MAGAZİN - 11 Mayıs 2017 Perşembe 13:37

Eylem Toraman ve İbrahim Toraman’la yemekte yakalanan kadın yeniden karşı karşıya geldi

A
A
A
Eylem Toraman ve İbrahim Toraman’la yemekte yakalanan kadın yeniden karşı karşıya geldi

Eski milli futbolcu İbrahim Toraman’ın boşanma aşamasında olduğu eşi Eylem Toraman, eski arkadaşı Ayşe T.

Eski milli futbolcu İbrahim Toraman’ın boşanma aşamasında olduğu eşi Eylem Toraman, eski arkadaşı Ayşe T.’yi “İbrahim lehine ifade verirsen seni öldürürüm” diye tehdit ettiği iddialarına ilişkin davada sanık olarak hakim karşısına çıktı. Davanın şikayetçisi Ayşe T., ağlayarak “Eylem Toraman, çalıştığım yerdeki kadınlara, ’Sizin yerinizde olsam ben bu kadına güvenmem, kocalarınıza sahip çıkın’ dedi” şeklinde ifade verdi.


İbrahim Toraman ile boşanma davaları süren Eylem Toraman’ın, boşanma aşamasındayken eşiyle baş başa yemek yiyen eski arkadaşı Ayşe T.’yi tehdit ettiği iddialarına ilişkin hakkında açılan davada hakim karşısına çıktı.


İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya sanık Eylem Toraman ile şikayetçi Ayşe T. ve avukatları katıldı. Kimlik tespitinde İbrahim Toraman ile boşanma davalarının henüz sonuçlanmadığını ve nafakayla geçindiğini belirten sanık Eylem Toraman, Ayşe T.’ye karşı “tehdit ve hakaret” suçunu işlediği iddiasıyla ifade verdi.


Ayşe T.’yi 2010 yılından beri tanıdığını, daha sonraki dönemde İbrahim Toraman ile tanıştığını kaydeden Eylem Toraman, “İbrahim, evli ve 2 çocuklu bir erkekle ilişkisi olduğu gerekçesiyle Ayşe T. ile görüşmemi yasakladı. Bu nedenle kendisini düğünüme de çağırmadım. Hatta Ayşe T. düğünümün ertesi günü bana ‘Sen zaten hamile kalıp evlendin İbrahim ile’ diye mesaj attı. Sonradan özür diledi, barıştık. Ben evlendikten sonra ara ara Ayşe T. ile görüşüyordum. Eşim beni çok ağır şekilde darp etmişti. Boşanma davası açacaktım. Ayşe T. eşimle flört aşamasındayken ki dönemde yanımdaydı. Bu yüzden kendisinden tanıklık yapmasını istedim. O da kabul etti” dedi.



“Televizyonda eşimle baş başa yemek yediğini gördüm”


Ayşe T.’nin bir süre sonra kendisine tanıklık yapmak istemediğini belirten bir mesaj atığını söyleyen Toraman, “Bundan birkaç gün sonra televizyondan İbrahim ile Ayşe T.’nin baş başa yemek yediği görüntüleri içeren haber izledim. Çok şaşırdım. Yemek haberinden sonraki dönemde bir gün babamın adliyede bir işi vardı. Kendisiyle beraber adliyeye geldim. İşimizi hallettikten sonra, adliyede çalıştığını bildiğim Ayşe T.’ye kendisiyle görüşmek istediğimi söyledim. Kabul etmedi. Bunun üzerine yanına gittim. Beni görünce agresifleşti. Bağırdı. Sakinleşmesini söyledim, bağırmaya devam etti. Dışarıda konuşalım dedim, istemedi. Eşimle kendisinin yemek yediği haberleri gördüğümü, bunun anlamının ne olduğunu sordum” ifadelerini kullandı.



“Olaydan sonra karşılaştık, bana tokat attı”


Bu söz üzerine Ayşe T.’nin “Sanane istediğimle yemek yerim, istediğimle yatarım. Git eşine sor ne yaptığımızı” dediğini belirten Toraman, “ Ayşe T.’ye ‘Yazıklar olsun, yıllardır bir dostluğumuz var. Belki barışacağız. Önce tanıklık yapacağım dedin, sonra neden kocamla görüştün?” diye sordum. Ayşe T. güvenlik çağırdı. Orada bulunan diğer çalışan kadınlara, ‘Sizin yerinizde olsam ben o kadına güvenmem, kocalarınıza sahip çıkın’ dedim. Bu olaydan bir hafta kadar sonra Ayşe T. ile Etiler’de karşılaştım. Kocamla neden yemek yediğini bir kez de orada sordum. ‘Beni iş yerimde rezil ettin o..’ diyerek bana tokat attı. Bununla ilgili davamız sürmektedir. Adliyedeki olayın hemen sonrasında değil, tokat olayı nedeniyle kendisini şikayet edince benim hakkımda suç duyurusunda bulunmuş” şeklinde konuştu.


Şikayetçi ağlayarak ifade verdi


Şikayetçi Ayşe T. ise, “Söylenen tarihte adliyede memurluk görevimi icra ediyordum. Odama geldim masamda Eylem Toraman’ı gördüm. Neden geldiğini sordum. Basında çıkan kocasıyla yemek yediğim haberlerini sordu. Ben eşiyle baş başa yemek yemedim, orada başkaları da vardı. Benimle dışarıda konuşmak istemişti ama acil yetiştirmem gereken işler olduğundan çıkamadım. Ama bana çok ağır şeyler söyleyeceğini tahmin etmediğim için çalıştığım odada konuşabileceği söyledim. Bana bağırdı, bütün arkadaşlar odaya geldi. Odadaki kadınlara, ‘Kocanıza dikkat edin, bu ka, oya güvenmeyin’ dedi. Bana hitaben de ‘Kocamın lehine tanıklık yaparsan seni öldürürüm’ diye bağırdı” ifadelerini kullandı. Geçmişte yaşadığı travmatik bir olay nedeniyle 6 yıldır psikolojik tedavi gördüğünü ağlayarak anlatan Ayşe T. “Bu olaydan sonra kullandığım ilaçların sayısı arttı” dedi.


Ara kararını açıklayan mahkeme, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Muğla’da Hz. Mevlana 752. Vuslat Yıldönümünde anıldı Muğla’da Hz. Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin vefatının 752. yıldönümü dolayısıyla ’Şeb-i Arus’ programı düzenlendi. Muğla’da faaliyet gösteren Konya Karamanlılar Derneği’nin organizasyonuyla Gazi Mustafa Kemal Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen anma töreninde protokol üyeleri ve sayıda vatandaş bir araya geldi. Gecede, Mevlana’nın öğretileri ve insanlığa mirası üzerine önemli vurgular yapıldı. Programın açılış konuşmasını yapan Konya Karamanlılar Derneği Başkanı Erol Kütahyalı, Mevlana’nın sadece söz söyleyen değil, söylediklerini bizzat hayatına tatbik eden bir şahsiyet olduğunu vurguladı. Kütahyalı konuşmasında, "İnsan, bildiği için değil, bildiğini yaşadığı zaman insandır. Hz. Mevlana’nın asırlardır gönüllerde diri kalmasının asıl sebebi budur. O, sadece süslü sözler söyleyen biri değil, öğütlerini bizzat yaşayan bir kişi olduğu için hala aramızdadır. Geçmişte olduğu gibi, önümüzdeki asırlarda da hoşgörü timsali Hz. Mevlana’yı anmaya ve onun felsefesini içimizde yaşatmaya devam edeceğiz" dedi. Törene katılan Muğla Vali Yardımcısı İsmail Soykan ise Mevlana’nın evrensel değerlerine dikkat çekti. Soykan, Mevlana’nın 1207 yılında Belh şehrinde doğup 17 Aralık 1273’te Konya’da vuslata erdiğini hatırlatarak şunları söyledi: "Mevlana’nın insan anlayışının temelinde; nefsini arındırarak ilahi aşka ulaşmak vardır. Bu yolun temel taşları aşk, sabır, tevazu ve hoşgörüdür. Bu özellikler o dönemde olduğu gibi bugün de toplum olarak en çok ihtiyaç duyduğumuz değerlerdir. Bu felsefeyi ve Hz. Mevlana’nın ruhunu yaşatan bu güzel geceyi organize eden Konya Karamanlılar Derneği Başkanı’na ve üyelerine teşekkür ediyorum." Konuşmaların ardından programın finalinde gerçekleştirilen ve manevi atmosferin doruğa çıktığı semazen gösterisi, katılımcılar tarafından büyük bir ilgi ve beğeniyle izlendi.