EKONOMİ - 13 Ocak 2025 Pazartesi 17:16

İş Bankası’ndan ilave ana sermaye niteliğinde 500 milyon dolarlık Eurotahvil ihracı

A
A
A
İş Bankası’ndan ilave ana sermaye niteliğinde 500 milyon dolarlık Eurotahvil ihracı

Türkiye İş Bankası, ilave ana sermaye nitelikli Eurotahvil ihracını gerçekleştirdi.



Türkiye İş Bankası, uluslararası piyasalarda ilk ilave ana sermaye nitelikli Eurotahvil ihracını gerçekleştirdi. Yapılan açıklamaya göre; 2025 yılında uluslararası piyasalarda Türkiye’den yapılan ilk ihraç olma özelliğini taşıyan 500 milyon ABD doları tutarındaki işlemin kupon faiz oranı yüzde 9,125 olarak belirlendi. Bugüne kadar Türk bankaları tarafından ihraç edilmiş olan ilave ana sermaye nitelikli Eurotahviller arasındaki en düşük kupon faiz oranı ve en düşük prim ile sonuçlanan işleme 1,5 milyar ABD dolarına ulaşan talep geldi. Geniş bir coğrafyaya yaygın çeşitli yatırımcı gruplarının yoğun ilgi gösterdiği işlemde Eurotahvillerin yüzde 41’i İngiltere’ye, yüzde 28’i Orta Doğu ülkelerine, yüzde 21’i Avrupa’ya, yüzde 8’i ABD’ye ve yüzde 2’si Asya ülkelerine satıldı. Yatırımcı kompozisyonunun yüzde 42 gibi büyük bir kısmı fon ve varlık yönetim şirketlerinden, yüzde 36’sı bankalar, yüzde 19’u hedge fonlar, yüzde 3’ü ise diğer yatırımcılardan oluştu.



“Yüz yıldır destek olmak için çalıştığımız ülkemiz ekonomisine döviz cinsinden kaynak oluştururken, bilançomuzu daha da güçlendirdik”


İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, konuya ilişkin değerlendirmesinde, yeni bir seneye başlarken uluslararası tahvil piyasalarında Türk ihraçları açısından açılışı gerçekleştirmekten duydukları memnuniyeti ifade ederek, şöyle konuştu: “Bankamızın ilave ana sermaye niteliğindeki ilk borçlanma işlemi olma özelliğini taşıyan bu ihraçla daha önceki ihraçlarımızın yanına yeni bir Eurotahvil türünü eklemiş olduk. Böylece tarihi misyonumuz doğrultusunda, yüz yıldır destek olmak için canla başla çalıştığımız ülkemiz ekonomisine döviz cinsinden kaynak oluştururken, bilançomuzu daha da güçlendirdik. Ekonomimizin temel yapı taşı olan KOBİ’ler başta olmak üzere tüm işletmelerin, geleceğin sürdürülebilirlik ekseninde dönüşen ve dijitalleşen gereksinimlerine hazırlanmasının öneminin farkındayız. Temin ettiğimiz bu sermaye benzeri kaynağı kaldıraç olarak kullanarak ülke ekonomisinin hizmetine sunacağız.”


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Rus Dili ve Edebiyatı öğrencileri için kültür ve dil odaklı eğitim vizyonu Eskişehir Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Rus Dili ve Edebiyatı Bölümü öğrencileri, üniversite tarafından sağlanan imkanlarla Rus kültürünü ve tarihini da öğrenme fırsatı yakalıyor. Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesinin önemli bölümlerinden biri olan Rus Dili ve Edebiyatı Bölümü, dil öğreniminden çok daha fazlasını içeriyor. Bu alan, öğrencilerin Rus kültürü, tarihi ve sanatıyla derin bir bağ kurmasına imkan tanıyor. Bölüm öğrencilerine; Rusça’nın dünya edebiyatındaki yerini ve Puşkin, Tolstoy, Dostoyevski gibi büyük yazarların eserlerini orijinal dilinde okuyup analiz etme şansı da sunuyor. Bölümün önde gelen öğretim üyeleri arasında Bölüm Başkanı Prof. Dr. Makbule Sabziyeva, Doç. Dr. Leyla Şener, Doç. Dr. Nilüfer Denissova, Dr. Öğr. Üyesi Hakan Saraç, Dr. Öğr. Üyesi Kevser Tetik, Dr. Öğr. Üyesi Onur Aydın, Dr. Öğretim Üyesi Sonnur Aktay, Öğr. Gör. Dr. Sevinj Nasibova, Öğr. Gör. Dr. Şekip Aktay, Arş. Gör. Dr. Cihan Kara yer alıyor. Öğrencilere iyi bir eğitim için pek çok imkan sunuluyor Rusça dil bilgisini derinleştirmek amacıyla öğrencilere Rus dilinin tüm incelikleri öğretiliyor. Ayrıca öğrencilere Türkçe-Rusça ve Rusça-Türkçe çeviri dersleri de başarılı eğitim kadrosuyla veriliyor. Ders dışında, öğrencilerin pratik yapmalarını sağlamak amacıyla bölümde haftada 3 gün faaliyet gösteren bir konuşma kulübü de bulunuyor. Dil bilgisini geliştirmek amacıyla öğrencilere, derslerde Rus edebiyatının klasiklerinden çağdaş yazarların eserlerine kadar geniş bir yelpazede eserler okutuluyor. Bu konuda, üniversitemizin kütüphanesinde hem Rusça hem de Türkçe Rus edebiyatına ait kitaplardan faydalanılıyor. Fakültede bulunan dil laboratuvarlarında öğrenciler, dinleme, konuşma ve yazma becerilerini geliştirme imkânına sahip oluyor. Öğrencilere sağlanan bir diğer imkan ise, Rusya veya diğer ülkelerdeki üniversitelerde bir dönem eğitim görme fırsatı sunan Yurt Dışı Değişim programları oluyor. Ayrıca, Ankara’daki Rusya Elçiliği tarafından sağlanan burslarla öğrenciler, Rusya’nın farklı şehirlerinde eğitimlerine devam edebiliyor. Bölümde hem eğitim hem sosyal ve kültürel aktivitelere yer veriliyor Bölüm öğrencileri, dil ve edebiyat üzerine düzenlenen birçok ulusal ve uluslararası olimpiyata katılarak dereceler elde ediyor. Gençleri bilime teşvik etmek ve onları bu alanda cesaretlendirmek amacıyla, her üç yılda bir Rus Dili ve Edebiyatı öğrencilerinin 1. Uluslararası Bilimsel Sempozyumu düzenleniyor. Bilimsel faaliyetlerin dışında, öğrencilerimiz ulusal ve uluslararası şiir okuma yarışmalarına, satranç turnuvalarına katılarak vizyonlarını geliştiriyor ve ödüller kazanıyor. Öğrencilerin, ana dili Rusça olan konuşmacılarla etkileşimde bulunmaları için Rusya’nın farklı üniversitelerinden Eskişehir’e ve Anadolu Üniversitesine gelen ziyaretçilerle buluşmalar düzenleniyor. Ayrıca, Rus edebiyatı ve kültürü üzerine uzman isimler tarafından seminerler ve konferanslar gerçekleştiriliyor. Eskişehir’in farklı noktalarına, öğrencilerin Rusça rehberlik yaparak katıldığı kültür gezileri düzenleniyor. Ayrıca, Rusya’nın Krasnodar ve Azerbaycan’ın Bakü şehirlerinde eğitim gören öğrencilerle, bölüm öğrencileri arasında çevrim içi görüşmeler düzenleniyor, karşılıklı sohbetler yapılıyor ve eğitim aldıkları üniversiteler ile yaşadıkları şehirler tanıtılıyor. Rus edebiyatının evrensel temaları, derin psikolojik analizleri ve dilin zenginliği, hâlâ birçok genç okuyucu için çekici olmaya devam ediyor. Bu kapsamda Rus Dili ve Edebiyatı Bölümü’nün müfredatında yer alan Rus edebiyatı dersi 7 eğitim-öğretim dönemi boyunca okutuluyor. Bu dersin bu şekilde dağılımı, öğrencilerin klasik eserleri okumalarını sağlıyor. Bu doğrultuda Rus Edebiyatı klasiklerinin bilinmesi ve öğrenilmesi adına yapılan çalışmalar, yoğunlukla yalnızca klasikleri değil, isim yapan ve eserleriyle belirli bir tarihi dönemi yansıtan yazarları kapsıyor. Bu seçim, sadece Rus edebiyatını değil, Rus tarihini de edebiyatla harmanlayarak sunma imkanını sağlıyor.
Siirt Siirt’te 2024 yılı güvenlik ve asayiş değerlendirme toplantısı Siirt’te 2024 yılında güvenlik ve asayiş konularında yapılan çalışmaların değerlendirildiği toplantı, Siirt Valisi Dr. Kemal Kızılkaya başkanlığında gerçekleştirildi. Toplantının açılış konuşmasında Vali Dr. Kemal Kızılkaya, halkın huzur ve güvenliğinin temel öncelik olduğunu vurguladı. Terörle mücadele, uyuşturucu, kaçakçılık, siber suçlar, düzensiz göç ve trafik güvenliği gibi kritik konularda güvenlik güçlerinin özveriyle çalıştığını belirtti. Vali Kızılkaya, “Siirt halkının huzur ve güvenliği en büyük önceliğimizdir. Güvenlik güçlerimiz, vatandaşlarımızın desteğiyle her türlü suçla mücadelede kararlılıkla çalışmaya devam etmektedir,” dedi. 2024 yılı, terörle mücadele alanında önemli başarıların elde edildiği bir yıl olduğunu belirten Vali Kızılkaya, bölücü terör örgütüne mensup toplam 8 kişinin etkisiz hale getirildiğini belirtti. Kızılkaya, ’’3’ü ölü, 2’si sağ olarak yakalanırken, 3’ü ikna yoluyla teslim oldu. 69 sığınak imha edildi, çok sayıda silah, mühimmat ve örgütsel doküman ele geçirildi. 2024 yılında terörle mücadelede yüzde 200 oranında bir artış sağlandı. Uyuşturucu ile mücadele çalışmalarında ise önemli ilerlemeler kaydedildi. 737 operasyonda 966 şüpheli yakalandı. Operasyonlarda 241 kilo kubar esrar, 29 kilo metamfetamin, 5 kilo 800 gram skunk, 2 kilo 500 gram bonzai, 3 bin 160 uyuşturucu hap ve 110 uyuşturucu kullanma aparatı ele geçirildi. 2024 yılında uyuşturucuyla mücadelede yüzde 100 başarı sağlandı. Kaçakçılıkta 2024 yılında düzenlenen 224 operasyonda 409 şüpheli hakkında adli işlem yapıldı. Yakalanan kaçak ürünlerden 21 milyon 385 bin liralık vergi kaybı önlendi. 2024 yılında siber suçlarla mücadele kapsamında, 1 bin 170 olay meydana geldi. Terör örgütü propagandası yapan 857 kişi hakkında yasal işlem başlatıldı. 2 bin 30 yasadışı bahis ve müstehcen içerikli site kapatıldı. 22 bin 221 kişiye siber farkındalık eğitimi verildi. 2024 yılında, 223 düzensiz göçmen yakalanarak il göç idaresine teslim edilmiş, sınır dışı işlemleri için en yakın Geri Gönderme Merkezlerine sevk edilmiştir. Göçmen kaçakçılığı organizatörlüğü yapan 17 kişi tutuklandı. 2024 yılında 2 bin 338 asayiş olayı yaşandı. Bin 973 kişi yakalanarak haklarında adli işlem uygulandı. 10 önemli suç türünde yüzde 99,29 malvarlığına karşı işlenen suçlarda yüzde 93,03 başarı oranı sağlandı. Trafikte 392 bin 177 araç denetlendi, 19 bin 574 plakaya ceza kesildi. 259 sürücü belgesi geri alındı, bin 855 araç trafikten men edildi’’ diye konuştu. Vali Kızılkaya, Türkiye Yüzyılı vizyonu doğrultusunda, büyük ve güçlü Türkiye hedefine ulaşmak ve ilin huzur ile güvenliğini tesis etmek için, millettin destek ve dualarıyla 2025 yılında da azimle, özveriyle ve kararlılıkla devam edeceklerini dile getirdi. Toplantıya İl Emniyet Müdürü Necmettin Öztürk, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Uğur Özmen de katıldı. Toplantı, güvenlik ve asayiş konularında yapılan değerlendirmelerin ardından sona erdi. (UA-YRT
Kastamonu Komşusunu öldürüp 3 kişiyi de yaralayan sanık: “Olay yaşandığı sırada uyuşturucu etkisi altındayım, pişmanım” Kastamonu’da uyuşturucu parası yüzünden tartıştığı babasının evini basıp etrafa rastgele ateş açan ve gürültü üzerine kapıya çıkan komşusunu öldürüp, 3 kişiyi de yaralayan şahsın yargılanmasına başlandı. Duruşmada kendisini savunan cinayet zanlısı, olay yaşandığı sırada uyuşturucu etkisi altında olduğunu belirterek, “Pişmanım, keşke bu hadise yaşanmasaydı” dedi. Olay, 29 Şubat 2024 tarihinde Mehmet Akif Ersoy Mahallesi 243. Sokak’ta meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, 23 yaşındaki Musa B., uyuşturucu parası yüzünden babası ile tartışma yaşadı. Bunun üzerine babasının evini tüfekle basan Musa B., çıkan tartışmanın büyümesi üzerine etrafa rastgele ateş etmeye başladı. Bu esnada Musa B., gürültü üzerine dışarı çıkan komşuları Seyfettin Horuz (61), Doğan A. (27), Ahmet E. ve Saadet B.’yi yaraladı. Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılan yaralılardan Seyfettin Horuz, müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Yaşanan olayın ardından Kastamonu İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri, uyuşturucunun etkisinde olduğu öğrenilen Musa B.’yi gözaltına aldı. Emniyetteki işlemlerinin ardından Musa B., sevk edildiği adli mercilerce tutuklandı. Yaşanan olayın ardından Musa B. hakkında Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinde “kasten öldürme, karşı kasten öldürmeye teşebbüs” suçlarından dava açıldı. “Bu olay yaşandığı sırada uyuşturucu etkisi altındayım” Duruşmada kendisini savunan tutuklu sanık Musa B., olaydan bir gün önce annesinden telefonu aldığını belirterek, “Telefonda anneme emanetmiş. Bu sırada babam aradı beni, tartıştık, benden telefonu istedi. Ben de tüfekle eve gittim. Benim yüzüme kapıyı kapattılar. Ben de kızıp bir el atış ettim ve apartmandan çıktım. Bir süre sonra tekrar eve geri geldim. Bu sırada komşumuz Seyfettin Horuz kapıya çıktı ve ’sen yettin artık’ diyerek bana küfür etti. Ben de ’sizi ilgilendiren bir durum yok’ dedim ve eve girmelerini söyledim. İçeriye girdikten sonra tekrar kapıya çıkıp bana ateş etti. Ben de korkup ateş ettim. Sonra eve girip bıçağı alıp intihar etmek istedim. O esnada polis geldi, ben de teslim oldum. Bu olay olduğu için çok pişmanım. Keşke olmasaydı. Ben bu olay yaşandığı sırada uyuşturucu etkisi altındayım. Pişmanım, keşke olmasaydı. Tahliyemi istiyorum” dedi. “Hedef gözetmeksizin direk öldürmeye ateş etti” Olayda yaralanan Doğan A. ise, “İlk olay olduğunda babası karakola gidip şikayetçi oldu. O sırada Musa geldi, 2-3 el ateş edildi. Apartmanda silah sesleri duyulunca bende kapıya çıktım. Kapıya çıkar çıkmazda direk ateş etti ve vuruldum. Yüzümün yarısına saçmalar geldi. Şikayetçiyim. Direkt öldürmek için ateş etti” diye konuştu. “Oğlum zarar görmesin diye hiçbir kuruluşa başvurmadım, yanlış yapmışım” Musa B.’nin annesi Aysel S. de, “Oğlum telefonumu alıp gitmişti. Telefon bana emanetti. Oğlumu aradık, ’telefon emanet’ dedik. Bunun üzerine oğlum, akşam eve elinde tüfekle geldi. Biz kapıyı açmadık. Sonra oğlum gitti. Biz de dışarı çıkıp apartmandan özür diledik. İkinci kez oğlum eve geldi. Oğlumun Seyfettin’e yönelik bir küfrü olmadı ama Seyfettin’in oğluma küfür ettiğini duyduk. Oğlum uyuşturucu kullanıyor. Musa, bazen eve gelmez, uzun zaman ortalıkta olmazdı. Telefonlarımızı da açmazdı. Musa, yine evden ayrıldı. Babası da Musa’nın arkadaşını aradı. Musa’nın arkadaşı da ’baban bizi polise şikayet edecekmiş’ gibi şeyler söylemiş. Musa da bunu gurur yapıp babasıyla kavga etti. Ben, oğlum zarar görmesin diye hiçbir kuruluşa başvurmadım, yanlış yapmışım. Keşke yardım isteseydim, o zaman belki bunlar yaşanmazdı” şeklinde konuştu. “Oğlum beni de öldürmeye kalkıştı” Musa B.’nin babası Recai B. ise, “Evde çay içiyordum. Bu sırada Musa eve geldi. Kavga ettik. Beni polis alıp karakola götürdü. Ben komşulara ’rahatsız olmayın, ben şikayete gidiyorum, bana yardımcı olun, şahitlik yapın’ dedim. İkinci kez geldiğinde ben evde yoktum. Oğlum sarhoştu, kendisinde değildi. Oğlum beni de öldürmeye kalkıştı” ifadelerini kullandı. “Şikayetçiyiz, cezalandırılmasını talep ediyoruz” Seyfettin Horuz’un kızı A.H. ise, “Şikayetçiyiz. Dediklerinin hiçbiri olmadı. İlk eve geldiğinde ateş açtı ve kaçtı. Babası kapıya çıkıp ’oğlum yaptı, ben de şikayetçi olmak için karakola gidiyorum. Siz de şikayetçi olun’ dedi. Biz de polis çağırdık. Polis geldi ve ifade verdik. Musa, annesine ’10 dakika sonra geleceğim, sizi vuracağım’ demiş. Biz, bunu da polise söyledik. Tekrar ikinci gelişince ateş edince doğalgaz borusu da patladı. Şikayetçiyiz, cezalandırılmasını talep ediyoruz” ifadelerini kullandı. Daha sonra tanık ve avukatlar dinlendi. Mahkeme heyeti, tutuklu sanık Musa B.’nın tutukluluğunun devamına karar verirken, duruşmayı ileri bir tarihe erteledi. Duruşmanın ardından iki aile arasında hem adliye binasında hem de adliye dışında arbede yaşandı. Polis ekipleri çıkan kavgayı büyümeden ayırdı. (Vİ-MK-