SAĞLIK - 22 Nisan 2022 Cuma 11:28

Akıllı sinyallerle ölümcül hastalıkları tedavi etti

A
A
A
Akıllı sinyallerle ölümcül hastalıkları tedavi etti

Ölümcül salgın hastalıklar üzerinde çalışma yapan Türk biyoteknoloji şirketinin geliştirdiği ‘Sinyal Tedavisi Sistemi’ ile viral salgın hastalıklar üzerinde tıp alanında devrim etkisi yapacak sonuçlar elde etti.

Ölümcül salgın hastalıklar üzerinde çalışma yapan Türk biyoteknoloji şirketinin geliştirdiği ‘Sinyal Tedavisi Sistemi’ ile viral salgın hastalıklar üzerinde tıp alanında devrim etkisi yapacak sonuçlar elde etti.



Türk biyoteknoloji şirketi AVB Biyoteknoloji geliştirdiği ‘Sinyal Tedavisi Sistemi’ ile viral salgın hastalıklar üzerinde tıp alanında devrim etkisi yapacak sonuçlar elde etti. Dr Biolyse adlı yapay zekalı cihaz tarafından verilen akıllı sinyallerle hem virüsler hem de bakteriler vücut içinde ilaç kullanılmadan yok edildi. Türkiye Gazetesi yazarlarından Ömer Temür’ün haberine göre, ilk yapılan çalışma, her yıl 10 milyondan fazla kişinin ölümüne neden olan, halk arasında hastane mikrobu olarak bilinen son derece ölümcül hastalık Sepsis üzerinde yapıldı ve yüzde 100 başarı sağlandı. Sonrasında koronavirüsün en ölümcül mutasyonlarının başında gelen ve kedilerdeki FIP hastalığı klinik çalışması ara sonuçlarında yüzde 93,7 tedavi etkililiğine ulaşıldı. Bir diğer yapılan çalışmada da yüksek öldürücülüğe sahip DNA virüslerinden olan Parvovirüs üzerinde yapılan klinik araştırmada tıp tarihinde benzerine az rastlanacak sonuçla, yüzde 100 tedavi etkisi görüldü. Sinyal tedavisi elde ettiği bu başarılı sonuçlar ile dünya çapında muteber bilim yayın kuruluşu olan PLOS ONE (Public Library of Science)’da makale olarak yayınlanırken, ABD’nin bilimsel kütüphanesi olarak kabul edilen Pub-Med’de de yerini aldı.



Dr Biolyse projesine Covid-19 salgınının hemen başında başladıklarını ifade eden AVB Biyoteknoloji Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Serkan Tunç, “Bu proje üç aşamadan oluşmakta, projenin ilk aşaması olan tedavi özelliğinin bilimsel olarak ispatlanmasını sürecini geçerek ve tıp literatürüne ekledik. Şimdi artık hastalıkların ve patojenlerin kombine tanısı aşamasına geldik. Bu aşamada tüm kan ve biyokimya değerlerini vücut dışından ölçüp, vücut içinde aktif veya pasif haldeki patojenleri tespit edecek sistemi geliştiriyoruz. Cihazımız şu anda henüz öğrenme sürecinde. Vücuda verilen sinyallerinden gelen cevapları doğru yorumlamayı öğreniyor. Bu süreç tamamlandığında damardan kan alarak tahlil yapmaya gerek kalmayacak. Aynı zamanda enfeksiyona sebep olan patojeni birkaç dakika içinde tespit edecek ve istenirse o anda tedavisine başlayabilecek. Hasta ve sağlık personeli iyileşme sürecini kan ve biyokimya değerleriyle beraber, patojen yükü üzerindeki değişimlerini de cihaz ekranından gerçek zamanlı olarak takip edebilecek. Bu sayede gereksiz ve aşkın tedavilerle vücudun ayrıca yıpranması da engellenmiş olacak. Bu fonksiyonumuzun da müjdesini çok kısa sürede vereceğiz” dedi.



TEKNOFEST’te en iyi buluş ödülü alan sinyal tedavisi ve Dr Biolyse önce hayvanlarda bir tedavi cihazı olarak Mayıs 2022 ‘den itibaren tüm dünyada kullanıma sunulacak. Şimdiden yurt içinden ve dışından talepler almaya başladıklarını dile getiren Tunç, "Veterinerler özellikle tedavisi olmayan hastalıklarda kullanmak istiyorlar. Cihaz yapay zeka tarafından yönetildiği için tedavi ettiği tüm hastalıklarda ve hayvan tiplerinde elde ettiği verileri bir bulut üzerinden toplayarak öğrenecek ve tedavi etkililiğini geliştirme konusunda bizden izin isteyecek veya önerilerde bulunacak” diye konuştu.



Cihazın insan tedavisi için de dünya çapında klinik çalışma başlatacaklarını dile getiren Tunç şu bilgileri verdi: Bir daha pandemi yaşanmaması için salgına ve sosyal dokuya zarar veren ölümcül hastalıklara odaklandık. Bu yüzden misyonumuz gereği önce Covid-19 ve eş zamanlı olarak ilk etapta HIV, Hepatit, Nefrit ve Pankreatit olmak üzere 5 hastalık üzerinde uluslararası alanda klinik çalışmalar başlatacağız. Uluslararası alanda bu işleri yönetecek bilim ekibinin oluşturulması çalışmalarına başladık. Bu çalışmaların her biri farklı ülkelerde planlandı. Kademeli olarak 2022 yılı son baharı ve 2023 yılı içinde bu tedavilerimizi de tescillemiş olacağımızı düşünüyoruz. Aynı zamanda dünya çapında bir iş birliği programı da başlattık, farklı ülkelerin sağlık bakanlıkları ve üniversiteleriyle, insan ve hayvanlarda görülebilecek her türlü salgına karşı çeşitli alanlarda birlikte çalışacağız."



Koronavirüs Klinik Araştırmasında Görevli Veteriner Hekim Kübra Doymuş ise “Koronavirüsler kedilerde ölümcül FIP enfeksiyona sebep olan ve yaklaşık yüzyıldır bilinen bir hastalık türüdür. Covid 19 pandemisine yol açan Sars CoV2 tipide aynı virüs ailesinin üyesidir. Kedilerin yaklaşık yüzde 80’i bu virüsü ömür boyu taşırlar. Virüsün vücut içinde mutasyona uğraması sonrasında kedilerin enfeksiyöz peritonitisi (FIP) adı verilen enfeksiyonun gelişmesine neden olur. FIP geliştiğinde ölüm oranı yüzde 90 gibi çok yüksek oranlarda gerçekleşir. Bu hastalık çoklu sistem üzerinde yıkıcı etkilere sahip olduğu için genellikle hasta için acılı ve ızdıraplı bir süreç olur. Geçerli bir tedavisi henüz olmadığı için hayvan refahı gereği, genel teamül hastanın uyutulmasını önermektedir. Ancak sinyal tedavisi ile hastaların kötüleşmeden iyileştiğini veya durumu ağır olan hastaların hızlıca toparlandıklarını gördük. Koronavirüsün kedilerde görülen neredeyse tüm mutasyonlarını kapsayan klinik çalışmamızda ilerleme düzeyimiz yüzde 80 olup, artık gerekli hasta sayısına ulaşmış olduğumuzdan hasta alımını durdurmuş durumdayız. Bu seviyede tedavi etkililik oranımız ise yüzde 93,7 olmuştur” dedi.



Parvovirüs Klinik Araştırmasında Sorumlu Veteriner Hekim Cumhur Güzelhan da “Parvovirüslerin etkileri insanda Ebola virüs etkilerine çok benziyor. Bunun yanında moleküler yapısı Ebola’dan çok daha güçlü, vücut dışında 30 günden fazla kalabilen aşırı güçlü ve dirençli bir virüs. Bu sebeple bağışıklık sistemleri ve organlar üzerinde yüksek yıkıcı etkiye sahip ve hastanın çok hızlı ölümüne neden oluyor. Sinyal tedavisinin virüsler üzerindeki etkisini görmek açısından en önemli imtihanıydı diyebiliriz. Yüzde 100 tedavi etki başarısı tıbbi alanda eşine az rastlanır olaylardandır. Üstelik hayvanlara ağrı ve acı vermeden çok hızlı etki görüyoruz. Bu tedavinin Türkiye’den çıkması gurur verici” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Giresun Bulancak Belediyesi’nden sokak kedileri için ’kedi pansiyonu’ Giresun’un Bulancak ilçe belediyesi sokak hayvanlarının soğuk kış günlerinde üşümemeleri ve güvende olmaları amacıyla şehrin farklı noktalarına portatif ’kedi pansiyonu’ adı verilen kedi evleri yerleştirdi. Belediye Başkanı Necmi Sıbıç’ın talimatıyla Bulancak genelinde yaklaşık 300 kedi pansiyonu kuruldu. Ayrıca Belediye Başkan Yardımcısı Reşat Nuri Özdemir’in koordinasyonunda, bazı kedi evleri mahalle muhtarlarına teslim edilerek dağıtıldı. Her kedi pansiyonunun önüne mama ve su kapları da bırakıldı. Belediye ekipleri tarafından gerçekleştirilen kedi pansiyonu yerleştirme çalışmalarına, HAYKONFED Karadeniz Bölge Temsilcisi Kemal Zafer Özdemir ve üyeleri de katıldı. Özdemir ve hayvan severler, yapılan çalışmadan ve belediyenin duyarlılığından dolayı Belediye Başkanı Necmi Sıbıç’a teşekkür etti. Belediye Başkanı Necmi Sıbıç, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Soğuk havalarda küçük dostlarımızın üşümemesi ve güvende olmaları için elimizden geleni yapıyoruz. Şehrimizin çeşitli noktalarına kedi yuvalarını yerleştirmeye başladık. Bu anlamlı çalışmamızda bize eşlik eden HAYKONFED Karadeniz Bölge Temsilcisi Kemal Zafer Özdemir’e ve hayvan sever dostlarımıza teşekkür ederim. Halkımızdan da bu sevgiye destek vererek ’kedi pansiyonu’ adını verdiğimiz yuvaları korumalarını ve yetişemediğimiz noktalarda mama ve su kaplarını kontrol ederek yardımcı olmalarını bekliyoruz. Unutmayalım, dünya sadece biz insanlara ait değil. Sokaklarda ve çevremizde yaşayan bu dilsiz canlara da sahip çıkmalı ve elimizden geleni yapmalıyız. Birlikte daha sıcak ve yaşanabilir bir dünya için çalışmaya devam edeceğiz” dedi.
Antalya Kepez’de ‘Bir Kadın Hikayesi’ sergisi Sanatçı Munissa Guli’nin, kadın ruhunu tuvalle yansıttığı “Bir Kadın Hikayesi” temalı sergi, Modern Sanatlar Galerisi’nde sanatseverlerle buluştu. Sergi, kadınların yaşamlarındaki duygusal ve psikolojik süreçlere derin bir yolculuk sunuyor. Kepez Belediyesi’nin Dokumapark Modern Sanatlar Galerisi, eşsiz bir sergiye ev sahipliği yapıyor. Sanatçı Munissa Guli’nin, kadın ruhunu tuvallere yansıttığı “Bir Kadın Hikayesi” sergisi, kapılarını sanatseverlere açtı. Kadınların güçlü iç dünyalarına ve duygusal derinliklerine adanan serginin açılışında konuşan Munissa Guli, eserlerini Türkiye’de geçirdiği son iki yıl içinde yaptığını belirtti. Guli, "Bu süre boyunca hissettiğim duyguları, düşüncelerimi ve yaşadıklarımı tuvale aktardım. Türk kültürünü çok seviyorum ve bu sevgimi eserlerime yansıttım. Umarım bu sergi sanatın gücünü ve kadın ruhunun derinliğini hissettirir" dedi. Kadın ruhu tuvallerde Sanat tarihçisi Paulina Bagomolova ise sanatın duygu ile doğrudan ilişkili olduğunu vurgulayarak, kadının dünyadaki varoluşunun mükemmelliğinin bu sergiye yansımasının ayrıca etkileyici olduğunu söyledi. Dokumapark Müzeler ve Modern Sanatlar Koordinatörü Rabia Alagöz de Kazakistanlı sanatçının Türkiye’deki ilk sergisine ev sahipliği yapmanın gururunu yaşadıklarını belirtti. Sergide 23 eserin yer aldığını ve bu eserlerin 14 Şubat’a kadar ziyaret edilebileceğini söyledi. Kepez Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Genel Koordinatörü Tekin Koç, sanatçı Munissa Guli’ye Antalyalıları böylesine renkli bir sergiyle buluşturduğu için teşekkür ederek çiçek takdim etti. Sergi, Şubat’a kadar Modern Sanatlar Galerisi’nde ziyaret edilebilecek.