EKONOMİ - 27 Aralık 2024 Cuma 09:52

Altın fiyatları tarihi zirvede: Jeopolitik riskler belirleyici rolde

A
A
A
Altın fiyatları tarihi zirvede: Jeopolitik riskler belirleyici rolde

Altın fiyatlarını yakından takip eden birikimciler ve yatırımcılar, son dönemlerde piyasada yaşanan dalgalanmaların ne kadar süreceğini merak ediyor. Konu ile açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Hakan Yıldırım, altın fiyatlarındaki değişimlerin en büyük nedeninin küresel gelişmeler olduğunu söyledi.


İstanbul Gelişim Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hakan Yıldırım, altın fiyatlarındaki son dönem değişimlere ilişkin yaptığı değerlendirmede, küresel ekonomik ve jeopolitik faktörlerin bu hareketlerde belirleyici olduğunu ifade etti. Yıldırım, altının 52 haftalık değişim aralığının 1.984,3-2.790,41 dolar arasında seyrettiğini belirterek, özellikle 2024 yılı içinde artan jeopolitik risklerin altın fiyatlarının tarihi zirvelere ulaşmasında etkili olduğunu söyledi.


Rusya-Ukrayna savaşı, Orta Doğu’da artan belirsizlikler ve ABD seçimlerinin getirdiği dalgalanmalarla altın fiyatlarının güçlendiğini belirten Yıldırım, “Ons altın, son günlerde 2.617 dolar seviyelerinde fiyatlanmaktadır. ABD seçim belirsizliğinin kalkması ve FED’in Temmuz ayından itibaren faiz oranlarını düşürmesi, fiyat hareketlerinde karma bir tablo oluşturmuştur” dedi. Bu durumun, altın fiyatlarının son dönemde yatay bir seyir izlemesine neden olduğunu vurgulayan Yıldırım, piyasa öngörülerine göre ons altın fiyatının kısa vadede 2.676 doları test edebileceğini, bu seviyenin aşılması durumunda ise 2 bin 725 dolara kadar yükselebileceğini ifade etti.


Trendin aşağı yönlü bir hareket sergilemesi halinde fiyatların 2 bin 600 dolar seviyelerine çekilebileceğini belirten Yıldırım, 2025 yılı için ise analistlerin altın fiyatlarının uzun vadede 2 bin 421 ile 2 bin 651 dolar arasında seyretmesini beklediğini, jeopolitik risklerin devam etmesi halinde ise fiyatların 3 bin dolar seviyelerine ulaşabileceğini öngördüğünü kaydetti.



Orta Doğu ve ABD’deki gelişmeler altın fiyatlarını etkiliyor


Yıldırım, Orta Doğu ve ABD’de yaşanan son gelişmelerin de altın fiyatları üzerinde doğrudan etkili olduğunu vurguladı. ABD ekonomisindeki büyüme göstergeleri ve işsizlik oranlarının FED’in faiz politikalarını şekillendirdiğini belirterek, “Ekonomik istikrar dönemlerinde yatırımcılar daha riskli varlıklara yönelirken, bu durum altının değerini düşürebilir. Ancak ekonomik daralma veya durgunluk endişeleri altın fiyatlarının yükselmesine neden olmaktadır” dedi.


Yıldırım, ABD’nin dış politikasındaki belirsizliklerin ve ticaret savaşlarının, doların değerini etkilediğini, bunun da altın fiyatları üzerinde ciddi bir baskı oluşturduğunu ifade etti. “Altın, dolar cinsinden işlem gördüğünden, doların değerindeki değişiklikler altın fiyatlarını doğrudan etkiler” diyen Yıldırım, özellikle Orta Doğu’daki karmaşa ve belirsizliklerin de altın fiyatlarını artırıcı etkisi olabileceğini kaydetti.


Enflasyona karşı güvenli liman: Altın


Orta Doğu’nun dünya petrol üretimindeki kritik payına dikkat çeken Yıldırım, “Bölgedeki istikrarsızlıklar, petrol fiyatlarında ani artışlara neden olabilir. Bu durum enflasyonist baskılar oluştururken yatırımcıları güvenli liman olarak altına yönlendirebilir. Altın, enflasyona karşı bir koruma aracı olarak görülmeye devam ettikçe fiyatlar üzerinde yükseltici bir etki oluşturabilir” ifadelerini kullandı.


Yıldırım, altının kısa vadede belirsizliklerden etkilenmeye devam edeceğini ancak uzun vadede jeopolitik ve ekonomik dengelere bağlı olarak yükseliş trendini sürdürebileceğini belirtti.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Menisküs ve çapraz bağ ameliyatında kesilen sinir hayatını kararttı Gaziantep’teki bir devlet hastanesinde menisküs ve çapraz bağ ameliyatı olan Ergün Kaygın, operasyon sırasında yanlışlıkla ayak sinirlerinin kesilmesi sonucu engelli kaldı. Ameliyatta yapılan yanlış müdahale sonucu engelli olan talihsiz adam, tedavi ve yargı süreci için destek bekliyor. Gaziantep’te yaşayan Ergün Kaygın’ın (42), 2021 yılında nakliye aracı kapağının ayağına çarpması sonucu çapraz bağları koptu. Olay sonrası kentteki bir devlet hastanesine başvuran Ergün Kaygın’a muayeneye tetkiklerin ardından menisküs ve çapraz bağ ameliyatı yapılmasına karar verildi. Operasyon sırasında yanlışlıkla ayak siniri kesildi iddiası Kaygın, hastanede menisküs ve çapraz bağ operasyonu geçirdi. Ancak iddialara göre operasyon sırasında yanlışlıkla ayak sinirinin kesilmesi sonucu sol ayağında önce hissizleşme başladı. Ameliyat sonrası şiddetli ağrılar ve hareket kısıtlılığı yaşamaya başlayan Kaygın, yeniden hastaneye başvurduğunda, dizindeki komplikasyonların kalıcı hale geldiğini ve ayağındaki sinirin kesildiğini öğrendi. Operasyon sonrası engelli kaldı, doktorlar ve hastane yönetimi hakkında suç duyurusunda bulundu Operasyondaki ihmaller nedeniyle sol ayağı tamamen hissizleşen ve günlük yaşamını sürdürmekte ciddi zorluklar çeken Kaygın, olay sonrası pek çok hastaneye başvurmasına rağmen yapılacak hiçbir tedavinin olmadığının söylenmesiyle büyük bir şok daha yaşadı. Yaşadığı zorlu süreci anlatan Kaygın, doktorlar ve hastane yönetimi hakkında suç duyurusunda bulunduğunu ve sürecin devam ettiğini belirtirken tedavi için de kendisine destek olunması çağrısında bulundu. “Fizik tedaviye gittiğimde güç kaybına uğradığımı öğrendim” Yaşadığı talihsiz olayı anlatan Ergün Kaygın, ameliyat sonrası fizik tedaviye gittiğinde güç kaybına uğradığını söyleyerek, “Ev taşırken nakliye aracının kapağı ayağıma çarptı. Hastaneye gittiğimde bana menisküs ve çapraz bağlarda yırtılma olduğunu söylediler. Bir süre fizik tedaviye gittim. Geçmeyince başka hastaneye gittim. Ameliyat için başka bir hastaneye gönderdiler. İlk önce menisküs, sonra da çapraz bağ ameliyatı yapacaklarını söylediler. İlk ameliyat sonrası başka bir yerdeki fizik tedaviye gittiğimde ayağımın güç kaybına uğradığını öğrendim” dedi. “Koltuk değneklerine mahkum kaldım” Daha sonra başvurduğu başka bir hastanede dizindeki kalıcı hasarın, ameliyat anında sinirin kesilmesi sonucu olduğunu öğrendiğini belirten Ergün Kaygın, güç kaybına uğradığını ve ömür boyu böyle kalacağını ifade etti. Kaygın, “Başka hastanelere giderek bacağımdaki güç kaybının sebebini öğrenmek istedim. Bacağıma ilk olarak EMG çektiler. Sonuçlarda ise doktorlar operasyon sırasında sinirin kesildiğini söyledi. Sonrasında hastanelere tek tek gittim bana tek söylenen ‘artık yapacak bir şey yok bacağın ömür boyu böyle kalacak’ dediler ve koltuk değneklerine mahkum kaldım” ifadelerini kullandı. “Beni iyileştirsinler çocuklarıma ekmek götüreyim” Tedavi olmak istediğini ve çalışarak çocuklarına ekmek götürmek istediğini aktaran Kaygın, “Tedavinin mümkün olmadığını ve ömür boyu böyle kalacağımı söylediler. Eğer ki tedavisi varsa olmak isterim. 4.5 yıldır böyleyim. Bu bir doktor hatası. Hastane ve doktordan şikayetçi oldum. Mahkeme devam ediyor. Çalışmak istiyorum, hiç kimse iş vermiyor. Rapor almak için başvurdum beni engelli kalmama sebep olan hastaneye gönderdiler. Onlar ise yüzde 21 engel raporu verdi. Dava sürecimiz hala devam ediyor. Tedavisi varsa beni iyileştirsinler çocuklarıma ekmek götüreyim” diye konuştu.