GÜNDEM - 03 Ekim 2024 Perşembe 13:14

Karabulut ailesinin avukatı Rezan Epözdemir mezarlıkta açıklama yaptı

A
A
A

Münevver Karabulut’u 15 yıl önce canice öldüren Cem Garipoğlu’nun mezarı açıldı. Mezardan çıkarılan cesedin kalıntıları tabuta konularak Adli Tıp Kurumu’na götürüldü. Mezarlıkta açıklama yapan Karabulut ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, “Özellikle dişler, kaldıysa saçlar ve sırt kemiği gibi uzun kemikler üzerinden DNA parçaları alınmak suretiyle biyolojik ve kimyasal inceleme yapılacak. Sonra tekrar buraya getirilip defnedilecek, mezar kapatılacak” diye konuştu.

Bahçeşehir’de 2009 tarihinde lise öğrencisi Münevver Karabulut’u vahşice öldüren Cem Garipoğlu’nun mezarı açıldı. Mezardan çıkarılan cesedin kalıntıları Adli Tıp Kurumu’na götürüldü.

“15 senedir bu süreci takip ediyoruz”

Mezarlıkta açıklama yapan Karabulut ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, “15 senedir bu süreci takip ediyoruz. 3 Mart 2009’da Münevver Karabulut hunharca katledildi. İnsanın insan olma vasfına aykırı bir cinayet işlendi. Türkiye’de kadına şiddet ve kadın cinayetleriyle ilgili toplumsal farkındalık ve fikri takip süreçlerinin yürütülmesinin müsebbibidir Münevver Karabulut cinayeti. Cem Garipoğlu kamera kayıtlarına göre önceden testereyi alıyor, sonra Münevver Karabulut’u Bahçeşehir’deki villaya getiriyor. Saat 18.46’da da Münevver Karabulut’un kafası gitar kılıfında vücudu valizde olacak şekilde evden çıkıyor. Bahçeşehir’den 1 saat uzaklıktaki babaannesinin evinin önündeki çöp konteynerine bırakıyor. Sonra da kahve içmeye gidiyor” dedi.

“Alabileceği en ağır cezayı aldı”

Soruşturmanın sürüncemede kaldığının altını çizen Epözdemir, “Mahkeme henüz ikinci celsede tahliye kararı verdi. Bu mahkemenin yıllar önce Garipoğlu ailesinin milyar dolarlık hileli iflas dosyasında beraat kararı verdiğini öğrendik. Reddi hakim istedik, mahkeme çekildi ve yeni gelen heyetle birlikte adalet tecelli ederek emsal mahiyette ceza verildi. Alabileceği en ağır cezayı alarak 24 yıl hapis cezası aldı” diye konuştu.

“15 yıl cezaevinde kalacaktı, bu ay tahliye olacaktı”

Avukat Epözdemir, “15 yıl cezaevinde kalacaktı, bu ay tahliye olmuş olacaktı. Yani öldüğü iddiası var, yaşıyor olduğunun tespiti halinde. 10 Ekim 2014 tarihinde Cem Garipoğlu’nun intihar ettiği söylendi. İntihar ilaçla olabilir, silahla olabilir ama bir insanın cezaevinde kantinden çamaşır ipi alması, kafasına poşeti geçirmesi, 1 dakika boyunca bu ipi sıkması ve kendisini boğarak öldürmesi hayatın olağan akışına aykırı bir intihar yöntemi. Çünkü vücut ona reaksiyon verir. Bir insanın kendisini boğması çok zordur. Dosyada psikoloğun raporu var, intihara meyilli olmadığına dair. İntihar eden kişi bir intihar mektubu bırakır. Burada o var mı yok? Çince, Rusça öğreniyor bir intihar notu yazmak bu kadar zor olmasa gerek. Son 3 yıl içerisinde kanlı kanepe fotoğrafı çıktı. Sizin çocuğunuz Münevver Karabulut’u hunharca katletmiş. Siz başsağlığı dileklerinizi iletmiyorsunuz, cinayetin işlendiği kanlı kanepenin üzerinde mutlu aile fotoğrafı çektiriyorsunuz. Bu nasıl bir şeydir ya, bu çok gayri insani, gayri vicdani, gayri ahlaki bir tavırdır” ifadelerini kullandı.

“Dişler, saçlar ve sırt kemiği gibi uzun kemikler üzerinde inceleme yapılacak”

Bunların üstüne Münevver Karabulut’un ailesinin ‘fethi kabir isteyelim’ dediğini söyleyen Epözdemir, “Yaklaşık 2 yıldır bununla ilgili hukuk mücadelesi yürütüyorduk. Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı bu talebimizi kabul etti. Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na talimat yazdı. Bu fethi kabir klasik bir fethi kabir olmayacak. Burada nasıl bir fethi kabir işlemi yapılacak? Mezarlık açılacak, mezarlıktan cesedin tamamı alınacak. Bir araçla birlikte Adli Tıp Kurumu’na götürülecek. Adli Tıp Kurumu cesedin üzerinde biyolojik ve kimyasal incelemeler yapacak. Özellikle dişler, kaldıysa saçlar ve sırt kemiği gibi uzun kemikler üzerinden DNA parçaları alınmak suretiyle biyolojik ve kimyasal inceleme yapılacak. Sonra tekrar buraya getirilip defnedilecek, mezar kapatılacak” diye konuştu. Avukat Epözdemir, “3 sonuç gelebilir. Birincisi, ‘Biz aradan geçen süre sebebiyle inceleme yapamıyoruz’, ikincisi ‘Ölen Cem Garipoğlu’dur’, üçüncüsü de ‘Ölen Cem Garipoğlu değildir’ şeklinde tespit yapılabilir” dedi.

Ne olmuştu

Münevver Karabulut 2009 yılında Bahçeşehir’de bulunan bir villada Cem Garipoğlu tarafından öldürüldü. Garipoğlu 10 Ekim 2014 tarihinde ise kaldığı hücrede ölü bulundu. Ölen kişinin Cem Garipoğlu olup olmadığı yönündeki iddialar üzerine Karabulut ailesi avukatları aracılığıyla fethi kabir işlemi yapılmasını talep etti. Talebi kabul eden Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı, Cem Garipoğlu’nun mezarının açılması için Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na talimat yazdı. Savcılık, Üsküdar’da bulunan Karacaahmet mezarlığındaki kabrin 3 Ekim Perşembe günü saat 11.00’de açılmasına karar verdi.

Cem Güney Kılıç - Halit Arslan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Eski sürücü belgeleri 31 Aralık 2024’ten sonra geçerliliğini yitirecek Bursa İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü, eski tip ehliyetlerin 31 Aralık 2024 tarihine kadar yenilenmesi gerektiği, son günlerde yaşanacak yoğunluğa karşı da uyardı. Ehliyet değiştirme süresinin ne zaman biteceği yıl sonuna doğru gündemdeki yerini alırken, Bursa İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü yaptığı paylaşımla son gün yaşanacak yoğunluğu önlemeye çalıştı. Eski tip ehliyetini yeni ehliyetle değiştirmesi gereken sürücülerin 31 Aralık 2024 tarihini beklememesi gerektiğini belirten Bursa İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü, şu paylaşımda bulundu; "1 Ocak 2016’dan önce düzenlenen ehliyetlerin 31 Aralık 2024 tarihine kadar yenilenmesi gerekmektedir. Tüm nüfus müdürlüklerinden gerçekleştirilebilecek sürücü belgesi başvurusu için sürücü sağlık raporu, son 6 ayda çekilmiş biyometrik fotoğraf ve 15 lira yenileme ücreti istenmektedir. Bu tarihten sonra eski sürücü belgelerinin geçersiz olacağı, sürücü belgesi harç ücreti, değerli kağıt bedeli ve vakıf payı bedelinin tam yatırılması gerekecektir. 31 Aralık 2024 tarihinden itibaren eski sürücü belgeleri geçersiz hale gelecektir." Bursa İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü yaptığı diğer bir paylaşımda ise, nüfus cüzdanı kullananlara seslendi; "Kimlik kartı sahibi olmak çok kolay. 130 lira kimlik kartı başvuru ücretini vergi dairesi müdürlüklerine, ptt şubelerine, anlaşmalı bankalara veya dijital olarak vergi dairesine, anlaşmalı bankaların internet şubelerine yatırabilirsiniz. Son 6 ayda çekilmiş biyometrik fotoğraf ve randevuyu aldıktan sonra yeni kimliğinizi almak için nüfus müdürlüğüne başvurarak alabilirsiniz."
Muş 100 yıldır aynı heyecanla ceviz hasadı yapılıyor Muş merkeze 30 kilometre uzaklıkta bulunan Yücetepe köyünde, yaklaşık 100 yıldır süregelen geleneksel ceviz hasadı bu yıl da büyük bir coşkuyla başladı. Köy muhtarının camii hoparlöründen duyuru yapması ile başlayan hasat, çevre köylerden ve il dışından gelen gurbetçilerin katılımı ile büyük bir heyecanla başladı. Sabahın erken saatlerinde traktörlerle yola koyulan vatandaşlar hasadını yaptıkları cevizlerin bir kısmını satarken bir kısmını ise kışlık olarak stokluyor. Köyün yüksek kesimlerindeki 5 bin ceviz ağacından elde edilen cevizler, hem kalitesi hem de verimiyle göz dolduruyor. Geleneksel yöntemlerle yapılan bu toplu hasat, köyde her yıl adeta bir bayram havasında geçiyor. Nesilden nesile aktarılan tekniklerle cevizleri toplayan köylüler, doğal ortamlarda büyüyen cevizlerin bölgeye özgü bir lezzet sunduğunu belirtiler. Yücetepe Köyü Muhtarı Vahdettin Akçan, 109 yıldır her ekim ayında ceviz hasadı yaptıklarını belirterek, "Eski muhtarların da yaptığı gibi bir gün belirliyoruz ve camiden anons geçiyoruz. Herkes gidip belirlediği bölgede ceviz topluyor. Ceviz hasadı yaklaşık 10 gün sürüyor. Herkes yılın bu mevsiminde heyecanla ceviz hasadını bekliyor. Ceviz toplanmasından herkes memnun. Yaklaşık 5 bin ceviz ağacımız var. Vadideki ceviz ormanımız köye 5 kilometre uzaklıkta. Yolu biraz kötü. Köylüler cevizlere traktör ve atlarla geliyor. Cevizler köyün ortak malı, herkese eşittir. Hasat 10 gün sürüyor. İhtiyacına göre cevizleri satan da var. Dışarıdan gelen gurbetçilerimiz var, onlar da bugünü bekliyorlar. Köyümüz 339 hane, bin 117 nüfusumuz var” ifadelerini kullandı. Köylülerden Ramazan Yıldırım da, ekim ayının ilk haftasının hasat haftası olarak belirlendiğini kaydederek, “Camiden anons yapıldıktan sonra köylüler olarak ceviz toplamaya geldik. 109 yıldır bu geleneğimiz var. Herkes bu uygulamadan memnun. Bir sıkıntımız yok. Muhtarımız belli bir gün seçiyor ve köylülerle birlikte ceviz topluyoruz. Bu ayımız bir festival gibi. Ailecek buraya geliyoruz. Heyecan var" dedi.
İstanbul Karabulut ailesinin avukatı Rezan Epözdemir: “Kemikler ve kafatası var ama kefen yok” Münevver Karabulut’u öldüren Cem Garipoğlu’nun mezarı açıldı. Mezardan çıkarılan cesedin kalıntıları Adli Tıp Kurumu’na götürülürken, Karabulut ailesinin avukatı Rezan Epözdemir yaptığı açıklamada, “Kemikler var, kafatası var. Ve kefen yok. Kefenin veya bir bezin olmamasını anlayamadım. 10 sene içerisinde kaybolmuş veya aşınmış olabilir mi? O çok rasyonel ve makul gelmiyor” dedi. Münevver Karabulut’u öldüren Cem Garipoğlu’nun mezarındaki fethi kabir işlemi tamamlanırken, mezardan çıkarılan ceset Adli Tıp Kurumu’na götürüldü. Konuya ilişkin açıklama yapan Münevver Karabulut’un ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, "Fethi kabir işlemini an itibariyle nihayete erdirdik. 10.55’te heyet buraya geldi, 11.08’de mezarın açılmasıyla ilgili çalışmalar başladı. 11.31’de de Cem Garipoğlu’nun cesedi olduğu iddia edilen kemiklere ulaşıldı. Mezarlık iki parça halindeydi. Üst kısım boş, alt kısımda ceset bütünlük arz etmiyor. Kemikler var. Kafatası var. Ve kefen yok. Steril bir bez yok. Çok su alan bir bölge olmadığı için incelemeler sağlıklı yapılacaktır diye düşünüyoruz. Dağınık bir şekilde toprağın üstünde kemikler ve kafatasını görebildik. Büyük kemik parçaları ve kafatası steril bir şeye konularak Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Tek tek incelenecek” dedi. "Bizim amacımız adaletin tecellisi" Garipoğlu ailesindeki erkek bireylerden yeniden DNA örneği alınmasını talep ettiklerini belirten avukat Rezan Epözdemir, “Gerçekten bizim amacımız adaletin tecellisi, maddi gerçeğin ortaya çıkması. Bu DNA örneklerinin yeniden aileden alınması gerektiğini düşünüyoruz. İnceleme yapıldıktan sonra kimliklendirme yapılabilmesi için ailesinin bireyleri beklenecek ve rapor tanzim edilecek. Bu ceset tekrardan Garipoğlu ailesinin avukatına teslim edilecek. Çünkü avukatı ailenin gelip teslim alamayacağını ifade etti. Daha sonra da buraya gelip yeniden defnedilecek” ifadelerini kullandı. Avukat Epözdemir, “Kefenin veya bir bezin olmamasını anlayamadım. 10 sene içerisinde kaybolmuş veya aşınmış olabilir mi? O çok rasyonel ve makul gelmiyor. Ama sonradan o kemiklerin bırakılabilme ihtimali kefenin olmadığı, bez parçasının olmadığı yerde çok kuvvetli bir ihtimal olarak karşımızda duruyor. O beni çok rahatsız etti. Açıkçası ziyadesiyle rahatsız etti” dedi. “Yapılan işlem kamu vicdanının rahatlaması adına çok kıymetli” “Bir hafta içerisinde raporun tanzim edileceğini düşünüyorum” diyen Epözdemir bir basın mensubunun, “Mezardaki Cem Garipoğlu çıkarsa kafalardaki soru işaretleri gidecek mi?” sorusuna, “En azından bir nebze olsun kamu vicdanının rahatlayacağını, maddi gerçeğin ortaya çıkacağını düşünüyoruz. Ben şunu söyleyebilirim; gittiğimiz her yerde son 10 yıldır akademik çalışmalarda, üniversitelerde, panellerde, seminerlerde, televizyon programlarında çok mağdur vekilliği yapmamıza rağmen, Türkiye kamuoyunun birçok önemli dosyasında, sosyal sorumluluk projesi olarak bakmamıza rağmen hep bu dosya soruluyor. Herkes ‘Cem Garipoğlu öldü mü’ diyor. Yani insanlarda böyle bir kanaat ve intiba var. Sanki sosyoekonomik durumu nüfuzu iyi olan birinin cezaevinden kaçması mümkünmüş gibi bir algı var. En azından bu algının dağılması, adaletin tecellisi, maddi gerçeğin ortaya çıkması, kamu vicdanın rahatlaması adına bugün yapılan işlemin çok önemli ve kıymetli olduğunu düşünüyorum. İnşallah geldiğimiz noktada, 15 yılın sonunda tekraren söylüyorum maddi gerçek ortaya çıkar, adalet tecelli eder” dedi.