ÇEVRE - 17 Mart 2025 Pazartesi 10:04

3 bin 500 dönemlik meraydı, Türkiye’nin ilk kırsal uydu kenti oldu

A
A
A
00:00
00:00
HD

Hatay’da Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın çalışmalarıyla 16 mahalleyi birleştirerek inşa edilen Türkiye’nin ilk kırsal uydu kentinde sona gelindi. Yaklaşık 692 köy evinin inşa edildiği kırsal uydu kenti, geçmişte hayvanların otlatıldığı mera alanıyken yüzlerce depremzede aileye sıcak yuva olacak.

Kahramanmaraş merkezli depremlerde en çok yıkıma uğrayan Hatay’da binlerce bina yerle bir oldu. Asrın felaketinin ardından Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından bölgenin yeniden inşası için başlatılan çalışmalar aralıksız sürüyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı Yapı İşleri Genel Müdürlüğü tarafından Hatay’ın Kumlu, Reyhanlı ve Antakya ilçelerindeki 16 mahallede yıkılan evlerin yerine Kumlu’nun Cumhuriyet Mahallesi’nde Türkiye’nin ilk kırsal uydu kentini kurdu. Betonarme ve çelik karkastan yapılan evler, 100 ile 125 metrekare aralığında 3+1 olarak inşa edildi. Uydu kentte altyapı, zemin iyileştirmeleri ve yollar da hızla tamamlanıyor. Ayrıca bölgede okul, sağlık ocağı ve ibadethane için de yer ayrıldı. Eskiden hayvanların otlandığı mera alanı olan arazi şimdiyse yüzlerce depremzedeye sıcak yuva olmaya başladı.

3 bin 500 dönemlik meraydı, Türkiye’nin ilk kırsal uydu kenti oldu

"Burası önceden meraydı şimdi ise bize yuva oldu"

Eskinde hayvanların otlatıldığı mera alanıyken şimdi depremzede ailelere sıcak yuva olan konutların inşa edildiği alan olduğunu ifade eden Cumhuriyet Mahallesi Muhtarı Ahmet Güngör, "Eskiden burada 3 bin 500 dönümlük meramız vardı. Bu meranın içinde ev yapacaklarını kimse tahmin edemezdi. Eskiden hayvanların otlandığı yerler, bize ev oldu. Sağ olsun devletimizden, üçe beşe bakmadan bizlere konut yaptı. Reisimiz Cumhurbaşkanımızdan muhtarlarımıza kadar teşekkür ederiz. Evler çok mükemmel bir yapı. Eskiden oturduğumuz evleri böyle değildi. Dolabından tut lavabosuna kadar böyle bir şey yoktu. Böyle evlerin yapılacağını tahmin edemezdik. Burası önceden meraydı şimdi ise bize yuva oldu" dedi.

3 bin 500 dönemlik meraydı, Türkiye’nin ilk kırsal uydu kenti oldu

"Yeni evlerimize Nisan ayının sonlarında taşınacağız"

Yeni yapılan yuvalarına Nisan ayının sonunda taşınacaklarını söyleyen Abdurrahman Benli, "Evler çok güzel. Devletimizden Allah razı olsun. Dolaplarımız ve diğer şeyler çok güzel. Allah devletimizi düşürmesin. Yeni evlerimize Nisan ayının sonlarında taşınacağız" şeklinde konuştu.

3 bin 500 dönemlik meraydı, Türkiye’nin ilk kırsal uydu kenti oldu

"Yeni yapılan evler çok güzel ve eski oturduğumuz köy evlerinden daha lüks oldu"

Yeni inşa edilen köy evlerinden övgüyle bahseden Bilal Kıratlı, "Yeni yapılan evler çok güzel. Eski oturduğumuz köy evlerinden daha lüks oldu. Mükemmel evler yapıldı. Önceden Hatay yöresinde böyle evlerde yaşayan yoktu. Burası meraydı ve devletimizin yaptığı işlere bakabilirsiniz. Meraydı bizlere ev oldu. Böyle evleri hayal edemezdik" ifadelerini kullandı.

Ramazan İlın - Veysel Korkmaz

3 bin 500 dönemlik meraydı, Türkiye’nin ilk kırsal uydu kenti oldu

3 bin 500 dönemlik meraydı, Türkiye’nin ilk kırsal uydu kenti oldu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul A Milli Takım, sağanak yağmur altında çalıştı A Milli Futbol Takımı, UEFA Uluslar Ligi’nde A Ligi’ne yükselebilmek için Macaristan ile 20 ve 23 Mart’ta oynayacağı play-off maçlarının hazırlıklarını yaptığı antrenmanla sürdürdü. TFF Hasan Doğan Milli Takımlar Kamp ve Eğitim Tesisleri’nde Teknik Direktör Vincenzo Montella yönetiminde sağanak yağış altında gerçekleştirilen idmana dünkü çalışmaya seyahat programları nedeniyle katılamayan Demir Ege Tıknaz, Hakan Çalhanoğlu, Kerem Aktürkoğlu ve Orkun Kökçü de yer aldı. Dün yapılan antrenmana ağrıları nedeniyle katılamayan Mert Günok bugünkü çalışmada takımdaki yerini aldı. Hamstring bölgesindeki ağrısı devam eden Merih Demiral tedavisinin devam etmesi, Emre Mor da ağrıları nedeniyle tedbir amaçlı olarak antrenmana katılmadı. Saha antrenmanında oyuncular ısınma hareketlerinin ardından pas çalışması yaptı, son bölümde de Macaristan karşılaşmasının taktiği üzerinde duruldu. İtalya’nın Roma kulübünde forma giyen ancak sakatlığı nedeniyle aday kadroda yer almayan Zeki Çelik, hafta boyunca tedavisini milli takım sağlık heyetinin gözetiminde sürdürmek için konakladığı TFF’nin Riva’daki tesislerinde antrenmanı da izledi. Ay-yıldızlıların bugün yaptığı antrenmanı TFF Başkanı İbrahim Ethem Hacıosmanoğlu, Başkan Vekilleri Mecnun Otyakmaz, Fuat Göktaş ve Ceyhun Kazancı ile Yönetim Kurulu Üyesi Zafer Bahadır Saraç da tribünden takip etti.
Ankara Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Coğrafyamız üzerinde istilacı heveslerle coğrafyamız üzerinde ameliyat yapmaya yeltenenler karşılarında Türkiye’yi bulacaktır" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Arz-ı mevud hezeyanıyla coğrafyamızı kana, gözyaşına ve zulme boğmak isteyenlerin sonuna kadar karşısında duracağız. Bir asır evvel olduğu gibi, istilacı heveslerle coğrafyamız üzerinde ameliyat yapmaya yeltenenler karşılarında Türkiye’yi bulacaklardır" dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Milli Savunma Üniversitesi’nde düzenlenen Kara Harp Okulu Öğrencileriyle iftar Programı’nda konuştu. Ramazan ayının hayırlar getirmesini temennisinde bulunan Erdoğan, "Sizlerin vasıtasıyla ülkemizde ve sınırlarımız ötesinde fedakarca görev yapan tüm askerlerimize selamlarımı, sevgilerimi gönderiyorum. Her birine vazifelerinde üstün başarılar temenni ediyorum. Yine bu vesileyle şanlı tarihimizin kilometre taşlarından olan Çanakkale Deniz Zaferimizin 110. yıldönümü kutlu olsun diyorum. Canları ve kanlarıyla, hafızalara kazınan direniş kıyamıyla, Çanakkale’de destan yazan şehitlerimizin tamamını kemali edeple yad ediyorum. Başta Anafartalar Kahramanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, mustahkem mevki kumandanı Cevat Paşa’dan Yarbay Selahaddin Adil Paşa’ya, kahraman ordumuzun tüm komutanlarını saygıyla anıyorum. Anadolu’nun ve gönül coğrafyamızın dört bir yanından gelerek, devrin zalimlerinin karşısına dikilen düveli muazzamanın müstevlilerine geçit vermeyen tüm kahramanlara Rabbimden bir kez daha rahmet diliyorum. Aziz vatanı düşman çizmelerine çiğnetmeyen, o demir çemberi göğsünde kırıp parçalayan tüm kahramanlarımıza bir kere daha şükranlarımı sunuyorum. Rabbim şehit ve gazilerimizin emanetine hakkıyla sahip çıkmayı, istiklal ve istikbal sancağını bundan sonra da aşkla, şevkle, gururla dalgalandırmayı bizlere de nasip eylesin diyorum" dedi. Çanakkale Zaferi’nin, Balkan Harbi’nden ve üst üste gelen ihanetlerden yorgun düşmüş, işgalci güçlerin hasta adam olarak gördükleri bir milletin yeniden şahlanışının, yeniden dirilişinin müjdecisi olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Genciyle, yaşlısıyla, kadını ve erkeğiyle el ele, yürek yüreğe verip zaferle taçlandırdığımız Milli Mücadelenin fitili Çanakkale Zaferi ile ateşlenmiş, bu zafer milletimize taptaze bir kıyam ve diriliş ümidi aşılamıştır. Milletimizin hücrelerine işleyen şehadet bilinci, İstiklal Harbinde tüm ışıltısıyla bir kez daha parlamış, dünyanın diğer milletleri için mümtaz bir mücadele örneği teşkil etmiştir" şeklinde konuştu. "Ülkemizi hedef alan sinsi planları, hain emelleri, karanlık senaryoları arkasında kim olduğuna bakmadan tek tek yırtıp atıyoruz" Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kore’de, Kıbrıs’ta ve daha pek çok yerde Mehmetçik’in sergilediği vakur ve erdemli tavrın, milli kimliğimizin tarihe düştüğü birer eşsiz not hükmünde olduğunu belirterek, "Merhameti ve merhameti kadar mücadelesiyle de örnek bir ecdadın ahfadı olmaktan hepimiz iftihar ediyoruz" diye konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "110 yıl önceki hayasız akınları nasıl bozguna uğratıp vatanımızın birliğini milletimizin dirlik ve kardeşliğini temin ettiysek, bugün de aynı azim ve kararlılıkla mücadelemizi sürdürüyoruz. Ülkemizi hedef alan sinsi planları, hain emelleri, karanlık senaryoları arkasında kim olduğuna bakmadan tek tek yırtıp atıyoruz. Devletimizin payidar, milletimizin ebediyen muzaffer ve muvaffak olması için ne yapılması gerekiyorsa onu yapıyoruz" dedi. Türkiye’nin Avrupa ve Orta Doğu başta olmak üzere dünyayı etkisi altına alan değişim fırtınasını en hazırlıklı karşılayan ülkelerden biri olduğunu dost düşman fark etmeksizin herkesin ikrar ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Son dönemde uluslararası basında ülkemizle ilgili çıkan değerlendirmeler Türkiye’nin başarılarını açıkça teyit ve tespit etmektedir. Daha 3-5 sene öncesine kadar bizi kıyasıya eleştirenlerin çoğu şimdi bize hak vermeye başladı. Suriye ve Filistin’de takip ettiğimiz insani, vicdani ve onurlu politikaların ne kadar isabetli olduğu bugün herkes tarafından açıkça dillendiriliyor. Rusya Ukrayna arasındaki savaşta ilk günden beri izlediğimiz dengeli tutumunun doğruluğu çok daha iyi anlaşılıyor. Aynı tutumu Libya’dan Sudan’a Somali’den Karabağ’a Balkanlar’dan Doğu Akdeniz’e pek çok yerde görüyoruz. Gazi Mustafa Kemal’in yurtta Sulh Cihanda Sulh ilkesini daha adil bir dünya mümkündür şiarıyla birleştirerek girişimci bir dış politika tasavvuruyla Türkiye’yi küresel bir oyuncu haline getirdik, getiriyoruz. Ülkemiz içinde bazı çevreler halen kabullenmese de doğru zamanda hayata geçirdiğimiz doğru stratejimiz sayesinde bugün Doğu ve Batı ile eşit ilişkiler geliştirebilen, küresel adaletsizliklere tepki veren, milli politikalarını her şart altında uygulayabilen, çıkarlarıyla değerleri arasında tercih yapmak mecburiyetinde kalmayan bir Türkiye gerçeğine kavuştuk" açıklamasını yaptı. "Türkiye Yüzyılı’nı adım adım inşa ederek milletimizin azmini şevkini, cehdini kıran engelleri teker teker kaldırıyoruz" Gençlere hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye Yüzyılı’nı adım adım inşa ederek milletimizin azmini şevkini, cehdini kıran engelleri teker teker kaldırıyoruz. 15 Temmuz gecesi milletimizin namusunu emanet ettiği silahlarla devletimizi işgale yeltenen FETÖ’cü alçaklarla mücadelemiz ihanetin arkasından geçen yaklaşık 9 yıla rağmen hız kesmeden devam ediyor. Finans desteği ve elaman havuzunu önemli ölçüde yitiren bu şebeke Pensilvanya’daki elebaşının ölümü sonrasında çöküş dönemine girmiştir. Tıpkı hain elebaşı gibi örgütün de son nefesini vereceği günler yakındır. Aynı şekilde 40 yıldır başımıza musallat edilen terör belasından ilelebet kurtulmak için de yoğun bir çalışmanın içindeyiz. 85 milyon vatandaşımızın tamamının kardeşlik şuurunu perçinleyecek, müreffeh geleceğini güvence altına alacak iç cephemizi güçlendirecek Terörsüz Türkiye hedefimize doğru emin adımlarla ilerliyoruz. Bölgemizin hasretini çektiği, kalıcı barış ortamına kavuşmasını sağlayacak bu çalışmaların neticelerini inşallah yakında göreceğiz. Bizim gayemiz son iki asırdır, kimi zaman etnik, kimi zaman mezhebi fay hatları üzerinden sahnelenen planları tarihin çöp sepetine yollamaktır" dedi. "Derdimiz huzurdur, kardeşliktir, muhabbettir, kader ve gönül birliğini bu topraklarda ilelebet hakim kılmaktır" diyen Erdoğan, "Allah’ın izniyle bu amacımızda da muvaffak olacağız. Burada Şunu çok açık ve net söylemek isterim. Arz-ı mevut hezeyanıyla coğrafyamızı kana, gözyaşına ve zulme boğmak isteyenlerin sonuna kadar karşısında duracağız. Bir asır evvel olduğu gibi, istilacı heveslerle coğrafyamız üzerinde ameliyat yapmaya yeltenenler karşılarında Türkiye’yi bulacaklardır. Siyonist rejim, dün gece Gazze’ye düzenlediği vahşi saldırılarla masumların kanından, canından ve gözyaşından beslenen bir terör devleti olduğunu bir kez daha göstermiştir. 331 masumu düşünebiliyor musunuz. Bir sahur vaktinde bu siyonist rejim soykırım yaparak katletmiştir. Çoğu çocuk ve kadın, akşam aldığım haberle, 400’ün üzerinde kardeşimizin şehit edildiği vahşetin sorumluları döktükleri her damla kanın hesabını vereceklerdir. Bugün masum çocukları, bebekleri, kadınları yakan ateş bu şımarıklıkla, bu cinnet haliyle, bu pervasızlık ve küstahlıkla devam edilirse, elbet bir gün çırayı tutanları ateşe benzin dökenleri de saracaktır" ifadelerini kullandı. "Katliamların durması, sükunetin tesisi ve ateşkesin tekrar sağlanması için diplomatik çabalarımızı artırarak sürdüreceğiz" Türkiye olarak bu mübarek günlerde Gazzeli mazlumların ve Filistinlilerin yanında olduklarının altını bir kez daha çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Katliamların durması, sükunetin tesisi ve ateşkesin tekrar sağlanması için diplomatik çabalarımızı artırarak sürdüreceğiz. Milletimizin medarı iftiharı kahraman ordumuz eriştiği yüksek caydırıcılık kapasitesiyle küresel düzeyde müessir bir güç haline geldi. Son dönemde yaptığımız yüksek teknoloji hamlesiyle yerlilik oranını yüzde 20’lerden yüzde 80 seviyesinin üzerine taşıdığımız savunma sanayi alanında parmakla gösteriliyoruz" açıklamasını yaptı. Kendi mühendislerimizle ürettiğimiz İHA ve SİHA’larımız, yerli uçak ve helikopterlerimiz, gemilerimiz, denizaltılarımız ve daha nicelerinin, Türkiye’nin güvenlik mimarisinin ulaştığı seviyeyi ortaya koyduğunu aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi: "Savunma ve havacılık ihracatımızı 2024 yılında bir önceki yıla göre yüzde 29 oranında artırarak 7 milyar doların üzerine çıkardık.Son 10 yıl içinde 185 ülkeye 230 çeşit savunma sanayi ürünü ihraç ettik. İnşallah kısa bir zaman içerisinde ikinci uçak gemimizi de yapıyoruz yapacağız. Sadece geçtiğimiz yıl toplam değeri 10 milyar doları aşan sözleşmelere imza attık. 180 farklı ülkeye ihracat gerçekleştirdik. İnşallah bu sene çok daha yüksek rakamları yakalayacağız. Kahraman ordumuz Afganistan’dan Somali’ye, Irak’tan Kosova’ya, gönül ve kültür coğrafyamızın dört bir yanında barışa katkı sunuyor. Desteğimize ve kardeşliğimize ihtiyaç duyulan her bölgede dostlarımızın yanında olmayı bundan sonra da inşallah sürdüreceğiz. Bu süreçte en büyük dayanaklarımızdan biri Türk Silahlı Kuvvetlerimizdir. " Orduyu güçlendirmek, caydırıcılığını artırmak, imkan ve kabiliyetlerine yenilerini eklemenin önümüzdeki dönemde de öncelikleri olacağını dile getiren Erdoğan, "Şurası da son derece önemlidir. Üzerine titrediğimiz ordumuzun dedikodular üzerinden yıpratılmasına, kimi kendini bilmez siyasetçiler tarafından örselenmesine izin vermeyiz. Kimden gelirse gelsin, bu tür hadsizlikler karşısında ordumuzun ve komuta kadememizin her daim yanındayız. Disiplini, cesareti ve fedakarlığıyla bilinen Türk Silahlı Kuvvetlerinin her ne suretle olursa olsun bu vasıflarının zedelenmesine de göz yummayız. Disiplin, vakar ve iman kahraman ordumuzun kahraman mensuplarının en önemli özellikleridir. Kimse bunları halel getiremez ve getiremeyecektir. Türk Silahlı Kuvvetlerinde görev üstlenen her bir evladımız, kardeşimiz, arkadaşımız da askerlik mesleğinin temel prensipleri olan bu hasletlere sıkı sıkıya sahip çıkmalıdır. Siz değerli harbiyelilerin de gerek eğitim, gerekse göreviniz boyunca bu değerlerden asla sapmayacağına inanıyorum. Türkiye Cumhurbaşkanı ve Başkomutan olarak kahraman ordumuzun asil mensuplarıyla her zaman kıvanç duyduğumu bilmenizi istiyorum. Sözlerime bu düşüncelerle son verirken Çanakkale Deniz Zaferimizin 110. yıl dönümünü tekrar tebrik ediyorum, şehitlerimizi, gazilerimizi bir kere daha rahmetle, minnetle yad ediyorum. Rabbim sizlerle birlikte tüm askerlerimizi korusun, kollasın, yolunuzu da, bahtınızı da açık eylesin diyorum. Gönül elçilerimiz olarak gördüğümüz misafir öğrencilerimize de aynı şekilde Rabbimden üstün başarılar temenni ediyorum." Şeklinde konuştu.