SAĞLIK - 23 Aralık 2024 Pazartesi 09:45

İdrar problemleri yaşayanlara ‘Mesane pili’ seçeneği: “Türkiye’nin her tarafından hasta geliyor”

A
A
A
İdrar problemleri yaşayanlara ‘Mesane pili’ seçeneği: “Türkiye’nin her tarafından hasta geliyor”

Toplumda birçok kişinin hayatını zorlaştıran idrar kaçırma, yapamama ya da aşırı aktif mesane gibi durumlarda uygulanan ‘Mesane pili’ tedavisi ile hastaların hayatı daha konforlu hale gelebiliyor. Tedaviyle ilgili bilgi veren Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Gökhan Çulha, “İdrar kaçırma çok sık rastlanılan bir hastalık. Her hafta muhakkak 2 geçici pil, 2 de kalıcı pil uygulaması yapıyoruz. Yüzde 50 başarı bile çok önemli çünkü bu hastaların artık son tercihleri. Hastaların hiç idrar kaçırmaması, bez, sonda kullanmıyor olması inanılmaz bir mutluluk. Aynı gün içinde hasta taburcu olabiliyor, başarımız yüzde 77-78’lerde. Türkiye’nin her tarafından artık hastam geliyor” dedi.


Toplumda birçok kişi idrar kaçırma, yapamama ya da aşırı aktif mesane gibi durumlar nedeniyle çeşitli sıkıntılar yaşıyor. Uzmanlar, halk arasında ‘Mesane pili olarak bilinen sakral nöromodülasyon tedavisi ile hastaların yaşamının daha konforlu bir hale gelebildiğini aktarıyor. Prof. Dr. Cemil Taşcıoğlu Şehir Hastanesi Üroloji Bölümü’nden Doç. Dr. Mehmet Gökhan Çulha da uygulamanın cilt altına bir elektrot yerleştirilerek mesane ve bağırsak fonksiyonlarının düzenlenmesini amaçladığını aktardı. Tedavi için kriterleri sağlayan hastalarda, kişiye fayda sağlayıp sağlamayacağının bir süre gözlendiğini belirten Doç. Dr. Çulha, hastaların işlem yapılan gün taburcu olabildiğini söyledi.



“Fazla uyarılıyorsa azaltan, az uyarıyorsa da artıran bir tedavi”


İdrar problemleri ve sakral nöromodülasyon tedavisine yönelik bilgiler veren Doç. Dr. Mehmet Gökhan Çulha, “Bir anda sıkışma tipiyle gelmesi önemli buna sıkışma tipi idrar kaçırma diyoruz. Bir de öksürüp, hapşırırken karın içi basıncının artmış olduğu durumlarda kaçırma var, sebepleri farklı olabiliyor. Altta yatan nörolojik sebepler, kilo fazlalığı, geçirilmiş doğumları idrar kaçırmanın başlıca sebepleri olarak söyleyebiliriz. Hastaların sıvılarını kısıtlamaları, çay, kahve gibi çok sık idrara çıkarabilecek alışkanlıklardan uzak durması gerekebilir. Pelvik taban kas egzersizleri fayda etmediyse medikal tedaviler uygulayabiliyoruz. Bir takım oral, ağızdan alınan ilaçlarla tedavileri gerçekleştirebiliyoruz. Bunlar fayda etmediği zamanlarda invaziv tedaviler devreye girebiliyor. Mesane içerisine uygulanan botulinum toksin uygulamaları özellikle sıkışma tipi idrar kaçırma tedavisinde yapılabiliyor. Bu da fayda etmediyse halk arasında ‘Mesane pili’ diye bilinen sakral nöromodülasyonu da uygulayabiliyoruz. Fazla uyarılıyorsa azaltan, az uyarıyorsa da artıran bir tedavi, nasıl yapıyor, hangi hastalıklarda kullanabiliyoruz; sıkışma tipi idrar kaçırması olan, idrarını yapamayan, temiz aralıklı kateterizasyon kullanan hastalarda da uygulayabiliyoruz” dedi.



“Yaşam kalitesini inanılmaz artıran bir tedavi, başarımız yüzde 77-78’lerde”


Doç. Dr. Çulha, “75 yaşının altındaki hastalarda uygulanabiliyor, üzerinde uygulanmamakta, ayrıca hastaların en az 2 yıl aşırı aktif mesane tedavisi ya da sıkışma tipi idrar tedavisi almış olması lazım. Medikal tedavinin yanında mesane içine botulinum toksin uygulaması da almış fayda görmemiş olması lazım. Sakral nöromodülasyon tedavisi yüzde yüz başarı sağlayan bir tedavi değil, her hastada aynı sonucu alamıyoruz, cihazın maliyeti de söz konusu olduğu için birinci basamakta bir test aşaması var. Mesaneyi uyaran sinirlerin yanına bir elektrot yerleştirilir. İlk başta dışarıdan uyarı verilerek hastanın 2-3 hafta takip edilmesi öneriliyor. Yüzde 50 ve üzerinde hastanın semptomlarında bir iyileşme varsa o zaman kalıcı basamağa geçebiliyoruz. Şu andaki usb stick’lerden biraz daha büyük olan bir pil dediğimiz o uyaran, kalça kısmına, hemen cildin altına yerleştirilip vücudun dışarısına hiçbir görüntü olmayacak şekilde implante edilebiliyor. Kumandası da var, yeni jenerasyon kumandalar cep telefonu şeklinde bir uygulamaya sahip. Cihazının enerjisini artırıp azaltabiliyorsunuz ya da kapatıp açabiliyorsunuz. Her hafta muhakkak 2 geçici pil, 2 de kalıcı pil uygulama seansını yapıyoruz. Pandemi sonra en fazla bu işlemi yapan kliniklerden birisiyiz. Çocuksa akranlarıyla problem yaşayabiliyor, bu problemi ortadan kaldırmak aslında mümkün. Son derece basit bir işlem, aynı gün içinde hasta taburcu olabiliyor. Kişinin yaşam kalitesini inanılmaz derece artıran bir tedavi, başarımız yüzde 77-78’lerde. İdrar kaçırma çok sık rastlanılan bir hastalık, bu kadar ileri seviyeye gelen hasta grubu gerçekten tedavisiz kalıyor, bez paraları, enfeksiyonlar, cilt tahrişleri. Türkiye’deki pilin ömrü 5-7 yıl arasında gidiyor” şeklinde konuştu.



“Türkiye’nin her tarafından hastam geliyor”


Tedaviyi uygulamanın yanı sıra eğitimler verdiklerini de belirten Doç. Dr. Çulha, sözlerine şöyle devam etti:


“Avrupa’daki üroloji asistanlarına, meslektaşlarımıza da bu ameliyatı öğretmek, daha ileri götürebilmek için sıklıkla toplantılar yapmaktayız. Yabancı bir cihaz taktığımız için tabi ki bir enfeksiyon riski var, bunu da kontrol edebiliyoruz. Hastanın hafif bir anestezi alması gerekiyor, işlem uygularken hastayla devamlı bir iletişim halindeyiz, bazı motor yanıtlar almamız gerekiyor, doğru yerde olduğumuzu anlayabilelim. Hasta operasyon sonrası birinci saatinde gayet normal, günlük işlerini yapabilecek konuma gelebiliyor. Yüzde 50 bir başarı sağlanması bile çok önemli çünkü bu hastaların artık son tercihleri bunlar. Kateterizasyon kullanmaları gerekiyor, bu da çok hassas bir durum. Her ne kadar temiz yapılıyor olsa da maalesef enfeksiyon başımızın belası. Hastalarımız inanılmaz teşvik edilerek geliyor çünkü Türkiye’nin her tarafından artık hastam geliyor. Bugünkü hasta, Batman’dan buraya kadar sadece bu kliniğin, hastanenin ismini duyarak gelmiş. Hastaların kuru kalması, hiç idrar kaçırmaması, bez, sonda kullanmıyor olması onlar için de bizler için de inanılmaz bir mutluluk. Daha fazla kadın hastalar oluyor, çocuk hastalarımız da çok fazlaca var. Uyguladığımız çocuk hastaların hemen hemen hepsinde çok ciddi sonuçlar almaya başladık, aldık”



İdrar problemleri yaşayanlara ‘Mesane pili’ seçeneği: “Türkiye’nin her tarafından hasta geliyor”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Ülker Güleryüz’ün şüpheli ölümüne ilişkin itfaiye raporu ortaya çıktı: "Yangın sobadan çıktı" Ankara’da bir kişinin gecekondu yangınında hayatını kaybetmesine ilişkin soruşturma çerçevesinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın İtfaiye Daire Başkanlığı’ndan istediği raporda kundaklamaya dair iz bulunamadığı ve yangının sobadan çıktığı belirtildi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, gecekonduda çıkan yangında Ülker Güleryüz’ün hayatını kaybetmesine ilişkin soruşturma başlattı. Başsavcılığın olayın yaşandığı meskenden aldığı örnekler üzerinden Ankara Bölge Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü’nün yaptığı inceleme sonucunda herhangi yanıcı veya yakıcı bir maddenin tespit edilemediği belirtildi. Meskende bulunan elektrik kabloları da incelenirken, yangının elektrik aksamından çıkma ihtimali olmadığı ifade edildi. "Kundaklamaya dair iz bulunamadı" Başsavcılık, İtfaiye Daire Başkanlığı’ndan yangının çıkış sebebine ilişkin inceleme yapmasını istedi. Yapılan inceleme neticesinde yangının sobadan kaynaklandığı tespit edildi. Başsavcılığa gönderilen raporda şu ifadeler yer aldı: "Sobaya yakın konumda bulunan halı, kilim, battaniye ve yorgan gibi muhtelif tekstil ürünleri veya plastik ürünlerin tutuşma sıcaklığına ulaşması nedeniyle yangının meydana geldiği ve tavana kadar sıçrayarak yangının büyüdüğü anlaşıldı." İtfaiye Daire Başkanlığı, yapılan inceleme sonucunda olay yerinde kundaklamayı işaret edecek herhangi bir yanıcı ve yakıcı maddeye rastlanmadığını ifade etti.
Sinop Sinop’ta iki önemli proje hayata geçiyor Sinop’ta Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı (KUZKA) desteğiyle iki önemli proje hayata geçiyor. "Lakerda ve Su Ürünleri Üretim Tesisi Projesi" ile "Boyabat Tekno Zanaart Projesi" için iş birliği protokolleri imzalandı. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sosyal Gelişmeyi Destekleme Programı (SOGEP) kapsamında toplamda 8,5 milyon TL’lik yatırımla gerçekleştirilecek olan "Lakerda ve Su Ürünleri Üretim Tesisi Projesi" ile "Boyabat Tekno Zanaart Projesi" için iş birliği protokolü imza töreni düzenlendi. Sinop Valiliği toplantı salonunda Sinop Valisi Mustafa Özarslan başkanlığında gerçekleştirilen törene Boyabat Kaymakamı Enver Yılmaz, KUZKA Genel Sekreteri Serkan Genç, İl Koordinatörü Halil İbrahim Kırlı, Sinop Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Salim Akbaş ve paydaş kurumların temsilcileri katıldı. Lakerda ve Su Ürünleri Üretim Tesisi Projesi hakkında konuşan Vali Özarslan, "Bu projenin yüzde 75’lik kısmı olan 3 milyon 43 bin lirası Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansımız tarafından karşılanacaktır. Geri kalan yüzde 25’lik kısım olan 1 milyon 14 bin Türk Lirası, projenin sahibi olan Sinop Ticaret ve Sanayi Odası tarafından karşılanacaktır. Bu proje ile Ticaret ve Sanayi Odası ile birlikte bu işletme ortak bir hedef için bir araya gelmiş olacak ve kazan kazan hedefiyle de ortak bir ürün ortaya çıkaracaklar. Burada en önemlisi de kadim bir üretimimiz olan lakerda olacaktır. Burada kadın istihdamını arttırmayı temel hedef koyarken, yaklaşık ilk başlarda 10 dezavantajlı kadınımızı ve proje sonunda da 40 kadın çalışanımızı istihdam etmeyi hedefliyoruz. Temel amaç, Sinop’umuzu lakerda ve su ürünleri konusunda üretim merkezi yapmaktır" dedi. Sinop Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Salim Akbaş, "Bu ürünün merdiven altı üretiminden ziyade herkes tarafından bilinen kurallar çerçevesinde üretilmesi, eğitilmiş nitelikli insanların da bu işte yer alabilmesi için yine SOGEP kapsamında bir proje hazırladık. 4 milyonluk bir bütçe ile kadınların daha çok istihdam edildiği ve 3 bin yıllık tarihi varlığına sadık kalmak suretiyle lakerdanın bir endüstriyel ürün olarak üretilmesine imkan sağlayacak bu projeyi hayata geçirmiş bulunuyoruz. Umarım, proje hedefine en kısa zamanda ulaşır ve Sinop’a yakışır bir şekilde sonlandırılır" diye konuştu. "Ülkemiz adına ilk" KUZKA Genel Sekreteri Serkan Genç ise, "Her sektörde olduğu gibi katma değerli ürünleri üretmek ve piyasaya arz etmek, o ilin, o yörenin ekonomisine olan katkısını artırıyor. Lakerda da bunlardan bir tanesi. Bu projeyle birlikte hem ilimizde standart bir üretimi yakalamak hem de bunun markalaşmasına vesile olmak istiyoruz. Ticaret ve Sanayi Odamızın sunmuş olduğu proje de bunları kapsıyor. Bu anlamda üretilecek ürünlerimizin hem yurt içinde daha geniş bir ağa sahip şekilde satışa sunulması hem de uluslararası boyutta ihracata konu bir ürüne dönüşmesi hedefler arasında yer alıyor. O anlamda, bu projeyi ilk başlangıç adımı olarak değerlendirebiliriz. Daha önce ilimizde coğrafi işaret alması noktasında Ticaret ve Sanayi Odamızla bir çalışma yürütmüştük. Şu an Avrupa Birliği’nde de dosyamız ilerliyor. Deniz ürünleri konusunda ülkemizde çok fazla coğrafi işaret alan bir ürünümüz yok, çok az sayıda ürünümüz var. Sinop’ta tescil edildiğinde, Sinop lakerdası Türkiye genelinde üçüncü ürün olmuştu. Bu anlamda Avrupa Birliği’nde de bir başarı elde edersek, ülkemiz adına ilk olma özelliğini taşıyacaktır" ifadelerini kullandı. Boyabat Tekno Zanaart Projesi Daha sonra Boyabat Tekno Zanaart Projeleri hakkında açıklama yapan Vali Özarslan, "Projemiz Boyabat Kaymakamlığımız öncülüğünde Boyabat Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi ortaklığında Kuzey Kalkınma Ajansımız tarafından desteklenmektedir. İlimizde 12 adet coğrafi tescil almış ürünümüz bulunmaktadır. Bunun 6’sı gıda sektöründe, 6 adeti ise el sanatlarıdır. İşte buradaki şu anda Boyabat Tekno Zanaart Projemizin öznesi, ana konusu el sanatlarıyla ilgilidir. Burada Anadolu’dakiler SOGEP kapsamında temel amaç yerele mal olmuş geçmişten gelen bir ürünümüzü, ürün tekniğini yaşatmak, geliştirmek ve bu ürünü teknolojiyle buluşturup bir katma değer oluşturmak. Bu projenin içerisinde dezavantajlı olan özellikle kadınlarımızı, engellilerimizi istihdam etmek ve toplumla kaynaştırmak temel amaç" şeklinde konuştu. Boyabat Kaymakamı Enver Yımaz, "Projemizde amacımız, dezavantajlı dediğimiz kesimlerin daha çok istihdam edilebilirliğini sağlamak. Projemizin temel amaçlarından bir tanesi, bizim tescilli ürünümüz olan Boyabat çemberinin daha hızlı dokunabilir olmasını sağlamak. Bu süreç içerisinde de çok kıymetli hanımefendilere başta girişimcilik eğitimleri olmak üzere birçok eğitim vereceğiz. Yine projemizin temel bileşenlerinden bir tanesi, hanımefendilerin kıymetli emekleriyle ürettikleri ürünleri pazarlayabilecekleri, Boyabat Öğretmenevi önünde küçük de olsa bir pazarlama alanı açmayı planlıyoruz. Ayrıca, engelli vatandaşlarımızın kullanabileceği bir engelsiz kafe yapmayı da planlıyoruz" ifadelerini kullandı. Son olarak konuşan KUZKA Genel Sekreteri Serkan Genç de, "Toprağın bereketi, mutfağın birikimi ve ellerin becerisi’ şeklinde üç tema çerçevesinde, Anadolu’daki ürünlerimizi markalaştırma gayreti içerisindeyiz. 2024 yılında ’Anadolu’dakiler’ programının tanıtımı gerçekleşti. Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi’nin himayelerinde yürüyen bir projemiz var. Yine Sayın Bakanımız Mehmet Fatih Kaçır tarafından bu programda SOGEP Anadolu’dakiler çağrısı ilan edilmişti. Bu kapsamda Boyabat Kaymakamlığımızın sunmuş olduğu ’Boyabat Tekno Zanaat Projesi’, SOGEP Anadolu’dakiler kapsamında desteklenmeye hak kazandı" diye konuştu. Konuşmaların ardından iş birliği protokolleri imzalandı.
Kocaeli Rehine olayının ardından alacak-verecek meselesi çıktı Kocaeli’de bir restoranda yaşanan rehine krizine ilişkin yeni detaylar ortaya çıktı. Şüphelinin yaklaşık bir yıldır alacağını tahsil edemediğini iddia ettiği restoran sahibi Mehmet Günaydın’ı pompalı tüfekle göğsünden vurduğu öğrenildi. Ağır yaralanan Günaydın, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Öte yandan, zanlının elindeki pompalı tüfekle iş yerine yürüdüğü anlar da güvenlik kamerasına yansıdı.Olay, saat 12.15 sıralarında Gebze ilçesindeki Osman Yılmaz Mahallesi İstasyon Caddesi’ndeki bir restoranda meydana geldi. R.T., elindeki pompalı tüfekle lokantaya girerek içeride bulunan Mehmet Günaydın’a ateş etti. Göğsünden vurulan Günaydın ağır yaralanırken, R.T. içeridekileri rehin aldı. İhbar üzerine olay yerine polis ve özel harekât ekipleri sevk edildi. Güvenlik güçleri bölgede geniş önlemler aldı. Bir süre kimsenin içeriye girmesine izin vermeyen R.T., ekipler tarafından etkisiz hale getirilerek gözaltına alındı. Ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan Mehmet Günaydın ise tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti.Olayla ilgili yeni detaylar ortaya çıktı. R.T’nin, yaklaşık bir yıldır Günaydın’dan alacağı olduğu ve saldırıyı bu nedenle gerçekleştirdiği öğrenildi.Güvenlik kamerasına yansıyan görüntüde ise R.T’nin, olaydan önce sırt çantası ve elindeki pompalı tüfekle restorana yürüdüğü anlar yer aldı.