ÇEVRE - 20 Mayıs 2024 Pazartesi 09:39

Yıllardır yanmaya devam eden Amanos Dağı eteğindeki taş, ilgi çekiyor

A
A
A

Hatay’da Amanos Dağı eteğinde bulunan ‘yanan taş’ yaşanan gaz sızıntısının etkisiyle yıllardır yanmaya devam ediyor.

Arsuz ilçe merkezine 22 kilometre uzaklıkta bulunan Kurtbağı Mahallesi sınırlarında yer alan ‘yanan taş’ Amanos Dağı’nın eteğinde yer alıyor. Bölge halkı tarafından keşfedilen yanan taş yıllar geçtikçe vatandaşlarda merak uyandırmaya devam ediyor. Yer altından sızan gazdan dolayı yıllardır yanmaya devam ettiği düşünülen taş sık sık ziyarete uğruyor.

"Bu köyde hiç kimse yanan taşın ne zaman yanmaya başladığını bilmez"

Kurtbağı Mahallesi’nde yaşayan 56 yaşındaki Mustafa Kale, “Bu köyde hiç kimse yanan taşın ne zaman yanmaya başladığını bilmez. Buranın Roma İmparatorluğu’ndan beri yandığı söylenir. Benim rahmetli nenem 8 yaşında buraya gelmiş, ben ondan duymuştum bu yanan taşın hikayesini. Kurtbağı köyünün nüfusu bini aşkın, yıl dönümü buraya geziciler gelir. İzmir, Ankara, Adana gibi illerden insanların geldiğini biliyorum. Turla turcular gelir, birçok ilden gelen var” şeklinde konuştu.

Yıllardır yanmaya devam eden Amanos Dağı eteğindeki taş, ilgi çekiyorOgün Aslan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Batı Karadeniz Bölgesi’nde bir ilk Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Hastanesi’nde Üroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Engin Denizhan Demirkıran, bölgede ilk kez Thulium Fiber Lazer (THUFLEP) yöntemiyle prostat ameliyatı gerçekleştirdi. Yeni nesil lazer teknolojisi, prostat ameliyatlarında sağladığı avantajlarla dikkat çekiyor. Dr. Engin Denizhan Demirkıran, prostat ameliyatlarında geleneksel yöntem olan Transuretral rezeksiyon (TUR-P) ile Bipolar Enukleasyon (BİPOLEP) yöntemlerinin kullanıldığını bu yöntemlere BEUN Hastanesi bünyesine kazandırılan Thulium Fiber Lazer (THUFLEP) cihazı ile yenilik kazandırıldığına vurgu yaptı. Geleneksel yöntemlerden olan TUR-P ile prostatın kesilerek belirli bir seviyeye kadar inilebildiğini ve hastalığın tekrarlama ihtimalinin yüksek olduğunu anlatan Demirkıran, bir diğer yöntem olan BİPOLEP’de prostatın elektrik enerjisi ve itme kuvvetiyle kapsülden ayrılarak çıkarılmasının sağlandığını hatırlattı. Ancak Thulium Fiber Lazer yönteminin ise yenilik getirerek prostatın lazerle kesilerek tamamının kolaylıkla çıkartılabildiğini ve tekrarlama ihtimalinin düşük olduğunu anlatan Demirkıran şöyle dedi: "Bölgemizde ilk kez gerçekleştirdiğimiz Thulium Fiber Lazer (THUFLEP) prostat ameliyatı, klasik yöntemlere göre pek çok avantaj sunuyor. Daha önce yapılan TUR-P ameliyatlarında belirli bir alanı açarak işlem sonlandırılırken, bu yeni lazer teknolojisiyle prostat dokusu kapsül ile prostat arasından çıkarılabiliyor. Bu, hastalığın tekrarlama ihtimalini en aza indirirken, kanama riskini de büyük ölçüde azaltıyor. İlk hastamızı ameliyattan bir gün sonra taburcu ettik ve sondasını çıkararak idrar yapabildiğini gözlemledik.” "Hastalarımız büyükşehirlere gitmeden hastanemizde tedaviyi alabilecekler" Dr. Demirkıran, Thulium Fiber Lazer ile yapılan ameliyatın avantajlarına da değindi. Bölgede ilk kez yapılan ameliyatla birlikte artık hastaların büyükşehirlere gitmek yerine BEUN Hastanesi’nde ameliyat olabileceğini ifade eden Demirkıran, “Bu teknoloji sayesinde daha büyük bir doku çıkarılması, hastaların çok daha rahat bir şekilde idrar yapabilmesine imkan tanıyor. Ayrıca, lazer enerjisi sayesinde neredeyse hiç kanama olmuyor. Bölgemizde böyle bir lazer cihazı daha önce bulunmuyordu. Artık hastalarımız büyükşehirlere gitmeden bu tedaviyi burada alabilecekler" diye konuştu. Dr. Demirkıran ayrıca hastanede uzun zamandır uyguladıkları Bipolar Enükleasyon Prostat (BİPOLEP) cerrahisi ile Thulium Fiber Lazer arasında teknik farklılıklar olduğunu belirterek, BİPOLEP cerrahisinin 2 yıldır hastanede uygulandığını, THUFLEP cerrahisinin ise ilk kez uygulandığını açıkladı. Demirkıran, “BİPOLEP’de elektrik enerjisi kullanırken, Thulium Fiber Lazer’de son teknolojik lazer enerjisi kullanıyoruz. Her iki yöntem de benzer avantajlar sağlasa da, lazer teknolojisi kanama açısından ek bir fayda sağlıyor.” Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Hastanesi, prostat ameliyatlarında ileri teknolojilerle hastalarına modern tedavi seçenekleri sunmaya devam ediyor.
Kütahya Vali Musa Işın, Elazığ’da canlı yayın konuğu oldu Kütahya Valisi Musa Işın, bir dizi ziyaret kapsamında gittiği memleketi Elazığ’da Kanal Fırat televizyonu’nda canlı yayın konuğu oldu. Kanal Fırat’da yayınlanan “Arka plan” adlı programda sunucu Ediz Erşen’in sorularını yanıtlayan Işın, Elazığ ve Kütahya’nın birçok açıdan birbirine benzediğini belirterek, “Her iki şehir de nüfus, ilçe sayısı, milletvekili sayısı ve sosyolojik yapı açısından büyük benzerlikler taşıyor. Kütahya halkı da Elazığ halkı gibi milli ve manevi değerlere bağlı, devletine sadık ve fedakâr bir halktır” dedi. Kuruluş ve kurtuluşun şehri Kütahya Kütahya’nın Türkiye tarihindeki önemine değinen Vali Işın, Kütahya’nın hem kuruluş hem de kurtuluş şehri olduğunu vurguladı. Germiyanoğlu Beyliği’ne başkentlik yapan Kütahya’nın Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde stratejik bir merkez olduğuna dikkat çekti. Şehzadeler şehri olarak bilinen Kütahya’da, Yıldırım Beyazıt ve II. Selim gibi önemli isimlerin valilik yaptığı dönemleri hatırlatarak, Osmanlı Devleti’nin kuruluş yeri olan Domaniç’in Kütahya’nın bir ilçesi olduğunu söyledi. Vali Musa Işın, Kütahya’nın yalnızca sanayi ve tarım değil, aynı zamanda bir kültür ve sanat şehri olduğunu dile getirdi. Büyük ressam Ahmet Yakupoğlu, Ünlü bestekar ve halk ozanı Hisarlı Ahmet ve ünlü gezgin Evliya Çelebi’nin Kütahya’da doğduğunu hatırlatarak, Kütahya’nın Türkiye’nin sanat ve kültür hayatına önemli katkılar sunduğunu vurguladı.
Malatya Vatandaşlar yollarının yapılmasını istiyor Deprem konutlarının yapıldığı İkizce bölgesinde yaşayan vatandaşlar Malatya Büyükşehir Belediyesi’nden yollarının yapılmasını istiyor. Malatya Büyükşehir Belediyesi önüne gelerek seslerini duyurmak isteyen İkizce Mahallesi sakinleri sorunlarına çözüm istiyor. Deprem sonrası mahallelerinin yanındaki hazine arazilerine deprem konutlarının inşa edilmesi ile bölgenin hem araç hem nüfus olarak daha yoğun olduğunu aktaran Mahalle Muhtarı Mehmet Tanrıverdi, “Bizim evlerimiz de hasar gördü. Biz de zarar gördük. Bizler de aynı sıkıntıyı yaşadık, hala yaşıyoruz. Tüm yollarımızın tahrip olmasına ses çıkartmadık. Çünkü insanlarımız bir an önce evlerine kavuşması için aynı hassasiyetimizi de gösterdik. Ancak depremin üstünde 20 ay bir zaman geçmesine rağmen mahallemizin yolları kullanılmaz durumda. Arazide tarım yapılmaz halde. Mahalle sakinleri mahallede oturamıyor. Hayvancılığımız bir kere yok oldu. Hayvancılığımız bitti. Hayvancılık İkizce’de olamaz” dedi. Birçok mahallenin de yollarının benzer durumda kötü olduğunu ifade eden Muhtar Tanrıverdi, “Beylerderesi köprünün onarımından dolayı, araçların birçoğu İkizce yolunu kullandığı için o yol da kullanılmaz halde. Bizlerin daha fazla mağdur olmaması için bir an önce gerekenin yapılmasını arz ederim” dedi. Mahalle sakinlerinden Salman Gültekin ise “Biz köylü olarak çok mağduruz. Yolumuz, evlerimiz toz toprak içinde. Bunu bizzat yapılması lazım. Köylü çok mağdur durumda. Evlerimiz oturulamaz hale gelmiş. Bağ bahçelerimiz, evlerimiz toz içinde. Evlerimizin kapılarını açamıyoruz. Balkonda oturamıyoruz. Evlerimiz camlarını açamıyoruz” ifadelerine yer verdi. Malatya Büyükşehir Belediyesi yetkililerinin 10 gün sonra gelip yolu yapacakları belirtmelerine rağmen halen gelmediklerini ifade eden Gültekin, “Yani tozun olduğu bölgede insanlar nasıl oturacak On gün sonra tamam dediler ama halen yirmi ay geçti yapılmadılar. Belediyenin bir an evvel bu işi yapması gerekir. O insanlara yazık” şeklinde konuştu. Mahalle Sakinlerinden Cihan Azak’ta yolların yapılmamasının kendilerini mağdur ettiğini dile getirerek, “Kiminin bahçeleri kurudu, hayvancılık yapılamıyor. Çok fazla sorun var. Şehre bu kadar yakın bir yer olmasına rağmen çok fazla sorun var ve sorun çözülmüyor. Sadece bekletiliyor. İnsanlara sözler veriliyor ve sözler tutulmuyor maalesef. Biz bu yolu bir senedir yapılması için müracaat etmediğimiz makam kalmadı. İstediğimiz 5 kilometrelik bir yol başka bir şey istemiyoruz” diye konuştu.