SAĞLIK - 20 Kasım 2024 Çarşamba 10:59

Bir yanda ‘Yenidoğan Çetesi’nin kan donduran ifadeleri, bir yanda 620 gramlık Ahmed bebek için 114 günlük seferberlik

A
A
A
Bir yanda ‘Yenidoğan Çetesi’nin kan donduran ifadeleri, bir yanda 620 gramlık Ahmed bebek için 114 günlük seferberlik

Türkiye’yi sarsan ‘Yenidoğan Çetesi’ davasında ilk duruşma çarpıcı ifadelerle pazartesiden bu yana sürerken özverili sağlık çalışanlarının bebekleri yaşamda tutma mücadeleleri de devam ediyor. 25 haftalıkken erken doğumla 620 gram olarak dünyaya gelen Ahmed bebek Sultangazi Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki 114 günlük yoğun bakım sürecinin ardından sağlıkla taburcu edildi. Anne Ahlam Zaqout "Bu çocuk ölecek, yaşamaz diye düşündüm ama doktorlar umut verdi, çok mutluyum" derken, Başhekim Prof. Dr. Mine Gürsaç Çelik ise “Küçücük bebeklere can olma yolunda hemşiremiz, doktorumuz çok büyük gayretler içerisinde çalışıyor. Gerçek savaşçıların üzülmemesi lazım” diye konuştu.


112 Acil Çağrı Merkezi’nde çalışan kişilerle iş birliğinde acil durumdaki bebekleri anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan yoğun bakım ünitelerine sevk ederek bebek ölümlerine neden oldukları ve haksız kazanç elde ettikleri iddiasıyla sağlık çalışanlarına yapılan ‘Yenidoğan Çetesi’ operasyonu tüm Türkiye’yi sarsmıştı. İddianamenin kabul edilmesinin ardından çarpıcı ifadelerin verildiği ilk duruşma pazartesiden bu yana sürerken Türkiye’nin birçok noktasında görevini özveriyle sürdüren sağlık çalışanları da bebekleri yaşamda tutma çabasına devam ediyor. Filistin’den Türkiye’ye gelerek burada yaşamaya başlayan Kadın Hastalıkları ve Doğum Doktoru 40 yaşındaki Ahlam Zaqout’ın bebeği de onlardan bir tanesi. 3’üncü çocuğuna 25 haftalık hamileyken edinilen bilgiye göre Zaqout, bindiği otobüste bir anlık sarsılma sonrası sancılanarak kanaması başladı. Bunun üzerine Zaqout, hemen Sultangazi Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne götürüldü. Burada erken doğumla 620 gram olarak dünyaya gelen Ahmed bebek, yoğun bakıma alındı. Kilosu düşük olan ve erken doğuma bağlı problemler yaşayan minik bebek için yenidoğan ekibi adeta seferber oldu. Zorlu süreçlerin başarıyla sonuçlanmasıyla 114 günlük yoğun bakım süreci sonrası minik bebek sağlıkla taburcu oldu. Anne Ahlam Zaqout bebeğini beklerken yaşadığı süreci anlatırken Başhekim Prof. Dr. Mine Gürsaç Çelik ve Yenidoğan Uzmanları Hakan Çakır ile Burcu Cebeci de tedavi süreçlerine ilişkin bilgi verdi.


“Ölecek diye düşündüm ama doktorlar bana umut verdi”


Bebeğinin erken doğduğunu ancak sağlıkla evine götürüyor olmanın mutluluğunu yaşadığını aktaran 40 yaşındaki Ahlam Zaqout, “Filistin’de doktorum ama Mısır’dan mezun oldum, kadın doğumcuyum. Türkiye’de Sultangazi’de oturuyorum, 1 senedir buradayız. Savaş başladıktan sonra buraya kaçtık. Diğer çocuklarımda normal doğum yaptım, hiçbir sıkıntı olmadı. Ben bir otobüsteyken bir kanama ve su başladı, başım döndü. Sonra bir Türk komşum bana araba getirdi, buraya ulaştık. 20 Haziran’da bu olaylar oldu, ilk 1-2 hafta günler zor geçti çünkü çok az kiloluydu. Bir hafta düşündüm, bu çocuk ölecek, yaşamaz ama doktorlar bana biraz umut verdi, bekleyin çok şükür. Her çocuk özeldir, 3,4,5’inci aynı bir his var, kıymetli, çok mutluyum. Çocuklarım onu bekliyorlar, çocuklarım evde parti yapıyorlar. Doktorlar bana bilgiler verdi, ne yapacağım tek tek dediler. Onlar ne zaman inandı ben çocuğa iyi bakıyorum, taburcu olmasına izni verdiler” dedi.


“Bebeklere can olma yolunda hemşiremiz, doktorumuz çok büyük gayretler içerisinde”


Yenidoğan hekimlerinin çabasına dikkat çeken Başhekim Prof. Dr. Mine Gürsaç Çelik, “Yenidoğan hekimlerimizin önemi çok büyük. Her çalıştığım hastanede bu örnekler çokça şahit olduğumuz örnekler. 620 gramdan 3,5 kiloya kadar bir bebeğe can olmak yenidoğan hekimlerimiz ve ekibinin sayesinde. Sağlık camiamız çok emek sarf ediyor. Ben de bir yoğun bakım hekimiyim ve yoğun bakımda bir insanın hayatta kalması için kaç kişinin mücadele ettiğini biliyorum. Dolayısıyla hele de küçücük bebeklere can olma yolunda hemşiremiz, doktorumuz çok büyük gayretler içerisinde çalışıyor. Gerçek savaşçıların üzülmemesi lazım” şeklinde konuştu.


“Negatif bakış açısı oluşmasını istemiyoruz”


Yenidoğan yoğun bakım süreçlerinde işleyişe ilişkin bilgiler veren Yenidoğan Uzmanı Dr. Hakan Çakır, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yenidoğan yoğun bakım üniteleri 7-24 çalışan doktorların, hemşirelerin, personellerin çok dikkatli, hassas olduğu, özveriyle çalıştıkları üniteler. Burada bebeklerimizin her halini gözlemliyoruz, en ufak bulgular bizim için sonrasında önüne geçilemeyecek hastalıkları önlemek için önemli. Bu zor çalışma şartlarına hazır olmak için önemli bir eğitimden geçmekten gerekiyor. Alanımızda çalışan hemşirelerimiz de bu konuda özel eğitimler alıyorlar. Yenidoğan Çetesi adı altındaki haberler herkesi çok üzdü, bizi de çok üzdü. Tabi ki bu süreçte zarar gören aileler kadar üzülmemiz mümkün değil. Biz de bu işi layıkıyla yapmaya çalışan insanlar olarak bu kötü olaylardan dolayı negatif bir bakış açısı oluşmasını istemiyoruz. Ahmed bebek özel bir bebek, annesi Filistinli bir hekim, Türkiye’de şu an Cerrahpaşa’da eğitimine devam ediyor. 620 gram gibi çok küçük bir ağırlıkta, 25 haftalık doğdu. Birçok badire atlattı, doğduğunda organları çok az gelişmişti. Başta akciğer olmak üzere beslenmesi, kalbi, beyni ile ilgili önemli olaylar atlattı. Yakın bakım ve destek ile bugünleri gördük”


“114 günlük süreç sonunda 3 bin 100 gram taburcu etmeyi başardık”


Yenidoğan Uzmanı Dr. Burcu Cebeci, “Ahmed bebeğimiz 25’nci haftada 620 gram olarak doğdu, acil bir operasyonla erken doğmak zorunda kaldı. Doğum sonrasında hemen yoğun bakım ünitemize alıp gerekli tedavi, takiplerini yaptık. 114 günlük bir takip süreci sonunda da 3 bin 100 gram olarak annesine sağlıklı bir şekilde taburcu etmeyi başardık. Bu süreçte birçok zorlukla karşılaştık. Anne açısından da bizim, bebek açısından da zorlu bir süreç geçti. 114 günün sonunda başarıyla taburcu edebildik. Öncelikle çok küçük doğduğu için en çok akciğer problemleri yaşadık, çok uzunca bir süre solunum cihazına bağlı olarak takip etmek zorunda kaldık fakat yaklaşık 55-56’ıncı gününde solunum cihazından ayırabildik. Beslenmeyle ilgili problemler oldu başlangıç döneminde, gözle, görmeyle ilgili prematüre bebeklerde sıkça gördüğümüz prematüre retinopatisi açısından takip oldu. Gerekli anlarda tedavisi uygulandı. Şu an bunlarla ilgili takip altında. Herhangi bir sıkıntısı olmadan bebeğimizi şu an sağlıklı bir şekilde taburcu ediyoruz. Gerekli anlarda her zaman onların yanında olmaya devam ediyoruz. Birçok alanda takip edilmesi gereken durumlar söz konusu ve tabi ki ailesi, anne, babası çok detaylı bir şekilde bilgilendirilerek ayaktan poliklinik hizmeti vererek bu bebeklerin takibine devam ediyoruz. Filistinli bir ailenin bebeği olarak geldi, anne kadın doğum doktoru. Bizi çok derinden yaralayan, üzen haberler oldu. Bu işe gönül veren birçok hekim arkadaşımızla birlikte şunu söylemek istiyorum ki; yenidoğan hekimi olmak ayrı bir fedakarlık ve özveri isteyen bir branş. Biz her zaman bu bebeklerin yanında olmaya devam edeceğiz” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bulgaristan’ın Tutrakan Belediye Başkanı Silivri Belediye Başkanı’nı ziyaret etti Silivri Belediye Başkanı Bora Balcıoğlu, Bulgaristan’ın Tutrakan Belediye Başkanı Dr. Dimitar Stefanov ve beraberindeki heyeti makamında ağırladı. Başkan Balcıoğlu, ziyaretin ardından Tutrakan Belediye Başkanı Dr. Dimitar Stefanov ve beraberindeki meclis üyeleriyle birlikte Silivri’deki projeleri inceledi. Bulgaristan’ın Tutrakan Belediye Başkanı Dr. Dimitar Stefanov, Silivri Belediye Başkanı Bora Balcıoğlu’nu makamında ziyaret etti. Ziyaretin ardından Silivri Belediye Meclis Salonu’nda bir toplantı gerçekleştirildi. Başkan Balcıoğlu, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Tutrakan heyetini ilçemizde ağırlamaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Tarihi ve kültürel bağlarımızın bizlere yüklediği sorumlulukla, iki şehir arasında iş birliğimizi geliştirecek projeler için çalışmaya devam edeceğiz. Misafirlerimize Silivri’nin güzelliklerini ve misafirperverliğini göstermekten onur duyuyoruz” ifadelerine yer verdi. Toplantı sonrasında heyet, Araştırmacı-Koleksiyoner Ali Solmaz’ın hazırladığı “Atalarımızdan Gençlerimize Kalan Milli Miraslar” sergisini ziyaret etti. Sergi ziyaretinin ardından, yapımı devam eden Tarihi Belediye Binası’nın çalışmaları yerinde incelendi. Silivri Belediye Başkanı Bora Balcıoğlu, Tutrakan Belediye Başkanı Dr. Dimitar Stefanov ve beraberindeki meclis üyeleriyle Yaşar Kemal Sergi Salonu’nda bir araya geldi. Ziyaret sonunda konuşan Başkan Balcıoğlu, “Dostluk ve iş birliğimizi güçlendirmek adına Tutrakan heyetini ilçemizde ağırlamış olmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz” diye konuştu. Tutrakan Belediye Başkanı Dr. Dimitar Stefanov ise gösterilen sıcak karşılama ve misafirperverlik için teşekkür etti.
İstanbul Yenidoğan çetesi davasında CİMER’e ihbarda bulunan sanık savunma yaptı İstanbul’da yenidoğan çetesi davasında CİMER’e ihbarda bulunan tutuklu sanık Deniz Korkmaz, duruşmada savunma yaptı. Korkmaz savunmasında, “Hastane hastaları satılan bir eşya gibi görüp, sadece para almak için kullanıyordu. Bu zihniyette olan insanların bunları yapması kaçınılmazdı” dedi. Yenidoğan çetesi dava dosyasında CİMER şikayeti yer alan tutuklu sanık Deniz Korkmaz, duruşmada savunma yaptı. “Bir sürü bebek insanlık dışı bir şekilde öldü. Hastaneler ani bir şekilde baskınla denetlenirse demek istediğimi çok iyi anlarsınız. Bu ölen bebekler, sizin de bebeğiniz olabilir. Aziz devletimin gerekeni yapacağından hiçbir şüphem yoktur” cümleleri ile CİMER’e başvuran sanık Korkmaz savunmasında, “Bir süre Bağcılar Sefa Hastanesi ve orası kapandıktan sonra bir süre sonra Reyap Hastanesi’nde ve A Hastanesi’nde çalıştım. Hastane hastaları satılan bir eşya gibi görüp, sadece para almak için kullanıyordu. Bu zihniyette olan insanların bunları yapması kaçınılmazdı. Bize ’Daha az şişe kullanılırsa daha çok para kazanırız, bize de çok malzeme gelir’ diyorlardı. Hastaların yoğun bakım süreçlerinde malzemeden tasarruf etmeye çalışıyorlardı. Hastanedeki tüm aletler bozuktu. Bu insanları ben CİMER’e şikayet ettim" diye konuştu. Deniz Korkmaz, CİMER’e yaptığı şikayetinde, “Eski PKK hükümlüsü ve şu anki İYİ Parti üyesi Reyap Hastanesi Yenidoğan Yoğun Bakım doktoru Fırat Sarı ve İlker Gönen, SSK’yı dolandırmaktadır. Reyap Hastanesi, Beylikdüzü Medilife Hastanesi, Bağcılar Şafak Hastanesi, Doğa Hastanesi, Medicine Bağcılar Hastanesi, eski olarak Ethica Hastanesi, Duygu Hastanesi ve birçok hastanenin yeni doğan yoğun bakımlarını kiralayarak gece nöbetçi doktor bulundurmadılar. İnsani ve tıbba uygun olmayan şartlar ve bunun gibi birçok sebepten bir sürü bebek insanlık dışı bir şekilde öldü. Bu şahıslar, 1. basamak olan hastaları epikrizlerde hep 3. basamak olarak göstererek ve 112 Komuta Kontrol Merkezi’ne rüşvet vererek bebek satın alarak yıllardır milyonlarca TL kazandılar. Yüzlerce bebeğin ölümüne sebep oldular. Satılan bebekler, Fırat Sarı ve İlker Gönen’in yoğun bakımlarında kötü şartlar altında can verdi. Bebek ölümlerinin durması için bu kan emici vatan hainlerine dur denmeli. Dediğim hastaneler ani bir şekilde baskınla denetlenirse demek istediğimi çok iyi anlarsınız. Bu ölen bebekler, sizin de bebeğiniz olabilir. Aziz devletimin gerekeni yapacağından hiçbir şüphem yoktur” ifadelerini kullanmıştı.
Malatya Malatya’nın tarihi değerleri seramikle hayat buluyor Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın, Hasan Basri mevkisinde faaliyet gösteren Seramik Atölyesi’ni ziyaret etti. Atölyenin hem kültürel tanıtıma hem de rehabilitasyona katkı sunduğunu vurgulayan Başkan Taşkın, "Malatya’nın tarihi ve kültürel mirasını tanıtmak için çalışmaya devam edeceğiz" dedi. Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın, Battalgazi Belediyesi Kültür Müdürlüğü bünyesinde Korucuk Hasan Basri mevkisinde hizmet veren Seramik Atölyesi’nde yürütülen çalışmaları yerinde inceledi. Atölyenin, Malatya’da bir ilk olma özelliği taşıyan sanat merkezi olduğunu belirten Başkan Taşkın, üretim sürecine katılarak kendi eserini de ortaya koydu. Başkan Taşkın, atölyenin yalnızca bir üretim alanı değil, aynı zamanda bir tanıtım ve rehabilitasyon merkezi olarak hizmet verdiğini ifade etti. Malatya’nın kültürel zenginliklerini yansıtan eserlerin burada üretildiğini belirterek, "Burada, alanında uzman hocalarımızla çalışan ekip arkadaşlarımız tabak, vazo ve fincan gibi eserler üretiyor. Bu ürünleri hem belediyemizin ihtiyaçları için kullanıyor hem de halkımıza sunuyoruz. Dünya Miras Listesi’nde yer alan Arslantepe başta olmak üzere, Ulu Camii, Kervansaray ve kayısı gibi Malatya’nın sembollerini tanıtacak çalışmalarımıza ağırlık vereceğiz. Stres atmak ve sanatla buluşmak isteyen tüm hemşehrilerimizi atölyemize davet ediyorum" diye konuştu. Atölyede üretilen eserlerin sanatsal değerine dikkat çeken Başkan Taşkın, bu merkezin daha da geliştirilmesi için çalışmaların sürdüğünü vurguladı. Battalgazi Belediyesi Sanat Atölyesi, sanata ilgi duyan Malatyalıları bekliyor.
Antalya İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran: “78.7 milyar dolarlık cari açığımızın yüzde 60’ını turizm gelirlerimizle kapatabiliyoruz” Turizmcilerin finansmana erişmesini kolaylaştırmayı hedefleyen Türkiye İş Bankası, Antalya’da “Turizm İhtisas Antalya Şubesi”nin açılışını yaptı. Şubenin açılışında konuşan İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, cari açığın büyük bir bölümünü turizm sektörünün kapattığını kaydederek, şu ifadelere yer verdi: “Cari açığımız çok uzun bir süreden sonra ilk defa 5 milyar dolar seviyesine indi indi ama dış ticaret açığımız 9 aylık sonuçlarla hala 78.7 milyar dolar seviyesinde. 78.7 milyar dolarlık cari açığımızın yüzde 60’ını turizm gelirlerimizle kapatabiliyoruz. İlk 9 ayda 78. 7 milyar cari açığımız varken 46. 9 milyar dolar da turizm gelirimiz oldu. Dolayısıyla hem dış ticaret açığının azalması hem de turizm gelirlerinin artmasıyla oluşan tablo, turizmin öneminin ekonomimiz için dengelenmek için arttığını gösteriyor” dedi. Antalya’nın Muratpaşa ilçesi Aspendos Bulvarı üzerinde faaliyete giren Türkiye İş Bankası Turizm İhtisas Şubesi’nin açılışına; Antalya Valisi Hulusi Şahin, İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Yusuf Hacısüleyman, Akdeniz Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Kaan Kavaloğlu ve çok sayıda bankacı katıldı. Geçtiğimiz yıl ilk kez AKTOB’un düzenlediği 13. Resort Turizm Kongresi’ne sponsor olduklarını belirten İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, kongrenin açılış töreninde yaptığı konuşmada Antalya’ya turizm şubesi açılacağının bilgisini verdiğini hatırlattı. Aran, “Geçen sene kongreye ilk kez sponsor olmuştuk ve bu sponsorluğumuzla kongrenin açılış konuşması sırasında şunu ifade etmiştim; Türkiye İş Bankası olarak turizmi, ülkemizin ve bankamızın stratejik olarak destek vermesi gereken sektörlerin başında gördüğümüzü ve bu konuda özellikle ihtisaslaşma içine girdiğimizi, İş Bankası’nda turizm bankacılığı konusunda bir bölüm kurulacağını ve turizm bankacılığı bölümünün uzantısı olarak da Antalya’da bir turizm ihtisas şubesi açacağımızı ifade etmiştim. Beraberinde de sektöre, önümüzdeki 2 yıl olan 2024 ve 2025 yılları için bir milyar dolar ilave kredi ayırdığımızı ve bunu kullandıracağımızı söylemiştim. Bunun içerisinde 2024 yılının hemen başlarında bankamızın turizm bankacılığı bölümü oluşturuldu. Bugün burada turizm ihtisas şubemizin açılışını yapıyoruz ve ne mutlu bize ki o 1 milyar dolar dediğimiz kredinin 500 milyon dolarlık bölümünü kullandırmış durumdayız” dedi. “İlk 9 ayda 78. 7 milyar cari açığımız varken 46. 9 milyar dolar da turizm gelirimiz oldu” 2025 yılı itibariyle kredi paketindeki bir milyar dolarlık büyümeyi sağlayacaklarını dile getiren Hakan Aran, şöyle devam etti: “İş Bankası’nın bu alanda şu an da turizm sektöründe kullandırdığı açık olan kredilerin bakiyesi de bir buçuk milyar doları geçti. Turizm sektörünün, özellikle ülkemizin içinden geçtiği ekonomik dengelenme döneminde çok kritik rolü olduğuna inanıyoruz. Biliyorsunuz cari açığımız çok uzun bir süreden sonra ilk defa 5 milyar dolar seviyesine indi ama dış ticaret açığımız 9 aylık sonuçlarla hala 78.7 milyar dolar seviyesinde. 78.7 milyar dolarlık cari açığımızın yüzde 60’ını turizm gelirlerimizle kapatabiliyoruz. İlk 9 ayda 78. 7 milyar cari açığımız varken 46. 9 milyar dolar da turizm gelirimiz oldu. Geçen sene kongreyi yaptığımız zaman, turizm gelirlerinin dış ticaret açığını kapatma oranı yüzde 51’di, bu yıl kongreyi yaparken yüzde 60’a çıktı. Dolayısıyla hem dış ticaret açığının azalması hem de turizm gelirlerinin artmasıyla oluşan tablo, turizmin öneminin ekonomimiz için dengelenmek için arttığını gösteriyor.” “2,6 milyar dolarlık yatırımın tüm finansmanını sağlayabilecek güçteyiz” İş Bankası Genel Müdürü Hakan Duran, banka olarak turizme emek veren tüm sektör temsilcilerinin yanlarında olduklarını da sözlerine ekleyerek, konuşmasını şu şekilde tamamladı: “Önümüzdeki 2 yıl içerisinde yatırım teşviki almış olan yatırımcılara, yatırım miktarlarına baktığımız zaman; 2025 ve 2026’da Antalya’da 2,6 milyar dolarlık ilave yatırım yapılacağını görüyoruz. Şunu ifade edebilirim, bu 2,6 milyar dolarlık yatırımın tüm finansmanını sağlayabilecek güçteyiz. Böyle bir gücümüz var. Umuyorum ki, bu gücümüzü de en doğru şekilde sizlerle beraber kullanır, geri dönüşünü alır ve ülkemizde düşündüğümüz 60 milyar dolar yıllık gelir 100 milyar dolar seviyesine doğru yolculuğunu gerçekleştirir.” “Antalya, her yıl 1 milyon ilave turist alıyor” Antalya Valisi Hulusi Şahin, İş Bankası’nın 1924 yılında Cumhuriyetin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulduğunu hatırlatarak, şöyle devam etti: “İş bankası, Cumhuriyetin en önemli kurumlarından, Atatürk’ün miraslarından bir tanesidir. Bir özel bankadan çok daha ötesidir, sahibi mensupları olan başka bir banka var mı dünyada bilmiyorum. Sahibi, milleti olan bir banka. Dolayısıyla İş Bankası’na da Türk ekonomi tarihinde önemli ilkleri yapmak yakışırdı ve turizm bankacılığı da bunlardan biri oluyor. Antalya her yıl 1 milyon ilave turist alıyor. Bu yıl da geçen seneye göre artı olarak 1 milyon civarında turist aldık. Dolayısıyla ekonomiye yaklaşık olarak doğrudan 20 milyar dolar katkımız oluyor. Türk turizminin yükünü Antalya çekiyor, turizmcilerimizin finansmana erişimi konusunda böyle bir çalışmaya imza atılmasını çok değerli buluyorum.”