TEKNOLOJİ - 19 Şubat 2025 Çarşamba 14:55

Doç. Dr. Yakın: "Yapay zekâ, reklamcılığın çeşitliliğini ve demokratik yapısını tehdit edebilir"

A
A
A
Doç. Dr. Yakın: "Yapay zekâ, reklamcılığın çeşitliliğini ve demokratik yapısını tehdit edebilir"

Yaşam alanında önemli bir dönüşüm yapan yapay zekâ sistemleri, özellikle içerik üretimi ile reklamcılık sektörüne derinden etkiliyor. Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Mehmet Yakın, iletişim sektöründe insan faktörünün göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguladı.


DeepSeek ve ChatGPT gibi yapay zekâ tabanlı sistemler, reklamcılık sektöründe veri analizi, kişiselleştirilmiş pazarlama ve içerik üretimi alanlarında devrim yaparken insanların fark oluşturmasını ve etik standartları etkiliyor. Yapay zekâ destekli reklamcılığın sunduğu fırsatlar ve beraberinde getirdiği riskler, sektörde yeni tartışmaları da beraberinde getiriyor. Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan İstanbul Arel Üniversitesi İletişim Fakültesi, Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölüm Başkanı Doç. Dr. Mehmet Yakın, yapay zekâ sistemlerinin iletişim sektörüne önemli katkılar sağladığını belirtti.


DeepSeek ve ChatGPT gibi yapay zekâ tabanlı sistemlerin gerek yaşamımızda gerekse reklamcılık sektöründe önemli bir dönüşüm oluşturduğunu söyleyen Doç. Dr. Yakın, yapay zekânın veri analizi, içerik üretimi, müşteri iç görülerini anlama ve kişiselleştirilmiş pazarlama stratejileri geliştirme gibi alanlarda sağladığı avantajlarla markaların tüketicilere daha etkili bir şekilde ulaşmasını mümkün kıldığını belirtti.



"DeepSeek ve ChatGBT reklamcılara önemli kolaylıklar sağlıyor"


Yapay zekâ sistemleri, reklamcılıkta fark oluşturmanın yanı sıra stratejik karar alma süreçlerini de destekleyen güçlü araçlar olarak öne çıktığını belirten Yakın, yapay zekâ sistemlerinin büyük veri analiz yetenekleri sayesinde, tüketici davranışlarını anlamada ve trendleri öngörmede markalara önemli katkılar sunduğunu belirtti. Ayrıca, DeepSeek ve ChatGPT gibi yapay zekâ programlarının doğal dil işleme teknolojileri sayesinde, hedef kitleye uygun metinler, reklam sloganları ve kampanya içerikleri oluşturma konusunda reklamcılara önemli bir kolaylık sağladığını ekledi.


Doç.Dr. Mehmet Yakın, "Özellikle dijital pazarlama ve sosyal medya reklamcılığı alanında, bu yapay zekâ sistemleri kişiselleştirilmiş ve veri odaklı kampanyalar oluşturmak için kullanılmaktadır. Kullanıcı eğilimlerini analiz ederek doğru zamanda, doğru platformda ve en etkili mesajlarla tüketiciye ulaşma imkânı sunan bu teknolojiler, reklam bütçelerinin daha verimli kullanılmasına imkan tanımaktadır. Yapay zekânın sunduğu otomasyon imkânları sayesinde, reklam ajansları ve pazarlama ekipleri rutin içerik üretimi, hedefleme ve raporlama süreçlerini optimize ederek daha fark oluşturan ve stratejik işlere odaklanabilmektedir. Ayrıca, yapay zekâ destekli sohbet botları ve müşteri hizmetleri araçları, tüketici ile marka arasındaki etkileşimi artırarak müşteri sadakatini güçlendirmektedir" ifadelerine yer verdi.



"Reklamcılığın temelinde insanların fark oluşturması ve duygusal zekâ yatmaktadır"


Reklamcılık sektörünün dinamiklerini değiştiren yapay zekâ sistemleri, sektör profesyonellerinin yenilikçi çözümler geliştirmesine ve markaların rekabet avantajı elde etmesine yardımcı olduğunu belirten Doç. Dr. Mehmet Yakın, reklamcılığın geleceğini şekillendirirken, insanların fark oluşturmasını yapay zekânın gücüyle birleştiren hibrit çalışma modellerinin de yaygınlaştığını vurguladı.


Doç. Dr. Mehmet Yakın, "Yapay zekâ tabanlı sistemler, reklamcılık sektöründe verimlilik, kişiselleştirme ve veri analizi gibi konularda önemli avantajlar sağlarken, bazı önemli riskler ve sınırlamalar da barındırmaktadır. DeepSeek ve ChatGPT gibi modellerin reklamcılık alanındaki etkisi, yalnızca inovatif bir dönüşüm olarak değil, aynı zamanda etik, fark oluşturma ve iş gücü dinamikleri açısından da tartışmaya açık bir konu olarak değerlendirilmelidir. Bu tür yapay zekâ araçlarının reklamcılığa getirdiği otomasyon ve veri analitiği, sektörde insan faktörünü geri plana itme potansiyeline sahiptir. İçerik üretimi, hedefleme ve medya planlaması gibi alanlarda yapay zeka kullanımının artması, reklam ajanslarındaki yenilikçi ekiplerin ve stratejistlerin rollerini dönüştürmekte, hatta bazı mesleklerin geleceğini tehdit edebilmektedir. Özellikle grafik tasarım alanında çalışan profesyonellerin bu konuda sosyal medyada seslerini duyurmaya çalışmaktadır. Reklamcılığın temelinde insan farkı ve duygusal zekâ yatmaktadır. Yapay zeka destekli sistemlerin ürettiği içerikler belirli kalıplar ve veri odaklı optimizasyon süreçlerine dayandığından, özgünlük ve sanatsal derinlik açısından sınırlılıklar barındırmaktadır" ifadelerini kullandı.



"Yapay zekânın reklamcılıkta yoğun kullanımı tüketicileri rahatsız etmektedir"


Yapay zekânın karar alma süreçlerinde şeffaflık ve etik sorunlara da dikkat çeken Doç. Dr. Yakın, "DeepSeek ve ChatGPT gibi modeller, büyük veri kümeleri üzerinde eğitildiğinden, bu verilerin içeriği ve kaynağı çoğu zaman belirsiz olduğunu ifade ederek şu ifadelere yer verdi:


"Algoritmalar, belirli önyargıları içselleştirebilir ve ayrımcı veya manipülatif mesajlar üretebilir. Reklamcılıkta bu tür yapay zekâ sistemlerinin yaygınlaşması, tüketici algısını şekillendirme konusunda sorumluluk sahibi bir yaklaşımı zorunlu kılmaktadır. Yapay zekâ tarafından üretilen içeriklerin etik ilkeler çerçevesinde kontrol edilmemesi durumunda, yanlış bilgi yayma, toplumsal cinsiyet ve kültürel önyargıları pekiştirme gibi riskler ortaya çıkabilir" sözleriyle şeffaflık ve etik konusuna dikkat çekmiştir. Yapay zekanın reklamcılıkta yoğun kullanımı, tüketiciler açısından da rahatsızlık oluşturabilmektedir. Kişiselleştirilmiş reklamcılığa yoğun bir şekilde odaklanılması, kullanıcıların mahremiyetinin ihlali, dijital izleme pratiklerinin yaygınlaşması ve tüketicilere yönelik psikolojik manipülasyon riskleri gibi etik sorunları gündeme getirmektedir. Kullanıcıların verileri üzerinden oluşturulan hedefleme stratejileri, tüketicilerin bilinçli tercihler yapmasını zorlaştırarak, reklamların bir tür dijital yönlendirme aracına dönüşmesine neden olabilir."



"Yapay zekâ, reklamcılığın çeşitliliğini ve demokratik yapısını tehdit edebilir"


Doç. Dr. Yakın, "DeepSeek ve ChatGPT gibi yapay zekâ modellerinin büyük teknoloji şirketleri tarafından geliştirilmesi, reklamcılık sektöründe tekelleşme riskini de artırmaktadır. Küçük ve bağımsız ajansların bu sistemlere erişimi ve kullanımı maliyetli olabilirken, büyük ölçekli platformlar tarafından kullanılan yapay zekâ modelleri, reklam pazarının birkaç şirketin denetimine girmesine yol açabilir. Bu durum, reklamcılığın çeşitliliğini ve demokratik yapısını tehdit edebilir" dedi.



"Etik değerlere dayalı bir yaklaşımın göz ardı edilmemesi sektör açısından önemlidir"


Doç. Dr. Yakın son olarak şunları söyledi:


"DeepSeek ve ChatGPT gibi yapay zekâ tabanlı sistemler, reklamcılık sektörüne önemli yenilikler getirirken bu dönüşümün etik, sektörel dengeler açısından eleştirel bir bakış açısıyla değerlendirilmesi gerekmektedir. Yapay zekânın reklamcılıkta fark oluşturan süreçleri destekleyen bir araç olarak kullanılması önemlidir, ancak insan dokunuşunun ve etik değerlere dayalı bir yaklaşımın göz ardı edilmemesi sektörün sürdürülebilirliği açısından kritik bir konudur."


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara MHP’den, CHP’nin "Boykot" çağrılarına sert tepki Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Medya, İletişim ve Dijital Mecralardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, CHP’nin "Boykot" çağrılarına sert tepki göstererek, "CHP bünyesinde hala aklı başında kimseler kaldıysa partilerine sahip çıkmalı" dedi. Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Medya, İletişim ve Dijital Mecralardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "İsrail bölgede neredeyse Türkiye’den izinsiz uçak uçuramayacak duruma gelmek üzereyken, Ortadoğu ve Avrupa’da Türkiyesiz hiçbir denklem kurulamayacağı görülmüş ve yeni dönem tezlerinde herkes kapımızı çalmaya başlamışken, Terörsüz Türkiye hedefimizi gerçekleştirmek ve başarmak üzere büyük bir kararlılık varken, ülkemizi CHP eliyle içeriden karıştırma, ekonomik ve sosyal istikrarsızlık oluşturma hamlesinin gelmesi birbirinden bağımsız bir gündemin tesiri olmasa gerek. Hukuka karşı başkaldıran, anayasayı hepten yok sayan ve milletin evlatlarını kendi siyasi istikbali için aşağılık biçimde kullanan zavallı bir anlayışın sahipleri kendileri ile beraber CHP’yi de bitirmiştir. Türkiye’nin hiçbir meselesine tutarlı politika geliştiremeyen, dünyada ve bölgede yaşananlar karşısında görüş ve politika üretmeyi bırakın yaşanan gelişmeleri doğru okumaktan dahi aciz durumda olan CHP’nin başvurduğu tek şey bozgunculuk ve anarşizm oldu. Umudu ABD’de yayınlanan gazetelerde makaleler yayınlayarak, İngiltere’ye sitemlerini ileterek destek bulmaya bağlayan teslimiyetçi anlayışıyla CHP, Türkiye gerçeklerinden ne derecede uzaklaştığını da göstermiştir" ifadelerine yer verdi. "CHP bünyesinde hala aklı başında kimseler kaldıysa partilerine sahip çıkmalı" Özdemir, açıklamasına şöyle devam etti; "CHP, bu haliyle Türkiye’ye ve Türk Milleti’ne layık değildir. CHP bünyesinde hala aklı başında kimseler kaldıysa partilerine sahip çıkmalı, Özgür Özel ve şürekasına karşı hukukun üstünlüğüne, demokrasiye, toplumun huzurunun korunmasına ve ülkeye sadakate bağlılığın gereğini yerine getirmelidir. Türkiye’nin en büyük yolsuzluk soruşturmasının ana konusu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile beraber diğer bazı belediyeler üzerinden elde edilen 560 milyar liranın, bir yandan birilerinin şahsi menfaati, diğer yandan CHP yönetiminin ele geçirilmesi amacıyla kullanışmış olmasıdır. Bu derecede vahim iddialar karşısında CHP yönetiminin bizatihi kendisi "aklanıp gelsinler" demek yerine, son derece büyük bir korku, endişe ve kendisinden olmayan herkese karşı nefretle hareket edip, toplumsal huzuru bozacak tüm girişimleri oluşturmaya çalışıyor. Bu beyhude girişim, mutlaka sahiplerinin başını yakacak, ne hukuk, ne de millet iradesi bu kirli hesaba geçit vermeyecektir."
İstanbul Real Madrid, Arda Güler’in asistiyle kupada finale yükseldi Real Madrid, İspanya Kral Kupası yarı finalinde Real Sociedad’ı uzatmalara giden maçta eleyerek finale yükseldi. Milli futbolcu Arda Güler, 115. dakikada yaptığı asistle turda pay sahibi oldu. İspanya Kral Kupası yarı final ikinci maçında Real Madrid, Real Sociedad’ı konuk etti. Deplasmanda ilk maçı 1-0 kazanan eflatun-beyazlılar, rövanş mücadelesine avantajla çıktı. Sociedad’ın 16. dakikada Barrenetxea ile bulduğu gole Madrid ekibi 30’da Endrick ile yanıt verdi. İlk yarısı 1-1’lik eşitlikle tamamlanan müsabakanın 2. yarısında konuk ekip baskısını artırdı. Sociedad, 72 ve 80. dakikalarda bulduğu gollerle skoru 3-1’e getirdi. Yenilen gollerin ardından eflatün-beyazlılar pozisyonlara girerken, Bellingham ve Tchouameni 4 dakika içinde kaydettikleri gollerle maçta yeniden eşitlik sağlandı. 3-3 Real Sociedad’da Oyarzabal, 90+3. dakikada sahneye çıkarak kendisinin ikinci, takımının 4. golünü kaydetti. 90 dakika Sociedad’ın üstünlüğü ile tamamlanırken uzatmalara gidildi. Milli futbolcu Arda Güler, 106. dakikada Rodrygo’nun yerine dahil oldu. Mücadelenin 115. dakikasında kazanılan köşe vuruşunda topun başına geçen Arda, kale önüne yaptığı ortada Rüdiger, kafayı vurdu ve fileleri havalandırdı. Kalan bölümde başka gol olmazken 4-4’lük eşitlikle tur atlayan taraf Carlo Ancelotti’nin öğrencileri oldu. Real Madrid, finalde Atletico Madrid - Barcelona maçının galibiyle karşılaşacak.