GÜNDEM - 18 Ekim 2024 Cuma 09:54

Depremden 18 ay sonra izine rastlanan genç kızın naaşı, 20 ay sonra anne ve babasının yanına nakledildi

A
A
A
Depremden 18 ay sonra izine rastlanan genç kızın naaşı, 20 ay sonra anne ve babasının yanına nakledildi

Hatay’da depremin 18. ayında başka bir isimle defnedildiği fark edilen Merve Ateş’in naaşı, asrın felaketinde vefat eden anne ve babasının yanına nakledildi. Kardeşine ait bir mezara kavuşmanın buruk mutluluğunu yaşadığını dile getiren İlknur Karaca, “Kardeşimin 20 ay sonra mezarı oldu, duasını edebileceğiz” dedi.


Depreme İskenderun ilçesi Mustafa Kemal Mahallesi’nde yakalanan Merve Ateş’in anne ve babası enkazda kalarak hayatını kaybetmişti. Ateş’in ailesiyle birlikte yaşadığı evlerinin enkazında genç kıza ait herhangi bir ize rastlanamamıştı. Genç kızdan acı haber asrın felaketinin 18. ayında gelmiş ve DNA eşleşmeleri ile resimlerle yapılan kontroller sonucunda Ateş’in cenazesinin İskenderun ilçesinde bulunan Çankaya Mezarlığı’na Yağmur Uçmaz ismiyle defnedildiği fark edilmişti. Mezarı açılan Merve Ateş’in naaşında kendisine ait kolye ve eşyalara rastlanırken 2. kez yapılan DNA’da kesin sonuç ortaya çıktı. Ateş’in naaşı ablaları tarafından Arsuz ilçesi Kışla Mahallesi Mezarlığı’na babasının ve annesinin yanına nakledildi.


Kardeşinin naaşının bulunmasına destek verenlere teşekkürlerini dile getiren Merve Ateş’in ablası İlknur Karaca, “6 Şubat’tan bu yana kız kardeşim Merve Ateş kayıptı. Hiçbir yerde ulaşamamıştık. 18 ay sonra çok şükür, mezarını bulduk. Bunun şükrünü ediyoruz. Kız kardeşimi biz hep sağ aradık, fakat ölmüş olabileceği ihtimalini de bulunduruyorduk. Ama kimsesizler mezarlığı tarandığında DNA’larda eşleşme de olmadı. Bundan 5 ay kadar önce İçişleri Bakanımız Ali Yerlikaya’nın verdiği destekle kurulan arama komisyonuyla kardeşimin mezarı bulundu, rabbim razı olsun. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi.



“Biz kardeşimi Merve Ateş olarak aradık fakat Yağmur Uçmaz olarak defnedilmiş”


Kardeşinin Yağmur Uçmaz ismiyle defnedildiğini ifade eden Karaca, “Biz kardeşimi Merve Ateş olarak aradık ama fakat Yağmur Uçmaz olarak defnedilmiş. Savcılıktan bize gelen haberle fotoğrafın eşleşip, eşleşmediğini öğrenmek istediklerini söylediler. Yağmur Uçmaz adına tutulan kayıtta fotoğrafta kız kardeşimin fotoğrafı vardı. Farklı isimle defnedilmiş. Biz hep kimsesizler mezarlığında aradık ama Yağmur Uçmaz olarak defnedilmişti” diye konuştu.



“Kardeşimin 20 ay sonra mezarı oldu, duasını edebileceğiz”


Depremden bu yana umutla aradığı kardeşinin 20 ay sonra bir mezarı olduğunu belirten Karaca, “Mezarda Yağmur Uçmaz olarak defnedilen kişinin kız kardeşim olduğundan emin olmak için tekrar DNA istedik. Mezar bundan 2 hafta önce açıldı. Mezarın başında açıldığında eniştem vardı. DNA’ya gerek kalmadan üzerinden kardeşimin kolyesi çıktı. DNA sonucunda da kız kardeşim Merve Ateş olduğu çıktı. Bundan 3-4 gün öncesinde de kız kardeşimin mezarını annemin ve babamın yanına taşıdık. Yani çok şükür bulduk, bir mezar taşı olsun istemiştik ve rabbime şükürler olsun, artık bir mezarı var. Kardeşimin 20 ay sonra mezarı oldu, duasını edebileceğiz” ifadelerini kullandı.



Depremden 18 ay sonra izine rastlanan genç kızın naaşı, 20 ay sonra anne ve babasının yanına nakledildi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Rektör Özölçer, Maden Sektöründe İş Güvenliği programına katıldı BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, Zonguldak İŞKUR İl Müdürlüğü tarafından 4 Aralık Dünya Madenciler Günü dolayısıyla düzenlenen “Maden Sektöründe İş Güvenliği” programına katıldı. Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi ev sahipliğinde Farabi Kampüsü İŞKUR İl Müdürlüğü Ofisi’nde 4 Aralık Dünya Madenciler Günü dolayısıyla “Maden Sektöründe İş Güvenliği” konulu etkinlik düzenlendi. Etkinliğe BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, Zonguldak Vali Yardımcısı Şenol Levent Elmacıoğlu, Türkiye Taşkömürü Kurumu Genel Müdür Yardımcısı Ercan Gebeş, Zonguldak İŞKUR İl Müdürü Okan Şentürk, madenciler ve akademisyenler katıldı. Programın açılışında konuşan Zonguldak İŞKUR İl Müdürü Okan Şentürk, 4 Aralık Dünya Madenciler Günü dolayısıyla Zonguldaklı madencilerle bir araya gelmekten dolayı mutlu olduklarını ifade ederek desteklerinden dolayı Rektör Özölçer’e teşekkür etti. Programda BEUN İş Sağlığı ve Güvenliği Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Sefa Kocabaş, “İş Sağlığı Güvenliği” konulu bir sunum gerçekleştirerek madencilikte yaşanan iş kazalarını örneklerle anlattı. İş sağlığı ve güvenliğinin önemine değinen Kocabaş sunumunda ayrıca Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi İş Sağlığı ve Güvenliği Koordinatörlüğünün faaliyetlerinden bahsetti. Beğeni toplayan sunumun ardından Zonguldak Vali Yardımcısı Şenol Levent Elmacıoğlu, Dr. Öğr. Üyesi Kocabaş’a plaket takdim etti ve tüm madencilerin 4 Aralık Dünya Madenciler Günü’nü kutladı. Ayrıca etkinlik kapsamında, günün anlam ve önemine binaen etkinliğe katılan madencilere katılım belgesi takdim edildi. Etkinlikte konuşan BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer ise Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesinin mühendislik kökenli olduğuna dikkat çekerek, Maden Mühendisliği Bölümü vasıtasıyla ortaya koydukları çalışma ve faaliyetler ile madencilerin her zaman yanında olmak için var güçleriyle çalıştıklarını belirtti. Rektör Özölçer ayrıca Üniversite olarak geleceğin maden mühendislerini ve bilim insanlarını yetiştirdiklerini belirterek “Yetiştirdiğimiz mühendislerimizle, madencilerimize yalnızca teorik bilgileri değil, aynı zamanda bu mesleği özümsemiş bir ruhu da kazandırmayı ilke ediniyoruz.” şeklinde açıklamada bulundu. Etkinlik günün anısına çekilen toplu fotoğraf çekimiyle son buldu.
Zonguldak BEUN’da “Hala Sultan” adlı belgesel gösterimi gerçekleştirildi Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesinde, Kültür ve Turizm Bakanlığı himayesinde hazırlanan ve Prof. Dr. Uğur Çevik’in yapımcılığı ile Baran Mayda’nın yönetmenliğini üstlendiği “Hala Sultan” adlı belgesel gösterimi gerçekleştirildi. Sezai Karakoç Kültür Merkezi’nde düzenlenen etkinliğe BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, Karadeniz Teknik Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Uğur Çevik, Anadolu Kültür ve Sanat Meclisi Derneği Başkanı Baran Mayda, senato üyeleri, akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı. Etkinliğin açılış konuşmasını gerçekleştiren Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, Akdeniz’in nuru ve Kıbrıs’ın bekçisi olarak da bilinen Hala Sultan’ın, İslam dünyasında önem arz eden hayatını ve şehit olduğu Kıbrıs’ta kabrinin bulunduğu Hala Sultan Tekkesinin varlığının bilinmesi üzerine hazırlanan belgesin önemine dikkat çekti. Rektör Özölçer, “Kültür ve Turizm Bakanlığı himayesinde hazırlanan, yapımcılığını ve konsept danışmanlığını Kıymetli Prof. Dr. Uğur Çevik Hocamızın, yönetmenliğini ise Değerli Baran Mayda Bey’in üstlendiği “Hala Sultan” olarak da bilinen Ümmü Harâm, Peygamberimizin değer verdiği ve yine Hz. Muhammed’in müjdelediği ilk deniz seferinde şehadete eren oldukça muteber bir kişiliktir. Peygamberimizin “annemden sonra annem” diyerek değer verdiği rivayet olunan bu güzel insan, sadece Kıbrıs’ta değil, tüm İslam âleminde her zaman hayırla yâd edilmektedir.” dedi. Rektör Özölçer konuşmasına son verirken, “Hala Sultan hususunda böylesine değerli bir çalışmanın hazırlanmasında büyük katkı sağlayan başta Kültür ve Turizm Bakanlığı olmak üzere belgeselin yapımcılığı ve konsept danışmanlığını üstlenen Karadeniz Teknik Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Uğur Çevik ile belgeselin yönetmenliğini yapan Anadolu Kültür ve Sanat Meclisi Derneği Başkanı Baran Mayda Bey’e teşekkür ediyorum.” şeklinde konuştu. BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer’in konuşmasının ardından belgesel gösterimine geçildi. “Hala Sultan” adlı belgesel gösteriminin akabinde Hala Sultan belgeselin yapımcılığını ve konsept danışmanlığını üstlenen Prof. Dr. Uğur Çevik kürsüye gelerek belgeselin hazırlanış ve tamamlanma süreci hakkında bir konuşma gerçekleştirdi. Prof. Dr. Çevik konuşmasında şu ifadeler yer verdi: “1983 yılında Kıbrıs’ta bulunduğumuz sırada Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Kurucu Cumhurbaşkanı merhum Rauf Denktaş Bey ile tanıştıktan sonra Kıbrıs ve Kıbrıs Türkleri’nin tarihi, kültürel değerlerinin tüm dünyaya tanıtılması ve aktarılması için çalışmalar yapmaya başladık. Kıbrıs’ın İslam dünyası açısından sahip olduğu önemi anlamak ve Peygamberimizin teyzesi olarak da bilinen Kıbrıs şehidi Hala Sultan’ın, İslam tarihi ve Türk-İslam kültüründe tanınıp gelecek kuşaklara aktarılmasının manevi değerlerimiz ile kültürel zenginliklerimizin korunması için oldukça önem arz etmektedir. İşte bu duygu ve düşüncelerle hazırladığımız belgeselimizin oluşmasında katkı sağlayan başta Kültür ve Turizm Bakanlığı olmak üzere belgeselin yapımında emeği geçen herkese ve bizlere bu belgeselin Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi ev sahipliğinde gösterimini gerçekleştirme fırsatını sunan Rektörümüz Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer’e teşekkürlerimi sunuyorum.” “Hala Sultan” adlı belgesel gösterimi etkinliği, Rektör Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer’in belgeselin yapımcılığı ve konsept danışmanlığını üstlenen Prof. Dr. Uğur Çevik ile yönetmenliğini yapan Baran Mayda’ya teşekkür belgelerini takdim etmesi ve günün anısına toplu hatıra fotoğrafı çekilmesinin arından sona erdi.
Afyon Afyonkarahisar Valiliği’nden kamu güvenliğiyle ilgili önemli karar Afyonkarahisar Valiliği’nden yapılan yazılı açıklamada, kamu güvenliği ve kamu düzeninin korunması amacıyla her türlü kesici, delici, bereleyici aletler ve bıçakların maksat dışı ve belirlenen usul haricinde taşınması, ruhsatlandırılmış yerler dışında satışı yasaklandı. Konuyla ilgili valilikten yapılan yazılı açıklamada, kararda amacın kamu düzenini, genel asayiş ve güvenliğin sağlanması olduğu belirtildi. Açıklamada, “Güvenliği önemli derecede doğrudan etkileyen, rahat taşıması ve kolay erişilebilir olması sebebiyle 6136 sayılı kanun çerçevesinde sayılmayan kesici ve delici aletlerin son zamanlarda satılması ve taşınmasının yaygınlaştığı, bunları toplumda korku ve paniğe neden olduğu gözlenmiştir. Bu nedenle ilimiz sınırları içerisinde kişilere karşı işlenmesi muhtemel bıçakla yaralama, öldürme ve yağma gibi suçların bu kararın uygulanmasıyla önlenmesi amaçlanmaktadır. Bu karar Afyonkarahisar il sınırları içerisinde 6136 sayılı kanun dışında kalan her türlü kesici, delici, bereleyici aletler ve bıçakları maksat dışı ve belirlenen usul harici taşıması, kişi üzerinde veya araç içerisinde açıkta ve çantada, paketsiz, ambalaj olarak taşınması ve bulundurulması, bunların ruhsatlandırılmış yerler dışında veya seyyar olarak veya tabla üzerinde sergilenmesi ve satışının yasaklanması ve bu yasaklara uymayanlara idari para cezası uygulanmasına ilişkin düzenlemedir” ifadelerine yer verildi.