ASAYİŞ - 18 Aralık 2024 Çarşamba 16:09

Dolandırıcıların yeni yöntemi pes dedirtti

A
A
A

Avcılar’daki bir ekspertiz firmasına satış öncesi aracını getiren kişiye iddiaya göre motorunda yağ olduğunu ve aracını uyguna verirse satın alabileceğini söyleyendi. Firmaya 9 bin TL ödeme yapan araç sahibi alıcının satıştan vazgeçmesi üzerine mağduriyet yaşadı. Araç sahibinin dolandırıldığını söyleyen farklı bir ekspertiz firması sahibi, "Ekspertiz, araç sahibi ve alıcıya araçta yoğun bir şekilde yağ ve 400 bin TL’lik masraf olduğunu söylüyor. Hiç bir ekspertiz aracın masrafıyla ilgili yorum yapamaz. Burada belli ki bir dolandırıcılık var” dedi.

Olay, geçen 14 Aralık cumartesi günü meydana geldi. Aracını satmak isteyen Tuncay Sevimli bir alıcıyla anlaştı. Alıcı, Sevimli’ye aracını Avcılar’daki tanıdık ekspertiz firmasına getirmesini söyledi. Burada yapılan incelemede araç sahibine motorda yağ olduğu ve ilerleyen zamanlarda araca zarar verebileceği bilgisi verildi. Bunu duyan alıcı ise aracı satın almaktan vazgeçtiğini belirtip Sevimli’den ödeyeceği ekspertiz parasını geri istedi. Sevimli aracında sorun olmadığını, eksper parasını ödemek zorunda olduğunu ve mağdur olduğunu dile getirdi. Ardından ekspertiz firması yetkilisi de 13 bin 500 TL olan ücreti 9 bin TL’ye düşüreceğini ifade etti. Yetkili mağdur olan araç sahibi Sevimli’ye bu sıkıntının ilerde 300-400 bin TL’ye kadar masraf çıkarabileceğini, eğer indirim yaparsa aracı satın alabileceğini söyledi. Bunun üzerine Sevimli, aracını önce 2 ustaya ardından servise ve farklı bir ekspertiz firmasına götürüp kontrol ettirdi ve herhangi bir sorun olmadığını öğrendi. Araç sahibi Tuncay Sevimli ekspertiz firmalarının sonuçlarının birbirini tutması gerektiğini ve herkesin eksper açmamasını dile getirdi.

Dolandırıcıların yeni yöntemi pes dedirtti

“Ustalar aracıma bakıp sorun olmadığını söylediler”

Aracına ekspertiz yaptıran Tuncay Sevimli, “Aracımı satmak için biriyle anlaştık. Sonra ekspere sokmak istedi. Buluşmak istediği yerde ekspertize girdik. Ekspertiz aracımı kontrol ettikten sonra sorunların en altına da ’araç motor suyuna aşırı derecede yağ karışmıştır’ yazdı. Ardından ayrıldık ve karşı tarafa 9 bin lira eksper parasını ben ödemek zorunda kaldım. Daha sonra aracımı böyle bir problem var mı diye iki farklı ustaya gösterdim. Ustalar aracıma bakıp sorun olmadığını söylediler. Sonra bir arkadaşım beni farklı bir yere götürüp test yaptırdı. Testin sonucunda motorumda yağ çıkmadı. Ben şüphelenmeye başladım. O ekspertiz firmasını geri arayıp durumu anlattım. Onlar da ‘yapabileceğimiz bir şey yok, bizim testlerimiz böyle çıkar’ dedi. Ben mağduriyetimi gidermelerini istediğimde tüketici hakem heyetine başvurabilirsin dediler. Eksper bana ‘eğer bu sıkıntı motora giderse motorun revize edilmediğini, motorun değiştiğini, motor değişimine giderse 300-400 bin TL’yi bulabileceğini söylediler. Onlar böyle söyleyince alıcı aracı almaktan vazgeçti ve parasını istedi. Ekspertiz firmalarının sonuçlarının birbirini tutmalı. Biri değişen yazmışsa diğeri sök tak yazamaz. Bu işin kesin bir sonucu vardır. Herkes eksper açmamalı” şeklinde konuştu.

Dolandırıcıların yeni yöntemi pes dedirtti

“Araç sahibine aracın fiyatını indirirsen alabiliriz diyorlar”

Araç sahibinin dolandırıldığını söyleyen farklı bir ekspertiz firması sahibi Ersin Hasan, “Araç bize gelmeden önce farklı bir ekspertiz firmasına gitmiş. Ekspertiz yapan arkadaşlar sorun varmış gibi gösteriyor. Aslında aracı ekspertize gönderen kişi ile birbirlerini tanıyorlar. Tanıdık diye araç sahibini o ekspertize yönlendiriyorlar. Ekspertiz aracın motor contasının yanmış olduğunu, suya yoğun şekilde yağ karışımı olduğunu tespit ediyor. Ekspertiz, araç sahibi ve alıcıya araçta yoğun bir şekilde yağ ve 400 bin TL’lik masraf olduğunu söylüyor. Hiç bir ekspertiz aracın masrafıyla ilgili yorum yapamaz. Burada belli ki bir dolandırıcılık var. Araç sahibine aracın fiyatını indirirsen alabiliriz diyorlar. Araç sahibi bunu kabul etmiyor. Aracın ekspertiz paket fiyatı 13 bin 500 TL, fakat burada bir mağduriyet yaşanmış deyip araç sahibini kandırarak 9 bin TL almışlar. Araç ekspertizden çıktıktan sonra parasını araç sahibi ödüyor. Daha sonra aracı bir servise götürüyor. Servis, aracın contasında herhangi bir yanık olmadığını söylüyor. Daha sonra bize geliyor. Biz araçta cihazla kontrol yaptığımızda herhangi bir sorun olmadığını gördük. Araç sahibi kandırılarak dolandırıcılık yapılmış. Ekspertize gitmeden önce aracınızla ilgili bilgi sahibi olmanız lazım. Bir ekspertiz aracınızda sorun olduğunu söylediğinde araç sahibi olarak itiraz edebilirsiniz. Ekspertiz araçla ilgili bilgisi olmayan kişileri bu şekilde dolandırıp parasını alıyorlar” ifadelerini kullandı.

Dolandırıcıların yeni yöntemi pes dedirtti

Hacer İnci

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Ömer Erdoğan: “Sivasspor’da başarılı işlere imza atacağız” Sivasspor’da teknik direktörlüğe getirilen Ömer Erdoğan, başarılı olmak için çalışacaklarını söyleyerek, taraftara da çağrıda bulundu. Erdoğan, “Taraftarlarımızın desteğiyle çok güzel başarılı işlere imza atacağımıza inanıyorum. Hedeflerimiz büyük ama benim yapımda her zaman maçtan maça planlamak var” dedi. Sivasspor’un yeni teknik direktörü Ömer Erdoğan, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Başarılı işler yapacaklarına inandığını söyleyen Erdoğan, “Taraftarlarımızın desteğiyle çok güzel başarılı işlere imza atacağımıza inanıyorum. Hedeflerimiz büyük ama benim yapımda her zaman maçtan maça planlamak var. Bizim oynayacağımız ilk maç benim için çok önemli. Prensip anlaşmasına vardıktan sonra hem kendi analizlerimize hem de futbolcu analizlerine başlayarak takımımızı inşallah cumartesi gününe hazırlamaya çalışacağız. İyi bir başlangıç yapmamız gerekiyor. Taraftar desteğine çok ihtiyacımız var. İnşallah buradaki hedefleri daha yukarıya taşırız. Sırf bir hoca değişimiyle bazı şeyler hemen olmuyor zamana da ihtiyaç var” dedi. “İmzaların benim için çok önemi yok” Sözleşmesinin süresiyle ilgili yöneltilen soruya Ömer Erdoğan, “Başkanımızla oturduk konuştuk. Sözleşme süresinin de benim için çok önemli olduğuna da inanmıyorum. Şu an sezon sonuna kadar anlaşmış bulunmaktayız. Süre önemli değil. Önemli olan Sivasspor’u bu sıkıntılı süreçten çıkartıp düzlüğe getirmemiz. İnşallah başarılı bir dönem geçiririz daha sonra sezon sonu oturur ve sözleşmeyi uzatırız. Ben buraya gelirken uzun vadeli düşünerek geldim. İmzaların benim için çok önemi yok” yanıtını verdi. “Kupada kazanarak moral bulduk” Ziraat Türkiye Kupası’nda Ankara Keçiörengücü ile oynanan maçı izlediğini ifade eden 47 yaşındaki çalıştırıcı, “Takımı izledim. Daha az ligde süre alan oyuncuları değerlendirdik. Hem de oyuncuları görmek istedim. Diğer oyuncuları tanıyorum zaten. Hem de oyuncuların maç kondisyonunu yükselmek için oynattık. Oyuncularda sahada çok disiplinli ve gayretli mücadele gösterdiler. Güzel bir galibiyet oldu. Kupa maçı da olsa bizim için güzel bir moral oldu Samsun maçı öncesi. Kupada da Sivasspor, bu kupayı daha önce kazanmış bir camia. Kupada da biz iddiamızı devam ettirmek istiyoruz. İnşallah başarılı bir dönem geçiririz” dedi. “Transfer yapmak için yapmayacağız” Transferle ilgili de konuşan Erdoğan, “Daha yeni başladık. Takımı yakından tanımam için biraz zamana ihtiyacım var. Başkanımla görüşmemde de aynı fikirlerdeyiz. Eksikleri biliyoruz, biz burada transfer yapmak için transfer yapmayacağız. Bize gerçekten katkı sağlayacak, takımın rekabet ortamını daha yukarıya çekecek oyuncular kazandırmamız lazım” ifadelerini kullandı. “Mecbur alt yapıya dönmemiz lazım” Alt yapıya ciddi önem vereceğini de açıklayan Teknik Direktör Erdoğan, “Genç oyuncularla ilgili gerçekten ciddi yatırımlar var. Tesisleşme ve alt yapı anlamında çok doğru işler yapılıyor. Geçen sene biliyorsunuz, Yunus Emre gibi çok değerli bir oyuncuyu kazandırdık. Her zaman hocalar alt yapıyı gelip söylüyor ama hayata geçiriyorlar mı? İyi bir genç yakalarsak, takıma katkı sağlayacağına inanırsak biz oyuncuların her türlü gelişimi için yardımcı olacağız. Oyuncuların eksiklerini tamamlamaya çalışırken oyuncu da kazanacağız. Günümüz futbolunda, bu ekonomik ortamda sürekli transferlerle bu işi götüremezsiniz. Mecbur artık alt yapıya dönmemiz lazım. Burada da iyi bir alt yapı çalışması var. Ondan faydalanabildiğimiz kadar faydalanacağız” şeklinde konuştu. “Bu takımın sahibi taraftardır” Sivasspor taraftarını stadyuma davet eden Erdoğan, “Taraftar olmazsa olmaz, bu bir gerçek. Taraftarlar gelir, izlerler. Keyif alırlarsa daha çok gelirler. Bu kulüplerin her zaman sahibi taraftardır. Taraftar her zaman takımının yanında olmuştur. Bizim amacımız tribünleri doldurtmak. Kendi sahamızda özellikle rakiplere çok zor bir deplasman havası yaşatmak istiyorum. Yeter ki oyuncular iyi olsun ve çalışsınlar. Biz ekibimizle beraber çalışacağız. Ayrıca benim anne tarafım Sivaslı Yarhisarlı. Çocukluğumda çok geldim, arabayla tatile giderken hep buraya uğruyorduk. Bir anlamda kendi memleketimde teknik direktörlük yapmamın gururunu da yaşıyorum” diyerek sözlerini tamamladı.
Gaziantep Akıncı: “Tarımda dijital dönüşüm, geleceğin tarımını şekillendiriyor” Gaziantep Ticaret Borsası (GTB) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akıncı, tarımda dijital dönüşümün dünyada hızla geliştiğini belirterek, bu dönüşümün yalnızca verimliliği artırmakla kalmayıp, sürdürülebilir kalkınma adına büyük fırsatlar sunduğunu söyledi. Dijitalleşmenin, özellikle iklim değişikliği gibi küresel sorunlar ışığında tarımın geleceği için artık kritik öneme sahip olduğunu kaydeden Akıncı, yaptığı açıklamada dijital çözümlerin Türk tarımına sağlayacağı avantajları ve bu alandaki gelişmeleri değerlendirdi. Tarımda dijitalleşmenin, verimliliği artırmak ve çevresel sürdürülebilirliği sağlamak adına büyük bir potansiyel taşıdığına işaret eden Akıncı, “Akıllı tarım uygulamaları, sensör teknolojileri, drone kullanımı ve yapay zekâ destekli analizler çiftçilere çeşitli imkanlar sunmakta. Bu teknolojiler özellikle su tasarrufu, toprak yönetimi ve gübre kullanımı gibi konularda çok büyük faydalar sağlamakta” dedi. “İklim değişikliğiyle mücadelede dijital tarımın rolü” İklim değişikliği gibi zorluklarla mücadelede dijital tarımın önemli bir araç haline dönüştüğünü vurgulayan Akıncı, “Değişen iklim şartları nedeniyle tarımda karşılaşılan riskler her geçen gün artmakta. Bu şartlara uyum sağlamak ve tarımda güvenli adımlar atmak için dijital teknolojilerin sağladığı avantajları göz ardı etmemeliyiz. İklim değişikliğiyle mücadelede dijitalleşme, yalnızca üretim süreçlerini optimize etmekle kalmıyor, aynı zamanda çevresel etkileri azaltarak daha sürdürülebilir tarım yöntemlerinin önünü açıyor" ifadelerini kullandı. Dijitalleşmenin yaygınlaştırılması için yapılması gerekenler Dijital dönüşümün Türk tarımında hız kazanabilmesi için devlet ve özel sektör iş birliğinin bu konuda daha da güçlendirilmesi gerektiğine dikkat çeken Akıncı, çiftçilerin dijital çözümlerden daha fazla faydalanabilmesi için eğitim ve destek programlarının mutlaka yaygınlaştırılması gerektiğini söyledi. Tarımda dijitalleşmenin yaygınlaşabilmesi için çiftçilerin bu yeni teknolojilere adapte olabilmesinin çok büyük önem taşıdığını aktaran Akıncı, bu noktada sağlanacak eğitimlerin, teknolojiye erişim kolaylıklarının ve finansal desteklerin dönüşüm sürecine pozitif yönde katkı sağlayacağını dile getirdi. Gaziantep’in, dijital tarım uygulamalarını hızla benimseyen bir şehir olmasının gelecek adına önem taşıdığına vurgu yapan Akıncı, bu durumun hem kent ekonomisine hem de Türk tarımına katkı sağlayacağını sözlerine ekledi.
Gaziantep Gaziantep modeli uluslararası bir ödüle daha layık görüldü Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Avrupa Konseyi tarafından verilen “Avrupa Yönetişim Mükemmelliği Markası” (ELoGE) ödülünü kazanarak Gaziantep Modeli ile önemli bir başarıya daha imza attı. İyi yönetişim ilkelerine uygun hareket eden ve bu anlayışı sürekli olarak geliştirmeyi taahhüt eden belediyelere sunulan bir marka olan Avrupa Yönetişim Mükemmelliği Markası’nın (ELoGE-European Label of Governance Excellence) sahibi Gaziantep Büyükşehir Belediyesi oldu. Türkiye Belediyeler Birliği (TBB)’de düzenlenen ödül töreninde başarılı belediyeler, 12 ilke ve 97 kriter çerçevesinde değerlendirildi. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nin kurduğu İstasyon Gaziantep tarafından yapılan başvuru, Avrupa Konseyi’nin belirlediği ilkeler ve kriterler çerçevesinde, deneyimli bürokratlar, akademisyenler ve sivil toplum temsilcilerinden oluşan bağımsız bir jüri tarafından değerlendirildi. Yapılan değerlendirmeler sonucunda Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’in oluşturduğu Gaziantep Modeli ile iyi yönetişim uygulamalarında öncü bir yerel yönetim olarak başarısını bir kez daha ortaya koydu. Ödül törenine TBB Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Şengül Altan Arslan, Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi Yönetişim Uzmanlık Merkezi Başkan Yardımcısı Niall Sheerin, Avrupa Yerel Demokrasi Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Mario Zulicek, Argüden Yönetişim Akademisi Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Yılmaz Argüden, il ve ilçe belediye başkanları, bürokratlar ve çok sayıda davetli katıldı. 2022’de Türkiye’nin de dahil olmasıyla 46 Avrupa ülkesinin 23’ünde verilmeye başlanan marka, iyi yönetişim ilkelerine dayanarak, kamu kurumlarında iyi yönetişim kültürünü yaygınlaştırmayı, kalite standartları oluşturmayı ve yenilikçi uygulamaları teşvik ederek güçlendirmeyi amaçlıyor.