GÜNDEM - 21 Aralık 2024 Cumartesi 12:07

Kağıthane’de Abide-i Hürriyet Spor Sahası açıldı

A
A
A
Kağıthane’de Abide-i Hürriyet Spor Sahası açıldı

Kağıthane Belediyesi’nin Sporcuhane projesi çerçevesinde baştan sona yenilen Abide-i Hürriyet Spor Sahası, düzenlenen törenle hizmete açıldı. Açılış konuşması yapan Kağıthane Belediye Başkanı Mevlüt Öztekin, "Aslında bu sahamız önemli, çünkü çocuklarımızın okul dışında bir araya gelebileceği bir takım sporu olan futbolu burada beraber oynayabilecekleri bir saha yaptık" diye konuştu.


Kağıthane Belediyesi’nin Sporcuhane projesi çerçevesinde baştan sona yenilenen Talatpaşa Mahallesi’nde yer alan Abide-i Hürriyet Spor Sahası, düzenlenen törenle hizmete açıldı. Bölgenin spor alanındaki önemli ihtiyaçlarına cevap verecek olan tesisin 5 bin metrekarelik çim sahası tamamen yenilendi etrafını çevreleyen tel çitleri, drenaj sistemi, yedek kulübeleri ve soyunma odaları baştan sona modernize edildi. Ayrıca, sporcuların akşam saatlerinde de güvenle faydalanabilmesi için profesyonel bir aydınlatma sistemi kuruldu.



"Çocuklarımız her saat buradan faydalanabilecek"


8 adet sahayı Kağıthane’ye kazandırdıklarını söyleyen Belediye Başkanı Mevlüt Öztekin, “Aslında bu sahamız önemli, çünkü çocuklarımızın okul dışında bir araya gelebileceği bir takım sporu olan futbolu burada beraber oynayabilecekleri bir saha yaptık. Kağıthane’mizde çok fazla düz alanımız yok her yerin yokuş olduğu ilçemizde 8 adet çim sahayı hayata geçirmiş olduk. Bu sahaları yenilerken Gençlik ve Spor Bakanlığımıza da teşekkür etmemiz lazım. Hem onlardan destek aldık, hem de belediyemizin bütçesini verimi kullanarak böyle güzel sahaları çocuklarımıza, gençlerimize armağan ediyoruz. Bu güzel sahamız, çocuklarımıza gençlerimize ve kulüplerimize hayırlı olsun. Sahamız her zaman açık olacak, çocuklarımız her saat buradan faydalanabilecek” diye konuştu.


Açılış töreninin ardından Belediye Başkanı Mevlüt Öztekin ve Kaymakam Niyazi Erten tesisleri gezdi ve penaltı atışı yaptı. Öztekin’e Abide-i Hürriyet Spor Kulübü sporcuları tarafından plaket ve çiçek de takdim edildi.



Kağıthane’de Abide-i Hürriyet Spor Sahası açıldı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ağrı Ağrı’da kışın zorlu şartlarına karşı Kızılay, ihtiyaç sahiplerine kömür desteği sağlıyor Türk Kızılay, zorlu kış şartlarının yaşandığı Ağrı’da, ihtiyaç sahibi ailelerin yakacak ihtiyaçlarını karşılamak için çalışmalarını sürdürüyor. Kış mevsiminin çetin geçtiği bölgede, ısınma ihtiyacını karşılamakta zorlanan ailelere destek olmak amacıyla kömür dağıtımı gerçekleştiriliyor. Türk Kızılay Ağrı Şubesi, gönüllülerden oluşan ekipleriyle birlikte mahalle mahalle dolaşarak belirledikleri ailelere yardım eli uzatıyor. Gecenin ilerleyen saatlerinde başlatılan çalışmalarla, ihtiyaç sahibi ailelerin kapısına kadar kömür yardımı götürülüyor. Kadın gönüllülerin de büyük bir özveriyle yer aldığı yardım dağıtımı, dayanışmanın en güzel örneklerinden birini sergiliyor. 25 kilogramlık kömür torbalarını bir ucundan tutarak taşıyan kadın gönüllüler, yardım faaliyetlerinde önemli bir rol üstleniyor. Türk Kızılay Ağrı Şube Başkanı Orhan Tatlı, yardımlarla ilgili yaptığı açıklamada, yılın her döneminde ihtiyaç sahiplerinin yanında olmaya gayret ettiklerini ifade etti. Kış mevsiminde artan ihtiyaçlara dikkat çeken Tatlı, "Ağrı’da kış ayları oldukça çetin geçiyor. Geceleri hava sıcaklığı eksi 15 derecelere kadar düşüyor. Bu zorlu şartlarda, ailelerimizin yakacak ihtiyaçlarını karşılamak için gece gündüz çalışıyoruz. Kızılay olarak ulaşmadığımız hiçbir ev bırakmamayı hedefliyoruz" dedi. Bağışçılardan gelen desteklerle temin edilen kömürlerin ailelere ulaştırıldığını belirten Tatlı, "Kömür torbalarını taşımak gerçekten zor, ancak gönüllülerimiz bunu büyük bir özveriyle yapıyor. Kadın gönüllülerimizin gayreti ve dayanışma ruhu, hepimize örnek oluyor. Bu yardımları yaparken ihtiyaç sahiplerinin yüzündeki mutluluğu görmek, tüm yorgunluğumuzu alıyor" ifadelerini kullandı. Kış boyunca yakacak yardımlarına devam edeceklerini söyleyen Tatlı, toplumun her kesimine ulaşmayı hedeflediklerini ifade etti. Tatlı, "Türk Kızılay olarak yalnızca kışın değil, yılın her döneminde ihtiyaç sahiplerinin yanındayız. Bağışçılarımızın desteğiyle bu yardımları sürdüreceğiz. Destek veren herkese teşekkür ederiz" şeklinde konuştu. İlk kez kömür taşıdıklarını belirten gönüllüler, "Taşıdığımız yükün ağırlığını hissetmedik. Yardım etmenin verdiği mutluluk, her türlü zorluğu unutturuyor" dedi. Türk Kızılay’ın gönüllüleri, bağışçıların emanetlerini en ücra köşelere kadar ulaştırmak için var gücüyle çalışmaya devam ediyor.
Sakarya Prof. Dr. Öztemel: “Değişime ayak uyduran mühendisler başarılı olacak” ’Geleceğin Mühendisleri’ konulu söyleşiyle SUBÜ Konuşmaları’nın 86’ıncı konuşmacısı olan Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ercan Öztemel “Tepenin ötesini görebilen, hızlı değişimlere uyum sağlayabilen, dijital dünyanın iş modellerine ayak uydurabilen ve gelecek fırsatlarına odaklanabilen mühendisler başarılı olacaklardır” dedi. Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) tarafından düzenlenen SUBÜ Konuşmaları’nın 86’ıncı konuşmacısı, ‘Geleceğin Mühendisleri’ konulu söyleşiyle Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ercan Öztemel oldu. Moderatörlüğünü Bilişim Teknolojileri MYO Müdürü Gökhan Atalı’nın üstlendiği söyleşide; mühendislikte dijital dönüşüm, mühendislik eğitiminin gelecekte nasıl bir değişim geçireceği ve hangi mühendislik alanlarının gelecekte daha kritik bir yol izleyeceği gibi konular üzerine konuşuldu. Programın tamamı üniversitenin YouTube kanalı SUBÜ Haber’den istenildiği zaman izlenebiliyor. Bilginin elektrikten daha önemli olacağını belirten Prof. Dr. Ercan Öztemel, “Enerji kaynağı artık bilgidir. Bütün sistemler bilgiye dayalı olarak planlanmak ve tasarlanmak zorunda. Bunu da yapacak olanlar mühendislerdir. Dolayısıyla mühendislerin bilgiyi kullanabilme, derin bilgiye ulaşabilme ve bilgiden bilgiyi türetebilme yeteneğini geliştirmeleri gerekiyor. Bilgi yönetimi, kabiliyeti olmayan bir mühendisin başarı şansı daha zayıf olacaktır. İster gıda, ister inşaat, isterse makine mühendisi olsun, her türlü mühendisin bilişim teknolojilerinden kendisini soyutlaması söz konusu olamaz. Başarılı olmak, iş hayatında bulunmak, rekabet edebilmek için bilişim teknolojilerini iyi kavramak gerekiyor. Robot bilimi, artırılmış gerçeklik, nesnelerin interneti, eklemeli imalat gibi teknolojilerin ne anlama geldiğini, bunlarla nelerin yapılabildiğini, nelerin getirilebildiğini ve bunların diğer geleneksel yöntemlere göre üstünlüklerini anlamak ve bilmek zorundalar” dedi. Kullanılan ürünler ve makinelerin daha zekileştirilmiş olacağını kaydeden Öztemel, “Bu ürünlerin kalitesi ve hassasiyeti çok yüksek olacak. Bu ürünleri tasarlayabilme kabiliyeti de çok önemli olacak. Çok disiplinli çalışma yeteneği olması gerekiyor. Mühendisler birbirleriyle anlaşamazlarsa o ürünlerin hassasiyet düzeyi ve kalite düzeyi istenilen seviyede olmayacaktır. Tek başına hiçbir bilim artık işimizi kurtarmayacak. Zeki bir ürün, zeki bir hizmet ortaya koyacağız. Bu da o hizmeti gerçekleştiren insanların davranışlarını modellemeyi gerektirecek. Bu nedenle yazılım yazmanın, donanım tasarlamanın ve sosyal beceriler geliştirmenin sisteme entegre edilmesi gerekebilir. Geleceğin mühendisleri, kendi mesleki olaylarını, yeteneklerini, bilgilerini ve deneyimlerini başkalarının gözüyle görebilme becerisine de sahip olmalılar” diye konuştu. Yapay zekanın toplumu dönüştüren bir unsur olduğunu vurgulayan Öztemel, “Yapay zeka, bildiğimiz geleneksel mühendislik yöntemlerini otomatik olarak yapabiliyor. Artık mühendislik davranış modellemesine ve bilginin modellenmesine doğru gidiyor. Geleceğin mühendisleri, geleneksel yöntemlerin ötesine geçip, o yöntemlerin ortaya çıkaracağı faydayı etkin bir şekilde hayata sunmaya odaklanmalı. Bilgi mühendisleri, süreç mühendisleri, sanal modelleme uzmanları, davranış mühendisleri, performans mühendisleri gibi yeni meslekler ortaya çıkacak. Artık zekâya destek olabilecek ve yapay zekânın zekâsını artıracak mühendislere ihtiyaç duyulacak. Gelecekte öğretmen diye bir şey olacağını düşünmüyorum. Otonom hocalar olacak. Her meslek içerisinde otonom robotlar veya otonom sistemler bulunacak. Makinelerin birbirleriyle ve insanlarla konuşabilmesi için bir bilişim ortamının oluşması lazım. Mühendislik fakültelerinde bunun okutulması, sistem entegrasyonu eğitiminin de verilmesi gerekiyor” şeklinde konuştu. Genç mühendislere tavsiyelerde bulunan Öztemel, “Mühendis arkadaşlara önerilerim şunlar: sabır, vazgeçmemek, eleştirilmekten korkmamak. Problemleri çözmek için her zaman bir alternatif yol daha vardır. Her zaman daha iyisini arayacağız. Mühendis arkadaşların ısrarcı olması, asla vazgeçmemesi ve sabırlı olması gerekiyor. Mühendisliğin temel anlayışına giderek varsayımlarla hareket etmeleri faydalı olacaktır. Her geçen gün daha iyi olmak zorundayız. Mükemmel bir sistem yok. Mükemmel sistemin peşinden gitmek diye bir şey yok. Her bulduğumuzda ondan daha mükemmelini ararız. Tepenin ötesini görebilen, hızlı değişimlere uyum sağlayabilen, dijital dünyanın iş modellerine ayak uydurabilen ve gelecek fırsatlarına odaklanabilen mühendisler başarılı olacaklardır” ifadelerini kullandı.