SPOR - 16 Nisan 2025 Çarşamba 13:52

60. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nun tanıtım toplantısı yapıldı

A
A
A
60. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nun tanıtım toplantısı yapıldı

Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın destekleriyle 27 Nisan-4 Mayıs 2025 tarihleri arasında gerçekleşecek 60. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nun tanıtım toplantısında yapıldı. Türkiye Bisiklet Federasyonu Başkanı Emin Müftüoğlu, burada yaptığı konuşmada, yarış güzergahındaki tüm hazırlıkların tamamlandığını açıkladı.


Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın destekleriyle Türkiye Bisiklet Federasyonu tarafından 27 Nisan-4 Mayıs 2025 tarihleri arasında gerçekleştirilecek 60. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nun tanıtım toplantısı yapıldı. İstanbul Atatürk Kültür Merkezi’ndeki organizasyona; İstanbul Vali Yardımcısı Şevket Atlı, Türkiye Bisiklet Federasyonu Başkanı Emin Müftüoğlu, Cumhurbaşkanlığı Güvenlik İşleri Genel Müdürü Hasan Yıldırım, Gençlik ve Spor Bakanlığı Spor Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Hakan Bebek, İstanbul Gençlik ve Spor İl Müdürü Muhittin Özbay ve çok sayıda davetli katıldı.



Emin Müftüoğlu: "Organizasyonumuz için Antalya’dan İzmir’e tüm illerimizde hazırlıklarımızı tamamladık"


Organizasyonda bir konuşma gerçekleştiren Türkiye Bisiklet Federasyonu Başkanı Emin Müftüoğlu, bisiklet turunun sadece bir yarış olmadığını aynı zamanda Türkiye’nin tanıtımı ve spor turizmi açısından da çok değerli bir etkinlik olduğunu vurgulayarak, "Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu, bu yıl 60. onur yılını kutluyor. 2008 yılından bu yana UCI değerlendirmelerinde en üst sırada yer alan bu organizasyon, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın himayelerinde her yıl daha da büyüyor. 60. yılında da her etabı ayrı bir heyecan ve güzellikle, dünya çapında izleyicilerin beğenisini kazanacak. Bugün Türk bisikletinin yolculuğu 100 yılı aşmış durumda. 60’lı yıllarda federasyon başkanımız olan Talat Tunçalp’ın rüyası ile başlayan Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nda 60 yılda büyük bir yol kat ettik. Bugünlere gelmemizde emeği geçen tüm sporcularımızı ve federasyon başkanlarımızı rahmet ve saygıyla anıyor, hayatta olanlara sağlıklı uzun ömürler diliyoruz. Türk bisikleti bugün bir değişim sürecinde. Konya’daki yeni veledromumuzun dünya rekorlarına sahne olması Türk bisikletçilerin dünya rekortmenleri ile yarışması Türk bisikletinin gelişimi için çok değerli. 2028 olimpiyatlarına katılım hedefimiz doğrultusunda bisikletçilerimizi en iyi şekilde yetiştirmeye devam ediyoruz. Ahmet Örken gibi yıldızlarımızla global başarılarıyla ivme kazanan Türk bisikleti, Ramazan Yılmaz gibi gençlerimizin sürdürülebilir başarıları geleceğe dair umutlarımızı güçlendiriyor. Bugün birlikte 60 yıllık tarihine yolculuk yaptığımız Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu sadece bir yarış değil; Türkiye’nin tanıtımı ve spor turizmi açısından da çok değerli bir organizasyon. Ülkemizi ziyaret eden sporcular ve teknik ekipler, buradan memnun ayrılarak ülkemizi dünyaya anlatıyor. 5 kıtada 190 ülkede 13 dilde yayınlanan dev organizasyonumuz için Antalya’dan İzmir’e tüm illerimizde hazırlıklarımızı tamamladık" ifadelerini kullandı.



Hasan Yıldırım: "Ülkemizin kültürel mirası ve doğal güzellikleri de gözler önüne serilmektedir"


Türkiye’nin gurur kaynağı ve uluslararası alanda büyük saygınlığı olan Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nun heyecanını paylaştıklarını dile getiren Cumhurbaşkanlığı Güvenlik İşleri Genel Müdürü Hasan Yıldırım, "Bu köklü organizasyon, yarım asrı aşan bir süredir ülkemizde düzenlenmekte olup, uluslararası yol yarışları arasında seçkin ve başarılı bir konuma sahiptir. 1963 yılında ’Marmara Turu’ olarak başlayan bu anlamlı yolculuk, 1965 yılında uluslararası bir kimlik kazanmış ve 1966 yılından itibaren Cumhurbaşkanlığımız himayesi altına alınmıştır. 1968 yılında yapılan bir değişiklikle, yarışmanın adından ’Marmara’ ifadesi çıkarılarak Türkiye vurgusu güçlendirilmiş ve uluslararası alandaki dördüncü yılında bugünkü saygın ismiyle, ’Cumhurbaşkanlığı Uluslararası Türkiye Turu’ olarak anılmaya başlanmıştır. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu, sadece bir spor etkinliği olmanın ötesinde, Türk bisikletinin gelişimine önemli katkılar sağlamış ve dünya bisikletinde kendine özgü bir yer edinerek bir marka değeri oluşturmuştur. Her yıl, dünyanın en seçkin bisiklet takımlarını ülkemizin eşsiz doğal ve tarihi güzellikleri arasında ağırlamaya devam etmektedir. Bu organizasyonun en önemli hedeflerinden biri de, Türkiye’nin tanıtımına katkı sunmaktır. Belirlenen özel rotalar sayesinde, yarış boyunca yapılan havadan çekimlerle ülkemizin tarihi ve turistik zenginlikleri tüm dünyadaki izleyicilere aktarılmaktadır. Bu sayede, sporun birleştirici gücüyle birlikte, ülkemizin kültürel mirası ve doğal güzellikleri de gözler önüne serilmektedir" şeklinde konuştu.



Hakan Bebek: "Bisiklet sporunun gelişimine katkı sağlayan en büyük organizasyonlardan biri"


Gençlik ve Spor Bakanlığı Spor Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Hakan Bebek de organizasyonun Türkiye’nin tanıtıma büyük katkısı olacağını vurgulayarak, "Cumhurbaşkanlığımızın himayelerinde, Gençlik ve Spor Bakanlığı’mızın destekleriyle Türkiye Bisiklet Federasyonumuz tarafından 27 Nisan-4 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan ve 5 kıtada yaklaşık 200 ülkede milyonlarca haneye ulaşacak 60. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turumuzun sadece ülkemizde değil, dünya genelinde bisiklet sporunun gelişimine katkı sağlayan en büyük organizasyonlardan biri olduğunu öncelikli olarak ifade etmek isterim. Böylesine büyük bir organizasyonun gerçekleştirilmesi elbette büyük bir tecrübe ve bilgi birikimi gerektirmektedir. Ülkemiz spor organizasyonlarında dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olduğunu bir defa daha tüm dünyaya göstereceğine olan inancımız tamdır. 27 Nisan’da başlayıp, 4 Mayıs tarihinde bitecek ve toplam 8 etaptan oluşacak olan bu zorlu mücadelede sporcu ve teknik heyetlerimizin yanı sıra organizasyonda görev alacak olan tüm paydaşlarımıza başarılar dilerken; dportif açıdan uluslararası alanda böylesi önemli bir organizasyonun gerçekleştirilmesi noktasında himayeleri için Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a ve Gençlik ve Spor Bakanımız Dr. Osman Aşkın Bak’ a saygılarımı arz ediyor, federasyon başkanımız Emin Müftüoğlu’na başarılar diliyorum. Ayrıca ülkemizin spor turizmi açısından tanımında bizi yalnız bırakmayan Türk Sporunun destekçisi sponsorlarımıza da teşekkür ediyor, kazasız yarışlar temenni ediyorum" diye konuştu.



Parkur nefesleri kesecek


Uluslararası Bisiklet Birliği’nin (UCI) Avrupa turları takviminde yer alan ve Türkiye’nin ’ProSeries’ kategorisindeki tek bisiklet yarışı olan 60. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu, 27 Nisan Pazar günü Antalya’dan başlayıp, 4 Mayıs Pazar günü İzmir’de sona erecek.


Uluslararası organizasyonu ile 8 gün 8 etapta 5 kıtada, 190 ülkede 13 dilde 610 milyon haneye ulaşan canlı yayınları ile dünya çapında büyük ilgi gören Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nda 2025 yılında ABD, Almanya, Belçika, Çin, Fransa, Hollanda, İspanya, İtalya, Kazakistan, Malezya, Norveç, Polonya ve Türkiye’den katılacak takımların kadrolarında dünya bisikletinin güçlü isimlerinin yanı sıra genç yıldızlar da yer alacak.


TUR’da geçmişte yarışmış ve performanslarıyla dünya bisikletinin zirvesine yükselen onlarca bisikletçi yarışacak. 1.231,2 kilometrelik parkur şu şekilde olacak:



1. Etap: 27 Nisan Pazar / Antalya - Antalya (132 km)


2. Etap: 28 Nisan Pazartesi / Kemer - Kalkan (167.4 km)


3. Etap: 29 Nisan Salı / Fethiye - Marmaris (175.9 km)


4. Etap: 30 Nisan Çarşamba / Marmaris - Akyaka (Kıran) (115.4 km)


5. Etap: 1 Mayıs Perşembe / Marmaris - Aydın (151 km)


6. Etap: 2 Mayıs Cuma / Selçuk (İsabey) - Selçuk (Meryemana) (161.4 km)


7. Etap: 3 Mayıs Cumartesi / Selçuk - Çeşme (144.2 km)


8. Etap: 4 Mayıs Pazar / Çeşme - İzmir (105.7 km)


Marmaris - Akyaka etabının sona ereceği ’Kıran’ tırmanışı ve Aydın ilk kez etap finişine ev sahipliği yapacak. Marmaris - Akyaka (Kıran) etabı ’Kraliçe Etap’ olacak.



En çok katılan takımlar


60. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’na 13 ülkeden 3 World Team, 13 Pro Team, 7 Continental Team olmak üzere 23 takım, 161 bisikletçi katılacak. 2025 yılında 60. yılını kutlayacak dev organizasyona en çok katılım gösteren ekiplerin başında 14. kez katılacak olan XDS Astana Team ve VF Group Bardiani-CSF-Faizane geliyor. İspanyol temsilcisi Caja Rural-Seguros RGA da 13. kez, Amerika Birleşik Devletleri takımı Team Novo Nordisk 10. kez ve Belçika temsilcisi Lotto da 11. kez TUR 2025 yollarında mücadele edecek.


Türkiye Bisiklet Turu’nun UCI kategorilerine göre takım listesi şu şekilde:



World Team


Alpecin- Deceuninck (Belçika)


Team Picnic PostNL (Hollanda)


XDS Astana Team (Kazakistan)



Pro Team


Lotto (Belçika)


Uno-X Mobility (Norveç)


Caja Rural-Seguros RGA (İspanya)


Equipo Kern Pharma (İspanya)


VF Group Bardiani-CSF-Faizané (İtalya)


Burgos- Burpellet- BH (İspanya)


Team Polti VisitMalta (İtalya)


Tietema Rockets (Fransa)


Euskaltel-Euskadi (İspanya)


Solution Tech Vini Fantini (İtalya)


Team Flanders-Baloise (Belçika)


Wagner Bazin WB (Belçika)


Team Novo Nordisk (ABD)



Continental Team


Terengganu Cycling Team (Malezya)


Mazowsze Serce Polski (Polonya)


China Glory-Mentech Continental Cycling Team (Çin)


Bike Aid (Almanya)


İstanbul Büyükşehir Belediye Spor (Türkiye)


Spor Toto Cycling Team (Türkiye)


Konya Büyükşehir Belediye Spor (Türkiye)



60. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nun tanıtım toplantısı yapıldı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Haydar Aliyev, vefatının 22. yılında Üsküdar Üniversitesi’nde anıldı Azerbaycan’ın eski Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev, vefatının 22. yılında Üsküdar Üniversitesi’nde düzenlenen programda anıldı. Etkinlikte, Aliyev’in siyasi mirası ve Türkiye-Azerbaycan kardeşliğine katkıları ele alındı. Üsküdar Üniversitesi Merkez Yerleşkesi Nermin Tarhan Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen "Türkiye-Azerbaycan kardeşliğinin mimarı: Ulu Önder Haydar Aliyev’i Anma Gecesi" programı, saygı duruşu ve Türkiye ile Azerbaycan milli marşlarının okunmasıyla başladı. Açılışın ardından düzenlenen panelde; Yıldız Teknik Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Doğan, İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Celal Erbay, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kerem Karabulut ile Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Okan Yeşilot, Haydar Aliyev’in siyasi mirası ve Türkiye-Azerbaycan ilişkilerine katkılarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Panelin ardından ses sanatçısı Süreyya Eyvazova, Azerbaycan’ın simge eserlerinden "Sarı Gelin" türküsünü seslendirdi. "Tarihimize baktığımızda biz hem kardeşiz hem soydaşız hem de kader ortağıyız" Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nazife Güngör, Haydar Aliyev’in Azerbaycan milleti için taşıdığı önemi vurgulayarak, gerçekleştirdiği anma konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "İki liderimizden, iki ulu önderimizden birini bugün burada anıyoruz. Biri Atatürk, biri Haydar Aliyev. Her ikisi de bizim yolumuzu açtı. Biri Türkiye’nin, biri Azerbaycanlı Türklerin yolunu açtı. Azerbaycan bizim için can, Azerbaycanlı kardeşlerimiz de can kardeşlerimizdir. Uzakta olsak bile gönül bağıyla bağlıydık ve o kültürün, o toplumun içerisine girdikçe aslında ne kadar yakın olduğumuzu; benzerlik de değil ne kadar aynı olduğumuzu fark ettim. Aslında bizim bir olduğumuzu keşfettim. Ortak kültür, ortak dil ayrı bir dil değil, hepimiz aynı dili konuşuyoruz. Ama bir kan birliği kesinlikle var ve bu kan birliğinin, genetik birliğinin, genetik aynılığın ben artık kimyasına çok inanmaya başladım. Çünkü yabancı hissetmiyoruz orada, benim için başka bir ülke değil. Tarihimize baktığımızda aslında biz hem kardeşiz hem soydaşız hem de aslında kader ortağıyız; aynı mücadelelerden geçmişiz. Emperyalist güçler tarafından aynı acılar çektirilmiş, aynı mücadele süreçleri yaşanmış. Dolayısıyla Haydar Aliyev gibi, Mustafa Kemal Atatürk gibi ulu önderler eğer bu kadar güçlü biçimde bizlere ışık tutup bizim yollarımızı açtılar ise, bu üniversitenin çatısı altında da şunu söyleyebilirim ki bizler için en büyük güç bilgi olmalı. Çünkü biz emperyalist güçlerle ancak ve ancak bilgi ile başa çıkabiliriz. Bu iki ulu önderin özelliği, her iki önder de kahramanlık destanını kendi halklarıyla birlikte, kendi milletleriyle birlikte yazdılar. Destanı cephede, meydanlarda birlikte gerçekleştirdiler. Birlikte kahramanlık hikayeleri yazıldı ve tarihe birlikte geçildi; milletiyle bütünleşerek ve büyük millet sevgisiyle. İktidar hırsı değil, millet sevgisi, milleti kurtarmak, bağımsızlık ve özgürlük sevdasıyla gerçekleştirilen büyük bir güç, büyük bir enerji. Dolayısıyla onlara çok şey borçluyuz." "Bilmek ve bilgi yolunda ittifak, her tür emperyal baskıdan kurtaracaktır" Prof. Dr. Güngör, bilginin iki millet arasındaki birleştirici gücü artıracağını ve güçlü bir Türk ittifakının bilgili insanlarla mümkün olabileceğini dile getirerek, "Bugün burada olmanız bizler için çok anlamlı. Ülker Hanım bize "’İyi ki kapılarınızı açtınız’ demişti. Ben de dedim ki; biz kapıları açmadık, kapılar zaten hep açıktı. Biz çünkü kapıları kapatamayız, kapılar hep açık çünkü biz kardeşiz, biz aynı milletiz. Biz birbirimize dayanırsak güçlü oluruz. Yoksa bir tarafta Amerika, bir tarafta Rusya, geleceğin belki emperyal gücü Çin; bunlar için biz hep başkası olacağız, biz hep öteki olacağız. Bizim öteki olmaktan kurtulmamızın tek bir yolu var: Birbirimizi tanımak, birbirimizin farkına varmak ve biz olabilmek. Onun için de bilgi ittifakı yapmalıyız. Biz zaten kardeş ittifakı yapıyoruz, bilgi ittifakı yapmalıyız. Üniversitelerimiz arasında bilgi alışverişi, etkileşimi hızlandırmalıyız. Bunu çok daha güçlü hale getirmeliyiz. Bilmek ve bilgi yolunda ittifak, her tür emperyal baskıdan kurtaracaktır. Dolayısıyla da farkında olmak, dolayısıyla da birbirinin yanında olmak, birbirinin içerisinde olmak, ittifakı güçlü bir Türk ittifakı oluşturabilmek, güçlü bir Türk bloku oluşturabilmek. Bunun yolu da aşkın insan yetiştirebilmek, bilinçli insan yetiştirebilmek ve bilgili insan. O nedenle de eğitim güçlerimizi birleştirmeliyiz. Bu tür topluluklarda da bunun farkını ve bunun farkındalığını sürekli güçlendirmeliyiz. Ben tekrar huzurunuzda Ulu Önderimiz Haydar Aliyev’i saygıyla, minnetle, sevgiyle anıyorum" ifadelerine yer verdi. Program, konuşmacılara ve katkı sunanlara plaket takdim edilmesiyle sona erdi.