KÜLTÜR SANAT - 16 Kasım 2023 Perşembe 13:41

Bir tuval birkaç boya ile başladığı sanatı, dünyanın dört bir yanında sergileniyor

A
A
A
Bir tuval birkaç boya ile başladığı sanatı, dünyanın dört bir yanında sergileniyor

Ressam Asya Alpay bir tuval ile başladığı yolculuğunda çok kısa sürede büyük başarı yakaladı. Dünyanın dört bir yanında sergi açan Alpay’ın geri dönüşüm malzemelerinden oluşan tabloları büyük ilgi görüyor. Dünyada son dönemde resim sanatında popüler olan “Recycle Art” tekniği dikkat çekiyor. Dünyada birçok ünlü resim sanatçısı geri dönüşüm malzemeleri ile ‘Recycle Art’ tekniğini kullanıyor.



“Yaptığım resimde yorumu karşıya bırakmayı seviyorum”


Sanata ilk okul yıllarında başladığını belirten Alpay, “İlk okul yıllarımda resime yönelmiştim ödüllerim de vardı o yıllarda. Yaklaşık 20 yıl ara verdikten sonra bir tuval ve birkaç boya alarak bakalım bir şeyler çıkıyor mu diye başladı yolculuğum. Yurtdışında sergilere katıldıkça bana gelen sergi teklifleri arttı. Türkiye’de de aynı şekilde işlerim sergilendikçe farklı galeriler ve farklı fuarlar tarafından daha fazla sergi teklifleri almaya başladım; bu benim için çok motive edici olmuştu. Bu işlerime de yansıdı, her zaman pozitif bir bakış açısıyla resim yapmaya çalışıyorum. Kendi resimlerimde bir mesaj vermeye çalışmıyorum, yani yaptığım resmi; o resmi izleyen kişi okusun ve kendini bulsun istiyorum. Kendi ruh halimden kattığım şeyleri görsün istiyorum. Yaptığım resimde yorumu karşıya bırakmayı seviyorum. Boğaziçi Üniversitesi Batı Dilleri ve Edebiyatları mezunuyum. Bizim teorik derslerimizde "okuyucu tepkisi teorisi" diye çevirebileceğim bir teori anlatılır. Aslında her metin ve resim, okuyucuya göre kendini baştan yazar ve ben buna çok inanıyorum” dedi.



Yurtdışından teklifler alıyorum


Dünyada son dönemde çok popüler olan geri dönüşüm malzemeleri kullanılarak yapılan resim tekniği olan “Recycle Art" ile yaptığı tablolarının çok büyük ilgi gördüğünü belirten Alpay, "Yurtdışından ve yurtiçinden fuarlardan teklifler alıyorum. Çok yoğun bir hale geldi, neredeyse yetişemeyecek durumdayım. Çok mutluluk verici bu yoğunluk benim için. ’Recycle Art’ şu anda yurt dışında revaçta olan bir disiplin. Özellikle Kanada, Toronto’da buna dair çok güzel eserler yapılıyor. Museum of Contemporary Art Toronto’daki Recycle Art sergisi ile halam sayesinde tanıştım. Çok etkilendim ve bunu sanatıma taşımak istedim. Yaptığım işte geri dönüşümün ne kadar versatil olabileceğini anlatmak istedim. Farklı eserlerimde kurumuş boyalar, çikolata kağıtları gibi şeyler kullanıyorum. Atık dediğimiz şey her yerde kullanılabiliyor gerçekten. Bu kadar büyük çaplı bir eseri buna dikkat çekebilmek için oluşturdum. Normalde akrilik resim ve farklı malzemelerle de çalışıyorum. Ama bu tarz atık malzemeler ile yaptığım eserlerde kendimi daha çok zorluyorum ve bu benim ruhumu daha çok yansıtıyor. Umarım insanlar da bunun nasıl bir yol açabileceğini fark ederler ve beğenirler. Tüm sanatseverler seçili eserlerimi 19 Kasım’a kadar IAAF fuarında, La Visione Art standında görülebilirler” diye konuştu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Burdur Burdur’da alev alev yanan 6 halk otobüsünde kundaklama iddiası Burdur’da gece saatlerinde Özel Halk Otobüsleri otoparkında çıkan ve 5 otobüs tamamen yandığı son anda kurtarılan bir otobüste de maddi hasarın meydana geldiği yangın hakkında konuşan Kooperatif Başkan Yardımcısı Ahmet Ali Bilgiç; “Olayın güvenlik kameralarında kundaklama olduğu görülüyor. Polis ekiplerinin olayı gerçekleştirenleri bir an önce yakalayacağını umuyorum” dedi. Burdur’da gece saat 03.18’de merkez Aydınlıkevler Mahallesi Mahrukatcılar Sitesi Terakki Sokak üzerinde bulunan Özel Halk Otobüsleri Kooperatifi otopark alanında park halinde bulunan bir halk otobüsünde henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Hızla büyüyen yangın yan yana duran park halindeki diğer otobüslere de sıçradı 112 Acil Çağrı Merkezi’ne yapılan ihbar üzerine olay yerine çok sayıda itfaiye, polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri yangına müdahale ederken polis ekipleri ise çevrede güvenlik önlemi aldı. İtfaiye ekiplerinin uzun uğraşları sonucu kontrol altına alınarak söndürülen yangında 5 halk otobüsü tamamen yanarken camları patlayan 1 otobüs ise son anda olay yerinden çekildi. Olayın kundaklama olduğunu kameralardan gördük Olay hakkında konuşan Özel Halk Otobüsleri Kooperatifi Başkan Yardımcısı Ahmet Ali Bilgiç yaptığı açıklamada; “ Dün gece talihsiz bir olay yaşadık. Saat 03.05’te yanmaya başlamış. Yangında kundaklama şüphesi var. 03.18’de komşuların ihbarı ile 03.22’de itfaiye ekipleri olay yerine geliyor. İtfaiye ekiplerinin yangına kısa bir sürede müdahale etmesi daha fazla aracımızın yanmasına engel oldu. Valimiz ve Emniyet Müdürümüz olayla titizlikle ilgilendikleri için faillerin en kısa zamanda yakalanacağını ümit ediyoruz. İnşallah bir an önce yakalanırlar ve başka kimsenin canı yanmaz. Sonuçta ne kadar bizim gibi görünse de bu araçlar kamu aracı, halka hizmet veren araçlar. Biz 46 kişilik bir üyeyiz burada. 46’mızın da canı yandı. İnşallah başkalarının da canı yanmaz. Tahmini olarak 15 milyon TL civarında bir zararımız var 6 otobüste. Zaten 4 tanesi tamir olmayacak durumda tamamen hurdaya ayrılacak. Umarım bir daha böyle talihsiz olaylar yaşamayız.” dedi. Polis ekipleri ise olayı gerçekleştiren şüphelileri yakalamak için geniş kapsamlı bir inceleme başlattı.
İstanbul Çarşı davasında karar: 34 sanığa beraat Gezi Parkı olaylarına ilişkin Çarşı üyelerinin de aralarında bulunduğu 35 sanığın yargılandığı davada karar çıktı. Mahkeme, 34 sanığın üzerlerine atılı suçlardan ayrı ayrı beraatlarına, 1 sanığın ise hayatını kaybettiği gerekçesiyle hakkındaki suçlamaların ayrı ayrı düşürülmesine hükmetti. Gezi Parkı olaylarına ilişkin Beşiktaş’ın taraftar grubu Çarşı üyelerinin de aralarında bulunduğu 35 sanık hakkında açılan davanın görülmesine devam edildi. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada bazı sanık ve sanık avukatları hazır bulundu. Duruşmada esasa ilişkin savunma yapan sanık avukatları, müvekkillerinin beraatlarına karar verilmesini talep etti. 34 sanığa beraat kararı Kararını açıklayan mahkeme, 34 sanığın üzerlerine atılı suçlamalardan her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gibi gerekçelerden ayrı ayrı beraatlarına karar verdi. Heyet, sanık Hakan Tezel’in Haziran 2024’de hayatını kaybettiği gerekçesiyle ise üzerine atılı suçlamaların ayrı ayrı düşürülmesine hükmetti. Olayın geçmişi Gezi Parkı olaylarına ilişkin Beşiktaş’ın taraftar grubu Çarşı üyelerinin de aralarında bulunduğu 35 sanığın yargılandığı dava 29 Aralık 2015 tarihinde karara bağlanmış, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince verilen beraat kararları ise Yargıtay tarafından bozulmuştu. Yargıtay, bozma kararında Gezi Parkı ile Çarşı davasının arasında hukuki bağlantı olduğu gerekçesiyle birleştirilmesine karar verilmesi gerektiğini vurgulamıştı. İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen Gezi Parkı olaylarına ilişkin dava ile Çarşı davası arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğunun belirtildiği kararda, ‘örgüt üyeliği’ suçunun özelliği nazara alınarak, her iki dosyanın birleştirilmesi tarafına gidilmesi, sanıkların hukuki durumlarının buna göre takdir ve tayini gerekirken, yazılı şekilde eksik araştırma neticesinde beraatlarına karar verilmesinin bozma nedeni sayıldığı vurgulanmıştı. Davalar, verilen bozma kararlarının ardından 30 Temmuz’da İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde birleştirilmiş ve sanık sayısı 52’ye çıkmıştı. Gezi Parkı ile Çarşı davası dosyası, 21 Şubat’ta görülen dördüncü duruşmada davaların geldiği aşama dikkate alınarak yeniden ayrılmıştı. İddianameden İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından hazırlanan iddianamede, aralarında Beşiktaş taraftar grubu Çarşı’nın kurucu ve üyelerinin de bulunduğu 35 kişi şüpheli, 9 polis de müşteki olarak yer almıştı. İddianamede, Beşiktaş’ta bulunan Başbakanlık Çalışma Ofisi’ni işgal etmeye çalışmakla suçlanan 35 şüpheli hakkında "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edilmişti. Şüpheliler hakkında ayrıca "örgüt kurmak ve yönetmek, örgüte üye olmak, tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurmak, sayı ve nitelik bakımından vahim olan silah veya mermileri taşınması ve bulundurulması, görevi yaptırmamak için direnme, kamu malına zarar verme" gibi suçlardan da 50 yıla kadar hapis cezaları talep edilmişti.
Ankara Diyanet İşleri Başkanlığından hac görevlendirme sınav sorularının dağıtıldığı iddiasına cevap Diyanet İşleri Başkanlığı, Başkanlığın sağlık görevlileri için yaptığı hac görevlendirme sınavında soruların yetkililerin yakınlarına dağıtıldığına dair çıkan haberin yalan olduğunu belirterek, konuya ilişkin gerekli hukuki sürecin başlatıldığını duyurdu. Diyanet İşleri Başkanlığından, yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi: “Bugün Birgün Gazetesi’nde ve gazetenin internet sayfasında, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın sağlık görevlileri için yaptığı hac görevlendirme sınavında soruların yetkililerin yakınlarına dağıtıldığına ilişkin çıkan haber üzerine aşağıdaki açıklamanın yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur: 2025 yılı hac organizasyonunda görevlendirilecek sağlık personelinin test sınavı, Başkanlığımızca bölge merkezi olarak belirlenen 19 ilde, 9 Kasım 2024 tarihinde gerçekleştirilmiştir. Sınav sonrasında, Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER) aracılığıyla Başkanlığımıza söz konusu sınav hakkında başvuruda bulunulmuş, mezkûr CİMER başvurusunda belirtilen iddialar ve eki belgeler derhal Başkanlığımız Rehberlik ve Teftiş Başkanlığına intikal ettirilerek gerekli idari işlem başlatılmıştır. Diyanet İşleri Başkanlığı Müfettişlerince yapılan inceleme neticesinde, test sınavına katılan bir sağlık görevlisinin, sınav kurallarında açıkça belirtildiği ve sınav öncesinde tedbir alındığı halde cep telefonunu sınav salonuna sokarak, sınavın sonunda kitapçıkların teslimi anındaki kalabalık sırasında yan yana iki sayfanın fotoğrafını çektiği ve sınavdan yaklaşık 3 saat sonra bir WhatsApp grubunda paylaştığı tespit edilmiştir. Mezkûr fotoğrafı çeken adayın sınav sonunda teslim ettiği kitapçıktaki işaretlemelerinden tespitinin yapıldığı anlaşılmış ve konuya dair gerekli tedbirler alınmış, ilgili birimlerle koordineli şekilde ivedilikle sonuçlandırılmıştır. Mezkûr hususlara dair süreç titizlikle değerlendirilmiş, söz konusu sağlık çalışanı adayın bireysel kural ihlali sebebiyle sınavın güvenilirliğine gölge düşmemesi ve adayların şaibe kaygısının bertaraf edilmesi, ayrıca kamu yararı ve hizmet gerekleri açısından gerçekleştirilen sınavın tüm adaylar için iptal edilerek yeniden yapılması uygun görülmüştür. Bu bağlamda sınavın, 25 Ocak 2025 tarihinde yapılmasına karar verilmiştir. Hal böyleyken, Birgün Gazetesi’nde yayınlanan haberde, soruların bazı yöneticilerin yakınlarına verildiği, ayrıca bazı kişilere de hediye karşılığında gönderildiği iddiası, tamamen yalandır. Başkanlığımız tarafından hem sınav kurallarına aykırı davranan sağlık görevlisi hem de Başkanlığımızı ve yöneticileri kamuoyu nezdinde yıpratmaya ve toplumsal huzuru bozmaya yönelik söz konusu kasıtlı haberi yapan gazete hakkında ayrı ayrı hukuki yollara başvurulmuştur".