ÇEVRE - 02 Kasım 2024 Cumartesi 13:52

Doğaseverler 438 metre yüksekliğindeki Kayışdağı Ormanı’nda dağ çileği topladı

A
A
A
Doğaseverler 438 metre yüksekliğindeki Kayışdağı Ormanı’nda dağ çileği topladı

Ataşehir Belediyesi, Cumhuriyet Bayramı haftası dolayısıyla düzenlediği Geleneksel Dağ Çileği Toplama Festivali’ni büyük bir coşkuyla gerçekleştirdi. "Biriz, Birlikteyiz" sloganıyla hazırlanan etkinlikte, doğaseverler 438 metre yüksekliğindeki Kayışdağı Ormanı’nda organik dağ çileği topladılar. Eşsiz doğa manzarasında gerçekleşen etkinliğe Ataşehir Belediye Başkanı Onursal Adıgüzel önderlik etti.


Cumhuriyet Bayramı kapsamında önemli etkinliklere imza atan Ataşehir Belediyesi, doğanın etkisinin hissettirilmesi ve sürdürülebilir bir yaşamın farkına varılması için Kayışdağı Ormanı’nda "Dağ Çileği Toplama Festivali" düzenledi.


Toplumu bilinçlendirmeyi ve çevre duyarlılığını artırmayı hedefleyen Ataşehir Belediyesi, "Dağ Çileği Toplama Festivali" ile doğaseverleri bir araya getirerek, doğal kaynakların korunması konusunda önemli bir farkındalık çalışması gerçekleştirdi.


438 metre yüksekliğiyle İstanbul’un en yüksek 3. noktası olan Kayışdağı Ormanı’nda, Ataşehir Belediye Başkanı Onursal Adıgüzel’in katılımıyla başlayan etkinlikte doğa için bir araya gelen Ataşehirliler, sepetlerini organik dağ çilekleriyle doldurarak, ormanın içerisinde unutulmaz bir gün yaşadı.


Festivale katılan doğaseverler, doğal güzellikler eşliğinde hem çilek toplamanın keyfini yaşadı hem de doğanın tadını çıkardı. Aileleriyle birlikte festivale katılan çocuklar keyifli anların yaşanmasına vesile olurken, katılımcılar arasında da dostluk bağları güçlendirildi.



Başkan Adıgüzel: "Cumhuriyet’in kazanımlarını her alanda yaşatmak için var gücümüzle çalışıyoruz"


Kürsüde yaptığı konuşmada, katılımcıların 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı yeniden kutlayarak konuşmasına başlayan Ataşehir Belediye Başkanı Onursal Adıgüzel, “Cumhuriyet, bizlere özgürlüğü, eşitliği ve bir arada yaşama kültürünü armağan etti. Bizler de bu değerler doğrultusunda Cumhuriyet’in kazanımlarını her alanda yaşatmak ve bu değerleri nesilden nesle aktarmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Öncelikli olarak şunu belirtmek isterim ki, Ataşehir Belediyesi olarak, çevremizi korumaya, doğayla iç içe yaşamı teşvik etmeye ve yerel üretimi desteklemeye her zaman öncelik veriyoruz” dedi.



"Kayyum hatasından dönülmeli"


Esenyurt Belediye Başkanlığı’na kayyum atanması ve Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanması hakkında konuşan Başkan Onursal Adıgüzel, “Biz Cumhuriyetimizin 101’inci yıl coşkusunu büyük bir heyecanla yaşarken, on binlerce Ataşehirli ile meydanlarda buluşup tek vücut halinde laik, demokratik bir Türkiye için Atamıza olan minnetimizi haykırırken, ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ vurgusu yaparken 30 Ekim sabahına, Esenyurt’ta millet idaresine yapılan müdahaleyle uyandık. İstanbul’un en büyük ilçesi olan Esenyurt’ta bir kayyum süreci hayata geçti. Bu sürecin hızlı bir şekilde Esenyurt halkının lehine sonuçlandırılmasını, derhal bu kayyum hatasından dönülmesini, sizlerin önünde tekrar etmek istiyorum" diye konuştu.



“7 ay içerisinde 80 bin kişiye dokunduk”


Festivaldeki konuşmasında sosyal belediyecilik hizmetleri kapsamında gerçekleştirdikleri projelere değinen Başkan Onursal Adıgüzel, “Sosyal politikaları yerel düzeyde uygulamayı esas alan ’sosyal belediyecilik’ anlayışıyla hareket edip, hayata geçirdiğimiz hizmetler ve vatandaşlara sağladığımız desteklerle hem ilçedeki refah seviyesini artırmayı hem de toplumsal dayanışmayı daha da güçlendirmeyi hedefliyoruz. Bu kapsamda ise göreve geldiğimiz günden bugüne ortaya çıkan rakamları sizlerle paylaşmak isterim. Gıda, sıcak yemek, eğitim, sağlık, kişisel bakım, kreş ve okul çağındaki çocuklar için beslenme ile kırtasiye desteği gibi birçok alanda sağlanan hizmetlerle son 7 ay içerisinde 80 binden fazla vatandaşımıza dokunmayı başararak sosyal belediyecilik alanında en iyi örneklerden biri olarak öne çıkıyoruz. Önümüzdeki hafta yine bu çerçevede yenilenen aşevimizi hizmete açıyoruz. Aşevimizde her gün 4 çeşit sıcak yemeği bin 700 komşumuza ulaştırırken, ilkokul çağındaki bin 500 evladımıza da haftanın beş günü beslenme paketleri hazırlıyoruz" dedi.


Ataşehir Belediyesi’nin yakın bir zaman önce hayata geçirdiği Kent Bostanları ile ilgili de açıklamada bulunan Başkan Adıgüzel, “Kent Bostanı projemizle, toprakla olan bağımızı güçlendirerek, doğayla iç içe yaşayan bir toplum oluşturmayı hedefliyoruz. Geçtiğimiz günlerde ilk bostanımızı hayata geçirdik ve 180 ailemize belli metrekarelerde ekim yapabilecekleri alanları ücretsiz olarak tahsis ettik. Ben de açılışında yer aldım, komşularımızın yüzündeki mutluluğa tanıklık ettim.


Bu mutluluğu ilçemizin geneline yaymak ve Ataşehir’i daha yeşil, daha yaşanabilir ve daha üretken bir kent haline getirmek için kararlılıkla çalışmaya devam ediyoruz" şeklinde konuştu.



“Toplumsal bağlarımızı güçlendirmeyi hedefliyoruz”


Başkan Adıgüzel, etkinlikle ilgili konuşmasında da, “Doğaya olan sevgimizi ve birlikteliğimizi pekiştirmek amacıyla düzenlediğimiz bu festivalimizde, Ataşehir’in doğal güzelliklerini hep birlikte keşfederken, toplumsal bağlarımızı da güçlendirmeyi hedefliyoruz. Doğa, bizlere sadece bir yaşam alanı değil, aynı zamanda birlikte olmanın ve paylaşmanın da bir yolunu sunuyor. İşte, bu farkındalığı yaşamak çok güzel” dedi.


Başkan Adıgüzel, etkinliklerin ve festivallerin, toplumun bir araya gelmesine imkan tanıdığını da vurgulayarak, “Bu tür organizasyonlar, çocuklarımızın doğa ile barışık bir şekilde büyümesine katkı sağlıyor. Gelecek nesillere daha yeşil bir Ataşehir bırakmak için hep birlikte çalışmalarımızı şekillendiriyoruz” ifadelerini kullandı.


Kürsü konuşmasının ardından etkinlik ile ilgili basına bilgilendirmede bulunan Başkan Onursal Adıgüzel, "Ataşehirimizin bitkilerinden bugün gençlerimiz de haberdar olsun istedik. Burada amacımız, gençlerimize çevre bilincini aşılamak, doğayı özleyen Ataşehirlilerin ellerinin toprağa, yeşile değmesi. Geçtiğimiz hafta yaşanan hain terör saldırısından dolayı etkinliğimizi ertelemiştik. Bugün burada Dağ Çileği Festivali’mizi gerçekleştiriyoruz. Önümüzdeki yıllarda da bu etkinlikleri artırarak sürdürüyor olacağız” dedi.


Doğal güzellikleri bizzat yaşayarak hisseden çocuklar, etkinlik sayesinde çevre bilincinin farkına vararak sürdürülebilir yaşam biçimlerini de öğrenme fırsatı buldu.


Etkinlik, doğaseverlerin topladıkları organik dağ çilekleriyle birlikte hatıra fotoğrafı çektirmesiyle sonlandı.



Doğaseverler 438 metre yüksekliğindeki Kayışdağı Ormanı’nda dağ çileği topladı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Eskişehir’de su yükleme noktaları arıza verdi, vatandaş susuz kaldı Eskişehir’de şebeke suyu bakiyesinin yüklendiği Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (ESKİ) idaresindeki su yükleme noktalarının bozulması vatandaşları susuz bırakıp mağdur ederken, sorunun kent genelinde birçok noktada olduğu iddia edildi. Eskişehir genelinde, şebeke suyu bakiyesinin yüklendiği Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü’nün idaresindeki su yükleme noktalarındaki sistem arızası vatandaşları mağdur etti. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi yanında ve Emek Mahallesi’nde bulunan su yükleme noktalarına bakiye yüklemeye gelen vatandaşların, kent genelinde yaşanan arızadan dolayı su bakiyesi yükleyemediği görüldü. Mağdur olan vatandaşlar, evde susuz kaldıklarını dile getirdi. Bu tarz arızaların zaman zaman olduğuna değinen vatandaşlar durumdan mustarip olduklarını söyledi. "Sumatikleri denedim hiçbiri çalışmıyor" Emek Mahallesi’nde su yükleme noktasında kartına bakiye yükleyemeyen Mustafa Zülfikar, "Sumatiklerinin hiçbiri çalışmıyor. Evde suyumuz bitti, çalışan bir sumatik bulacağız" dedi. Su yükleme noktasında mağdur olan bir başka vatandaş Mikail Çakır ise, "Sumatiklerini denedim hiçbiri çalışmıyor. Başka nerede olduğunu bilmiyorum. 200 liralık su yükleyecektim, yükleyemiyorum. Ara sıra böyle şeyler oluyor” ifadelilerini kullandı. “Hemşehrilerimiz çağdışı bu uygulamaları hak etmiyor” Eskişehir AK Parti İl Başkanı Gürhan Albayrak, yaşanan arızaya istinaden şu ifadeleri kullandı: “Eskişehir halkı, belediyecilik hizmetlerinde çağın gereklerine uygun, modern bir yapı beklerken, ESKİ’nin büyük çaplı sistem arızası nedeniyle su yükleme cihazlarının devre dışı kalması, kurumun liyakatsiz yapısının açık bir kanıtıdır. Vatandaşlarımızı su gibi temel bir ihtiyaç için ALO 185 hattına mahkûm eden bu durum, belediyenin dijitalleşme ve teknolojiden ne kadar uzak olduğunu bir kez daha gözler önüne sermektedir. Hemşehrilerimiz çağdışı bu uygulamaları hak etmiyor. CHP’li Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’ni, modern teknolojiye ve dijital çözümlere duyarsız kalmaktan vazgeçmeye, şehrimizi; liyakatli, adil ve şeffaf bir kadroyla yönetmeye davet ediyoruz.”
İstanbul Üç özel sporcu ve Oğuz Ömür, IRONMAN 70.3’te limitleri zorlayacak Antalya Belek’te düzenlenecek olan IRONMAN 70.3 yarışında üç özel sporcunun yer aldığı ’LİMİT BİZİZ’ takımı ile Türkiye’nin ilk Ironman yarışmacılarından Oğuz Ömür, limitleri zorlayacak. IRONMAN 70.3 Türkiye yarın Antalya, Belek’te düzenlenecek. Yarışta yer alan ’LİMİT BİZİZ’ takımı, her biri kendi alanında engelleri aşmış ve başarıya ulaşmış 6 amatör sporcusuyla bir ilke imza atmaya hazırlanıyor. Dünyada sayılı, Türkiye’de ise ilk olacak bu formatta, yüzme etabında otizmli Tuna Tunca (21), Berkin Uğurlu (42) ile birlikte 1.9 km yüzme; tandem bisikletle görme engelli co-pilot Merve Orhan (30) ve pilot Mert Özgün (47) ile 90 km bisiklet, koşu etabında omurilik felci nedeniyle tekerlekli sandalyede yarışacak olan Okan Aracagök’ü (45) ise Yaman Pamukçu (43) 21.1 km boyunca çekecek. Bu özel proje, TRIBRO triatlon takımının fikir öncülüğünde engellere rağmen hem fiziksel dayanıklılığın hem de zihinsel kararlılığın simgesi olarak hayata geçecek. Oğuz Ömür: "Ironman hayatın bir özeti" Türkiye’nin ilk Ironman sporcuları arasında yer alan ve geçirdiği kalp rahatsızlığı sebebiyle spor hayatını bitirme noktasına gelen Oğuz Ömür, Ironman 70.3 Türkiye’nin 10. yıl dönümünde yarışmacılar arasında yer alacak. Spor hayatının 1976 yılında başladığını söyleyen Ömür, "Abim triatlon yapıyordu ve onlarla antrenmana başladım. 2005 senesinde ilk Ironman yarışına katıldım ve 2007’de full Ironman’de yarıştım. 23 full ve 40 Ironman 70.3 yarışına katıldım. Aort kapakçığımda üfürüm olarak rahatsızlık başladı. 2003’ten 2018’e kadar kontrol ettiriyordum. Aortun genişlediği kısımda en tehlikelisi. Covid girdi araya 2-3 sene kontrole gitmedim, sıkıntım da yoktu. Ocak ayında bir kontrole gittim. Orada 5.2 cm genişleme çıktı ve hemen her şeyi bırakıp, ağır ilaçlar kullanarak doktor aramaya başladım. Doktorların hepsi ameliyat olmamı önerdi. Ameliyat gerçekleşti ve kalbi durdurup makineye bağladılar. Kalp kapakçığım değişti. Ameliyat çok iyi geçti ve sonrası zahmetliydi. Kafamda hep full Ironman yaparım düşüncesi vardı. O gücü hissediyordum kendimde. Yavaş yavaş ameliyat sonrası antrenmanlara başladım. Antrenman dozajını arttırdığımda vücudum reaksiyon gösterdi. Bir problem yaşadım ve doktoruma gittiğimde kalp yetmezliği var denildi. Antrenmanlarıma doktor eşliğinde düzenli bir şekilde devam ettim. Belirli bir form düzeyine gelince bu yarışa girmeye karar verdim. Amacım burada sadece bitirmek ve kariyerimi tamamlamak. Ironman benim için sembolik bir örnek. En zor tek günde yapılan yarış. Bundan daha uzun yapılan tek günlük yarış yok. İnsanların size bakışı ve telkinlerinin önemi yok. Sizin kendi inancınız önemli. Yarışmacıların hepsinde büyük bir potansiyel var. Genç arkadaşlarıma hep yaparsınız diye söylüyorum. Ben kendimde hep bunu yaparım ameliyat olmama rağmen diye düşündüm. Ironman hayatın bir özeti, inişler çıkışlar oluyor ama sonunda bitiriyorsunuz" ifadelerini kullandı.
Kayseri Erşan’dan ’diyabet’ uyarısı Kayseri İl Sağlık Müdürü Dr. Mehmet Erşan, diyabetin dünyada çok hızlı artan bir sorun haline geldiğini söyleyerek, "Riski bertaraf etmek adına beslenmeye, uyku düzenine ve hareketli yaşama da önem vermemiz gerekiyor" dedi. Kayseri Şehir Hastanesi tarafından hastalar, hastane çalışanları, diyabet eğitim hemşireleri, diyetisyenler, endokrin, dahiliye ve aile hekimi doktorlarının katılımı ile 14 Kasım Dünya Diyabet Günü öncesinde diyabete dikkat çekmek amacıyla piknik düzenlendi. Büyükşehir Belediyesinin destekleri ile Kent Ormanı’nda düzenlenen pikniğe katılan İl Sağlık Müdürü Dr. Mehmet Erşan ve Kayseri Şehir Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Serhat Koyuncu, hastalar ile görüştü. "Diyabet çok artan bir hızla dünyada önemli bir sorun haline geldi" Diyabet ile ilgili konuşan İl Sağlık Müdürü Dr. Mehmet Erşan, diyabetin çok arttığını ve dünyada önemli bir sorun haline geldiğini söyleyerek, "Diyabet çok artan bir hızla dünyada önemli bir sorun haline geldi. Dünya Diyabet Federasyonunun 2030 yılı için öngörmüş olduğu sayılara 2011 yılında ulaşmış olduk. Bu gerçekten ürkütücü bir durum. Çok hızla yaygınlaşan bir durum söz konusu. Risk faktörleri var ve unları bertaraf etmediğiniz ve yaşam şartlarınıza dikkat etmediğiniz sürece dünyada gerçekleşen ölümler arasında da önemli bir yer tutan diyabetle karşı karşıya kalabilirsiniz. Diyabette iki tür var ve biz yaygın bir şekilde yüzde 90’ın üzerinde tip 2 diyabetle karşılaşıyoruz Tip 2 diyabette tedbir aldığınız takdirde hastalığın önüne geçebiliyorsunuz. Hastalıkla karşı karşıya kaldığınız takdirde de ücretsiz olarak kamu kurumlarında verilen hizmetler açısından bugün tip 2 diyabetle ilgili hastanelerimizle, birinci basamak sağlık kuruluşlarımızda eğitiminden tutunda tedavi ve takiple ilgili çok önemli süreçler yürütülmekte. Burada asıl olan bu hastalığa yakalanmamak. Çünkü diyabet dikkat etmediğiniz takdirde, tedavi ve takiplerinize de uymadığınız takdirde vücutta etkilemediği sistem olmayan ve bizi çok ciddi sıkıntılarla karşı karşıya bırakan bir hastalık" ifadelerini kullandı. "Alabileceğimiz tedbirler var" Erşan, diyabetle ilgili alınabilecek tedbirlerden bahsederek, "Tabii ki korkmayalım. Bununla ilgili alabileceğimiz tedbirler var. Modern yaşamla birlikte insanlar biraz hareketsiz yaşam noktasında dikkat etmiyor. Harekete özen göstermiyoruz. Spor yapmıyoruz. Beslenmemize de dikkat etmediğimiz takdirde işte obeziteyle karşı karşıya kalıp maalesef diyabet için önemli bir risk taşımış oluyoruz. Dolayısıyla hiç yapmıyorsak bile haftada en az 3 kez yarımşar saat yürüyüş bile bize bu anlamda fayda sağlayacaktır. Kilo kontrolü çok önemli. Yediğimiz besinlere elbette dikkat edeceğiz. Yani karbonhidrat ağırlıklı bir beslenme yine diyabet açısından riskli bir duruma sokmuş olacak. Hem karbonhidrat hem protein hem de yağlar açısından vücudumuzun enerji ihtiyacından dolayı alacağız ama bunu dengeli bir şekilde dağıtmak durumundayız. Vatandaşlarımıza bu manada tavsiyelerimiz, ailenizde bir diyabet öyküsü var ise elbette kontrol altında tutmak anlamında tetkiklerinizi, hekim kontrollerinizi ihmal etmemelisiniz. Kayıtlı olduğunuz aile hekimlerine bu manada başvurularda bulunarak kontrollerinizi yaptırabilirsiniz. Riski bertaraf etmek adına beslenmeye, uyku düzenine ve hareketli yaşama da önem vermemiz gerekiyor" diye konuştu.