ÇEVRE - 28 Aralık 2024 Cumartesi 11:09

Ambalaj sektörü hedefi yakın pazarlarla yakalayacak

A
A
A
Ambalaj sektörü hedefi yakın pazarlarla yakalayacak

Hem bölgenin hem de dünyanın önemli üreticileri arasında yer alan Türk ambalaj sektörü, 2025 yılına büyük beklentilerle başlıyor. Türkiye’nin etrafındaki savaş ortamının yavaş yavaş sona ermesiyle sektörün 2025’in ikinci yarısından itibaren hızla büyümeye başlaması ve 2030 yılına kadar güçlü bir hareket yaşanması bekleniyor.


Türkiye’nin ambalajda çok önemli bir ülke olduğunun altını çizen Ambalaj Sanayiciler Derneği Başkanı Zeki Sarıbekır, sektörün yeni pazarların yanında asıl olarak Avrupa’ya ve yakın pazarlara yoğunlaşarak 10 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşacaklarını belirterek, "Suriye’deki savaş bitti, Ukrayna-Rusya Savaşı da mutlaka bitecektir. Bunların ardından o ülkelerde ciddi bir inşaat faaliyeti başlayacak. Ayrıca marketlerdeki gıda rafları da dolmaya başlayacak. 2025 ve sonrası için ümitliyim. Ekonomide tekrar boğa piyasasına döneceğimizi ve 10 yıl boyunca bir yükselişin yaşanacağını düşünüyorum. Bu da ambalaj sektörünü çok olumlu bir şekilde etkileyecektir. Hedef olarak belirlediğimiz 10 milyar dolar ihracat rakamına 2030 gelmeden ulaşacağımıza inanıyorum. Son dönemlerin öne çıkan konularının başında ’nearshoring’ kavramı geliyor. Elimizde nearshoring kavramını en iyi uygulayacağımız Avrupa pazarı var. Çin, zengin Avrupa’ya kuşak yolla ulaşmaya, başka ülkeler aracılığıyla ulaşmaya çalışıyor. Avrupa 15 milyar dolar büyüklüğüne ulaşmış gayrı safi milli hasılası ile dünyanın en zengin ve en önemli bölgelerinden biri. Bizim de birinci hedefimiz. Bunun dışında savaş sonrası Rusya ve Ukrayna ayrı ayrı birer potansiyel olacaktır. Aşağıda da Orta Doğu’yu çevre pazarlarımız olarak görüyoruz. Uzak pazarlar kapsamında Amerika’da önemli fırsatlar görüyoruz ama ilk hedefimiz Türkiye’nin çevresindeki yakın pazarlar olmalı. Önce yakın coğrafyamızı besleyelim" dedi.


Tüm sektörleri yakından ilgilendiren sınırda karbon düzenlemesi ve sürdürülebilirlik konularına da değinen Sarıbekir, "Sınırda karbon düzenlemesi coğrafi yakınlık nedeniyle Türkiye için bir avantaj. Bu tip düzenlemeler gündeme geldiğinde şirketlerin ilk sorusu ’bize nasıl destek verecekler’ oluyor. Halbuki destektense karbon salınımını nasıl azaltırım diye uğraşsalar zaten kazanacağız. Bu yeni yasalara, yeni düzenlere uyumlu olursak ve şirketlerimizi uyumlu hale getirirsek o zaman hepimiz kazanırız. Ben ambalaj sektörünün karbon ayak izi ve sürdürülebilirlik gibi yeni endüstri ihtiyaçlarına en çabuk uyum sağlayan sektörlerden biri olacağına inanıyorum. Bütün endüstri ambalajla var oluyor ve ambalajsız bir dünya düşünemeyiz. Bizim ambalaj tüketimini daha da artırmamız lazım. Çevreyi ambalaj kirletiyor diye çok yanlış bir algı var. Tam aksine, çevreyi ambalaj değil insan kirletiyor. Ambalajı yere atarsanız çevreyi kirletirsiniz ama geri dönüştürdüğünüzde veya ayrıştırdığınızda tekrar yeni bir ekonomik ürün olarak ekonomiye katkı sağlar. Japonya kişi başı 600 dolarlık ambalaj tüketiyor ve bunun yüzde 98’ini geri dönüştürüyor. Türkiye’de ambalaj tüketimi kişi başı 300 dolar seviyesinde ve biz bunun ancak yarısını dönüştürebiliyoruz. Ambalajları toplama kısmı şu anda belediyelerde. Onları daha fazla bilinçlendirip geri dönüşüm oranını beraberce artırmamız lazım. Avrupa pazarının hemen yanında Gümrük Birliği’nde bir ülke olmamız Çinlilerin Türkiye’ye bu kadar ilgi göstermesinin en önemli sebebi. Çevre ülkelere baktığımız zaman, özellikle Orta Doğu’da ve Kuzey Afrika’da sanayisi bizim kadar gelişmiş bir ülke yok. Avrupa’ya yakın gidebilecekleri başka bir ülke de yok. En yakın biz olduğumuz için bize geliyorlar. Bu potansiyel büyümeyi görüp gelen ve ilgilenen birçok firma oluyor" diye konuştu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Karanlıkta beyaz yolculuk: Yıldız Dağı Kayak Merkezi’nde gece kayağı keyfi Türkiye’nin en ekonomik kayak merkezlerinden biri olan Yıldız Dağı Kayak Merkezi, özel olarak aydınlatılmış pistleriyle gündüz başlayan kayak keyfini gece de devam ettiriyor. Sivas kent merkezine uzaklığı 58 kilometre olan Yıldız Dağı Kış Sporları Turizm Merkezi sezonu açmasıyla adeta dolup taşıyor. Kar kalınlığının 75 santimetreye ulaştığı bu merkezde kayak severler ekonomik kayak yapmanın keyfini doyasıyla yaşıyor. Amatör ve profesyonel kayakçılar için çeşitli zorluk seviyelerinde pistler sunan Yıldız Dağı Kayak Merkezi, gece kayağıyla da ziyaretçilerine doğanın eşsiz manzarası eşliğinde kayma deneyimi yaşatıyor. Geçtiğimiz yıl 145 bin kayak severi ağırlayan Yıldız Dağı Kayak Merkezi, bu yıl 200 bin ziyaretçiyi ağırlamayı hedefliyor. “Kayak severlerin yoğun ilgisi artarak devam ediyor” Buruciye A.Ş. Genel Müdürü Mustafa Altun, kayak severlerin ilgisinin giderek arttığını söyleyerek, “29 Kasım tarihinde açmış olduğumuz Yıldız Dağı Kış Sporları Turizm Merkezi’mizin, kayak sezonu bütün yoğunluğuyla devam etmekte. Kayak severlerin yoğun ilgisi artarak devam ediyor. Özellikle hafta sonları yoğunluğumuz had safhaya ulaşmış durumda. Dünya’nın birçok ünlü kayak merkezlerinde yapılan gece kayağı Yıldız Dağı’nın özel olarak aydınlatılmış pistlerinde kayak severlere eşsiz bir kayak keyfi ve deneyimi yaşatmakta. Tüm kayak severlerimiz gece kayağına beklemekteyiz” dedi.