ASAYİŞ - 11 Ekim 2024 Cuma 12:10

Eski damadını öldürüp varile koyan kayınpedere 15 yıl hapis cezası

A
A
A
Eski damadını öldürüp varile koyan kayınpedere 15 yıl hapis cezası

Tuzla’da eski damadını silahla öldürüp varile koyan kayınpederde mahkemeden pişmanlık indirimi. Sanık, 15 yıl hapisle cezalandırıldı.


Tuzla’da 26 Nisan 2022 tarihinde kaybolan Uğur Kahraman (30), eski kayınpederi Hüseyin Sezer (48) tarafından tabanca ile vurup öldürdükten sonra varile koyulup Pendik’te bir binanın asansör boşluğuna bırakmıştı. Gözaltına alınan Sezer, cinayeti itiraf etti ve tutuklanarak cezaevine gönderildi.


Olayla ilgili soruşturmayı yürüten Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Hüseyin Sezer hakkında, “Haksız tahrik altında kasten öldürme” suçundan 12 yıldan 18 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılırken, Sezer’e, cesedin varile konulmasında yardım ettikleri iddia edilen eşi Naciye Sezer ve komşusu Murat Otu hakkında ise, “Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme” suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası istendi.


Anadolu 19. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasına tutuklu sanık Hüseyin Sezer, tutuksuz sanıklar Naciye Sezer ve Murat Otu katıldı. Taraf avukatları da salonda hazır bulundu.



“O anki gerginlikle silahla kendisine ateş ettim”


Sanık Hüseyin Sezer, “Olay günü Uğur’un bir kısım işleri için ve benim araç üzerindeki vergi borcu nedeniyle konulan haciz işlemleri yönünden görüşme yapmak üzere bir planım vardı. Benim evime geldik. Evde konuşmaya başladık. Eşim işteydi. Komşum Murat Otu da yanımızda yoktu. Kendisi bana sinkaflı sözlerle küfretti. Saldırgan davranışlarına devam edince evden uzaklaşmasını söyledim. Ben böyle dedikçe kendisi daha çok üzerime geldi. Ben de, kendisinin bana verdiği ve emanet olarak bulundurduğum silahı alıp geldim. Silahı elimde görünce bu defa, “Ne yapacaksın, beni mi vuracaksın? Yapacak olsan daha önce yapardın” diyerek küfür etti. Ben de o anki gerginlikle silahla kendisine ateş ettim. Kendisini başından vurdum. Şokla ne olduğunu anlamadım başında uzun süre ağladım. Hurdacılık yaptığım dönemden kalma bir varil vardı. Varili yatırıp Uğur’u kemerinden çekip varilin içerisine koydum. Tahliyemi ve beraatımı talep ediyorum” dedi.



Sanığa pişmanlık indirimi


Kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanık Hüseyin Sezer’in “Haksız tahrik altında kasten öldürme” suçundan 17 yıl hapsine karar verdi. Mahkeme daha sonra sanığın pişman olduğunu, adli geçmişine bakıldığında verilen cezanın ilerde suç işlemesini önlemede yeterli olacağına karar vererek cezayı indirdi. Sanık, 14 yıl 2 ay hapisle cezalandırıldı. Sanık Sezer ayrıca “Ateşli silahlar ve bıçaklar ile diğer aletler hakkındaki kanuna muhalefet” suçundan da 10 ay hapse çarptırıldı. Tutuksuz sanık Murat Otu ve Naciye Sezer’inde “Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme” suçundan beraatına karar verdi.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya BAKA, pilot bölge seçildiği projenin tanıtım toplantısını düzenledi “Türkiye’de Akıllı Uzmanlaşma Stratejilerinin Geliştirilmesi ve Uygulanması için Kapasite Artırımı Projesi” kapsamında üç pilot bölgeden biri seçilen Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı, proje tanıtım toplantısı düzenledi. BAKA Genel Sekreteri Volkan Güler, “Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’mızın Avrupa Birliği’yle yürütmüş olduğu bir proje, yeni bir planlama yaklaşımı. Bölgemizin dönüşümünü sağlayacak, bölgenin sadece kendi alanında, kendi sektöründe değil, diğer sektörleri de alanları da dönüştürebilecek” ifadelerini kullandı. Avrupa Birliği ve Türkiye tarafından finanse edilen, Türkiye’de akıllı uzmanlaşma stratejilerinin geliştirilmesi ve uygulanması için kapasite artırmayı amaçlayan CEDIS3 projesi kapsamında, üç pilot bölgeden biri olan Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı, proje tanıtım toplantısını Antalya Organize Sanayi Bölgesi Atatürk Toplantı Salonu’na gerçekleştirdi. Programa; Antalya Vali Yardımcısı Mustafa Hulusi Arat, Kalkınma Ajansları Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Işık, BAKA Genel Sekreteri Volkan Güler, çok sayıda kurum temsilcisi ve davetli katıldı. “Bölgemizin dönüşümünü sağlayacak” Açılış konuşmasını gerçekleştiren Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı (BAKA) Genel Sekreteri Volkan Güler, proje hakkında şu bilgilere yer verdi: "Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’mızın Avrupa Birliği’yle yürütmüş olduğu bir proje, yeni bir planlama yaklaşımı. Temel hedefi, bölgenin gelecekteki stratejilerini biraz daha algı ve yenilikçilik temelli olarak tespit etmeye çalışmaktır. Özellikle bu yeni metodolojide özel kesimin planlama süreçlerine daha aktif bir şekilde katılımlarını sağlamak istiyoruz. Biz temel olarak 2025 yılı içerisinde hem ulusal onayımızı hem de ardından da Avrupa Birliği onaylı olan akıllı uzmanlaşma stratejilerimizi elde etmiş olacağız. Bize ne kazandıracak? Bölgemizin dönüşümünü sağlayacak, bölgenin sadece kendi alanında, kendi sektöründe değil, diğer sektörleri de alanları da dönüştürebilecek. Bu nitelikteki alanları tespit ederek, bu alanlara yönelik politikalar belirlemeye çalışacağız. Tabii ki, bir taraftan da bu belirlenen stratejiler hem ulusal hem AB onaylı politikalar olduğu için daha sonra finansman imkanları açısından da öncelikli olarak ele alınmış olacak.” “Bölgelerimizin yetkinliklerini ortaya çıkarma sürecindeyiz” Kalkınma Ajansları Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Işık ise projenin Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın Milli Teknoloji Hamlesinin yerel kalkınma ayağı kapsamında olduğunu belirterek, Türkiye’de bulunan her şehrin kendi potansiyelleriyle kalkınma yolculuğuna katkıda bulunabileceğini dile getirdi. Işık, “Türkiye’de 81 ilimiz, 973 ilçemiz var, bunların her biri kendi yetkinlikleri kendi potansiyelleriyle Türkiye’nin kalkınma yolculuğuna katkıda bulunabilir. Bu anlayışla yerel kalkınma hamlesi tarafında da bölgelerimizin yetkinliklerini ortaya çıkarma, bunları değerlendirecek projeler geliştirme sürecindeyiz. 81 ilimizi düşündüğümüzde İstanbul, Antalya, Ankara, İzmir gibi küresel değer zincirlerinde fazlasıyla yer alan illerimiz var. Bir tarafta, bir zamanlar Anadolu Aslanları diye andığımız, Kayseri, Konya, Tekirdağ, Kahramanmaraş gibi Türkiye’nin bu ilk saydığım iller dışında üretim ve ihracat merkezi niteliğinde olan illerimiz var. Bir taraftan da gerçekten hem imalat sanayi altyapısı anlamında hem de temel kentsel hizmetler anlamında daha yoğun müdahaleye ihtiyacı olan illerimiz var. Dolayısıyla bu illerin hepsine standart bir politikayla, standart projelerle, standart programlarla gitmememiz gerekiyor. Bu hem kamu kaynağının etkin kullanımı için hem de daha etkili, daha hızlı sonuçlar almak için. Bölgesel gelişme politikalarının temel motivasyonu, bütün bu farklılıkları dikkate alan mekan bazlı politikalar geliştirmek” dedi.
Antalya Çocuklar yöresel ürünlerle buluştu Antalya Ticaret Borsası’nın (ATB) Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin (TOBB) desteğiyle düzenlediği Yöresel Ürünler Fuarı YÖREX, Anadolu’nun yüzlerce yöresel ürününü ANFAŞ Fuar Merkezi’nde ziyaretçiyle buluşturuyor. YÖREX’e gelen çocuklar, 7 bölgeden gelen yöresel ürünleri tanırken, birbirinden farklı yöresel lezzetleri tattı. Aksu Milli Eğitim Müdürü Cahit Öztürk, ilçede eğitim gören öğrencilerle ve öğretmenlerle birlikte YÖREX’i ziyaret etti. İlköğretim ve lise öğrencilerinin bulunduğu öğrenci grubu stantları tek tek ziyaret ederken, yöresel lezzetlerin tadına baktı. Konyaaltı ilçesindeki okullardan gelen öğrenciler de öğretmenleri eşliğinde Yöresel Ürünler Fuarı YÖREX’i gezerken, yüzlerce ürünün bulunduğu stantlarda yöresel ürünleri tanıma fırsatı buldu. El işi ürünlere yoğun ilgi gösteren çocuklar, sucuktan fındığa, incirden yöresel reçellere kadar birçok ürünün tadına baktı. Stantlarda çocuklara çeşitli hediyeler armağan edildi. “Anneler YÖREX’e çocuklarıyla gelsinler” Antalya Ticaret Borsası Başkanı Ali Çandır, YÖREX’te özellikle çocuklarla yöresel ürünleri bir araya getirmek istediklerini belirterek, “Yöresel ürünler bizlere gelecek nesillere bırakalım diye bizlere emanet. YÖREX de yeni nesille geleneksel ürünlerin buluşması için çok önemli bir organizasyon. Geleneklerimiz geleceğe aktarılsın diye çocuklarımızı YÖREX’e bekliyoruz. Anneler, YÖREX’e gelirken mutlaka çocuklarıyla birlikte gelsinler” diye konuştu. Çandır, çocuklarla tek tek sohbet ederken, “Bize ait ürünleri tüketelim” dedi. Girişi ücretsiz olan 13. YÖREX, 13 Ekim’e kadar ANFAŞ Fuar Merkezi’nde ziyaretçiyle buluşacak.
Konya Başkan Altay: “Ölenlerle aynı ırktan olmamanız sizi adaletten uzaklaştıracaksa bu düzen nasıl devam edecek?” Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler Dünya Teşkilatı ve Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, UCLG 2024 Dünya Konseyi’nin yapıldığı ve Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne ev sahipliği yapan Lahey’de herkes için adalet çağrısında bulundu. Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler Dünya Teşkilatı (UCLG) ve Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Hollanda’nın Lahey şehrinde düzenlenen UCLG 2024 Dünya Konseyi’nde, başkan olarak son bir yılda yaptıkları çalışmaları anlattı, İsrail’in Gazze ve Lübnan’daki zulmüne dikkat çekti. “İsrail’i durdurmazsak tüm dünya geri dönülemez bir savaşın ortasında kalacak” Dünya Konseyi açılışında yaptığı konuşmada gezegeni tehdit eden savaşların, zulüm ve soykırımların karşısında en güçlü şekilde durmaya devam edeceklerini bir kez daha yineleyen Başkan Altay, İsrail rejiminin, sürdürdüğü sistematik saldırılarla, içlerinde çocukların ve kadınların da bulunduğu on binlerce masumu, tüm dünyanın gözü önünde katletmeye devam ettiğini söyledi. Başkan Altay, “Şehirlerin bombalarla yakılıp yıkıldığı; çocuk, kadın ve yaşlıların her gün yüzlercesinin öldürüldüğü bu canilik, artık Gazze’yi de aşarak Lübnan’a da ulaşmış durumdadır. Birleşmiş Milletler’i dahi yok sayan bu gözü kararmış caniler, dini fanatizmlerini bahane ederek, önce bölgeyi sonra da dünyayı adeta bir ateş çemberi haline getirmeyi amaçlamaktadır. Her programda defaatle dile getirdiğim gibi; İsrail’in gerçekleştirmiş olduğu bu katliamları, hemen şimdi durduramazsak, tüm dünya geri dönülemez bir savaşın ortasında kalacaktır. Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne ev sahipliği yapan Lahey şehrinde buluştuğumuz bu günlerde yeniden herkes için adalet çağrısında bulunuyoruz” diye konuştu. Başkan Altay, Netenyahu’nun uluslararası ceza mahkemesindeki davasının hemen sonuçlandırılmasını istedi Ukrayna-Rusya savaşı kapsamında Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne taşınan davada başsavcının çağrısının ardından 24. günde Putin için yakalama kararı çıkarıldığını, ancak insanlık dışı tutumunu sürdüren Netanyahu için başlatılan yargılama sürecinin üzerinden 4 ay geçmesine rağmen halen somut bir kararın alınmaması nedeniyle Gazze’deki soykırımın uzadığına dikkat çeken Başkan Altay, “Ayrıca Filistin’in 2009’da yaptığı başvuruya rağmen İsrail rejimindeki hiçbir yetkili için karar alınmadı. İsrail’in yaptığı tüm eylemlere rağmen herhangi bir ceza verilememesi adeta soykırıma üstü kapalı onay verildiği yorumlarına yol açmaktadır. Özellikle Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcısı Kerim Han, BBC’ye verdiği röportajda birçok lider ve delegenin kendisini arayarak Netanyahu hakkında tutuklama emri çıkarılmaması için tehditte bulunduklarını belirtmiştir. Bu durum bile dünya liderlerinin bazılarının adalet anlayışının ırklara ve inanışlara göre şekillendiğini net bir şekilde ortaya koymaktadır” dedi. “Bir kez daha buradan tüm dünyayı harekete geçmeye çağırıyorum” “Ölenlerin sizinle aynı ırktan olmaması sizi adaletten uzaklaştıracaksa bu düzen nasıl devam edecek?” diye soran Başkan Altay, “Hiç kimse tarihte yaşadığı haksızlıkları bahane ederek insanlara zulmedemez. Masum insanların seslerine kulaklarımızı kapattığımız sürece bu düzen böyle sürüp gidecek ve yarın çok geç olduğunda büyük bir utanç duyacağız. Bir kez daha buradan tüm dünyayı harekete geçmeye çağırıyorum. Tarih boyunca yaşadığımız üzüntüleri yeniden yaşamamak, hayatını kaybeden masum insanları iş işten geçtikten sonra anmak için büyük soykırım müzeleri yapmamak ve zaten kötüye giden dünyamızı masum çocukların kanları ile daha da uçuruma sürüklememek için somut adımlar atılmalıdır” ifadelerini kullandı. “İnsan hakları ihlallerine maruz kalan kardeşlerimizin sesini duyurmak için gayret ettim” Başkan Altay, Dünya Konseyi kapanış oturumunda da UCLG Başkanı olarak son bir yılda yaptıkları çalışmaları anlattı. Küresel ortaklıklar kurmaya ve güçlendirmeye devam ettiklerini belirten Başkan Altay, “Bu ortaklıklar sesimizi duyurmak ve vizyonumuzun küresel politikalara yansımasını sağlamak açısından büyük önem taşımaktadır. Ortaklıklarımız sayesinde yerel ve bölgesel yönetimlerin barınma, suya erişim ve barışın inşası gibi kilit konularda seslerini duyurmalarını sağladık” diye konuştu. Dünyanın, insan hakları açısından tarihin en kötü dönemlerinden birini yaşadığını vurgulayan Başkan Altay, şöyle devam etti: “Bu yüzden barış için varımızı yoğumuzu ortaya koymak zorundayız. Geçtiğimiz yıllarda Ukrayna ile başlayıp, Filistin ile tırmanan ve şimdi de Lübnan’la devam eden insanlık adına utanç verici sahnelerin ortadan kalkması ve barışın tesis edilmesi hepimizin ortak isteğidir. İsrail’in sürdürdüğü kısıtlayıcı politikalar sebebiyle, UCLG-MEWA Başkanı ve El Halil Belediye Başkanı Tayseer Abu Sneineh bugün bu toplantıya katılamamıştır. Kendisine İsrail tarafından seyahat yasağı uygulanmış ve yarı yoldan döndürülmüştür. El Halil, savaşın yoğun bir şekilde sürdüğü Gazze’den uzak olmasına rağmen bölge teşkilatımızın başkanı olan bir belediye başkanının seyahat etme hakkı elinden alınarak burada aramızda bulunması engellenmiştir. UCLG Başkanlığım döneminde başta Tayseer Abu Sneineh ve insan hakları ihlallerine maruz kalan tüm kardeşimizin sesini duyurmak için katıldığım tüm platformlarda onların bir an önce barışa kavuşması gerektiğini ve suçluların ceza almasının zorunlu olduğunu dile getirmeye gayret ettim.” “Dayanışma içinde çalışmaya devam edelim” Çabalarının BM Genel Sekreterinin Yerel ve Bölgesel Yönetimler Danışma Grubunun çalışmalarına da yansıdığını kaydeden Başkan Altay, “Yorulmak bilmeyen çabalarınız ve bu organizasyona olan sarsılmaz bağlılığınız için hepinize teşekkür etmek istiyorum. Özellikle de meslektaşlarım olan başkanlık makamındaki arkadaşlarıma teşekkür etmek istiyorum. Birlikte, içinden geçtiğimiz zor zamanlara rağmen, insanları ve gezegeni eylemlerimizin merkezine koyan bir hareket inşa ettik. Daha adil, kapsayıcı ve sürdürülebilir bir dünyaya doğru olan yolculuğumuz henüz sona ermiş değil, hatta pek çok insan için çok üzücü ve acı verici bir dönemden geçiyoruz. Ancak ortak bir vizyon üzerinde birlikte çalışabileceğimizden eminim. Yerel eylemin gücüne olan inancımızla birleşerek ve bakım, eşitlik ve dayanıklılık ilkeleriyle hareket ederek dayanışma içinde çalışmaya devam edelim” cümleleriyle konuşmasını tamamladı. Başkan Altay, konuşmaların ardından bir yıldır sürdürdüğü Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler Dünya Teşkilatı Başkanlığı’nı Lahey Belediye Başkanı Jan Van Zanen’e devretti. Ekvador’un Pichincha Eyaletiyle kardeş şehir anlaşması imzalandı UCLG Dünya Konseyi toplantısı esnasında uluslararası temaslarda da bulunan Dünya Belediyeler Birliği ve Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Ekvador’un Pichincha Eyalet Valisi Paola Pabon ile iki şehir arasında kardeş şehir ilişkisi başlatan protokole imza attı. Başkan Altay büyükelçi Ünal’ı ziyaret etti Başkan Altay, Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca, Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş ve UCLG-MEWA Genel Sekreteri Mehmet Duman ile Türkiye’nin Lahey Büyükelçisi Selçuk Ünal’ı da ziyaret etti. (TH-FM-NSO-Y)
Ankara AK Parti’den Filistin için uluslararası konferans AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Zafer Sırakaya, 15 Ekim’de Filistin’in geleceğini ele alan uluslararası bir konferans düzenleyeceklerini açıkladı. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Zafer Sırakaya, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, AK Parti Dış İlişkiler Başkanlığı ve AK Parti İnsan Hakları Başkanlığı tarafından 15 Ekim’de AK Parti Genel Merkezi’nde üç oturum halinde Filistin’in geleceğini ele alan bir konferans düzenleyeceklerini açıkladı. Sırakaya, Birleşmiş Milletler (BM) ve Avrupa Birliği’nin (AB) işlevsiz hale geldiğini ifade etti. BM’nin İsrail tarafından genel sekreterin istenmeyen kişi ilan edilmesine karşı tavır alamadığını belirten Sırakaya, bu durumun BM’nin işlevsizliğinin en önemli göstergelerinden biri olduğunu söyledi. Sırakaya, Gazze’deki krizin 7 Ekim’de başlamadığını, 75 yıllık bir süreç sonucunda İsrail’in Filistin topraklarının yüzde 85’ini kontrol ettiğini ve Filistin’in bu duruma haksız bir şekilde itildiğini vurguladı. Sırakaya, Gazze’de 1,9 milyon insanın yerinden edildiğini belirterek, savaşın bilançosunun çok ağır olduğunu söyledi. Toplamda 52 bin insanın hayatını kaybettiğini, bunlardan 17 bininin çocuk olduğunu ve 36 bebeğin açlıktan öldüğünü ifade eden Sırakaya, sağlık çalışanlarının ve gazetecilerin de hedef alındığını vurguladı. Gazze’nin bir açık hava cezaevinden açık hava mezarlığına dönüştüğünü dile getiren Sırakaya, Batı’nın çifte standart uyguladığını belirtti. Gazze’de öldürülen kadın ve çocuk sayısının Ukrayna’daki savaşta öldürülenlerin altı katı olduğunu ancak Batı’nın bu duruma sessiz kaldığını söyleyen Zafer Sırakaya, Türkiye’nin Gazze’ye yönelik tutumunu net bir şekilde ortaya koyduğunu belirtti. Ateşkesin hızlıca sağlanması, rehine takası ve 1967 sınırları temelinde bağımsız bir Filistin devleti kurulmasının önemine değinen Sırakaya, Türkiye’nin Gazze konusunda diplomasi, insani yardım, hukuki destek ve ekonomik yaptırımlar gibi dört temel eksende çalışmalarını sürdürdüğünü belirtti. 15 Ekim’de “Filistin’in Geleceği Konferansı” düzenleyeceklerini açıklayan Sırakaya, konferansın detaylarını da paylaştı. Sırakaya’nın verdiği bilgilere göre üç oturumdan oluşacak konferansın ilk oturumunda Filistin’in geleceği ve diplomasi konuları ele alınacak. Bu oturuma Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Ürdün Dışişleri Bakanı Ayman Safadi katılacak. Oturumu TBMM Dışişleri Komisyon Başkanı Fuat Oktay yönetecek. İkinci oturumda Filistin’in geleceğinde siyaset ve parlamentonun rolü tartışılacak. Eski Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun yöneteceği oturumda, AK Parti Genel Başkanvekili Efkan Ala yer alacak. Üçüncü oturumda ise uluslararası hukukun Filistin’in geleceğindeki rolü ele alınacak ve oturuma TBMM Adalet Komisyonu Başkanı ve İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel başkanlık edecek. Sırakaya, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da konferansta bir konuşma yapacağını söyledi.