerimizi markalaştırma gayreti içerisindeyiz. 2024 yılında ’Anadolu’dakiler’ programının tanıtımı gerçekleşti. Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi’nin himayelerinde yürüyen bir projemiz var. Yine Sayın Bakanımız Mehmet Fatih Kaçır tarafından bu programda SOGEP Anadolu’dakiler çağrısı ilan edilmişti. Bu kapsamda Boyabat Kaymakamlığımızın sunmuş olduğu ’Boyabat Tekno Zanaat Projesi’, SOGEP Anadolu’dakiler kapsamında desteklenmeye hak kazandı" diye konuştu. Konuşmaların ardından iş birliği protokolleri imzalandı.
Kocaeli Rehine olayının ardından alacak-verecek meselesi çıktı Kocaeli’de bir restoranda yaşanan rehine krizine ilişkin yeni detaylar ortaya çıktı. Şüphelinin yaklaşık bir yıldır alacağını tahsil edemediğini iddia ettiği restoran sahibi Mehmet Günaydın’ı pompalı tüfekle göğsünden vurduğu öğrenildi. Ağır yaralanan Günaydın, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Öte yandan, zanlının elindeki pompalı tüfekle iş yerine yürüdüğü anlar da güvenlik kamerasına yansıdı.Olay, saat 12.15 sıralarında Gebze ilçesindeki Osman Yılmaz Mahallesi İstasyon Caddesi’ndeki bir restoranda meydana geldi. R.T., elindeki pompalı tüfekle lokantaya girerek içeride bulunan Mehmet Günaydın’a ateş etti. Göğsünden vurulan Günaydın ağır yaralanırken, R.T. içeridekileri rehin aldı. İhbar üzerine olay yerine polis ve özel harekât ekipleri sevk edildi. Güvenlik güçleri bölgede geniş önlemler aldı. Bir süre kimsenin içeriye girmesine izin vermeyen R.T., ekipler tarafından etkisiz hale getirilerek gözaltına alındı. Ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan Mehmet Günaydın ise tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti.Olayla ilgili yeni detaylar ortaya çıktı. R.T’nin, yaklaşık bir yıldır Günaydın’dan alacağı olduğu ve saldırıyı bu nedenle gerçekleştirdiği öğrenildi.Güvenlik kamerasına yansıyan görüntüde ise R.T’nin, olaydan önce sırt çantası ve elindeki pompalı tüfekle restorana yürüdüğü anlar yer aldı.