GÜNDEM - 10 Ekim 2024 Perşembe 11:17

Kız çocukları daha iyi bir dünya, erkek çocukları araba hayal ediyor

A
A
A
Kız çocukları daha iyi bir dünya, erkek çocukları araba hayal ediyor

KidZania İstanbul ve FutureBright’ın araştırması, toplumsal cinsiyet rollerinin çocuklar üzerindeki etkilerini ortaya koydu. Hayallerinde fantastik öğelere yer verip sevdikleriyle sosyal bağlar kuran kız çocuklarında, ‘daha iyi bir dünya’ hayali ilk sırada. Erkek çocukları ise fiziksel güç gerektiren popüler meslekleri hayal ederken büyüyünce ‘zengin ve güçlü’ olmayı istiyor.



Çocuklar ülkesi KidZania İstanbul ve FutureBright iş birliğiyle gerçekleştirilen kapsamlı araştırma, çocukların hayal güçleri, meslek tercihleri ve toplumsal cinsiyet eşitliği konusundaki algılarını derinlemesine ele aldı. KidZania İstanbul CEO’su Ebru Timur ve FutureBright Group’un kurucusu Akan Abdula önderliğinde yürütülen çalışmada 6-14 yaş arası çocuklar ve ebeveynleri ile görüşmeler yapıldı. ‘Geleceğin Tüketicileri: Gelecek, Hayaller ve Gerçekler’ adını taşıyan raporun sonuçları, toplumsal cinsiyet rollerinin sadece çocukların hayatlarını değil hayallerini de etkilediğini ortaya koydu.



Kız çocukları, topluma ve ailelerine karşı daha duyarlı


Araştırma sonuçlarına göre maddi temelli ve kariyer hedefli hayaller, erkek çocuklarını daha fazla meşgul ederken kız çocukları daha gerçeküstü ve dünyaya duyarlı hayaller kuruyor. Arkadaşlarıyla oyun oynamak, ailece keyifli vakit geçirmek gibi sosyal bağlar üzerinden kurulan hayaller, kız çocuklarında daha fazla yoğunlaşıyor. Örneğin, erkek çocukları arasında araba sahibi olma hayali yaygınken, kız çocukları arasında ‘daha iyi bir dünya hayali’ öne çıkıyor. Erkek çocukları ailesi ya da arkadaşlarına dair hayaller kurmazken, onlar için zengin ve güçlü olmak çok daha fazla önem taşıyor.



Polis, futbolcu ya da pilot olmak istiyorlar


Araştırma, çocukların toplumsal cinsiyet rolleri doğrultusunda meslek hayalleri kurduğunu da ortaya koydu. Bildiklerinden ilham alan kız çocukları doktor, öğretmen ve veteriner olmayı hayal ederken, erkek çocukları fiziksel yeterlilik ile puanlanan meslekler arasında yer alan polis, futbolcu ve pilot olmayı istiyor. Araştırmadan çıkan sonuçlara göre; çocukların hayalleri ve meslek tercihleri toplumsal cinsiyet rollerine göre şekilleniyor.



Bu bulgular, çocukların kariyer hayallerini desteklemek ve onlara daha geniş bir perspektif sunmak için erken yaşlardan itibaren cinsiyet eşitliği bilincinin aşılanmasının da önemini vurguluyor.



“Ben de yapabilirim” duygusu kalıpları kırıyor


Çocuklar Ülkesi, toplumsal cinsiyet eşitliğine olan bağlılığıyla, çocukların hayal güçlerini ve gelecekteki kariyer hedeflerini cinsiyet kalıplarından bağımsız olarak destekleyip tüm çocuklara eşit fırsatlar sunuyor. KidZania’ya gelen kız çocukları, toplumda kendilerine biçilen rollerin aksine, polis ve pilot gibi meslekleri deneyimleyip “ben de yapabilirim” duygusuyla büyüdüklerinde bu mesleklerle ilgili hayaller kuruyor. Bu, çocukların hayal güçlerini genişletmenin yanı sıra, onların gelecekteki kariyer seçimlerinde daha eşitlikçi bir yaklaşım benimsemelerine yardımcı oluyor.



“Toplumsal dönüşüm için hayati öneme sahip”


Konu hakkında değerlendirmede bulunan Ebru Timur, “Toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak için çocukların hayallerini ve hedeflerini desteklemek üzere daha kapsayıcı bir yaklaşım benimsemek gerekiyor. Okul müfredatları ve oyun alanları, her iki cinsiyetin de hayal dünyalarını genişletecek, farklı beceriler geliştirecek ve eşit fırsatlar sunacak şekilde tasarlanmalıdır. Kız çocuklarına ve erkek çocuklarına yönelik toplumsal cinsiyet eşitliğine duyarlı eğitim programları, gelecek nesillerin daha adil ve eşit bir dünyada büyümesine katkıda bulunacaktır. KidZania İstanbul, bu hedef doğrultusunda toplumsal cinsiyet eşitliğini desteklemek amacıyla çeşitli projeler ve etkinlikler düzenliyor. Ayrıca, tüm çocuklara yönelik rol modellerin ve farklı meslek gruplarının temsil edildiği etkinlikler, cinsiyet kalıplarını kırmak için önemli bir fırsat sunuyor. Hayallerin şekillendirilmesi sürecinde toplumsal cinsiyet eşitliği, sadece bireysel hedefler açısından değil, aynı zamanda toplumsal yapıların dönüşümü açısından da hayati bir öneme sahiptir. Kız ve erkek çocuklarının eşit fırsatlarla büyümesinin, sadece cinsiyet eşitliği için değil, aynı zamanda daha sağlıklı, üretici ve iş birliğine dayalı bir toplum için de gerekli olduğuna inanıyorum” şeklinde konuştu.



“Bilincin erken yaşlardan itibaren aşılanması gerekiyor”


Akan Abdula ise araştırmanın çarpıcı sonuçlarıyla ilgili şu ifadeleri kullandı: “Bu araştırma, çocukların hayal dünyalarının bile toplumsal cinsiyet rolleri tarafından nasıl şekillendiğini açıkça gösteriyor. Erken yaşlarda çocukların cinsiyet kimliklerini ve toplumsal cinsiyet rollerini fark etmeye başlaması, onların meslek ve hayal tercihlerini de etkilemektedir. Lawrence Kohlberg’in halen birçok global araştırmada referans alınan 1966 yılında gerçekleştirdiği çalışmalara göre, çocuklar cinsiyet kimliklerini ortalama 30 aylıkken fark etmeye başlıyor ve bu farkındalık dört yaşına gelindiğinde belirginleşiyor. Bu süreç, çocukların çevrelerinden, medya içeriklerinden ve akran etkileşimlerinden edindikleri toplumsal normlar ve beklentiler çerçevesinde şekilleniyor.



Bu bağlamda, toplumsal cinsiyet eşitliği bilincinin erken yaşlardan itibaren aşılanması, çocukların cinsiyetlerine dayalı sınırlamaların ötesinde düşünmelerine ve hayallerini daha geniş bir perspektiften değerlendirmelerine yardımcı olabilir. Toplumsal cinsiyet eşitliği, sadece bireylerin kariyer seçimlerini değil, aynı zamanda toplumsal yapıları da dönüştürme potansiyeline sahiptir. Çocuklara eşit fırsatlar sunarak, cinsiyet kalıplarının ötesinde meslekleri keşfetmelerine ve bu alanlarda yetkinleşmelerine olanak tanımak, gelecekteki eşitlikçi toplumların temellerini atmak açısından büyük önem taşımaktadır.



Bazı iş kollarının geleceği tehlikede


Dünya genelinde yapılan araştırmalar da çocukların kariyer hayallerinin toplumsal cinsiyet rollerine göre şekillendiğini gösteriyor. Örneğin, World Economic Forum’un ‘The Future of Jobs Report 2023’ raporuna göre, çocukların kariyer hayalleri genellikle cinsiyetlerine özgü kalıplarla sınırlı. KidZania İstanbul ve FutureBright araştırmasının sonucunda da görüldüğü gibi kız çocukları ağırlıklı olarak öğretmenlik veya hemşirelik gibi geleneksel olarak kadınlara atfedilen meslekleri hayal ediyor; erkek çocukları mühendislik veya bilgisayar bilimi gibi alanlara yöneliyor. Bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik alanlarına kız çocuklarının ilgisinin azlığı, STEM (Science / Fen, Technology / Teknoloji, Engineering / Mühendislik ve Mathematics /Matematik) alanlarında kadın temsilinin düşük kalmasına ve bu sektörlerde yeterli iş gücünün sağlanamamasına neden oluyor.



Kız çocukları daha iyi bir dünya, erkek çocukları araba hayal ediyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Tehlike çanları Sapanca Gölü için çalıyor: Su seviyesi kritik noktada Sakarya ve Kocaeli’de milyonlarca vatandaşın içme su ihtiyacını karşılayan Sapanca Gölü’nde tehlike çanları çalıyor. Son 5 yılın en düşük seviyesine ulaşan gölde kayıkların karaya oturduğu alanlar havadan da görüntülendi. Milyonlarca kişinin içme su ihtiyacını karşılayan Sapanca Gölü’nde su seviyesi, son 5 yılın en düşük seviyesi olan 29.95 metre olarak ölçüldü. Suyun metrelerce geriye çekildiği gölde birçok kayık karaya oturdu. Kuraklık, artan nüfus, bilinçsiz kullanım ve göl havzasında yaşanan su kayıpları sebebi ile kritik seviyeye gerileyen göldeki manzara korkuttu. Suyun çekildiği alanlar havadan dron ile de görüntülendi. Sapanca ilçesinde göl kenarında esnaflık yapan Samet Şişman, herhangi bir önlem alınmadığı durumda su seviyesinin giderek azalmasının yanı sıra su altındaki canlı popülasyonunun da bu durumdan etkilenebileceğini vurguladı. “4 yıldır buradayız, ilk defa bu seviyeye düştü” Sapanca Gölü kenarında esnaflık yapan Samet Şişman, “Biz yaklaşık 4 yıldır buradayız, ilk defa bu seviyeye düştü. Her sene bir düşüş oluyordu ve tekrar kendini toparlıyordu. Suyun çekilmesinin birçok sebebi var tabii ama bunlardan bir tanesi herkesin de bildiği gibi iklim değişikliği. Ama bundan ziyade suçu biraz da kendimizde aramak gerekiyor. Sapanca turistik bir yer, Türkiye’nin her bölgesinden insanlar geliyor buraya. Bungalov sektörünün merkezi haline geldi Sapanca. Yerli ve yabancı olarak çok fazla turist çekiyor. İlçede nüfus yaz aylarında yaklaşık 2-3 katı artıyor. Bunu karşılayacak bir altyapı da olmadığı için haliyle daha fazla su tüketimine gidilmiş oluyor. Kaçak yapılanma gibi farklı etkenler de var ama sonuç olarak hepimizin bir şey yapması gerekiyor. Madem seviye bu kadar düştü bununla alakalı suyun tekrardan kazandırılması ile alakalı yeni bir düzen, önlem alınması gerekiyor” dedi. “Biz bu suyu tekrar nereden bulacağız?” Suyun altındaki canlı popülasyonu hakkında konuşan Şişman, “Benim arkadaşım çok iyi balık tutucusudur. Gölde balık tutuyordu. Bu sene ben daha balığa çıktığını görmedim. Neden balığa çıkmadığını sordum ve o da, ‘gidiyorum ama elim boş dönüyorum’ dedi. Suyun çekilmesinin hayvanlara da bir etkisi var. Sonuç olarak bakıldığı zaman ekolojik olarak hem insan hem de hayvanları kötü anlamda etkiliyor. Bu göl bizim yaşam kaynağımız. Gündelik hayatta kullandığımız su, göl bu şekilde giderse ilerleyen zamanlarda biz bu suyu tekrar nereden bulacağız?” diye konuştu.
Manisa Başkan Kaplan’dan Arslan ailesine ziyaret Yeniden Refah Partisi Akhisar İlçe Başkanı Ünal Kaplan ve yönetimi Manisa’nın Saruhanlı ilçesinden Gazze’ye gitmek üzere yola çıkan, ancak Suriye’de Esed rejimi tarafından tutuklanarak Adra Hapishanesi’ne konulan ve Suriye Milli Ordusu’nun hapishanedeki mahkumları serbest bırakmasıyla özgürlüğüne kavuşan Engin Arslan ve ailesini ziyaret etti. Duygusal anların yaşandığı ziyarette Engin Arslan, bu süreçte yaşadığı insanlık dışı muamele ve ağır şartlar hakkında tecrübelerini paylaştı. Hapishane şartlarındaki yetersiz beslenme, hijyen eksikliği ve maruz kaldığı fiziksel işkence, insan hakları ihlalleri konusundaki farkındalığı artırmanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koyan Arslan, yaşadığı tüm zorluklara rağmen ailesine kavuşma arzusu ve güçlü duruşu partililere de cesaret ve ilham verdi. "Engin Arslan ve ailesinin duyarlılığı bizi derinden etkiledi" Yeniden Refah Partisi Akhisar İlçe Başkanı Ünal Kaplan, "Ziyaretimiz sırasında, yaşanan bu acı tecrübelerin ötesinde, kardeşlik ve dayanışmanın ne kadar kıymetli olduğuna bir kez daha tanık olduk. Engin Arslan ve ailesinin misafirperverliği, İslam ümmetine olan duyarlılıkları ve güçlü manevi duruşları, bizi derinden etkiledi. Bu anlamlı buluşma vesilesiyle, insanlığın ortak değerleri etrafında kenetlenmenin önemini bir kez daha hatırladık. Yeniden Refah Partisi Akhisar İlçe Başkanlığı olarak, bu ziyaretin sadece bir buluşmadan ibaret olmadığını, aynı zamanda toplumsal duyarlılık ve insani değerlerin güçlendirilmesi adına önemli bir adım olduğunu düşünüyoruz. Bu tür ziyaretlerin devam etmesi, toplumumuzda birlik, beraberlik ve dayanışma duygularını pekiştirecektir. Engin Arslan ve ailesine yeni yaşamlarında huzur, mutluluk ve refah dilerken, başta İslam coğrafyası olmak üzere, dünyanın dört bir yanında zulüm gören kardeşlerimiz için dualarımızın ve gayretlerimizin devam edeceğini kamuoyuna saygıyla duyururuz." dedi.
İstanbul Yenidoğan çetesi soruşturmasında 13 hastane ve 3 şirkete kayyum atandı İstanbul’da bebekleri anlaşmalı oldukları hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan yenidoğan çetesine yönelik devam eden soruşturmada 13 hastaneye ve 3 şirkete kayyum atandı. İstanbul’da bebekleri kendi anlaşmalı oldukları hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan yenidoğan çetesi yöneticisi ve üyelerinin mal varlığına el konuldu. 13 hastane ve 3 şirkete Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) kayyım olarak görevlendirildi. Konu ile ilgili TMSF’den yapılan açıklamada, “Güvenilir kamu sağlığı hizmetlerinde aksama olmaması için, Fon Kurulunun kararıyla ilgili hastanelerin yeni yöneticileri görevlendirilmiştir. Kamuoyunda “Yenidoğan Çetesi” olarak bilinen suç örgütüne yönelik soruşturma çerçevesinde, Büyükçekmece 1. Sulh Ceza Hakimliğinin kararıyla 13 hastane ve 3 şirkette TMSF kayyım olarak görevlendirilmiştir. Güvenilir kamu sağlığı hizmetlerinde aksama olmaması için, Fon Kurulunun kararıyla ilgili hastanelerin yeni yöneticileri görevlendirilmiştir. Atanan tecrübeli ekipler, hastane ve şirketlerde gerekli çalışmalara ivedilikle başlamıştır. Büyükçekmece 1. Sulh Ceza Hakimliğinin kayyım atama kararı Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayımlanmış ve kayyım olarak atandığımız 13 Hastane ile 3 Şirket Kurumumuzun resmi internet sitesindeki “Kayyım Olunan Şirketler” listesine eklenmiştir” ifadelerine yer verildi.
Bilecik Bilecik Belediye Başkanı Melek Mızrak Subaşı, 99 adet taşınmazın satışı için yetki isteyecek Bilecik Belediye Başkanı Melek Mızrak Subaşı, Belediye Meclisi’ne olağanüstü toplantı çağrısı yaparken, 99 adet taşınmazın satışı için yetki isteyecek. Bilecik Belediye Meclisi 23 Aralık Pazartesi günü saat 10.00’da Belediye Başkanı Melek Mızrak Subaşı başkanlığında Şeyh Edebali Kültür ve Kongre Merkezinde olağanüstü toplanacak. Toplantıda mülkiyeti belediyeye ait İstiklal Mahallesi 89 ada 15 parselde kayıtla taşınmaz ile ilgili olarak 5393 Sayılı Belediye Kanunu’nun 18’inci maddesinin (h) bendi ve 38’inci maddesinin (g) bendine istinaden alacaklı taraf olan Alve İnşaat ve İnşaat Malzemeleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile var olan uyuşmazlığın sulh ile tasfiye, kabul ve feragatine ilişkin her türlü anlaşma ve protokoller yapılması, istinaf ve temyiz yargılamasından feragat edilmesi hususlarında Belediye Başkanına yetki verilmesi konusu görüşülecek. Diğer bir gündem maddesi de 5393 Sayılı Belediye Kanunu’nun 18’inci maddesinin (e) bendi ve 34’üncü maddesinin (g) bendine istinaden, mülkiyeti belediye ait müzekkere eki tabloda belirtilen 99 adet taşınmazın satışına ilişkin tüm iş ve işlemleri yürütmek üzere Belediye Başkanlığına ve Belediye Encümenine yetki verilmesi konusunun görüşülmesi olacak. Bu gündem maddeleri sonrası AVM inşaatının müteahhidi Alve İnşaat ile süreci yönetmek ve 99 adet taşınmazın satışına ilişkin Belediye Başkanı Melek Mızrak Subaşı’na yetki istenecek.
Edirne Atatürk’ün Edirne’ye gelişinin 94’üncü yılı törenle kutlandı Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün cumhurbaşkanı olarak 21 Aralık 1930 Edirne’ye gelişinin 94’üncü yıl dönümü yağışlı havaya rağmen coşkuyla kutlandı. Atatürk’ün Edirne’ye gelişinin 94’üncü yılı için düzenlenen tören çerçevesinde bando eşliğinde Atatürk heykeli önünde bir araya gelen protokol üyeleri ve öğrenciler, yağmur altında kutlama yaptı. Yağışlı hava dolayısıyla kortej yürüyüşü iptal edildi ve program Atatürk anıtına çelenk sunumu ile başladı. Ardından bando eşliğinde saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Daha sonra Atatürk’ün Edirne ziyareti sırasında konakladığı "Atatürk Odası" ziyaret edildi. Buradaki ziyaretin ardından Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü Mimar Kemaleddin Çok Amaçlı Kültür ve Tiyatro Salonu’ndaki programa geçildi. Atatürk’ün Edirne’ye gelişini simgeleyen Türk bayrağı, öğrenciler tarafından Edirne Valisi Yunus Sezer’e teslim edildi. Edirne Lisesi Müdürü Recep Şentürk, günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yaptı. Mustafa Kemal Atatürk’ün, savaşlar, kongreler, Milli Mücadele ve Cumhuriyet için biri bitmeden diğer adımı planlayarak geçen bir hayat olduğunu söyleyen Şentürk, "1930’un Kasım ayında başlayan, 52 ili kapsayan bir yurt gezisi ve 21 Aralık’ta serhat şehrimiz Edirne’ye gelişi. Basit bir geliş değil, yeni Türkiye Cumhuriyeti’nin emeklemeden yürümeye geçtiği adımların Edirne’ye gelişidir. Gittiği yerde tahtanın başına geçerek öğretmen, traktöre binerek modern tarımın öncüsü bir çiftçi, milletin efendisi köylüyü dinleyen bir belediye başkanı. Savaştan çıkmış bir ulusa, demokratik, akılcı, çağdaş ulusları yakalamayı hedef gösteren bir geliştir bu. Tren garına atılan ilk adım, anlatılması kolay bir geliş değildir. Cumhuriyetin düşüncelerinin, hedeflerinin, yüzyıllar geçse de unutulmayacak Edirne’ye gelişidir bu" ifadelerine yer verdi. Düzenlenen program, Edirne Lisesi öğretmen ve öğrencilerinin hazırladığı ’Atatürk’ün Edirne’ye Gelişi’ adlı söz ve müzik korosunun sahne almasının ardından sona erdi. Toplu fotoğraf çekimi sırasında Edirne Lisesi öğrencilerini tebrik eden Vali Sezer’e, bir öğrencinin tuvale çizdiği Atatürk portresi de hediye edildi.