SPOR - 21 Mart 2024 Perşembe 16:46

Aziz Yıldırım: "Fenerbahçe ceza aldı söylemleri spekülatif bir yalandır"

A
A
A
Aziz Yıldırım: "Fenerbahçe ceza aldı söylemleri spekülatif bir yalandır"

Fenerbahçe eski Başkanı Aziz Yıldırım, şike suçlamaları ile ilgili söylemlerin spekülatif bir yalan olduğunu belirterek, "Fenerbahçe’ye parmak sallayanların büyük bölümü FETÖ mensuplarının tutulduğu cezaevi koğuşlarında bugün hayatlarını sürdürmektedirler" dedi.


Fenerbahçe eski başkanı Aziz Yıldırım, dün düzenlenen Trabzonspor Divan Kurulu toplantısının ardından yazılı bir açıklama yaptı. 2010-2011 sezonu şampiyonluğu ile ilgili konuşan Yıldırım, "Trabzonlu siyasetçiler temsil ettikleri partinin ismi ne olursa olsun kendilerini destekleyen kitleleri yanıltıyor, toplumsal kutuplaşmaya sebep olup, çatışma ortamı oluşturuyor. Söz konusu siyasetçilerin; ’2010-2011 Şampiyonluk kupası kimde biliyoruz’ şeklindeki hedefi açık söylemleri de ’Bir gün hukuk tecelli ettiğinde kupa müzemize gelecek’ söylemleri de açıkça geniş kitlelere söylenen büyük bir yalandır. 2010-2011 şampiyonluk kupasının Trabzonspor’a verilmesine yönelik TFF Yönetim Kurulu’na yapılan başvuru önce TFF Yönetim Kurulu, ardından da TFF Tahkim Kurulu tarafından reddedilmiştir. Bu karara karşı AİHM’e yapılan başvuru da reddedilmiştir. Aynı konuda UEFA’ya yapılan başvuru UEFA, ardından CAS ve İsviçre Federal Mahkemesi tarafından reddedilmiştir. FIFA’ya yapılan başvuru FIFA, ardından CAS ve İsviçre Federal Mahkemesi tarafından reddedilmiştir. Bu şekilde 2010-2011 şampiyonunun Fenerbahçe Spor Kulübü olduğu futbolu düzenleyen ulusal ve uluslararası kuruluşların kararları ve bu kararlara karşı yapılan hukuki başvuruları reddeden CAS ve İsviçre Federal Mahkemesi Kararları ile de kesinleşmiştir. 2010-2011 şampiyonluk kupasını bir yerlerde aramak da hukuki başvuru yolları ile geri alınabileceğini beklemek de boşa vakit kaybıdır. İster oy elde etmek için, ister başka bir amaçla bu yalanlar ile kitleleri oylamak da kandırmak da ahlaksızlıktır. 2010-2011 şampiyonluk kupası sonsuza dek müzemizde olacaktır ve ziyarete açıktır" ifadelerini kullandı.



"Fenerbahçe bağlılarından hiç kimse UEFA’dan bir disiplin cezası almamıştır"


Aziz Yıldırım, şike suçlamaları ile ilgili söylemlerin spekülatif bir yalan olduğunu belirterek, "UEFA’nın Disipline ilişkin vermiş olduğu, CAS ve İsviçre Federal Mahkemesi tarafından onanan kararlara karşı olağan bir yargı yolu bulunmadığından, sonrasında ise ulusal mahkemelerce verilen beraat kararları 11 yıl sonra kesinleştiğinden bir müracaatta bulunulamamıştır. Bu konuyu ağzına pelesenk edenler de bu imkansızlığı çok iyi bilmektedir. Ancak kamuoyundan ısrarla saklanan gerçek ise Fenerbahçe Spor Kulübü’nün hakkında UEFA tarafından verilen disiplin kararlarının TFF’nin yönetsel kararlarına dayandırıldığıdır. Bu husus UEFA’nın yargı süreçlerinde sunduğu yazılı deliller ile sabittir. Bunun içindir ki Fenerbahçe Spor Kulübü, UEFA tarafından verilen disiplin kararlarının mali sonuçlarının tazmini talebi ile TFF aleyhine dava açmıştır. Açılan bu davada verilecek karar ile UEFA tarafından TFF yönetsel kararlarına dayandırılan disiplin uygulamalarının haksızlığı yargı kararı ile ortaya çıkacaktır. Döneminin TFF yönetiminin FETÖ’cü unsurları tarafından Fenerbahçe’nin UEFA’dan disiplin cezası alması sağlanmış olup, Türk Yargısı bunun kurumsal sorumluluğu hakkında bir karar verecektir. Bu itibarla ’Fenerbahçe, UEFA’dan ceza aldı, CAS ve İsviçre Federal Mahkemesi bu kararı onayladı. Fenerbahçe bu karara karşı bir şey yapamadı’ şeklindeki söylemler, halen sürmekte olan davalar karşısında içi boş, tamamen spekülatif bir yalandır. Fenerbahçe, bağlılarından hiçbiri sözde şike suçlamaları ile ilgili olarak UEFA’dan bir disiplin cezası almamıştır. TFF tarafından verilen disiplin cezaları ise AİHM’nin Ekşioğlu&Mosturoğlu kararı ile kaldırılmıştır. Netice olarak, söz konusu sürece ilişkin Fenerbahçe bağlılarından hiç kimse disiplin cezası almamıştır" diye konuştu.



"Kulübümüzü savunan bizler asla bu konuda susmayacağız"


Aziz Yıldırım açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı:


"Sözde şike süreci sonunda Fenerbahçe bağlılarının tamamı toplamda iki kez beraat etmiş ve beraat kararları Yargıtay tarafından onanarak kesinleşmiştir. Fenerbahçe bağlılarının beraat kararları ile süreç içerisinde yargılanan Trabzonspor bağlılarının beraat kararları CMK’nın aynı maddesine dayanmaktadır ve aralarında fark bulunmamaktadır. Aradaki tek fark Trabzonspor bağlılarının FETÖ terör örgütünün hakim olduğu mahkemeden ’himmet’ karşılığı (bu hususu mahkeme kararı ile sabittir) beraat etmiş olduğudur. 3 Temmuz şike sürecinin FETÖ kumpası olduğu, FETÖ Çatı Davası Gerekçeli Kararı, Ergenekon Davası Gerekçeli Kararı, kumpasın faili emniyet mensupları hakkında verilen Gerekçeli Mahkeme Kararı ve Kumpas faili yargı mensupları hakkında hazırlanan iddianame ile sabittir. Mahkeme kararlarının bağlayıcılığı başta Anayasa olmak üzere ilgili yasa düzenlemelerinin gereğidir. Bu açıklamalar ışığında FETÖ Kumpası olduğu yargı kararı ile sabit, sözde şike davasında verilen mahkeme kararından hala medet umanlar, cumhuriyetin mahkemelerinin Fenerbahçe ve bağlılarıyla ilgili vermiş olduğu kararları görmezden gelenler FETÖ Terör Örgütü mensuplarını ve eylemlerini yani suçu ve suçluyu övdüklerini bilmelidir. Bunların gittiği yol kendilerinden önce gidenlerin gittikleri gibi doğru bir yol değildir. Yalan söyledikleri kitle de söz konusu siyasetçilerin çobanlık yaptığı bir sürü değildir. Bilinmelidir ki yabancı istihbarat örgütlerinin kullanışlı aparatı olan, FETÖ’nün amacı; ülkemizde, Anayasal Düzeni Değiştirmek ve kendi düşüncesini ülke yönetiminde hakim kılmaktır. FETÖ’nün baş yapıtı olan 3 Temmuz Kumpası’nın amacı da toplumun büyük kesimlerini karşı karşıya getirmek, çatıştırmak, bu yolla onarılmaz fay hatları oluşturmaktadır. Bugün de bu örgütün kalan artıklarının ve renklendirilmiş kriptolarının amacı benzerdir. Sportif rekabet uğrunda bu konuda söylenen bilinçsiz açıklamalar sadece FETÖ’nün değirmenine su taşımaktadır. FETÖ’den maddi manevi büyük zararlar görmüş, FETÖ’ye karşı mücadeleye bayraktarlık ve öncülük yapmış camiamızı FETÖ üzerinden karalamak ahmaklıktır. FETÖ’den yarar gören, sportif rekabette avantaj elde edenler edebi ile susmalı, bizi zorla konuşturmamalıdır. Bugün Trabzon’da yaşanan olaylar üzerinden Fenerbahçe ve Trabzonspor camialarını çatıştırmak için benzer şekilde provokatif eylem ve söylemlerde bulunan, parmak sallayıp, büyük camiaları tehdit edenlerin de amacı ve nihai hedefi de aynıdır. FETÖ Kumpası üzerinden bugüne kadar camiamıza yapılan saldırılara hukuk yolu ile mahkemelerde cevabımızı verdik. FETÖ artıklarına ve kripto mensuplarına ihtarımızdır: Sessizliğimiz ve suskunluğumuz toplumsal barışın korunması, 3 Temmuz Kumpasının toplum üzerinde oluşturduğu tahribatın etkilerini gidermeye yöneliktir. Ortaya atılan her iddiaya, söylenen her söze bir cevabımız vardır ve gerekli gördüğümüz her durumda gerekli cevabı da vereceğiz. Bizi tasfiye ettiğini, bu şekilde sesimizi kısabileceğini hayal edenler bilmelidir ki Silivri zindanında haykıran, hayatları pahasına haklılıklarını ve kulübümüzü savunan bizler asla bu konuda susmayacağız."



"Gerçekler reddedilmez bir şekilde ortadadır"


Gerçeklerin reddedilmez bir şekilde ortada olduğunu vurgulayan Yıldırım, "Ortaya çıkmayan gerçeklerin de bir gün ortaya çıkma huyu vardır. Fenerbahçe’ye FETÖ’nün baş yapıtı olan şike kumpası üzerinden parmak sallayanlar bilmelidir ki kendilerinden önce Fenerbahçe’ye parmak sallayanların büyük bölümü FETÖ mensuplarının tutulduğu cezaevi koğuşlarında bugün hayatlarını sürdürmektedirler. Bir bölümü ise vatansız olarak firardadır. Fenerbahçe’ye parmak sallayan, FETÖ Kumpasından medet uman, şike kumpasına sarılan siyasiler bilmelidir ki 15 Temmuz’da milletin kananına giren, kendisine millet adına emanet edilen silahları milletine ve onun temsilcisi TBMM’ye ve Cumhurbaşkanına çevirenlerle aynı yola girmişlerdir. Özellikle Ahmet Metin Genç’e söylemek isteriz ki, yok sayıp görmezden geldiği Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinin kararları kendisi için yeterli gelmiyorsa, Ankara Beştepe’de, Cumhurbaşkanlığı yerleşkesinde Sayın Cumhurbaşkanı’nın çalışma masası üzerinde duran, ’15 Temmuz’a Giden Yol’ başlıklı raporu, T.C. İç İşleri Bakanlığı’nda Sayın Bakanın çalışma masası üzerinde duran raporları okuyarak bir fikir sahibi olabilir" açıklamasında bulundu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Hasta ziyaretinden dönerken annesiyle kurşunların hedefi oldu Zonguldak’ta 46 yaşındaki adam, boşanma aşamasındaki eşine evinin yolunda kurşun yağdırdı. Eşi ve kayınvalidesi olay yerinde hayatını kaybederken katil zanlısı adam jandarma ekiplerince kıskıvrak yakalandı. Edinilen bilgilere göre olay Kilimli ilçesine bağlı Şirinköy’de yaşandı. İddiaya göre olay günü Tülay Ündeş (45), birlikte yaşadığı annesi Zaide Alkaç (64) ile hasta ziyareti için akrabalarına gitti. Dönüş yolunda anne-kız, köprü üzerinde ilerledikleri sırada yaklaşık 2 yıldır boşanma aşamasında olduğu eşi Yusuf Ü. araçla yanlarına yaklaştı. Araçtan av tüfeğini aldığı iddia edilen emekli maden işçisi Yusuf Ü., "Şimdi konuş" diyerek eşi ve kayınvalidesine 7-8 el ateş etti. Evlerinin yolunda silahı görünce kaçmaya çalışan anne ve kızı, kurşunların hedefi oldu. Üç çocuk annesi eşi Tülay Ündeş ve kayınvalidesi Zaide Alkaç’ı öldüren Yusuf Ü., olayın ardından aracıyla kaçarak izini kaybettirmeye çalıştı. Jandarma kıskıvrak yakaladı Olayın ardından ceketini düşürerek hızla kaçtığı belirtilen şüpheli için geniş çaplı operasyon başlatıldı. Jandarma ekipleri, çevre illeri de kapsayacak şekilde kaçabileceği güzergâhları ve ara yollarda yol çevirme uygulamaları yaptı. Şüpheli Yusuf Ü., kaçtığı araçla birlikte Kilimli ilçesinde kıskıvrak yakalandı. 6 ay önce tedbir kararı sonlanmış İhbar üzerine köye çok sayıda ambulans ile jandarma ekipleri sevk edilirken, olay yerinde geniş güvenlik önlemleri alındı. Cumhuriyet savcısı olay yerinde inceleme yaptı. Jandarma Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü ekipleri çevrede delil topladı. Boşanma süreci kapsamında Yusuf Ü. hakkında daha önce tedbir kararı bulunduğu, bu kararın geçen haziran ayında sona erdiği öğrenildi. Kilimli Kaymakamı Kübra Demirer de olay yerine gelerek yetkililerden bilgi aldı. Jandarma komando ekipleri bölgede güvenliği sağladı. Hayatını kaybeden anne ve kızın cenazeleri, otopsi yapılmak üzere Muslu Belediyesi’ne ait cenaze aracıyla Atatürk Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Olayla ilgili soruşturma çok yönlü olarak sürdürülüyor.
Karabük Eskipazar OSB’de yatırımlar bir bir hayata geçiriliyor Ulaşım ve lojistik avantajlarıyla öne çıkan Eskipazar OSB’de altyapı çalışmaları tamamlanıp parsellerin büyük bölümü yatırımcılara tahsis edilirken, devam eden ve planlanan yatırımlarla bölgenin Karabük sanayisinin lokomotifi olması hedefleniyor. Eskipazar Organize Sanayi Bölgesi’nde altyapı ihalesinin tamamlanmasının ardından geçen yaklaşık 2,5 yıllık süreçte, bölgenin yatırım altyapısını güçlendirecek tüm temel çalışmalar hayata geçirildi. Bu kapsamda doğal gaz, elektrik, kanalizasyon ve yağmur suyu hatları ile yol çalışmaları tamamlanırken, içme suyu deposu da devreye alındı. Toplam 72 sanayi parselinin bulunduğu OSB’de, 68 parsel yatırımcılara tahsis edildi. Bugüne kadar 6 firma yapı ruhsatı alırken, 3 firma sahada fiilen inşaat çalışmalarına başladı. Çok sayıda yatırımcı firmanın ise bölgede gerçekleştirecekleri yatırımlara yönelik proje ve hazırlık süreçlerini sürdürdüğü bildirildi. Bölgenin lojistik kapasitesini daha da artırması beklenen demiryolu iltisak hattına ilişkin proje çalışmaları devam ederken, OSB’nin Karabük-Ankara Karayolu’na bağlantısını sağlayacak köprülü kavşak ihalesi Karayolları 15. Bölge Müdürlüğü tarafından gerçekleştirildi. 2026 yılı içerisinde OSB’de üstyapı çalışmaları kapsamında kaldırım, çevre düzenlemesi ve parke döşeme işlemlerinin tamamlanması, Atık Su Arıtma Tesisi’nin yapımı ile köprülü kavşak bağlantı çalışmalarının hayata geçirilmesi hedefleniyor. Öte yandan Eskipazar Organize Sanayi Bölgesi, 5. Bölge teşvikleri kapsamında yer alırken, 4 sektörde ise 6. Bölge teşviklerinden yararlanma imkânı sunuyor. Şahin: "Eskipazar OSB, Karabük’ün sanayi geleceğinin lokomotifi olacak" AK Parti Genel Sekreter Yardımcısı ve Karabük Milletvekili Cem Şahin, yaptığı açıklamada, Eskipazar OSB’nin ulaştığı noktanın güçlü bir vizyonun sonucu olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: "Eskipazar Organize Sanayi Bölgemiz; ulaşım, lojistik ve teşvik avantajlarıyla Karabük’ümüzün sanayi geleceğinin lokomotifi olacaktır. Altyapıdan üstyapıya kadar titizlikle yürütülen çalışmalar sayesinde OSB’miz, yatırımcıların güvenle yöneldiği bir merkez hâline gelmiştir. Bu süreçte başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyorum." AK Parti Karabük Milletvekili Ali Keskinkılıç, yatırımların Karabük’e sağlayacağı katkılara dikkat çekerek şunları ifade etti: "Eskipazar OSB’de atılan her adım, üretimin, istihdamın ve bölgesel kalkınmanın güçlenmesi anlamına gelmektedir. Parsellerin büyük bölümünün tahsis edilmiş olması, yatırımcılarımızın Karabük’e olan güveninin açık göstergesidir. Devletimizin sağladığı güçlü teşvikler ve altyapı yatırımlarıyla Eskipazar, sanayide örnek bir merkez olacaktır."
Şanlıurfa Yılbaşı öncesi denetimler arttırıldı Şanlıurfa Ticaret İl Müdürlüğü, yaklaşan yılbaşı öncesinde artan tüketici hareketliliğini dikkate alarak denetimlerini yoğunlaştırdı. "Yılbaşı İndirimleri", "Yeni Yıl Fırsatları" gibi adlar altında yürütülen kampanyalar Ticaret İl Müdürlüğü tarafından yakından takip ediliyor. Özellikle marketler, zincir mağazalar, gıda satış noktaları, restoranlar, kafeler ve benzeri işletmelerde fiyat etiketi uygulamaları, raf ve kasa fiyat uyumsuzlukları, haksız fiyat artışları, ürün etiket bilgileri ile tüketiciyi yanıltıcı uygulamalar titizlikle incelendi. Yapılan denetimlerde, vatandaşın mağduriyetine yol açabilecek fahiş fiyat artışları, stokçuluk faaliyetleri ve etiketsiz ürün satışlarına karşı gerekli idari yaptırımlar uygulandı. Şanlıurfa’da 2025 yılında bin 717 işletmeye ceza 2025 yılı içerisinde Şanlıurfa il ve ilçelerinde gerçekleştirilen denetimlerde, fiyat etiketi mevzuatı kapsamında 19 bin 800 işletme ve 408 bin 901 ürün denetlendiği, aykırılık tespit edilen bin 717 işletmeye bin 881 aykırı ürün nedeniyle toplam 5 milyon 955 bin 246 TL idari para cezası uygulandığı belirtildi. Ayrıca, Satış Sonrası Hizmetler Yönetmeliği kapsamında yeterlilik belgesi bulunmadığı tespit edilen 1 firmaya 406 bin 750 TL, Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun kapsamında ise 40 ticari elektronik ileti nedeniyle 63 bin 360 TL idari para cezası uygulandı. Toplam ceza tutarının ise 6 milyon 425 bin 356 TL’ye ulaştığı belirlendi. Fahiş fiyat denetimleri sonucunda ise 325 işlem tesis edilerek mevzuat gereği bakanlığa iletildiği dile getirildi. Şanlıurfa Ticaret İl Müdürlüğünün denetimlerini aralıksız bir şekilde bakanlık ve valiliğin talimatları doğrultusunda 31 Aralık gecesine kadar sürdürüleceği açıklandı. Bir çok denetime Ticaret İl Müdürü İbrahim Akbaş’ın da katıldığı öğrenildi.